tüm balık avı seven dostlara merhaba, benim tartışmaya açmak istediğim konu; özellikle tatlı suda sahte yem mi? doğal yem mi? tartışmaya katılacak arkadaşların sahte yem ve doğal olmayan avlanma araçlarının avlaklarda yarattığı kirlilik ve balığı-doğayı tanıma anlama amacını gözönüne almalarını rica ediyorum. öncelikle ben bu konudaki düşüncemi aktarayım: -sahte yemlerin en büyük faydası, balıkçılık sanayinin ve ticaretinin gelişmesine olan katkısıdır.bunların ne kadar yoğun tükedildiklerini düşünürsek ki ülkemizde özellikle sasi-rapala üretimi bildiğim kadarıyla yok, ekonmik olarak müthiş bir sektör. -ellerinizi doğal yem ile kirletmiyorsunuz - balığı kandırabilirsen, en çekici sahteyi bulursan yakalarsın zararları bence daha fazla -doğada kaybolmayan milyonlarca sahte yem suların altında yatıyor -amatörlüğün en güzel yanı, geçim kaygısıyla balık tutmamak. yani çok balığa ihtiyacımız yok. biz balığı oltanın ucunda hissedelim yeter. veya şamandranın titremesi suyun dibine doğru gitmesini izlemenin keyfi nerede var. o zaman yakalacağımız balığın neyle beslendiğini, bunun mevsimlere göre nasıl değiştiğini araştırmak, bunuı yaparken avlağı çevreleyen doğal örtü ve barındırdığı canlıları araştırmak, yani hep öğrenmek..öğrenmek..öğrenmek bizim balık peşinde harcadığımız paralarla ne kadar çok balık satın alabilirdik. pekçok avrupa ülkesi sahte yem ile avlanmayı öneriyor.ben katılmıyorum. yukarıda saydıklarımın dışında başka nedenler de bulunabilir. sizler de bu konudaki görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim. sevgiler,saygılar
Nejat Hocam, artisi eksisi olan bir cok unsur var tabi ama özellikle sahte yem sayesinde kancanin ucuna takilan bir canlinin can cekismesi gerekmiyor ..
nejat abi söylediğin bazı şeylere katılıyorum fakat katılmadığım konularda var bunlarıda belirtmek isterim .demişsin ki şamandıranın titremesi dibe doğru gitmesinin keyfi nerde var diye.inan sahteyle çekerken de arkadan balığın saldırıpta sıçrama yapması oltayı boşaltması inanılmaz bir adrenalin.bence sahte yem kullanmanın amatör ruha aykırı yAda alınan zevki köreltmesi vs gibi faktörler kesinlikle yok(böyle bir iddianız yok bu benim görüşümdür)sonuçta bizler amatör ruhla bu işi yapıp stresimizi atar havamızı alırız günlük yaşantımızdaki monotonluktanuzaklaşmaya çalışırız ticari kaygımızda yoktur ddiğiniz gibi.tutulan balığın miktarınında önemi yoktur maksat eğlenmek muhabbet etmek.şahsi görüşüm balığa hangisi cazip geliyorsa onu yediğidir .bu çok iyi aksiyonlu ve uygun renkli sahte olabilceği gibi canlı yemde olabilir pek tabi ki.ama ikisinden de alınınan zevkin çok fazla ,aynı orantıda olduğu kanaatindeyim.sonuçta asıl mücadele balık oltaya takıldıktan sonra başlıyor.kalamayı veriyosun topluyosun bırakıosun vs.alınanzevk aynıdır bana kalırsa. fakat malesef dediğiniz gibi sahte yemlerin doğada yaptıkları ve de bıraktıkları hasarlar gözard edilemez nejat abi bu konuda size sonuna kadar katılıyorum.çoğu zaman doğal yemlen avlanmayı tercih ederim .yemi kesip takmak özenmek uğraşmak canlı bırakma yapçaksam yemlik balığı tutup onu oltaya taktıktan sonra misinanın yavaşça boşalmasını beklemek yada mantardan gözümü ayırmamak bana her zaman çok keyif veriyor.ama attığım sahteye iri bir balığın da hamle yapması inanınn aynı heyecanı fazlasıylan yaşatıyor.ama ben yine de imkan varsa canlı yem kullanılmasından yanayım sevgili nejat abi.saygılar
ilginize ve değerli görüşleriniz için teşekkür ederim, sahte yemle balık avlamanın zevk vermeyeceğini söylemedim. ancak bu yemlerin ortaya çıkışının en büyük nedeni ticari nedenlerdir.ben sahte yemlerin avlaklarda çok fazla kirlilik yarattığına şahit oluyorum. ayrıca sahte yemi kullanırken çevreye, doğaya olan konsantrasyon tamamen kayboluyor. balık tutarken bu kadar hırslanıyor musunuz? oysa sahte kullanmadığınız zaman, özellikle tatlı suda avlanırken çevrenize ne kadar duyarlı hale geldiğinizi bir düşünün. uğur kardeşim canlının iğne ucunda can çekişmesi nedir? yakaladğınız balıklar can çekişmiyor mu?
abi sahte yemlen avlanmanın zevk vermeyeceğini söylemedim demişsiniz.ben zaten öle bişey sölemediğinizi parantez içinde yazdım yanlış anlaşılma olmasın
Nejat hocam, tuttugum tüm baliklari eger nizami ise Allah'a sükür can cekistermeden hemen öldürürüm, yok gereginden kücük ya da yenilmeyen bir türse suya geri iade ederim.. Kastettigim ignenin ucuna yem olarak takilan uzun süre can cekisen baliklar ya da benzeri canlilar..Sahtelerle onlara gerek kalmadan da avlanilabiliyor.. Selamlar, Sevgiler..
nejat abiye % 100 katılıyorum çok miktarda sahteyi göllerde bırakıyoruz bunuda sırf daha fazla balık tumak veya balığın az olduğu yerde şansımızı arttırmak için yapıyoruz oysaki bizler amatör balıkçıyız spor olsun diye av yapıyoruz aslında bu ruhla avlanacak olsak hedefimiz büyük balık olur ozamanda küçük ve daha hızlı hareket eden balıkların tercihi olan sahteler yerine ağır ve yaşlı olan ve hızlı hareket edemeyen balıklar için canlı yemler kullanırdık
teşekkürler aytekin kardeşim. işte amatör ruh... bir de gözden kaçan bazı şeyler var. biz balık katliamcısı değiliz. sasinin rapalanın günün hangi saatinde hangi renginin etkili olduğunu kovalıyorlar ama yakalamak istedikleri balığın doğal yaşam ve beslenme şeklini öğrenmek araştırmak için değişik, yeni yemler ve yöntemler araştırılmıyor. veya çok az kişi bunu uyguluyor
nejat abicim, şimdi bu sahte yemler senin dediğin gibi ticari amaçla üretildi...bunun birçok artısı ve eksisi var, mesela burda zaten söylenmiş...sahte yemler hem ufak balık yakalamak için zarar harcamamızı önlüyor, hemde birçok ufak canlıyı savunmasız bir şekilde acı çekerek büyük balıklara yem olmasını önlüyoruz(burdan kastım oltaya taktığımız canlı balıkları vs. iğnede savunmasız olduğu için büyük balıklarca acı çekerek ölmesi)...yani bnm kanım sahte yemler bu konuda çok iyi bi keşif olmuş... ama sularımızda yarattığı kirlilikte cabası...ne yazıkk ki buna bi çözümümüz yok...ama sahte yemlerin yanlış yerlerde kullanılması tamamen bizim sorunumuz...yani çalılık ve otlu kesimlerde kullandığımız sahteler %99 suda kalıyor ve bizde burada yarattığı sorundan tartışıyoruz...suç bizde, en vahşi doğa düşmanıda bizleriz(insanlar)... hiç bi şeyi yanlış yapmadığımız sürece bunun ne acısını çekeriz ne de sıkıntısını duyarız yeterki doğru olan şeyi doğru ve yerinde kullanalım
Doğal yemden kasıt ölmüş canlılar mı?, diğer yiyecekler mi? yoksa canlı yem mi?. Eğer canlı yemse karşıyım ama diğer seçenekler ise sahte yemlerden daha iyi. Tabi balığı tutup öldürüp oltaya takmakta doğru değil. Yani en iyi sahte turna yemi almak yerine 1 kilo hamsi almak daha iyi düşünüyorum. Bütün balıklarda doğal yem(ölmüş veya da yiyecek türleri) bence en doğrusu.
arkadaşlar,görüşleriniz mutlaka çok kıymetli. canlı yem konusunda görüyorum çok hassas davranıyorsunuz. şuna dikkanizi çekeyim. sahtelerin yarattığı kirlilik sudaki tüm canlılara zarar verir. oysa acıdığınız yem olarak iğneye takılan ufak balık da büyük bir olasılıkla zaten büyük balıklara yem olacak. bir balık onbnlerce yavru balık üretirken ancak belki yüzde 5-10 u hayatta kalabiliyor. ben özellikle tatlı sularda dedim. bu yaz göllerde sular çekildiği zaman topladığım sahteleri keşke atmayıp saklasaydımç
3 hafta önce kendi topladığım tekeleri iğnelere takarken düşünmüştüm bir süre. Kendi beslenmem için bir canlının hayatına son vermek kabul edebilir geliyordu ama onu yakalamak için onlarca canlının hayatına son verme hakkını kendimde göremiyordum. Ama bir yandan da denizden gelen denize gidiyordu, denge korunuyordu. Bence bu yapay yemlerin denizde kalmasından daha iyi. Sonuç olarak kullanılan yem doğal olmalı, ölmüş, insan için yemelik olarak ayrılmışlardan olmalı ya da balığa özgü bir yemse can çekişmesi önlenmeli. Doğal yem konusunda fikrim sabit fakat geri kalan kısmında fazla mı hassas davranıyorum bilmiyorum? Kişinin yemi takarkenki vicadanına kalmış artık, şahsen boru kurdu ya da midye kullanırken vicdanımı rahatsız eden bir şey yok. (Bkz: Kara Vicdanlı)
arkadaşlar herkes fikirlerini güzelce belirtmiş genel tema balık yakalamak için başka bir canlının acı çektirilmemesi üzerinde yoğunlaşmış ama şunu belirteyimki balıklarda acı hissi yoktur geçen sene gene böyle bir konu açılmış antalyadan namık isimli sevdiğimiz ve özlediğimiz bir arkadaşımızın tatlı şakalarına bile maruz kalmıştım ama gene belirtiyorum ben turna avında canlı yemi sırtından iğneye geçirirken hiç bir balık çırpınmamaktadır veya ses çıkartmamaktıdırlar veya isterseniz bir deneyin balığın pullarını soyup karnını yarın hiç bir tepki vermez yepkiyi ancak kafasını koparırken verir onun için balıkları iğneye takarken rahat olun
Hocam peki turnanın ağzına girerken ki o korku, kaçamayacağından da ödü patlar hayvanın . Şaka bir yana hadi balıklarınların acı hissi yok peki diğer canlıların. Yayın, turna avlamak için civciv, şerçe takanlara ne diyorsunuz? Bence bir canlıyı yakalamak için diğer bir canlının canına son vermek doğru değil. En iyisi ölmüş yemler veya da hamur, makarna vb. yiyecekleri kullanmak. saygılar...
düşüncelerine saygı duyuyorum güzel yeğenim ama turnayı hamurla yakalayamazsın ölü yem dersen çok zayıf bir ihtimal oda sadece istavritle olur
Hocam benimde sizin düşüncelerinize saygım var, hatta söyledikleriniz benim için altın değerinde. Ben, ölmüş balıklar, sahte yemlerin yerini tutar diye düşünüyordum ama tabi sizdeki tecrübe bende olmadığı için yanlış düşünmüş olabilirim. saygılar...
arkadaşlar, söylediğiniz canlılar ile diğer canlı yem olarak kullanılan canlıların insanın yaradılış amacına göre varlık nedenlerini yorumlayın. canlı yeme katşı olan arkadaşlar ilahi vicdan yorumu yapıyorlar. (tabii ki benim yorumum). oysa bizim inancımıza göre (ki inanıyorsanız) doğa ve barındırdığı diğer canlılar insanın varlığını ve gelişmesini sürdürmesi içindir. bence bazı canlıların ölümüne neden oluyoruz diye üzülürken o canlıların başka şekilde ölüm nedenlerine duyarsız kalıyoruz o zaman.
Selamlar Nejat bey..Öncelikle İnanan biri olarak düşüncelerinizin bir kısmına katılırken büyük birkısmına katılamadığımı belirtmek isterim.. Herşeyi İnanca bağlamak yerine Yaradan tarafından sadece Ademoğluna verilen "Akıl" gerçeğini atlamamalıyız..İnsan yaratıldığında akıl ile donatılmıştır ve bunu kullanma tasarrufu ile ödüllendirilmiştir... Bu nedenle akıl ve bercerinin eseri olan sahte yemlerin kullanılmasında inanç engel değil Haktır.. Sahtelerin doğaya zararından bahsetmişsiniz..Mutlaka vardır ancak Oltalarımızda kullandığımız kurşun,misina zararları yanında devede kulak bile olmayacağını düşünüyorum..Bir sahtenin ağırlığı 10gr..100 metre misina 20-40gr..Bu durumda misina çokdaha zararlı,sahteye oranla kullanılmaması daha faydalı..Kurşun konusuna girmiyorum zira sahtelere oranla milyonkez daha zararlı..Bu durumda ortaya sahtelerden daha zararlı olan misina ve kurşun kullanımının engellenmesi /önlenmesi ortaya çıkar'ki Bize bahşedilen akıl/mantık kavramına uygun bir çözüm olmaz.. Şimdi burada sahtenin efektif kullanımı ve neden olacağı zararları Rakamsal bilanço olarak yazmak yerine Örnekleyerek açıklamanın faydalı olduğu düşüncesinden yola çıkarak ve doğal yem bulmak için harcanan çabanın ekonomik ve ekolojik zarar toplamının çokdaha fazla olduğu düşüncesindeyim.. Mesela yem toplamaya giderken yaktığınız yakıt zararları bile bir sahtenin doğaya vereceği zarardan katbekat fazladır..Örnekleri çoğaltabilirim..İğne konusu mesala iğne suda oksitlenir vezaman içerisinde sudaki metal oranını yükseltir.. Tüm yazdıklarım düşünüldüğünde,birde buna sahte kullanım yaygınlığı ile örneklerimin yağınlığı kıyaslandığında doğaya en az zararlı malzemenin sahteler olduğunu görebiliriz.. Ancak konu av verimi olduğunda şartlara bağlı olarak doğal yemler daha iyi sonuç verirken bazı özel durumlarda sahte yemler açık ara öndedir.. Küçük bir ilave..Avrupadaki stoğu korunan pekçok gölette kullanabileceğiniz yem listesi vardır..İstediğiniz doğal yemi kullanamazsınız..
Nejat abi açtığınız konu beni rahatsız etmez,etmesi için bir gerekçe yok..Bu kanıya nasıl vardığınızı inanın anlayamadım..Sadece Konuya fikirlerimi yazdım.Bu noktada biraz alıngan davrandığınızı düşünüyorum..Benim yazımıda konunuza farklı bir açıdan bakış olarak algılamanız yeterli.. Diğer konuda genç yaşlı demeden herkesin bilinçlenmesinde katkıda bulunmak forumumuzun ana hedeflerinden biridir.Balığa işi bilen kişilerle gittiğim konusuna gelince;Burada balık hobisine en az benimkadar özen ve önem gösteren dört arkadaşım ile balığa gitmekteyiz.Katılmak isteyen arkadaşlarımıza kapımızın sonuna dek açık olduğu pekçok kez gerek yazmışımdır.
Nejat abi.. size konuşmayın tartışmayın diyen birimi oldu.buda nereden çıktı. Lütfen yazımı birkezdaha okuyun.. ve birkezdaha açıklayayım.. Ben konunuz hakkındaki kişisel görüşlerimi yazdım.. İğnenin ucunda çırpınan balık görmek istemiyen balık tutmak yerine evde akvaryuma baksın.. Tartışmak istediğiniz sahteye verilen paranın yabancı sermayeye körük olduğu ise buyrun tartışın.. Ancak bunu alıngan davranarak, yazılan cevabı kişiselleştirerek değil konu genelinde yapın.Yazdığım metin konu hakkındaki görüşümdüür..sizin düşüncelerinizle çelişmesi sorun olmamalı.. Yazdığım metin aşağıda.. Neresinde tartışmayın denmiş neresinde konuşmayın denmiş neresinde herkesçe bilinen harici konular tartışılmasın demiş.. neresinde ne demiş..... Lütfen anlamak istediğimizi değil anlatılanı,sadece yazanı alalım..........