Bugun TRT'nin yayinladigi keyifsiz ama onemli bir haber: http://www.trthaber.com/haber/yasam/karadeniz-olu-balik-yuvasina-donecek-13063.html Bu vesileyle, ayni konuda birkac gun once yabanci basindan alip paylastigim diger bir haberi asagida yeniden ilginize sunuyorum. ================================- http://www.bbc.co.uk/news/uk-england-cornwall-15287655 Haberin Ozeti: Ingiltere'nin guneybatisindaki Cornwall (benim bulundugum yere cok yakin, Atlantik Okyanusu'nda basta morina olmak uzere cesitli baliklarin olta, ag ve trol ile avinin yapildigi bolge) balikcilari bilim adamlari ile isbirligi yapiyorlar. Mevzu su; balikcilar ve bilim adamlari ortak bir proje ile denizdeki balik stoklarini yeniden tespit edecekler, mevcut stok bilgilerini guncelleyecekler, boylece hedef balik haricinde avlanan baliklarin kanuni zorunluluk nedeniyle heba edilmesinin onune gecilecek. Yani bu su demek: adamlarda o kadar caydirici av yasaklari ve amansiz denetim var ki, bir profesyonel balikci teknesi mesela ag ile ringa baligi avliyorsa, ringanin yaninda aga takilan diger tur baliklari satma sansi yok. Balikci, sirkuler korkusundan hedef balik haricindeki avi denize atmak zorunda kaliyor. Malum, derinden gelen balik geri salinsa da yasamiyor ama balikcilar bu bahaneye siginip bu baligi satamiyorlar, mecburen denize dokuyorlar. Iste cozulmesi gereken sorun bu. Simdi balikcilar, bilim adamlarinin balik stoklarinin miktarini tespit etmesine tekne, malzeme, is gucu saglayarak yardim ve aracilik edecekler. Yani hedef balik disi avin ziyan edilmesinin onune gecebilmek icin denizde hangi tur baliktan ne kadar var, onu tespit etmeye calisiyorlar. Bu tespit yapilip eldeki veriler yeni stok rakamlarina gore guncellenince belki sirkuler degisecek, maddi ve cevresel zarar engellenecek. Adamlar "hedef balik avini nasil en etkin sekilde yapariz, denize ve baliga zarar vermeden, usulune gore av yapip gecimimizi nasil saglariz, uzun vadede nasil kazaniriz" derdindeler. Hem de Marmara gibi bir ic denizde degil, koskoca okyanusta. Zihniyet bizdekinin aynisi, degil mi?
Kültürel genler mi demeli ne demeli bilmem ki? Doksanlı yılların başı, Ordu'da bir orman köyündeyim. Gerçi orada her taraf orman ya. Her neyse, mevsim kış. Bahri elinde kazma kürekle toprağı eşeliyor, yanında bir fidan. Erzurumlu aklım " Hele bak allahını seversen, hiç olacak işmi bu kadar ağaç-orman içinde bir de yetmez gibi ağaç dikiyor, hem de bu mevsimde" diye yapılan işe anlam bulmaya çalışıyor. Ve bu durumu "mantıksız" görüyor.
bu iş yeni olsa keşke yıllardır yapılıyor aynı işler halin önünde fiyatı beğenmez kasalarla denize döker, fiyat düşük gelir pazarı arttırmak için hale sokmaz dışarıda tamamını denize dökenlermi. ağı bastıktan sonra ayıklayıp irileri ayırıp geri kalanını tonlarca telef edip suya atanlarmı. ne istersen var bu filmin içinde az kaldı balıklar tamamen yok olunca herkes rahatlayacak göreceğiz bizlerde kürek kürek balık suya nasıl atılırmış...