herkese iyi akşamlar , uzun süredir aklımda olan bir konuyu siz doğa dostu ve sürdürelebilr av sloganıyla bu işe yüreğini koymuş dostlarla bişey paylaşmak istiyorum.. bir başka mesajımda bir yeni benzer konu açmadan önce ya da bişeyi tekrarlamamak adına forumda gezinmeye dikkat gösterdiğimi belirtmiştim... umarım bu konuda atlamamışımdır ve tekrar yapmıyorumdur aksi bir durum varsa herkesten özür dilerim. gelelim mevzumuza; kısaca öğrenmek, tartışmak ve çıkarımlar elde edilsin istediğm konu denizlerimizdeki doğal hayatın ne kadar korunabildiği, yasaların uygulanabilrilği ve yeterliliği. bu konuda yürütme ve uygulamaların yeterli olmadığı konusunda sanırım hepimiz hemfikiriz.... aksi olması mümkün değil çünkü bariz bir örnek olsn diye söylüyorum suçlama ve kınama maksadım yoktur ; bayaram tatilinde bir vesile ile mersindeki balık pazaına gitmem gerekti , gördüklerim beni çok üzdü.. kasalar dolusu serçe parmağım büyüklüğünde barbunlar gördüm , lidakicikler ve mımırcıkar karışık iç içe çupra diye satılıyor boyları bizim izmirin meşhur avuç içi isparozları kadar.. tablo inanın ne düşüneceğimi şaşırdım.. uydu kanallrından malum tvleri izliyoruz nerdeyse su olan heryerde balık ve canlı var.. aynı deniz aynı su.. hepimiz ustalarımızın av hikayelerini kafalarımızın üzerindeki balonlar içinde şekletmeye çalışarak geçiriyoruz.. gelelim içimden geçenlere; benzer bir sürü forum ve onca üye ve doğa dostu insan bir arada bir paylaşım içindeyiz, bu konuda daha fazla dikkat cekmek veya bir kampanya oluşturmamız söz konusu olamaz mı ? çok mu ütopik düşünüyorum?? herkese saygılar
Ütopik düşünmüyorsun. Olabilir ve olmalıları söylemişsin. Teşekkürler. Balıkların avlanabilir asgari boylarını bilmek ve gözümüze küçük görünenleri ölçmek lazım. Neden mi? Daha önce bir başka forumda, bir başka duyarlı kardeşim, bir büyük mağazanın balık reyonunda gördüğü minicik balıklar için isyan etmiş ve reyoın şefine bir hayli çıkışmış, onlar da bir dakika demişler ve bir cetvel getirip ölçmüşler, balılkların hepsi sanki bir tornadan çıkmış gibi avlanabilir asgari boyda çıkmış, yani yasal. Böyle bir duruma düşmemek için gözümüze değil, ölçüye güvenmeliyiz. Bu bir. İkincisi, Başbakanlık böyle konularda çok duyarlı. bimer'e bir e-dileçe ile başvurup, gördüğümüz olumsuzlukları anlatabiliriz. Mutlaka ilgileniyor, öyle ya da böyle bir cevap veriyorlar. Ücüncüsü, hiç kimse hiçbir şey yapmasa bile, biz yasal çerçevede mücadeleye devam etmeliyiz. Selam ve sevgiler
Sevgili Vehbi bahsetiğin konuda güzel bir çalışma yapılıyor ve bunun için bir forum var Gönüllü tüm balıkçılık forumları burada üye ve oldukça faal çalışmalar yapılıyor Sevgiyle kal http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=17003
merhaba sevil hanım yine size yakalandım oysa yeterince araştırdığımı düşünmüştüm neyse bu konudaki tekerrür çok da sıkıcı olmasa gerek.. saygılar
veysel merhaba kardeşim çok yerinde bi konu eyer böyle bir oluşum olursa en ön saflarda yeralacahıma emin ol kardeşim siz yapın bi kampanya elimizden ne,nekadar geliyosa artık
Yakalanmak ne demek Suç üstü yaptım Şakası bir yana bu gibi konular defalarcada açılsa yeridir. Duyarlılığınız için teşekkür ederim.
Haşim ben sana ne diyeyim bilmem ki Linke bak istersen Ve katkıda bulun http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=17003
yav ablam bi sene önce olmuş bitmiş ben o tarihte yoktumki buralarda yeni bişiler yokmu yapılacak bence güncel olarak bakmak lazım tamam şennur abla açmış konuyu yazılmış iki sayfa bişiler ben tatmin olmadım görsel olarak bişiler yapılsın isterim allağın yabancısı nedi o greenpinç mi ne o kadar olmasada ona yakın bişiler anlatabiliyormuyum
Evet hepimiz bişeyler yazıyor, düşüncelerimizi dile getiriyoruz. Ancak bunu sanal değil canlı olarak nasıl yapabiliriz? Bende bunu merak ediyorum.
Aslında pekçok kişinin şahit olduğu ,Nasıl daha iyi hale getirilebilir dediği noktaları yazmışınız.. İşin aslı uygulamadaki yasaların7kuralların ne kadar uygulandığı ve yaptırımlarının ne denli caydırıcı olduğu ile ilgili diye düşünüyorum..Hepimiz sizinde gördüğünüz görüntülere şahit oluyor ve muhtemelen kanıksadığımız veya kanıksattırılıldığı için normal,olağan gibi algılıyoruz.. Düşünün gittiğiniz balık halinde yeterli denetim yapılsa,uyumsuz durumlar gerektiği şekilde cezalandırılsa hiçkimse bu balıkları almasa sorun halloolmuş olur..Satan satılmadığı için ,cezası ağır olduğu için tezgaha koymayacak ,Avlayan alıcı olmadığı için veya yakalandığında uygulanacak cezadan çekineceği için avlamayacak.Aslında mevcut müeyyideler bile yeterli ancak uygulanmayan yaptırım ne işe yarar?..AB ye üyelik yolunda olduğumuz şu günlerde sırf "Bakın bizde yasalar,yasaklar var" demek için Kağıt üzerinde görünmesinden başka bir faydası yok.. Oysa bize en yakın deniz komşumuz olan Yunanistana gittiğim bir görevde Volos şehrinde kaldığımız otelin balkonundan zabıta kıyafetine benzer kıyafet giyen insanların hersabah teknelerde dolaşıp ağları incelediğini görünce bir sabah erkenden kalkıp hem gelen teknelerde acaba ne tutuluyor? hemde bu adamlar ne yapıyor diye gittim..Bu zabıta görünümlü görevliler ellerinde Kumpas benzeri bir aletle ağ gözlerini ölçerken bir diğeri gelen tekneye Bizim tabirimizle selamsız çıkıp yakalanan balıklardan seçtiklerini tek tek ölçüyordu..Daha sonra orada tanıştığım ve Balık restoranı işleten Diamon ile Bu konuyu konuşma fırsatımız oldu..Diamon 35 yıl balıkçılık yapmış ve egede avlandığı yıllarda pekçok Türk dost edinmiş ve çatpat Türkçe konuşabilen 70 li yaşlarda bir Doğa hayranı.(hayranı diyorum çünkü hala görüşmekteyiz)Kendisi anlattı.1995 li yıllarda kendi deyimiyle denizlerinde yüzen tek bir kuyruk kalmamış..Ve hükümet radikal bir kararla mevcut yasaları tavizsiz uygulamaya başlamış..Yasak mevsimde avlanan balıkçıların Ruhsatlarını iptal edip,ölçülere uymayan av yapanları yada usulsuz av yapanlara ciddi para cezaları uygulanmış.Tekerrüründe hapis cezası uygulanmış...Sonuçta deniz ilk birkaç yılda kendini toparlamış ve sonraki yıllarda kimsenin yasal olmayan av yapmasına gerek kalmamış..Çünkü balık populasyonunda ciddi artışlar olmuş..Her akşam Park otelin önünde Parkcaffe'den aldıkları soğuk içeceklerini içen oltacılar livarlarına oldukça iri balıklar atıyorlardı..Beton mendireğin betonundan sarkınca 2-3 metre suda yüzen mırmırlar,karagözler hala hatıralarımda dün gibi.. Bu şahit olduğum olay yasaların uygulandığında olumlu sonuçlar vereceğini gösteren bir olay..Kimse yasalara uymaz ise uyulmayan konuda bir kötüye,sona gidiş kaçınılmazdır..Alkollü araç kullanmanın cezası bugün olduğu kadar caydırıcı cezaya sahip olmasa veya uygulanmasa kimse takmaz,herkes alkollü yola çıkardı..Eğer su ürünlerinin avı ve denetimi yazıldığı gibi yapılsa bizim ülkemizdede balık tutmak için yüzlerce km yola gitmemize gerek kalmaz..Ancak mevcut yönetim bu konunun ciddiyetini anlayabilecek kadar öngörülü değil..Eğer olsalardı balık hallerinde limit altı ve avlanılması yasak Türler satılmıyor olurdu..
du diyoruzda neden hala birşeyler yapılmıyo hocam iş işten geçtikten sonramı aklımız başımıza gelecek yokmu bunun üst mercii yapalım bi imza kampanyası sunalım dilekçe ekiyle beraber gerekirse çıkalım makamlarına rahatlarını bozalım şu vurdum duymazların ben yakalayamıyorum şöyle güzel bi balık bari oğlum sebeplensin
Haşim olmuş bitmiş bir şey değil, hala bu faaliyetler devam ediyor son hızla. Aslında haklı olduğun konu, yapılanların sürekli göz önünde olmayışı. Diyeceksin ki yeterli mi? Tabii ki değil, ama yeni bir oluşum olan bu forum, işe tırıvırı illeti ile savaşmakla başladı ve devamı da gelecek. Tabii ki bizim katkılarımız kesin şart
erdal ağabeyciğim.. aslında en can alıcı konuya değinmişsin.. bizim gibi, kimse kızmasın, çoğunluğun sadece para vs cezai yaptırımlardan anlayan (alkollu arac kullnamann cezası çok yerinde bir örnek ) bir millet için bu kötü gidişe dur diyebilcek tek ve etkili önlem galiba.. gönül isterdi ki önce vicdanlara katkı sağlansın ama bu çok zor ve uzun bir değişim.. katkılarınız adına çok mutlu oldum.. fiziksel bir oluşum haşimin dediği gibi bir kampnaya yada bir nida siz değerli yönetici ve organizasyon yönü kuvvetli dostlardan beklenen bir katılım olabilir.. çok teşekkürler..
tamda anlatmak istediğim buydu ablacığım tamam bi konu açılmış sağolsun büyüklerimiz ama sanki oracıkta kalakalmış gibi kim ne yapıyo ve biz nerde yardımcı olabiliriz bana bunlar lazım oysa hoş çokta bi yardımım olmaz sanırsam ama ne bileyim çorbada bizimde tuzumuz olsun deyilmi güzel bişeyler yapalım güzel günler hepimizin
Olmaz olur mu hiç? Az önce Sennur ile telefonda konuşurken bu konudan bahsettim ve senin haklı şikayetini söyledim Bundan sonra yapılan her faaliyet mümkün mertebe burada yayınlanacak ve hepimizin bilgisi olacak. eğer kabul edersen tırıvırı afişlerinin dağıtımı için katkıda bulunabilirsin. Bunun için "Afiş İstiyorum" demen yeterli. Mesela dükkanının camına bunlardan birini asarak başlayabilirsin katkıda bulunmaya
ablacım ben meşrubat işiyle uğraşıyorum bu sebeple benim kendimin ve bayilerimin olmak üzere yaklaşık on dört araçla izmirde girip çıkmadığımız sokak cadde yok ekseriyeti kahveler lokantalar çay ocakları müşterimiz dir şu afiş veya pankartları araçlarımıza asabilirim kahvelere asabilirim ve bilimum noktalara koyabilirim yeterki tedarik edin
teşekkür ne demek sevil ablacım bu bi görev bu gün ben yarın sen öbürgün mehmet daha sonra hasan bu bi bayrak yarışı dehilmi herkez üzerine düşeni seve seve yapacak başka çaresimi var ALLAH aşkına
acayip sevindim.. herkes adına teşekkürler haşim abim.. hadi arkadaşalr biraz daha beyin fırtınası.. yeni pankartlar ve afişler olabilir mi ? tırıvırı dışında avlanma şekli ve mevcut hallerin hali. mesela slm
veysel kardeşim her yola varım imkanlar dahilinde hiç farketmeznerde nasıl ne yapmamız gerekiyorsa artık yeterin yav