Akşam Karaköy'de balıkçılar çarşısını geziyorum. Tüm tezgahlar silme çinekop dolu. Orta sıralarda sakallı bir balıkçı var. "Çinekop 2 kilo 15vereyim mi?" diye soruyor. Dayanamayıp "çinekop yasak niye satıyorsunuz" diyorum. Adam şiddetle tepki veriyor: "Ne yasağı kardeşim yasak masak yok, kaldırdılar yasağı." Haydaaa... Ben yasak dedikçe adam yasak değil diyor, başlıyoruz balıkçıyla kavga etmeye. Bizi duyan tezgahta balık ayıklayan diğeri bağırıyor oradan. "Yasağı kaldırdılar kardeşim yasak olsa biz burada bu balığı satabilir miyiz, 3,5 milyar cezası var!" Allahım sen aklıma mukayyet ol, diyerek uzaklaşıyorum oradan. Aslında Tarım Bakanlığı mıdır yetkilisi her kimse, eğer uygulatacak gücünüz yoksa gerçekten kaldırın şu koyduğunuz yasağı, yoksa sonunda balıkçının biriyle birbirimize gireceğiz, hiç istenmeyen şeyler yaşanacak, sizin beceriksizliğiniz yüzünden.
İnanılacak gibi değil, her yerde çinekop satılıyor. Yasak falan dinleyen yok. Malesef yapabileceğimiz fazla birşey yok.Tutanada, satanada yazıklar olsun
Kadiköy çarşıda da her tezgahta var. Orta yaşlı bir bayan , balıkçıya, oğlum çinekop yasak değil mi diye soracak oldu, Ben de balıkçının bakışlarına aldırış etmeden, ''Onlar satabilir ama bizler almayacağız.'' dedim.
Bizim toplumun tatlı dilden anlamadığını tekrardan anladım.Aylarca seninki kaç kampanyası yapıldı duymayan kalmadı hala ufacık balıkları satıyorlar.Tatlı dilden anlamadığımıza göre devletin balık tezgahlarını ve balık yakalayanlara ağır cezalar vermesi gerekir.10 kişi ceza alsa televizyonda gösterilse bu kadar yüzsüz olamaz bunlar.Tek çözüm her ilçedeki Polis,Zabıta,Jandarma sorumluluk bölgesini çok iyi denetlemesinden geçiyor.
halde bile çinekop satılıyor.çinekop bu gün 8 liraydı balıkçıda.bu arada balık halini beylikdüzüne taşıyacaklarmış diye duydum aslı var mı?
Yasakmı ? ne yasagı ? o da ne ki ? asllında bu başıboşlugun sebebi çok basit..te ! başlıga yazık olacak....
bende bizim mahalledeki balıkçıya söyledim abi yaprak çinekop yasak neden satıyorsun diye. adam kumkapı borsası dolu kardeş dedi. Bakanlığın memurları da hergün hal de zaten gözlerinin önünde oluyor bu satış dedi.Herkes alıyor ben neden almıyim dedi. adam da haklı
Uğraşılacak daha önemli şeyler olduğu için ( içki - sigara vb..haram şeyler ) bunlar fındık fıstıktan önemsiz yasaklar,yani yapmış olmak için yapılan yasaklar.Dolayısıyla denetlenmesini beklemek maalesef hayalcilik...banghead banghead banghead
Olayın aslı şudur Etkisiz yetkili : 20 cm den aşağısı yasak Balıkçı : Nasıl yaaa o zaman çinekopu nasıl satıcaz ,eve nasıl ekmek götürücez ( klasik ) Etkisiz yetkili :Valla entel dantel takımı çok bastırdı lüfermi ne işte o yok olacakmış Balıkçı :Yok yaaa biz yakalamazsak Yunanlılar yakalıcak yok öle bişi Etkisiz yetkili:Ama şimdi yasak var napıcaz ,bak o zaman şöyle yapalım yasak dursun ,dıravdan yani sen kafana göre takıl soran olursa bunlar 20 cm den büyük dersin yok ölçmeye kalkan olursa yasak kaktı diye sallarsın ,oldu mu yiğidim Balıkçı :Tamadır abim benim .Çok güzel çinekobum var atıyorum arabanın arkasına bir kasa akşam yenge çoluk çocuk afiyetle yersiniz canım abim Etkisiz yetkili :Lüfer de atsana bir iki tane Balıkçı :Bak işte o yok be güzel abim ,seneye inşallah ,ama birazda kıraça koydum süper oluyor tadı
yasak kimin umrundaki arkadaşlar anca güçleri bizim gibi dogayı seven garibanlara yeter bi balık zevkimiz olur açılırız olta atacak yere beklerken vay efendim sarı kağıdınız nerde vay efendim şuan özel sınır içindesiniz kıyıdan atmak istersiniz sagınız solunuz ag ve çevirmeci dolu olur balık tutamazsınız tezgazta çinekoptan bahsediyorsunuz haklısınız ama şuan tek sorunumuz çinekop olsa iyi tarih 22.10.2011 yer önemli degil bir balıkçı tezgahında satılan mercan balıgı dikkatimi çekti balıkların boyları 7 cm ile 10 cm arasındaydı ve emin olun kedinin önüne koysanız yenmez insaf dedim adamlara adamın verdigi yanıt çok saçma bi okadarda trajikomikti ''istersen büyük boylarıda var abi fiyatı biraz daha pahalı '' aglayacak hallerimize gülüyoruz bu sene tezgahında bolca balık olabilir ama gelecek seneler için garanti veremez..
Başka bir formdan aldım buraya şikayet ediliyormuş bende şimdi edeceğim, burada yazışma yerine birlik olunup hep beraber hareket edilebilse en azından dikkatleri çekebiliriz ama ben edecem burdaki herkes okuyacak birşey yapmayacak olmaz, lütfen duyarlı olalım. Form aşağdaki gibidir. rif İrfan Eker, 1966 yılında Kahramanmaraş'ta doğdu. 1989 yılında Fırat Üniversitesi Veteriner Fakültesi'nden mezun oldu... Devamı için tıklayın Ad Soyad: Arif İrfan Eker Görev: Müdür Birim Adı: Su Ürünleri Hali Müdürlüğü Telefon: (0212) 517 37 41 Santral: (0212) 517 71 45 Faks: (0212) 449 50 45 E-posta: E-mail için tıklayın Adres: Kenedy Cad. Yenikapı - İst. Arkadaşlar bu zat istanbul su hali müdürü çinekop katliamı hakkında şikayet edebilirsiniz saygılarımla. Başvuru Formunuz alındı. Başvurunuz, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Halkla İlişkiler Müdürlüğü Beyaz Masa Birimi'ne ulaşmıştır. Girmiş olduğunuz iletişim bilgileri aracılığı ile tarafınıza bilgi verilecektir. Başvurunuzu takip etmek için kullanabileceğiniz bilgiler (Başvuru Numarası ve Güvenlik Numarası) belirttiğiniz e-posta adresinize gönderilmiştir. İlginize teşekkür ederiz. Başvuru Numaranız: 1037170 Güvenlik numaranız: 33210 Kimlik Bilgileri: Ad: ibrahim emin Soyad: söyler Cinsiyet: Bay Meslek: Emekli Eğitim Durumu: LİSE Ev Telefonu: 02126353944 Cep Telefonu: 05372066224 İş Telefonu: E-Posta: ibrahimemin60@hotmail.com Başvuru Bilgileri: Başvuru Konusu: İstanbul Su Ürünleri Müdürüne sormak istiyorum boyu 20 cm altında satılması yasak olan çinekop yavrularının satışı konusunda bilgisi varmı kendisini duyarlı olmaya çağırıyorum.Tarım Bakanlığının yasakladığı konulara neden uyulmuyor merak ediyorum yoksa biz amatör balıkçılar olarak webde platform oluşturup hal önünde protestoyapacağız İlçe: İSTANBUL GENEL Mahalle: - Açık Adres: İstanbul Su Ürünleri Hali -Yenikapı/İSTANBUL Yerin Kısa Tarifi:
Yetkililer ilgilenmeyince satıcılarda yasağı kaldırmışlar haliyle anlaşılan bu. yazık. boşuna uğraşıldı. haftalarca..greenpeace uyuyormu onu anlamadım..
Şimdi bi laf edeceğim, politika yapıyor diye çullanacaklar üzerime. O yüzden susuyorum. Hepimize kolay gelsin...
Türk söylemez söylenir...... Ben söylenmeyen, söyleyen Türklerdenim.... Bandırma ve çevresinde her tezgahta Çinekop var. Yazdım. Bandırma belediyesi bu konuyla ilgilendi ve konunun Tarım bakanlığını ilgilendirdiğini. Mesajın benim adıma oraya iletildiğini söylediler. Aynı zamanda Pazartesi ve bugün yani salı günü ekiplerin, zabıtayla birlikte tüm tezgahlardaki balıkları toplamaya ve çinekop satışını kontrol etmeye başladığını bizzat telefonla bildirdiler... Bu olay 2 saat içinde gerçekleşti. BANDIRMA BELEDİYESİNE TEŞEKKÜR EDERİM.......
Sevgili abim, bu sadece cehalet. T.C. Belediyelerin, polisin, öğretmenin vs. herkesin iki özel durumu vardır. Birisi yetkili olmaktır. Yetkili kiş, bir şeyi yapmaya yetkilidir, oraya imza atabilir, o tamam derse, tamamdır. Bir de görevli olmak vardır. Görevli olan, görevlendirildiği konuda gereğini yapmak zorundadır. Aksi durumda görevi ihmal etmiş olur ve aynen suç işler. Ve yetkilendirme ve görevlendirme, TBMM meclisi tarafından kanunla yapılır. Kanunun üzerinde bir şeyde yoktur. 1380 sayılı su ürünleri kanunu, polis, zabıta, jandram, bekçi, ormancı vs. gibi her tür koruma ve kollama görevinde çalışan kimseleri, su rünleri avcılığının denetimi konusunda hem yetkili, hemde görevli kılmıştır. Yani belediye zabıtasını görevlerinden birisi budur. Bu Tarım bakanlığının görevi denmesi, tamamen bilgisizlikten kaynaklanmaktadır. Bakın bakalım, ne diyor burada? Açıkca vazifeli ve yetkilidir diyor, dahası yok. Eğer işlem yapmıyorlarsa, bu apaçık şekilde görevi ihmaldir. Bunun cezası ise gayet ağırdır. Kanunun bu maddesini hatırlatarak, herhangi bir polis veya zabıtaya ilgili şikayeti ilettiğinizde, işlem yapmadığı durumda, otomatikman suçlu duruma düşecektir. Eğer denetlemesi gerekenler denetlemiyorsa, bizde o denetleyicileri denetlemeliyiz. Başvurulaırnız şu şekilde yapın. 1380 sayılı kanunun 33. Maddesi gereğince, siz bu yasaklara uyulmadan yapıldığı aleni olan su ürünleri istihsaline dair, denetleme ve zapt edip tutanak tutarak o balıklara el koymakla yükümlüsünüz. Buyrun işte size çiğnenen yasağın adresi. İşlem sonucunu bekliyoruz filan... Eğer bu maddeyi açıkca hatırlatırsanız, yapacak bir şeyleri yok. Bu hem polis, hemde zabıta için geçerli. Kanun kapı gibi duruyor işte ortada.
En son bir polis memuruna görevini ihmal ettiğini, kendisine dava açacağımı söylediğimde iki gün karakol nezarethanesinde kalmıştım. Çok iyi ağırlamışlardı. Türkiye'de kapı gibi kanun var ama kapı kağıttan kapı.
İşte kapı işte sapı Türkiye'deki o kapı gibi kanunların uygulanması tamamen siyasi iradenin keyfiyetine kalmıştır. Bazıları uygulanır bazıları lafta kalır. Örneğin Beyoğlu'nda meyhaneler yıllardır sokakları işgal edip milletin geçiş yolunu kapatıyorlardı. Kendilerine ayrılan bölümleri misli misli aşıyorlardı. Yıllarca hiç bir müdahale olmadı. Sonra bu sene ilk önce belediye zabıtaları gidip masaları kaldırtmaya çalıştı. Esnaftan dayak yediler. Bunun üzerine ertesi gün çevik kuvvet gitti, masaları topladı, sokağa masa koyma işi bir günde bitti. Görünürde güzel bir uygulama, devlet gücünü gösterip kanunu uygulattı. Ama buradaki asıl amaç halkın hakkını korumak mıydı? Bence siyasi iradinin görüşü doğrultusunda, içki içilmesini engelleme amaçlı bir uygulama oldu. Şimdi zabıta ve çevik kuvvet neden balık halini ve balık tezgahlarını basmıyor diye düşünürsek, bunun nedeninin de siyasi iradenin isteksizliği olduğunu rahatlıkla görebiliriz. Uzun lafın kısası, belli ki gırgırcıların Ankara'da ensesi kalın bir çok dayısı var.