Sevgili balıkavı sakinleri Çoğu zaman okuyucu koltuğundan sizleri takip ederim. Aramızdaki büyük üstadlardan bilmediğim çok şeyi öğrenmemi sağladığı bir ortamda vakit geçirmekten mutluluk duyuyorum. Kaldıki bir çok bilgiye başvurabileceğim balıkçının ansiklopedisi değerinde bir forum olduğunu düşünüyorum. Aklıma takılan tek bir soru var bunun cevabını pek bulmuş değilim. Merak ettiğim şudur. Yaklaşık 6 senedir bir gölete sazan tutmaya giderim. göletin en sığ yeri 1 metre en derin yeri 5-6 metre kadar .ilk gidişimde pek bişey vurmadı ancak su üzerinde zıplayanlar orada balığın olduğunu gösteriyordu. Aradan 3 sene geçmiştiki bir şeyi farkettim. Sazan o gölette yılın belli günleri yaklaşık 20 gün içinde vuruyor diğer aylarda vuruş çok çok azalıyor. Tabi bunu benim öğrenmem 3 seneye maal oldu oltaya vuranlar 1 ile 1,5 kilo arasında değişiyor fakat atlayanlar zıplayanlar otları yarıpta gidenler oldukça büyük. her gittiğimde 1,5kilonun üzerinde sazanı oltama taktıramadım. Ne denediysem olmadı. Şimdi neden büyük sazanı tutamadığıma gelelim. göletin sığ tarafına attım olmadı. Derin tarafına attım olmadı. dip yaptım olmadı. mantarlı yaptım olmadı yaptığım mantarlıları 1 er metre derinlik farkıyla yaptım olmadı. gece avlandım olmadı gündüz avlandım olmadı 48 saat nöbet tuttum olmadı. dolunayda avlandım olmadı yeni ayda avlandım olmadı 12 ay 4 mevsim denedim (yasak dönem hariç) olmadı. yağmur yağarken olta attım olmadı kar yağarken denedim olmadı. süt mısır - fres mısır (her türlü markasına varana kadar denenmiştir) kokulu mısır - sazan kokusu- solucan (hem toprak hem gübre denenmiştir) boncuk- küçük balık - dut - kaşar peyniri- dana burnu aklınıza gelecek her türlü uçuk kaçık yem çeşidi denedim (aklıma gelmeyen o kadar çok varki.) yemlemeyi dana küspesi- kuzu küspesi-civciv yemi-alabalık yemi- mısır kırması-mısır unu - mısır küspesi - ayçiçek posası-balık yağı - sazan kokusu denedim olmadı bilimum noda iğneler (iğneler farklı şekil ve ebatlarda da kullandım.) yay kullandım olmadı hamur taktım olmadı 0,20lik misina kullandım olmadı 0,40 lık kullandım olmadı. hayalet kullandım olmadı ip kullandım olmadı. gölete akan dere önüne attım olmadı durgun tarafa attım olmadı kıyıdan 1 metre mesafeye attım olmadı(tüm derinlikler denendi.) göletin ortasına attım olmadı.(tüm derinlikler denendi.) otun içine attım olmadı. Bir defasında balığın tam önüne attım yine banamısın demedi. (hani akvaryumdaki balığın önüne kanca salarsınız ya o misal) çıt çıkarmadım sessiz oldum olmadı. ses çıkardık yine olmadı. Ama orada 8 ile 10 kiloluk sazanların olduğunu biliyorum sabaha karşı sülün gibi geziyolar kıyı boyu bana nazire yapar gibi. 6 sene değil 66 senede bekleyeceğimi bilsem yine o günün gelmesi için beklerim yeterki oradan o balığı çıkarayım. Çıkarttığım gün benim belkide 6 yaşından beri başladığım balık sevdasının dorğuna ulaştığım gün olacak. Sanmayın amacım büyük balık tutmak olsun. Büyük balık tutma hevesimi senede 1 defa samsun vezirköprü ye giderek alıyorum zaten. Amacım oradan bir büyük çıkarmak ANLAYACAĞINIZ İŞ İNADA BİNDİ. O gölette büyük balığın tutulmaması için bunları yapmam gerekiyormuş. Peki siz üstadlarıma soruyorum o büyükleri tutmak için ne gerekiyor. 6 senedir inat ettim ancak bu sazanlar benden inatçı çıktı. Hala pes etmiş değilim.
olur birgün durmak yok yola devam sazan ustalarından cevap gelir elbet. vardır böyle inatçı balıklar, yerinde olmak onunla bıkmadan uğraşmak ister gönlüm.
Gece gece güldürdünüz beni, allah ta sizin yüzünüzü güldürsün Aynı şey benim de başıma, Isparta-Antalya arasındaki Karacaören Baraj gölünde gelmişti. Sinir bozucu bir şey: balık neredeyse size bakıyor suyun içinden, ama gelin görün ki, oradaki türlü çeşit yemli oltaların kenarından sıyrılıp gidiyor O zamandan sonra; hafif bönlük yapıldığında asla "sazan gibi.." ifadesini kullanmam. Hayatımda hiç avla(ya)madığım balık için yol gösterecek durumda değilim;sadece empati kurdum sizinle O gölette avlanan ve başarılı olmuş birilerini bulup orada avın hangi yeme alışık olduğunu sorgulamanızı öneririm. Beri yandan; kendinize bir bölge seçip, periyodik olarak yemleme yapmanızı ve kendi yeminize alıştırmanızı da tavsiye ederim; nasıl olacaksa bu..
Rastgele, Meğerse aralarında bahse giriyorlarmış, bu yıl hangi mevsimde gelecek ( bahar 1,22,kış 1,57 ), hangi yemi kullancak ( küspe 1,76, ekmek 1,12 ) hangi derinliğe atacak vs.diye. Çıldırtıcı bir şeydir. Bende de balık merakı benzer bir deneyimle başlamıştı; 15 yıl kadar önce çanakkale assos'ta. Liman içi, etraf kum gibi, yüzeyde kefal sürüleri, zarganalar dipte sarpa, hani ve karagözler, arada-sıklıkla levrekler, arada kaya üzerine çıkan ahtapotlar. Tabiii bunların adlarını sonra öğrendiğimi ekleyeyim. Neyse şamandıralı, sinek iğneli, bir el oltası aldım, ekmek takıp atıyorum. İğneyi gizliyorum, farklı derinliklerde deniyorum, cık cık. En çok da su o kadar berrak ve temiz ki, kanca yüzeye yakınken gözlemliyorum, sürü etraftaki bilimum kırıntıyı saniyeler içinde yok ediyor, silip süpürüyor. Sonra bir ikisi benim kancaya yaklaşıyor; "hah" diyorum "şimdi oldu" . Heyhat, yemi koklayıp sonra gerisin geriye. Hatta sürünün içinden, iş bölümü yaparak; "hadi şimdi sen iğneye yaklaş, bak nasıl sevinip sonra bozum olacak" diyerek benimle eğlendiklerini bile düşünmeye başlamıştım. Arkadaş numunelik bir tane yok, binlerce balık arasından. Sonuç acaba neden?, nasıl olur?, neleri kullanmalı? sorularına yanıtlar aramakla başladı hobi. En son bu yıl gittiğimde assosa takım/makine filan götürmemiştim. Yine el oltası sinek iğne ile eğlenceliğine 3 karagöz aldım biri büyük diğerleri el boyunda. Eninde sonunda muhtemel daha önce yaklaştığınız yöntemlerden biriyle başaracaksınız. Rastgele
Sevgili hasan derdini çok iyi anlıyorum. Yıllar önce buna benzer olaylar benim de karşıma çıkmıştı. Sana tavsiye edeceğim şu yemleri mutlaka dene. Tuttuğun trofenin de yarısını bana gönderirsin artık 1- Nargile içen arkadaşlar bilir. Nargilenin elma tütünü vardır. O elma tütününün aromasını yani suyunu ekmek içi ile yoğur sonra oltaya tak. Bu elma aromasının çok tatlı ve keskin kokusu vardır. Bunu dene mutlaka sonucunu görürsün. 2- Koyun kuyruk yağını dene. Büyük sazanların hayır diyemeyeceği bir yemdir. 3- Bulunduğun gölette kerevit/ tatlı su istakozu varsa onun kuyruk tarafındaki beyaz eti tak. O gölette kerevit/tatlı su istakozu varsa, sazan buna dayanamaz. 4- Oltanı sazlık varsa sazlığa yakın, otluk varsa otluğa yakın at. 5- Diyeceksinki; madem bu yemlerle bu kadar büyük balık tuttun. profilinde neden yoktur? Bu soruya vereceğim cevap şudur: seneler önce 5 ile 10 kg arası çok balık tuttum. Ama tartmadığım için yazmayı uygun görmedim. Bu foruma üye olduktan sonra tartmaya başladım. Bu tarihten itibaren de tuttuğum balığın en büyüğü 1.400 g geldi. 6- Kullandığın yemler arasında hayalet kullandım olmadı demişsin. Bizim memlekette tırıvırıya hayalet derler. eğer o tırıvırı ise bir daha kullanmayacağından eminim. Tırıvırı değil ise Ne olduğunu öğrenmek isterim. Rasgele...
Hava ile suyun sicakliginin ayni oldugu zamanlar dene,sicaklik 20-25 derecelerde olmali,cok sicak ve cok soguk havalarda sazani yakalamak zordur,en önemliside bir hafta avlanmak istedigin yeri misirla hergün ayni saatte olmak üzere yemle ve bir hafta sonra git baliklarini al oradan,derinlik 2-3 metre olan yerleri sec,ha sazanlar sayet ot sazani ise durum degisebilir ama pullu ve aynaliyi bu sekilde avlamak mümkündür,bu söylediklerim teoridir tabiki mekanin yeri ve baliklarin tutumu önemlidir onun icin orada avlanan balikcilardanda tüyo alabilirsin...
slm Bana özelden yazarsan sana çok ince bir ayrıntı vermek isterim .Burda yazsam internete giren herkes (Foruma üye olmayanlar )rahatça görebilir.Bunuda biz istemeyiz
Engin abi. Şu ayrıntıyı bende merak ettim. Özelden gönderebilirsen sevinirim. Anladım Bahadır. Teşekkürler.
o bahsettiğin büyük balıkların sazan olduğundan emin misin .ona göre cevap yazayım .sazan değilse üçlü kancalı iğne ile çektirme yaparak dene derim ama sazan ise olaylar farklı.balık tok olabilir yani bahsettiğin gölette beslendiği midye gibi ve benzeri yemlerle.bir iki gün aynı noktayı yemle bir iki gün ara ver üçüncü gün yemlediğin bölgeye attığın yemin aynısını birkaç oltaya da daha üstün bir yem takarak at ve bekle.inşallah yakalarsın.bol şanslar dilerim.
Sazanın su üstünde oynadığını sanmıyorum. Su üstünde oynayayan balık akbalıktır. Bu da bahsedilen yemlerden ziyade sahte ve meppse gelir diye düşünüyorum.
AHHHH o sazan..o sazan öyle bir oynarki insanla..oltamızın hemen biraz önünde suyun üstünde öyle bir zıplar ve suya düştüğünde öyle bir ses çıkarırki ahhh ahhhh işte onlar kocaman en aşağı 5 kilo ama neden oltaya gelmezki bunlar der durup düşünürüz.. Arkadaşım eğer avlamak istediğin yerde çok sazan var ise..bilki iri sazan yakalaman çok zor olacak..nedenmi? çok basit..demekki o avlandığın baraj veya gölde daha çok küçük sazanlar var..ve küçük sazanlar büyüklere sıra gelmeden yemi kapıyorlar..bu demektirki avlandığın barajda yada gölde çok sazan ürüyor..büyükleri ağlarla yakalıyorlar küçükler oltaya takılıyo..senin yemlerinde veya yakalama yöntemlerinde bir hata yok..dediğim gibi küçük sazan çok.. saygılar..
aynen o kasıtlanmış hani o üçlü kocaman üçlü va birde agırlık takarsın beline o kocaman üçlünün atarsın balığın bol olduğu yere zank zank zank zank çarptırır durusun tesadüfen bir balığa takılır ve çekersin...vahşice..işte ona ÇARPMA denir...düşünsene bu şekilde avlananları biri aynen öyle ÇARPSA?
murat bey söylediğiniz gibi gölet çok büyük bir yer değil ve küçük sazanlar dediğiniz gibi çok fazla var. Büyükleri ise sabaha karşı ailecek salına salına yüzerken kıyıdan rahatça görülüyor. konusu geçen bölgeye ağ atmak gibi bir lüks yok. Buna gölet etrafındaki köylüler izin vermiyor. gece karanlığında ağ atan birini tüfek ile korkutmuşlar bile o günden beri ağ atmaya kimsenin gözü kesmiyor. ) büyük balıkta bu yüzden rahatça kıyılarda gezinebiliyorlar. murat abim su üzerinde oynayanlar kesinlikle sazan hemide kara sazan. gece habire suyu dövüyorlar. Sanki arada sudan atlayıp etrafı kontrol edip kaç balıkçı gelmişt bizi durmaya der gibi atlıyolar. Sabaha karşıda kıyıya yakın ailece gezmeye çıkmış gibi aheste aheste geziniyolar. gördüklerim kesinlikle sazan yani. sizede geçmiş olsun önder bey. Ancak siz 3 karagöz alarak balıklar sizi ödüllendirmi. Ben o kadar şanslı değilim son 6 seneden bu yana söylediğiniz yöntemi deneyeceğim. balıkçı not defterime notumu aldım teşekkür ederim Mustafa bey tırıvırıya karşı olmakla beraber bir yerde denk gelsem parçalamaktan zevk aldığım başka bir misina topluluğu olmaz. Asla ve asla ağ ve benzerlerini normal kanunen yasak olmayan ağ bile olsa kullanmayı sevmem. kullananlarla balıkğa gitmeyide sevmem. Ben olta balıkçısıyım su kenarına giderken amacım karnımı doyurmak değil sinirden stresten hayatın monotonluğundan kaçıp huzur dolu doğa ile başbaşa gecenin karanlığında dostlarımla sohbet ederken sıcacık bir tavşan kanı çayı yudunlarmanın zevki ile atarım oltamı. Ki kaldıki çok büyük sazanlar hariç hamsiden başka balığı da sevmem. O bahsettiğim arkadaşların da bahsettiği gibi HAYALET MİSİNA dır. ismi bile hoş olmayan tırıvırtı değildir.
murat abim su üzerinde oynayanlar kesinlikle sazan hemide kara sazan. gece habire suyu dövüyorlar. Sanki arada sudan atlayıp etrafı kontrol edip kaç balıkçı gelmişt bizi durmaya der gibi atlıyolar. Sabaha karşıda kıyıya yakın ailece gezmeye çıkmış gibi aheste aheste geziniyolar. gördüklerim kesinlikle sazan yani. Yeni bir şey daha öğrendim, açıkçası sazanın böyle oynadığını bilmiyordum. İnşaallah yakalamayı başarırsın. Ben de dua edeyim bari.
Evet gördükleriniz Sazan hemde hası..neden suyun üstüne zıplayıp yanlama geri düştüklerine gelince,,sazan suyun üstüne zıplar ve kendini yan suya bırakır ve bu şekilde pullarında barınan parazitlerden kurtulur..yani bir nevi temizlik yaparlar..o yüzden sazanın suyun üstüne sıçrayışını hiç duymassınız sadece suyun üstüne düşüşünü duyarsınız.Bu durum oksijeni az suyu ılık olan göl ve barajlarda daha çok görülür. saygılar
Mustafa abi sen benden hızlı çıkmışsın bende tüm yazıdan bu noktaya kıllandım.O hayalet tamda bizim dediğimiz tırıvırının aynısıdır.Adanadada kendi öz sınıf arkadaşım kullanıyordu elinden almıştım.İnşallah bir daha olmaz.