Bu sene bolluk yaşanıyor derler, ertesi yıl balık yok diye isyan ederler. Kimsenin ekmek parasında gözümüz yok fakat insan ekmeğini kazandığı yere ihanet etmemeli.
yazık.. buna bolluk dememek lazım bence malesef bilinçsizce avlanılan balıklar buna kim dur diyecek allah aşkına yazık..
Şans değil ama , kısmet, nasip diyebiliriz belkide.... Buna kim dur diyecek...!!! Galiba insalar diyecek demesinede, merak ettiğim bu ve sorunlu her konuda, dur diyebilecek düşünceye sahip insan varmı, memlekette, işte o şüpheli......!!!
Yalan haber arkadaşım. Balıktan, balıkçılıktan anlamayan gazatecinin basının haberi. Denize ağlarını bırakmışta, sonra onları toplamışta ,tonlarca sardalya ağlara takılmış. Bırakın kardeşim anlamadığınız sorgulayamadığınız bilmediğiniz şeylerin haberini yapmayın. Çanakkale de dahil olmak üzere Türkiye kara sularının tamamında ışıkla avlanılıyorlar. Işıkcı botu gidiyo gün batımında yakıyo lambaları gün battımı toplanıyor gariban sardalya,hamsi vs. Işığı görünce bir araya toplanıyor. lamba botundan bir telsiz anonsu, gırgırda gelip hepsini sarıyor. Sözde balıkçılıkta ışıkla avlanmak yasaktı ama hükümet saolsun anlamadığı konularda dahi karar verme yetisine sahip o yüzden memelektime acil bir bakanlık lazım diyoruz ama sonuçta bakanlıkta bu düşüncenin altında bir karar verme mekanizması .Önemli olan düşünce yapısının değişmesi yasaklara saygı duyulması lazım
Size katılıyorum, ama dediğiniz gibi bakanlık kurulsada bir derde çare olacağını sanmıyorum, malum bir sürü bakanlık var, varda hangi yaramıza melhem olabiliyorlarki, sistem değişmedikçede düşünce yapısının değişeceğinide sanmıyorum, yasaklarada saygı duyulmamalı, gereği yapılmalı, gereği yapılmayan yasada çıkarılmamalı tabi bu benim düşüncem....
sizde benim gibi düşünüyorsunuz ben fazla uzatmamak için yasaklara saygı duyulmalı dedim ve orada bıraktım sizindede dediğiniz gibi düşünce yapısı değişmeli zaten bu olduğunda ysaklara saygı duyuluyor olur kanuni bir ysak varsa birde bunun yaptırım için cezası uygulana bilmesi için takip ciye ihtiyacı var.ysaklar uygulansındiye ve caydırıcı olması için kanuni bir yasa ile çıkartılmış yaptırımlarla cezalndırılmış bir kağada yazılmış yönetmeliği uygulayamayacaksa bunun takipcisi olucak bakanlık işin madarası olucaksa hiç bir anlamı olmaz. bizim toplum zihinyeti yasak delen cinsinden. yasaklar hoşuna gidiyor.Bakanlık tarafından bugünki gibi daha önce yasaka olan kanunları hiçe sayıp kanunu yapan devlettir bende devletin bir koluyum diyip kafasına göre resmi kanunları hiçe sayıp kafasına göre at koşturacaksa durum aynen yine böyle olur. Aslında olamayan şey hakkında tutup sürekli ileri geri yazmak ta pek mantıklı değil çünkü bu bizlere narkoz etkisi yaratıyor. Türk milleti cahil değildir sadece çokfazla iyi niyetli ve çok düşünmeyen kafa yormasını sevmiyen bir millet. Bu durumda aklı hinliğe üç kağıda zehirgibi çalışanların birde adamcılık politkasını uyguladığında olan oluyor atı alan üsküdarı geçiyor. şimdi Ne zenginler vardır. Trol zengini gırgır zengini. Düşünün bi adamın kaçtane gemisi vardır. Şimdi bu adam istediği gibi resmi makanlara baskı yapabilirken onun denetleyicisi olucak olan Deniz bakanlığını neden istesin? İstesede istemesede Elbet de bizler istiyoruz. Bakanlığın başına gelicek adamıda değiştirirler cebine 3-5 koyarlar yine aynı tas aynı hamama olur. dediğimizde bu sefer sadece adamcılık yapılmış olur bunda diğer küçük balıkçıların tada diğer küçük trol işletmecilerinin gırgırcıların itirazı olmazmı ? onlarında şikayeti olur. Elimizde sorgulayacağımız resmi bir kuruluş olur. Sadece bu su ürünlerinden sorumlu olan bir bölümü olur.Şimdi böyle bir bölüm bile yok. Aslında bu denizcilik ve göller tarım köy işlerinin kapsamı dışında bir alan ne işi var yaban hayatla Tarım köy işleri gitsin kylere yol, su , elektrik, tarlalara sulama sistemleri yapsın ne işi var denizle Alakasız bir birleştirme olmuş en azından Çevre Orman Bakanlığıyla birleştirilseydi bukadar karadüzen yönetilmezdi . Her ne olursa olsun birleştirmek de kötü birşeydir. Çevre bakanlığı ile orman bakanlığı birleştide iyimi oldu birde Devlet su işleri birleşti bu 3 tabi öz kaynaklarının döner sermayelerinin içinin boşaltıldığından birleştirildi şimdi orman bakanlığının içi boşaltılıyor Önce bakanlık tarihi taş binayı eskidi yıkılcak diye boşaltıp sattılar şimdi orası lüks bir restoran daha sonra tohumculuk ve fidancılık yapılan ankaranın göbehindeki araziyi rant yapıp sattılar arazi ankaranın en gelişen semtlerinden birisinin tam göbehinde olduğu için AKP nin yandaşı TOBB ye tohumculuk ve fidancılıkla zarar ediyoruz diyerek satılıp yerine kız ve erke yurdu yapıldı bir başka ve son durm ise loj manların ve şimdiki orman genel müdürlüğünün arazisine talip olanlara satılıyor lojmanlara TOBB özel üniversite yapıcakmış, genel müdürlüklerdeki raziye ise hastane yapılacakmış. Bakanlık şu ana çalıştığı hizmet verdiği binada kiracı binanın sahibi TOBB oradanda çıkartıp İkiz kulelere taşıyacak Oradada Kiracı kalıcak bukadar olanları anlattıktan sonra olucak ları söyleyip konuyu bitireyim. En sonun da Çevre Orman bakanlığınında içi birazamanlar kendisinden ayrı çevre bakanlı , Devlet su işleri gibi boşlatılıp sadece 1-2 küçük bina ile temsil edilip çevre orman bakanlığı devlet su işlerini tarım köy işlerine bağlarlar hepimiz rahatlarız çok güzel bir isim Çevre ,Orman, Devlet Su ve Tarım Köyişleri Bakanlığı Nekadar içi boş
Baştaki adamlar adam değilse zaten böyle içi boşalır bugünkü hale gelir o yüzden hiç yokken sürekli evham yapıp düşünüp yazmaktansa Ne olursa olsun bukadarmı kötüler diyip onlarvarsa bizde armutmu topluyoruz diyerek açın deniz bakanlığını demeliyiz. Enkötü hali yine böyle olur. Farklı birşey olmaz