Forumdaki tüm arkadaşlara selamlar.....Bizim gibi amatör oltacıların en önemli haznesi olta takımlarının çeşitliliği dir...Günümüzde çok çeşitli ithal yerli ürün var piyasada ..peki ama nasıl ne kadarlık bütçeyle avlanacağız.?Firmaların kıyasıya rekabetiyle ucuz güzel ürünler her gün tezgahlarda yerini alıyor.Bazen büyük umutla bir ton para vererek aldığınız takım iş yapmayabilir.Bazende bir alış veriş marketinden çocuklar için satılan oyuncak takım iş yapar.Nitekim bu forum da bir arkadaşımız bu oltayla koca koca levrekler aldığını anlattı.....Ben şahsen olta malzemelerimi orta ve alt guruptan seçiyorum...Gerçekten uzak doğunun güzel malzemeleri var fiyatlarıda çok uygun...Bununla çeşitliliği artırmış oluyorum...Şimdiye kadar da hüsrana uğramadım Geçmişte yokluk zamanlarında romen bulgar malzemeleriyle çalıştık.Kalitesizdiler ona rağmen zevkli avlar çıkarttık....Aramızda öğrenci genç olupda bu hobiye gönül vermiş olanlar bence araştırıp keselerine göre malzeme alabilirler......selamlar ve sevgiler....Bu benim nacizane kendi düşüncemdir...
merhaba suat bey; öncelikle böyle bir konu açmanız gerçekten çok iyi olmuş açıkcası uygun ama kaliteli malları araştırıp paylkaşmak gerekir. ama benimde yaşadıklarımdan yola çıkarak söyleye bileceğim iyi araştırma sonucu biraz para harcayıp kaliteli malzeme kullanıldığında karşılığıda alınır ama tabi sadece ismini duyup almak deil incelemek çok önemli kullanmış kişilerden yorum almak malum dönem kötü ben esnafım 3 lira 5 lira olarak kazanıyoruz parayı 1 makina kamışa 300 500 vermek gerçekten zor oluyor ki bu işin detayı indikce para hiç bir şekilde yetersiz geliyor şuan yeni 4 adet takım kurmayı düşünüyorum baya büyük bir yekün ediyor gönül istiyorki makinaları Shimano Big Baitrunner almak ama tanesi 600 lira stoklarda yok indirimli fiyatı diyeceksiniz nie bu kadar iyi malzeme düşünüyorsunuz açıkcası canlı olarak farkını gözlerimle gördüm bunlarda tamamen kişisel düşüncemdir.
suat bey ben de olta takımlarına çok para vermiyorum çünkü avlanacağım alan belli, atacağım max kurşun ağarlığı belli ve hangi türde balıklar avlayacağım belli. şu an tek eksik olta takımım spin takım onu da önümüzdeki yaza yakın bir zamanda almayı planlıyorum çünkü o zaman kullanacağım. genelde istanbulda av sezonunda tekneden avlandığım için el oltası kullanırım zaten . kendi olta düzeneklerimi de genellikle kendim yapmaya çalışıyorum.
Şöyle ki efenim elbette kaliteli ürün kullanmak gerekir. Ucız mal alacak kadar zengin değilim demiş çin atasözü yok kızılderiliydi galiba. Neyse hiç bir zaman ucuz pazardan alınmış ürünlerden yana olmadım özellikle olta takımlarımda sizde olmayın zaten.
Eskiler boşuna dememiş "Ucuz Etin Yahniside Bukadar Olur" Ama; Bu malzemesine göre değişir. O nedenle iyice araştırmak lazım birşeyler alırken. Ben teknede el oltası yapımında mesela ana bedeni ucuz çile misinalardan alır kullanırım. Ama Uzun oltanın bağlanacağı önükleri ise kesinlikle assodan. Makinalara sarılacak misinaları genelde bobin olarak alırım orta sınıf misinalardan. Çünkü öyle veya böyle bu misinaların makinadaki ömrü 1 senedir daha fazla kullandınızmı illaki arıza verecektir. Ömür boyu aynı misinayı kullanamazsınız. Tabi bu misinaları değiştirme yöntemleride vardır 30 mt sini atıp ek yapma gibi ama ben ek yapılmış misinayı sevmiyorum, ve randımanda alamıyorum. İğneler de aynı şekildedir. İyi incelenmeli ve hakkaten amaca uygunları seçilmelidir. İğne açılmamalı, avcı olmalı gibi. Rapalalarda ise iş biraz karışık. çok pahalısını alırsınız iş yapmaz, denize takılır kopar üzülürsünüz. Ucuzunu alıp üzerinde bir iki değişiklikle avcı hale getirebilirsiniz. Ucuz rapala alıp iğneleri değişince yine avcı olur. Renkler sonuçta kişinin kendi gözlemleri neticesinde alacağı renlerdir. Av yerinin incelenip insanların ne tür sahtelerle av yaptığı ve balık aldığı iyi gözlenmelidir. Amaaa iş makina ve kamışa geldimi işte orda paraya acımayacaksınız. Bütçenizi zorlayacaksınız. Ve kesinlikle görerek elleyerek el uyumunuza bakarak alacaksınız. Diğer malzemelerde okadar önemli olduğunu düşünmüyorum ama kamış ve makinada fiyat illaki kaliteyle eş değer. Bilya sayısı artar fiyat artar. Esneklik artar fiyat artar gibi.
Pahalısı balığı kandırıyorsa alalım değilse bence olta dediğin araçtır en nihayetinde. Denizde tuz, tatlısuda çamur, kum, taş.. ben temiz bakamıyorum, pahalısı bozulsa içim yanar, bir kamış makine taş çatlasa 200 lira eder gözümde, fazlasını da vermem..Benim için amaç oltam suda olsun, keyif alayım..
Tofaş mı, BMW mi? Bütçene hangisi uyuyorsa onu seçersin. Uzun ömürlü ekipmanlar düşünüyorsan, avın ortasında kırılan kamış halkaları, bozulan makara kalamaları gibi durumlarla karşılaşmaktansa, kaliteli birşeyler alır bir kaç sene kafam rahat kullanırım, zevkim kursağımda kalmaz. Balığı pahalı takımlar yakalamaz. Teorik bilgin ve tecrübelerinle bu işi başarırsın.. En adi kamışlada uzaklara atabilirsin... en adi makineylede kiloluk balıklar çekebilirsin....
Arkadaşlar ben ağırlıklı olarak takımlarımı bulgaristanda ikamet ettiğimden dolayı yurtdışından gelen ikinci el olta makina ve malzemelerini sattıkları pazarları kolluyorum bildiğiniz bit pazarı gibi çok kaliteli ürünler de var ve çoğu malzememi bu şekilde oluşturdum 2 parçalı veya 3 parçalı kamışlar ve mükemmel ötesi makinalar hepsi fransız malı kamışlardaki tek problem porselen halkalardı ya küflenmişti yada porselenleri kırılmıştı hepsini zevkle yenilemiştim zamanın birinde hele makinalar kuş kanadından aldıkları rüzgarla dönecekler.İşte böyle çook çok ucuza maalettim benim diye satılan... tabi hakkını yemek istemem ama 1,500 tl'ye yakın veya aşan makinalara kendi makinalarımı değiştirmem bu da benim tarzım yorum size kalmış.Elime aldığımda yepyeni durmalarına rağmen ne kadar sahipleri tarafından dikkatli ve saygı gostererek kullanıldıkları hemen belli oluyor ne balıklar çekmişlerdir acep hep düşünürüm oltalarıma bakarken,neden satılacak durumda pazarlara kadar düşmüştür kim bilir.Eeeh işte benim de kalite anlayışım yada kalitesiz anlayışım bu bilginize sunarım
En son dün akşam gördüğüm manzaradan bahsedeyim. Büyükçekmece'de Göl tarafında mali bakımdan son derece kötü durumda olan bir amcamız var. yaklaşık her iki günde bir 2,5~3,5 kg arası Aynalı yada Kara sazan tutar. Kullandığı takım : Avlakta diğer avcıların makinalarından boşalttıkları ve/veya atık olarak bıraktıkları misinaları ,iğneleri toplar ve bunlardan kendine göre bir takım yapar. Yem olarak da toprak solucanı kullanır. Ama Bizde olmayıpta Onda olan şey nedir? Zaman ve Mekan konusunda sıkıntısı olmaması...
Kesinlikle katılıyorum. Önce zaman lazım zaman.. Vakit darsa pekte anlamı kalmıyor milyarlık kamışların , makinelerin.................
;Balığı tutacak olan sensin...sen....Vakit ayıracaksın....gideceksin...atacaksın oltanı ....bekeyeceksin......alıp ..geleceksin........o yüzden takım sensin ..olta sensin..........selamlar saygılar......suat arıkan ....florya ist:
2 yada 3 sene Önce tuzla sahile indim, elimde yeni aldığım çok abartı olmayan kamis ve makina ile, çok amatordum o zamanlar yeni yeni başlıyordum avlanmaya. Önce caparimi actım gerile gerile attım bir süre Balik yok , bir süre sonra yemli takım yaptım bekle bekle hicbirsey yok, artık omuzlarim yavaş yavaş düşmeye başlamıştı. Az ileride bir gencin elinde bir comak ile Balik yakaladığını gördüm ama öyle böyle değil, dakika bası 1 Balik yakalıyor ve suya salıyor. Takımları kenara bırakıp yanına gittim ve seyredip sohbet etmeye başladım. Arkadas askermis ve çarşı iznindeymis, kayaların arasında bulduğu bozuk misinalari arka arkaya baglayip 2 köstek iğne eklemiş , kursun yerine de midye kullanmış bu takımı da bir çomağın ucuna bağlamış. Kıyıdan çıkarttığı midyeleri eliyle kırarak içlerini yem yapıyor ve arkası arkasına irili ufaklı lapinler yakalayıp suya salıyor. Hayatım boyunca unutamayacağım bir goruntuydu, Balik avlamanın nasıl bir tutku olduğunu o gün idrak etmiştim, aynı zamanda balığı tutanın aslında kamis yada makina olmadıgını da.. yine de kisisel görüşüm; bu is bizim hobimiz ve tutkumuz, imkanı olan BMW ye binmeli..
Sonuçta görmediğimiz bir avın peşindeyiz.Avın orada olup olmadığı belli değil.. Bol çeşit fakat orta kaliteden oluşan malzemenin avantajlı olduğuna inannıyorum......Ama iğne ve misina bu işin kalbidir.....Balığı yakalayan ve çeken bunlar olup kaliteli olması gerekir.....sevgiler ....saygılar.....suat arıkan
Ne demiş atalarımız ? Ayağını yorganına göre uzat... At kılı ile Kofana tutan dedelerimiz Flora Carbon ile çinekop tutmaya çalışan bizler...
herkesin bu hobiye ayıracağı bütçe farklıdır. ben ne Tofaş ne de BMW den yanayım. Toyota, Honda, Ford, Opel neden olmasın.
Valla cok etkileyici.Askerdeyken can atardim balik tutmaya (carsi izninde) . Fakat cekinirdim bir rutbeli gorurde iyi olmaz benim icin diye.