Değerli Üyeler Ölümüne Beşiktaş,Ölümüne Galatasaray ve Ölümüne Fenerbahce. Bir mac seyretme fanatiği olan bendenizin,arada kulağını tırmalayan tezahürat şekilleridir bunlar. Bir kişi nasıl olurda bu keyfi ölümle böylesine carpıcı bir şekilde ifade edebilir,kafam pek almazdı. Son günlerde tekrar forumlarımızı süsleyen levrek haberleri,Kaan,Cansın ve Berkini taa buralara kadar sürüklemiş bu gencecik hevesli gençlere,İstanbuldan kaptığım Gribi tam atlatamamış olsamda,rehberlik etme görevini bana yüklemişti. Draco lakaplı,sevimli,hakikaten bana partnerlik yapmaya hevesli olduğu her hareketinden belli olan Kaan aslında benim arayıpta,bulamadığım gözüpek bir gencti.İstanbul günlerimdede yanımdan pek ayrılmayan,110 Kg'lık fiziği ile ilerde Boğazın uzun olta atmada sayılı atıcıları arasında görmeyi umduğum delikanlı ile sözleştik. Sabahın altısında kapımdaydı.Birgün evvelden havanın yatık olmaması,rüzgarın devam etmesi ve hatta yağmurunda eşlik etmesi icin duacıydım.Bir taraftanda,çivi,çiviyi söker kabilinden bu yapışkan gripten tam manasıyla kutrulmamın caresi olarakta görmekteydim,planladığımız avı. Gecenin karanlığında yola cıktığımızda,yağmurda eşlik etmeye başlamıştı. İŞte tam bir levrek havasıydı.Tuzla cayı,ardında oluşturduğu geniş sazlık gölündeki suları,Kaz dağlarından gelen ilave sularla,nihayet denize vermiş olmalı diye gecirdim içimden. Selli bulanık sular,tam karşıdan esen kuvvetli rüzgar,eşlik eden yağmur.Bundan daha iyi levrek havasımı olurdu. Bunları tekrarlayıp duruyor,bu hevesli genci dahada yerinde duramaz hale getiriyordum.Nihayet bozuk yola girdik.Yolun bir dolu yerini sular kaplamıştı.Draco azıcık itiraz etsede,sen 110 ben 100 kg batsakta cıkarız be oğlum yürü hadi diye cesaretlendirdim. Denize en yakın yere kadar arabasınla gidebildik.Gölle denizin neredeyse birbiriyle kucaklaşmak icin can attığı ince uzun kara dilinde bata,cıka yürüyerekten,çayın denize nihayet kavuştuğu yere,arada olta sallayaraktan vardık. Evet çay denizine kavuşmuş,kuvvetli akıntısı denizin yüksek dalgalarıyla boğuşmakta,carpışmaktaydı. Yerimde duramaz olmuştum.Kimseciklerde yoktu.İşte deniz,çay ve levrekler hepsi bizim olacak diye düşünerekten oltamı hazırladım. Dere, diklemesine değilde,kıvrılarak,azıcık denize paralel giderekten,sonrasındada iyice genişleyip denize kavuşuyordu. İşte orası dedim,orası tamda cayın denize birleştiği yer orası muhakkak balık yapmalıydı.Gecmişte cayın ve denizin birbirleriyle carpıştığı böylesine yerlerden güzel balık almıştım.Daldım dereye,vardım ortasına başladım atceğe.Olmadı,kerelerce attım,bir takip dahi alamadım.Beş rapala denedim işe yaramadı.Yağmur hızını arttırmıştı.Draco uyardı abi dönelim sel falan gelir dedi dinlemedim.Karşıya gectim,oda peşimden.Kaan şu hafif koyluğa gidiyorum.Orasıda yapmazsa döneriz dedim rahatladı. Sahtemi Daiwa Saltiga ile değiştirdim.Bu harika kandırıcı daha ikinci atışımda nazlı levreklerden birisini kandırdı.Güzelce oynadım,yordum ve dışarı cıkarıverdim.Dracoya bağırdım koştu geldi.Resimleyemedik zira makinasını arabada unutmuştu.2 atış sonra bir balık daha aldım bu güzel bir lüferdi hemde bir metre suda atlamıştı. Biliyordum Draconun aklı caydaydı,yağmur deli gibi yağmaya başlamıştı,dönelim dedi,tamam dedim.Dedim ama 15 dakika kadar atışa devam ettim.O ise karşıya gecmişti. Derenin yarısına kadar geldiğimde aniden yeni bir sel geldi.Bulanık sular beni sürükledi.Devasa bir dalga ise üzerimde patladı.Dengem bozuldu yuvarlandım.Sonrasında dalga geri dönüşünde selle işbirliği edip beni denize alıverdi.Ayağım yerden kesildi,geri dönemedim.Nefesim kesildi,gözlerim karardı,ama aklım başımdaydı paniklemedim. Kamışımı elimden bırakmamışım,bir ara ayağım yere değdi,son gayretle emekleyerek karaya cıktım.Belki beş dakika kendime gelemedim.Draco uzakta,yavrusu suya düşmüş anac tavuk gibi oraya buraya ne yapacağını şaşırmış koşuşturuyordu.Espri olsun diye kamışımı düzelttim iki atış daha yaptım.Maksadım onu rahatlatmaktı.Ama maalesef o teleştan balıkların,birtakım rapalaların icinde bulunduğu torbayı denize kaptırdı.Hasılatımız bir takım malzemelerimizide akıntı aldı götürdü. Peki şimdi ne olacaktı.Kaan bir tarafta ben öbür tarafta.Yağmur deli gibi yağıyordu.Baktım olmayacak bağırdım.Git arabaya,beni bekle iki saat dönmezem gider yardım alır gelirsin.Ben gölün arkasından yol arayacağım. Razı oldu gitti.Ben ise yol aradım.Ne yolu gölün bilmem neresinde birde batağa saplandım,zor kurtuldum. Son care gölün en genişlediği yerden gecmeye karar verdim.Arada göğsümü gecen boğazıma yaklaşan suda dengemi koruyarak,birkac kere suya kapılma tehlikesi atlatarak karşıya gecebildim.Yarı yolda birini uzaktan sectim.Az sonra gelenin Draco olduğunu gördüm.Genc bana sarıldı,sevincten ne yapacağını şaşırmıştı.Oda cok güclük cekmiş.Yoğun yağıştan gözlüklerinden biryerleri görememiş. Arabaya vardık,icersi sıcacıktı.Eve geldik,ceşitli takviye ilaclar aldım.Neyse şlimdi iyiyim.Belki çivi,çivi sökmüştürde griptende kurtulurum. İşte böyle.Bizimkiside ölümüne bir sevda,aynı mac fanatikleri gibi. Sevgiyle kalınız
Vedat abim öncelikle büyük geçmiş olsun.Yazınızı okuken yerimde bir sağa bir sola döndüm..Sonunda araca ulaşmanızı okuduğumda ise derin bir oh çektim..Tekrar büyük geçmişler olsun Böylesine bir olaydan yaralanmadan,üzücü bir durum olmadan kurtulmanız bizler için sele karışan malzemelerinizden,balıklarınızdan çok daha sevindirici bir sonuç olmuştur..Allah uzun ömürler nasip etsin.
vedat amca sen bizim herşeyimizsin abi geçmiş olsun vallahi çok üzüldüm ama birşey olmaması bir mucize gibi Allah beterinden saklasın daha nice levrek avları nasip eylesin tekrardan geçmiş olsun abibalık tutmak nelere kabil
Sevgili Vedat agabeyim, Yasadiginiz olayi saatler once ogrenmeme ragmen duygularinizi benimle paylasirken kipir kipir yerimde duramaz bil haldeydim. Burada ayni hisleri yasayip sizi sevenleriniz ile paylasmaniza bende yeniden dahil olmak istedim.. Buyuk gecmis olsun,verilmis sadakaniz varmis ne diyim. Bu sevda gercekten herseye ragmen insanin korkularini ve tedirginliklerinden alip askina dogru ne pahasina olursa olsun ceken bir duygu. Suyun icerisinde dizlerinizin yere bastigi ve emekleyerek cikmak icin cabalarinizi bende ayni sekilde oturdugum yerde yasadim resmen. Kendinize dikkat edin lutfen. Sag salim aramizda sizi gormek ve paylasimlarinizin daim olmasini bizi yalniz birakmamanizi rica ederim.
Veday ağabey, öncelikle geçmiş olsun. Aslında ne yazacağımı da pek bilmiyorum, henüz yazının etkisindeyim çünkü. Sanki doğayla yapılan o boğuşmadan ben çıkmışım gibi hissediyorum şu an. Rapala gitsin, balıklar gitsin, bütün malzemeler gitsin, gerekirse araba da gitsin hepsi yerine koyulur ama kimseye bir şey olmasın. Allah korumuş gerçekten. Hem senin hem de sevgili arkadaşım Kaan'ın iyi olmasına çok sevindim. Allah beterinden saklasın, tekrardan çok çok geçmiş olsun. Lütfen kendinize dikkat edin.
Sevgili Vedat ağabeyim,bu nasıl maceradır anı anına yaşamış gibi oldum.Giden malzeme olsun.Geçmiş olsun dileklerimi sunarım,saygılarımla sağlıcakla kalın ve kendinize iyi bakın.
Aman ha Vedat Ağabey, Yüreğim ağızıma geldi okurken. Allah Korumuş derler ya hani. Allah sakınsın. Geçmişler olsun . Saygılar.
Bizim hanım geçen televizyonda bir haber seyretmiş gencin biri balık tutarken başına yıldırım düşmüş vefat etmiş bana dediki birdaha balığa gitmeni istemiyorum bak balığa gidenlere neler oluyormuş Hey Yarabbim düşündümde bunu duysa temelli karşı çıkar Balığa gidenlere sel geliyormuş ha birde çığ düşse tam olacak Neyse büyük geçmiş olsun. Olacakla öleceğin önüne geçilmez. Ben balığı yemeden nasibim demem. Kedilere martılara az balık kaptırmadık
vedat abi geçmiş olsun yinede tecrübe farkı paniklememişsiniz panik yapıp daha kötü olabilirdi,allah kaza beladan korusun ,tekrar geçmiş olsun.
çok geçmiş olsun Sevgili Vedat abicim, gerçekten çok büyük geçmiş olsun. Verilmiş sadakanız varmış.Allah korumuş. Ama bu aşk nasıl bir aşktırki insanı bu azgın dalgaların içine çekiyor, geldiye çağırıyor.....anlatılmaz, yaşanır derlerya...Sizi çok seviyoruz.Bizi kendinizden mahsun bırakmayın vedat abicim
Vedat abim büyük geçmiş olsun aman kendine dikkat et daha senden öğrenecek çok şeyimiz var kendine iyi bak rastgele
geçmiş olsun vedat amca allah şifa versin.okurken denize düşmüş gibi oldum.zaten adam gibi yüzmede bilmediğimden dehşete kapıldım. tekrar geçmiş olsun.
Valla öncelikle büyük geçmiş olsun diyeceğim!!! Sonrasında da tebrik edeceğim Her türlü zorluğa rağmen balık uğruna doğaana ya bile meydan okuyorsunuz helal olsun Genede tedbiri elden bırakmamakta fayda var! Her zaman şansımız yaver gitmez temkinli olmakta fayda var. Ne üzelim ne üzülelim... Tecrübenin verdiği bilgelik ile zorlukları aşmışsınız, Allah hepimize birgün sizin gibi bilgili tecrübeli olma şansını versin!!!
Yok yani bu kadar da olur mu dedirttiniz bana da. Amman kendinize dikkat edin, bu kadar da zorlamaya gerek yok Vedat Abi. Resmen felaket filmi senaryosu gibi olmuş.
Vedat ağabeyim, Öncelikle hem size, hemde Kaan arkadaşıma büyük geçmiş olsun dileklerimi sunmak isterim. Bu olay, bana küçüklüğümde yaşadığım benzer ama bukadarda ağır şartlarda yaşanmamış bir anıyı hatırlattı. Yine böyle bir köprüde, dip sarkıtması ile avlanırken, kayanın arasında birşey dikkatimi çekmişti.. biraz eğilip bakayım derken başım döndü ve ayağım kayarak köprüden suyun içine düştüm. Hava yaz olduğu için sıcak ama akşam üstü olduğu için ıslak bir insanı titretebilecek kadarda rüzgarlıydı, suyun derin olmasına rağmen, elimden oltamı bırakmamış ve köprüye tekrar çıkmak için mücadele etmiştim. Bir elimde olta ile bir kaç dakika yüzerek karaya çıktım, ordanda tekrar köprüye geçtim. Üstüm başım sırılsıklam, hiç buna aldırış etmeden, hiç birşey olmamış gibi oltamı tekrar yemleyip avıma 1 saat kadar devam etmiştim. Üşümeye başladığımda, hastalanıpta denizden ve balıklardan uzak kalmamak için hemen toparlanıp eve dönmüştüm. Eve döndüğümde ailem, "Oğlum, bu ne hal! sırılsıklam olmuşsun, bidaha balık malık yok!" dediğinde çok üzülmüştüm, ama ertesi gün yine sevgili ailem beni herşeye rağmen bu tutkudan mahrum etmemişti. Vedat ağabeyim, Allah sizlere uzun ömürler versin, kendinize lütfen dikkat edin, bizi o keyifli öyküleriniz ve sunumunuzdan mahrum bırakmayın. Nice paylaşımlarda buluşmak dileğiyle. Ellerinizden öperim.