Birden aklıma geldi, o kadar rina yakaladım fakat yemek hiç aklıma gelmemişti. Şimdi, denemeden önce soruyorum, Rina yenir mi? Yenirse nasıl? Bakıyorum da kuyruğunun altındaki zehirli dikeni saymazsak, lokum gibi görünüyor. Ben, bunun sırtından güzel bonfile çıkarırım gibi geliyor. Ne dersiniz?
Mahir Abi, Yenir , yedimde...Ancak tadini pek sevmedim.Amonyak kokusunu gidermek oldukca zor. Hele herhangi bir sekilde marinated olan varyasyonlarindan bana denk gelenlerinin hic birini begenmedim. Burada Cinli ve Japonlar yiyor. Gerisi dokunmuyor... Ben de artik hic yuzune bakmiyorum. Denizde kalmasini daha saglikli buluyorum... Saygilar, sevgiler degerli Ustadim...
Deneyin Abi... Zevkler ve renkler meselesi...Belki begenirsiniz... Kim bilir? Hem denizden denize tad farkediyor.Ben mesala Turkiye'de hic rina denemedim. Sayenizde bizimde bilgimiz, fikrimiz olur... Saglicakla kaliniz...Saygilar...
Google a rina yazdım , görsellerde aradım ve çok garip sonuçlara ulaştım . Bahsedilen rina orada çıkan olmasa gerek
Sevgili Mahir Ustam, bu soruya cevap vermek için, önce bir iki şeyi anlamak lazım sanıyorum.. Petronas kuleleri, dünyanın en yüksek kuleleri.. Devasa anıtlar.. Bunların gölgesinde McDonalds, KFC gibi meşhur markalar bulunur. Oturur orada yemek yersiniz.. Sizi yerken, arada bir tkaım çocuklar dolaşır, sizden, kalkanlardan artanları toplarlar.. Sonra gidip köşede başka çocuklarla oturup beraberce yerler. İşte buralarda, endonezya'da vs. Rina balığı çok makbul olmasada, satılan ve birilerinin alıp yediği bir şeylerden biridir. Sambal sosu dedikleri ve yiyene samba yaptıracak kadar acı ve ağır, kokmuş karidesten yapılma bir sosla yerler.. Onun acısından zaten rina değil, tezek olsa balkaymak gibi gelir insana, saldırır üstüne.. Birde, izlanda'ya yolunuz düşerse, nerde yemek yenir bilmiyorsanız, pek çok balık lokantasından birine dalarsanız, size bir acayip menü gelecektir, anlamak mümkünata tabi değildir.. Bu menüde, berbat bir kelle paçadan, tuzda bir sene bekletilmiş çürük köpekbalığına kadar ne ararsanız vardır. Bu menüde nadir çıkan bir yemekte, çürümüş rinadır. Eğer hasbel kader noelden bir gece önce yolunuz oraya düşecek kadar bahtsızsanız, herkes hulla, holooo diye viking şarkıları söyleyip sanırım bir tür ritüel amacıyla yedikleri şeyden, büyük bir zevkle size de sunacaktır.. Zaten her taraf berbat kokmaktadır ve siz, o kokunun kaynağını ağzınıza atınca farkederisiniz, ama artık çok geçtir.. Kesif amonyak kokusunu bile basan berbat bir koku, bir kaç gün ağzınızdan vs. çıkmaz, lüferin zokayı yuttuğu gibi sizde o çürümüş rinayı yutmuşsunuzdur artık, nafiledir gayretler, mide fesadı günler sürecektir.. Kendi adıma, maymuna varana kadar her bir şeyi yemiş birisi olarak, dünyada yenmez diyebileceğim yeğane şeyin izlanda usulü rina balığı olacağını iddia ederim.. Ve eklerim ki, herhangi bir usulde rina balığını yemeye çıkmak, gaflet ve dalalettir.. Ama birileri bunu yiyor, görüldüğü üzere, teorik olarak yenebilir bir balık.. fakat, acımdan öleceği bilsem, benden olabildiğince uzak olsun isterim..
Serdar Tamam, mesaj alınmıştır. Hüseyin'in verdiği bilgilerle birleşince... işin mi yok be adam, adam gibi bir balık yesene, ne yapacaksın rinayı... demek zamanıdır.