Mordoganli balikcilar da aynen oyle yasarlarmis ve aslinda yasamaya da devam ediyorlar, soyle ki 25-30 yil oncesine kadar, bizim balikcilarimiz, ihtiyaci oldugunda ; denize aciliyor, yiyecegi ve satacagi kadarini tutuyor,bakkal veresiyesini kapatiyor, kollari fileleri nevale dolu, para artti ise, Samsun veya Maltepe sigarasi, para artmadi ise veresiye bir filtresiz sigara tercihan Birinci alip evin yolunu tutuyor, ondan sonra gununu kahvede prafa oynayarak ve muhabbet ederek geciriyor du, Ama deniz degisti, daha dogrusu balik takimlari degisti, denizde avlanma usulleri degisti, balik tutma ahlaki degisti ve deniz balik vermez, baliklar bizim yorelerde gorunmez oldu, iyice azaldi, bu yetmezmis gibi, kucuk balikci sayisi issizlige paralel artti, balik azaldikca balikci sayisi artti, tekne boylari artti, takim boylari buyudu. Sartlar degisti ama kucuk balikcinin huyu degismedi, o hala bugun tuttugu iki kilo has (Topan)kefal'i nasil olsa yarinda tutup yine 30 YTL kazanmaya devam edecegini, yumurtasini ise dugunlerde esine dostuna hava olsun diye ince dilimler halinde vermeye devam edecegini saniyor, ama deniz degisti. Deniz bu eser keser, isterse balik verir istemezse vermez, balik ta isterse gelir istemezse gelmez, dengenin saglanabilmesi icin baligin da yakalanmamasi lazim, ne kadar azaldi o kadar kit cikmaya basladi, ama dedim ya deniz degisti bizim balikci degismedi. Bugun iki kilo Kayabarbunu tutmus 12'si 15'i bir kilo yovmiye 80 YTL o para hemen bitmeli, balikciya gore deniz bu, yarin yine lazim oldugunda verecek, ama denizin, baligin huyu degisti, degistirildi, deniz artik vermiyor, deniz artik sadece takim istiyor, ag istiyor, daha buyuk tekne istiyor, deniz takima doymuyor ama kucuk balikciyi da doyurmuyor Deniz huy degistirdi bizim balikcilar huy degistiremedi, balikci kahveleri bile degisti, Mordogan'da Balikci kahvesi kalmadi, kucuk balikci degisemedi, sizin oralarda hala Balikci kahvesi varmi? Kucuk Balikci caga uyum saglayamadi, belki boylesi daha iyi , kimbilir, herseyin ilaci zaman, bizim ilacimiz bilincli avlanma Kalin saglicakla. ALINTIDIR. nasreddin hoca ile balık hoca yolculuk sırasında mola verip bir hana girer, bu sırada hana bir başka yolcu daha girer ve ikisi birden hancıdan yiyecek birşeyler isterler. Fakat hancı yiyecek olarak sadece bir balık olduğunu söyler ve bunu paylaşmalarını önerir. Bunun üzerine hoca 'ben balığın sadece başını yiyecem' der. Hancı bunun nedenini sorar, hocada 'balık başı zekayı arttırır,balık başı yiyen insan akıllı olur' der. Bunun üzerine diğer yolcu hemen atılır ve hocaya 'balık başını niye sen yiyeceksin, ben yemek istiyorum' der. Hoca da itiraz etmez ve balığın koca gövdesini hoca yer ve bir güzel karnını doyurur, diğer yolcu ise sadece balığın başını yer ve sonra hocaya seslenir 'sen koca gövdeyi yedin karnını doyurdun ben sadece kafayı yedim aç kaldım ' der Hoca da bunun üzerine şunu der 'Bak nasıl akıllandın' ========================================================================== Deli duvara oturmuş.Elindeki oltanın ucu sokağa sarkmış.... Yoldan geçen soruyor; - Orada balık mı tutuyorsun sen? - Hayır alık tutuyorum. - Tutabildin mi bari ? - çook ... Seninle 23 oldu ! ========================================================================== KUMKAPI'da bir balıkçı bağırıyor: - "Canlı balık,canlı balık..." Yaşlı bir teyze yaklaşıp soruyor: - "Evladım balıklar taze mi?" Balıkçı: - "Canlı balık, canlı balık..." Yaşlı Teyze: - "Evladım balıklar taze mi?" Balıkçı: - "Teyze, canlı diyoruz ya işte!.." Yaşlı Teyze: - "A evladım, ben de canlıyım ama taze miyim?"
ne beklersinizki, balıkçılara ticari avlanma belgesi veriliyor, ama adama eğitim verilmiyor, tüketircesine kullanılan deniz elbet bir gün küsecekti