Ne program, nede etkinlik; çıkar ve rant kavgasından öte değil. Bu 1. Buraya dikkat!!!! Açıklamayı Yaban muhasebe departmanı yapıyor!!!! Adama sorarlar be kardeşim; Senin genel müdürün, yönetim kurulun, halkla ilişkilerin falan yok mu ? Sana mı kalmış açıklama yapmak ? Sen git hesaplarının muhasebesini tut. Mizanını tuttur. Tahmini bütçeni, fiili olarak tutturmaya bak. Birde acıtasyon ve duygu sömürüsü yapıyorsun; '' Kimsesiz çocuklar, şehit dul...................'' diye. Örneğini verebilirmisin ? Var mı ? Yazıda ki hitap şeklinin vasatlığını saymıyorum bile. Benim stajier olarak yetiştirdiklerim, inanın 100 basardı bunlara.:laughing: :laughing: Hal, durum böyle olunca, açıklama yapan ilgili şirketin ne kadar profosyonel olduğu, yada olmadığı ortaya çıkıyor. Bu kalite tohuma, bu kadar hasat inanın çok bile. Bu bile çok ama elden ne gelir ? Kafadan sıfır. Bu 2 Yaklaşık 1 yıldır unutmuştum böyle bir kanalın varlığını. Hatırlamış oldum tekrar, ne kadar vasat olduğunu. Bu da 3
Tam bir rezillik, adamlar ne hesapların peşinde, aslında karşısındakini rezil etmiyor, kendi seviye ve kalitelerini ortaya koymuş oluyorlar...
Yaban Tv ilk açıldığı gün bu forumdada mevcuttur yazdıklarım Bu kanalı kınıyorum tamamen demiştim. Bugünde dediklerimin tamamen arkasındayım ALİCO YABAN TV YE KARŞI sonuna kadar hemde. bazılarıda olumu şumudur bumudur demişti Yıllar bir daha gösterdiki kim kimler nelerin peşinde buyrunuz
Benim kişisel düşünceme göre de bahsi geçen kurum fazlası ile riyâkarlık örneği göstermiştir. Televizyonumdan silmeyi de düşünüyorum fakat bazen gülmek için açtığım oluyor. Adam gibi program yapan 1 kişi tanıyorum. O'da zaten çizgi olarak televizyondan çok ayrı bir kişilikte...
Ercan Kara ustadi seyrediyorum sadece. Gerisi çok amatörce. Beni de baliktayken çekip yollasalar o kadar program çikar ortaya
Özrü kabahatinden büyük benzeri bir acayip iş olmuş. Ama olayın aslı belli değil. Anladığım kadarıyla bir sazan org. olmuş. Bunlar çekmiş yayınlamış, sonra da org. u yapanlar bunlardan para mı istemiş, biz şu kadar para verdik mi demiş, öyle bir şey. Belki haklı olabilirler ama, bu şekilde bir çıkış hiç hoş değil.
Tam tersi. İlgili Tv, organizasyonu yapanlardan 30.000 liracık istemiş; hizmet ve tanıtım bedeli olarak. Kavga burada.
Yarışmayı düzenleyen dernekten 3000+yol+yemek (Yaklaşık 5000 -yazıyla BEŞBİN TÜRK LİRASI-) istiyorlar çekim ve yayın için, dernek te kabul etmiyor ve çekim olmuyor. Ama yarışma sonucu 17+ sazan yakalanınca, haberi hem başka siteden alıp hem de derneğin adını yanlış yazarak, herhangi bir telif ödemeden, derneğin yayınlayın diye göndermediği bir haberi yaparak reyting sağlıyorlar ve karşılığında reklam parasını götürüyorlar. İLKELİ(!) yayıncılık gereği(!) ilk haberi kaldırıp yerine , bozuk türkçe ve hakaret/demagoji dolu MUHASİP(') bir açıklama koyuyorlar. Bundan sonra ilgili dernek(lerden) 30 bin liracık isteyeceklermiş. Habere ilk yorumu yapan benim.
Tepki gelince de haber kaldırılarak yerine bu açıklamalar yayınlanıyor. Halbuki geçmişte aşağıdaki linkteki gibi bir görüş belirtmişlerdi http://www.yabantv.com/haber/355-yaban-tv’de-balikcilik-zirvesi.aspx Ne kadar hoş bir çelişki değil mi? Bizler o yarışma için; başta dernek başkanımız, yönetim kurulu görevlilerimiz ve üyelerimiz olarak çalıştık, çabaladık. Ama onların öncelikle programı yayınlamak için(linkteki açıklamalarına rağmen) ücret talep etmeleri, arkasından da derneğimiz tarafından kabul edilmeyince haberi bazı kuruluşlardan kopyalayıp yayınlamarı, üstüne de tepki alınca böyle bir açıklama yapmaları ne kadar büyük bir haksızlıktır varın siz karar verin... Saygılar...
Haberin detaylarını bilmiyorum ama adı geçen dernegi tebrik ederim bu sene yapılan organizasyonu ben bolulu bir kardeşiniz olarak yerinde takip ettim bilgi amaçlı bence çok güzel 2 gün geçirdiler böyle tatsız olayların olması hiç iyi degil tabii bence sorun tv kuruluşunda gibi...
Ben de bu bilgiden sonra 2 senedir kullandığım AVATAR Fotoğrafımı değiştiriyorum... Tamamen kişisel düşüncemdir. Fakat alttaki avatarlar herkesin kullanımına açıktır...
Öyle bir para isteyebilirler, bunda bir yanlış yok. Ama verecek adam olur mu, o ayrı tartışma. Düğün filmi çektirmiyoruz. Teknik olarak Yaban TV'nin üste para vermesi gerekiyor aslında. Bu Cimbom'un Fener'in maçını yayınlamak için digiturk'un üste para istemesi gibi bir olay. Tamam, anlarım, denir ki, bu iş futbola değil, reytingi yok, gidiyoruz, geliyoruz, 3 dk'lık ancak konu çıkıyor. Kurtarmıyor masrafını, maalesef, karşılarsanız olur. Ha, bu denebilir elbette, zira ne de olay ticari. Diğer yandan kısa bir tanıtım olmak üzere, böyle kamuya açık bir yerde yapılan bir org. haber yapma hakları da var. Ama program değil, haber yapma. Bundan para istenmesi, yan derneğin veya tv'nin para istemesi mümkün değil. Eğer olayı sadece haber yapmışlarsa, bunun için herhangi bir ödeme istenmesi abes olur. Derneğin adı, şusu busu yanlışsa, düzeltme istenebilir elbette.
Serdar abi, Örneğin harika, Dediğin gibi haber de yapabilir. Ancak, O fotoğraf Dernek tarafından bazı yayın kuruluşlarına yayınlanması amacıyla gönderilmiş ve bu kuruluşlardan herhangi bir telif istenmemiştir ki bu da derneğin doğal hakkıdır. Fakat bu fotoğraf YABAN TV ye gönderilmemiştir. Yani YABAN'ın malı değildir. Bu Fotoğrafı kullanarak yaptığı haberden, site tıklanması, gogıl amcada öne çıkmak, reyting vs gibi aygıtlarla, reklam geliri sağlamakta, kendi değerini artırmakta vs vs vs... Dolayısı ile, Yayınlamak için ücret istediği (toplamda 4 derneğin de faaliyetini çekmek için para istemiş ve dernekler tarafından ret edildiğinden çekim yapılmamıştır.) organizasyonun sonucunda ortaya çıkan görüntüden faydalanarak kendi ticari değerini ve gelirini arttırmıştır. Şimdi, maçı yayınlayan kanalın görüntülerini başka bir kanal, bedelini ödemeden yayınlayamaz nihayetinde... Sadece skor ve başka haberleri verebilir... Bu da benim örneklemem. Hepsinden öte, Yaban TV, ETİK davranışta bulunmamıştır. Demagojik demezseniz spesifik bir örnek vermek istiyorum. (Şehit ya da engelli edebiyatı yapmayacağım) Sizin bahsettiğiniz bir çok olta düzenekleri var, tartışmaları vs takip ederim. Kendi yaptığınız düzeneği göstermek için , bu konularda size destek vereceği sözünü veren bir yayın kuruluşuna müracaat ediyorsunuz. Bu yayıın kuruluşu da sizden yayınamak çin para istiyor. Para vermiyorsunuz. Sonra o düzenekle yaptığınız avın sonucunda, büyük bir torik vs yakalıyorsunuz ve bunun çekimlerini bazı yayın kuruluşlarına gönderiyorsunuz, ama önceki yayın kuruluşuna, size destek verme sözü verip isteyen kuruluşa, göndermiyorsunuz. Ama bu kuruluş, bakıyor ki harika bir sonuç var, reyting artırıcı, ticari gelir getirecek kendisine, bunu sizin gönderdiğiniz diğer kuruluştan alıp yayınlıyor.Üstelik ciddiyetsiz şekilde, isminizi bile yanlış yazıyor. "Dev Torik yakalandı, Sert Koy (umarım isminizde yaptığım değişikliği saygısızlık olarak algılamazsınız,sadece örneklemek için tahrif ettim) isimli amatör balıkçı yaptığı olta düzeneğiyle x kilo Torik yakaladı" Ve sizin fotoğraflarınız. Şimdi: Siz, herhangi bir ticari beklenti içinde olmadan, bu düzeneğin kamuca kullanılması için size destek vereceği sözünü veren kuruluşa haber veriyorsunuz ama onlar sizden para talep ediyorlar... Vermiyorsunuz. Harika bir sonuç elde ediyorsunuz. Kanal bu sonucu görünce Sizin aldığınız sonuçtan sizin fotoğraflarınızı kulanıp gelir elde ediyor. Bu durumda siz tepki gösteriyorsunuz (göstermeyebilirsiniz de, bu sizin değerlendirmenize bağlı) ve MUHASEBE (!) departmanı, haberi kaldırıp yerine Bozuk türkçe ile hakaret dolu bir haber koyuyor, ve bir daha bana gelirsen 10 katı para isterim" diyor... Ekliyor: "Haberini de, Düzeneğini de Al Git" Dediğim gibi, demagojik bir örnekleme oldu ama benim görüşümden kısaca bu şekilde. Not: Bu yayınlamak için para isteme, Sadece OLTAACILARDER için değil, yarışma yapan, SAMADER, KAMADER ,SİNABDER için de uygulanmış ve bu dernekler tarafından da kabul edilmemiştir.
Sevgili Nuri, öncelikle son yayınlanan o yazı, resmen, hiç bir bahenesi olmayacak şekilde, kabul edilebilri bir şey değil ve tam bir rezalet, tam bir kepazelik. Bunda bir tereddüt yok sanıyorum. Fakat, o fotoğrafın o şekilde yayınlanması biraz çetrefilli. Eğer fotoğraf belli bir telif anlaşması kapsamında yayınlanmışsa, o zaman durum başka. Ama öyle yapılmamışsa, durum daha başka. Ha, derdim de yabancıların avukatlığı değil, bu gibi meselelerin daha iyi bilinmesini sağlamak. Eğer fotoğraf tescil edilmişse, bunu alıp yayınlayamaz başkaları. Bu nasıl olur, mesela fotoğrafın üzerine filigran konur, altına isim yazılır vs. vs. Sonra da denir ki, size bu fotoğrafı yayınlama hakkı veriyorum, istenen mecralara. O zaman, o medya alır fotoğrafı yayınlar, otomatikman yayın hakkı ona geçmiş olur. Diğerleri ancak ya orjinal fotoğrafın sahibinden veya o yayımcıdan izin alarak yayınlayabilir. İsim yanlış ise, bunun için düzeltme talep edilebilir. Anladığım kadarıyla, yaban'cılar, şirretlikle üste çıkmaya çalışıyor sadece.
OLTACILARDER diğer amatör balıkçılık dernekleri gibi üye aidatlarıyla ve bağışlarla ayakta durmaya çalışan ,heryıl düzenlediği turna ve sazan yarışmaları ile daha fazla kitleye ulaşarak toplumun doğru bilinçlendirilip amatör balıkçılık,doğa ve çevre için ne gibi çalışmalar yapıldığı ve yapılabileceğini duyurmak için (elinden geldiği kadar ve gönüllü olarak ,hiçbir ticari düşünce içinde olmadan ) emek sarfeden bir dernektir.Dernek Yönetimi YABAN TV ile destek için gerekli yazışmaları yaptı ama YABAN TV nin durumu bizim derneklerden daha kötüymüş ki onlar bizim derneklerden destek istediler.YABAN TV bu organizasyonlardan 2-3 bölümlük bedava program yapıp ,hem de üstüne OLTACILARDER için çok büyük para olan 5000 TL isteyecek. Sonra da yarışmayı(17 kg sazan) haber yaparak ticari kazanç sağlayacak.YOK ÖYLE YAĞMA.
Sadece biz balıkçılar değil Atıcılar derneğinin de sorunlar yaşadığı bir kanalmış. Zaten daha farklı birşey beklemezdim...
5-6 yıl önce söylemiştim izlemiyorum,izlemeyeceğim diye,forum yöneticisi olan dostlarım '' Kanal daha yeni,bazı şeyleri bilmiyorlar,bizler yardımcı olmalıyızki kendilerini düzeltsin '' diyerekten yaptığım eleştirilere karşı çıkmışlardı,son olay da yavuz hırsız ev sahibini bastırır hesabı,üste çıkmaya çalışmışlar. Allah Rahmet eylesin Ufuk GÜLDEMİR yaşarken,daha çizgili ve kaliteliydi,O rahmetli olduktan sonra ne çizgi kaldı ne kalite.
