son izmarit avımız

Bu seferki izmarit avımız keyifli gecti.Biz bu ugrasa yeni basladık ve ikinci kez yemli balık avı yaptık ilk tepsimizin görüntüsünü paylaşmak istedik.görüntüdekiler dahil toplam 30 tane iri izmarit,1 tane istavrit, 1 kilo kıraça...bu arada bu balıkları forumdaki manay nikli arkadas ile tuttum...adımı yazmıyosun die sitem ediyor ))

 

Güzel güzel

afiyet olsun.

Tulum çıkartsaydınız bari.


Selamlar.

 

tebrikler güzel balıklar ama bir şey soracağım nikiniz niye kıraçaların kabusu

 

.

Arkadaşımız Belkide Lüfer ruhludur

 

arkadaslar nikim kıraçaların kabusu cünkü ilk avladigim balık kıraca idi ve sadece 1 tane idi cok kızdım ve kabusunuz olucam sizin die ahd ettim ))

 

.

Sağlık olsun.

Bizler kıracaları öpüp tekrar denize salıyoruz...
Onlarda Abilerini çağırıyorllar...

 

hayatta salmam. bizde ilerde salariz insallah ama şu an kusura bakmasinlar salamam...

 

.

Küçük balık yoksa büyük balık da yok
Greenpeace Akdeniz Ofisi, Akdeniz’de balık stoklarının tükenmesine yol açan yavru balık avına ve satışına karşı “Küçük balık yoksa büyük balık da yok” adlı bir proje başlattı.
AA
Güncelleme: 15:49 TSİ 05 Ekim 2007 Cuma


İSTANBUL - Beyoğlu’ndaki balık pazarı içindeki bir restoranda düzenlenen basın toplantısında, projeye ilişkin bilgi veren Akdeniz Denizler Kampanyası Sorumlusu Banu Dökmecibaşı, projenin Greenpeace’in sürdürdüğü Denizler Kampanyası’nın bir uzantısı olduğunu söyledi...

Banu Dökmecibaşı, özellikle Türkiye gibi üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede deniz kaynaklarının sürdürülebilir bir şekilde kullanılmasının, ülkenin ve bölgenin geleceği açısından son derece ciddi bir önem taşıdığını dile getirdi.

Projenin amacının deniz kaynaklarının sürdürebilirliğini sağlayabilmek olduğunu dile getiren Dökmecibaşı, balık türlerinin ve ticari balık türlerinin stoklarıyla ilgili yaptıkları çalışma hakkında bilgi verdi. Dökmecibaşı, bu çalışma sonucunda Türkiye’deki balık stoklarının çok ciddi bir risk altında olduğunun, bunun nedenlerinin başında da aşırı avlanma, yasa dışı avlanma ve yanlış avlanma metotlarının uygulanmasının geldiğini tespit ettiklerini bildirdi.

Türkiye’de ilk defa Türk denizlerindeki “balıkların kırmızı listesinin” hazırlandığını dile getiren Banu Dökmecibaşı, “Asla tükenmeyeceğini zannettiğimiz, her gün sofralarımızda görmeye alıştığımız lüfer, kalkan, palamut, barbun gibi türlerin soyların tehlike altında olduğu ve kırmızı listeye girebilecek kadar ciddi bir risk barındırdığı ortaya çıktı” dedi.

Dökmecibaşı, bunun sadece Türkiye’nin sorunu olmadığını belirterek, aşırı avlanma, yasa dışı avlanma ve avlanırken bütün stokların hedeflenmesi nedeniyle, Akdeniz bölgesindeki özellikle de ticari balık türü stoklarının istavrit, barbun ve sardalye gibi türlerin gittikçe tükendiğini söyledi.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığının balıkçılık konusunda uzun yıllardır hiçbir planlama ve strateji geliştirmediğini öne süren Dökmecibaşı, Türkiye’nin şu anda Akdeniz’in en büyük balıkçı filosuna sahip ve en ciddi şekilde yasa dışı avcılığın yapıldığı ülke durumunda olduğunu iddia etti.

Banu Dökmecibaşı, Türkiye’nin aslında Akdeniz ülkeleri içinde en fazla kısıtlama ve yaptırımlar içeren düzenlemeleri bulunan ülke olduğunu ileri sürerek, şunları kaydetti:
“Projedeki diğer amacımız, Tarım ve Köyişleri Bakanlığının yeni bir kontrol mekanizması oluşturması, sürdürülebilir balıkçılık için politika geliştirmesi ve şu anda var olan kuralların uygulanmasını sağlaması için bir baskı oluşturabilmektir. Tüketiciden balıkçısına, balık satanına, balık restoranına, balık hallerine kadar bu konuyla ilgili tüm paydaşları bu projeye dahil olmaya çağırıyoruz.”

BALIK ÖLÇÜM CETVELİ
Dökmecibaşı, bakanlığın koymuş olduğu ve avlanmasına izin verilen minimum balık boyları baz alınarak hazırladıkları “balık ölçüm cetvelini” de tanıtarak, söz konusu ölçülerin altındaki balıkların avlanması ve satışının yasa dışı olduğunu, ancak balık pazarı ve hallerinde çok büyük miktarlarda yavru balık satıldığını gözlemlemenin mümkün olduğunu kaydetti.

Tüketicinin projenin başarıya ulaşmasında çok önemli rolü bulunduğunu ifade eden Dökmecibaşı, “Amacımız balık yenilmemesi değil, daha çok balık yenilebilmesi için stokları iyileştirmek” dedi.

Atlas Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Özcan Yüksek de “Küçük balık yoksa büyük balık da yok” projesine destek verdiklerini belirterek, projenin başarısız olması halinde tabakların balıksız kalacağını dile getirdi.

Toplantının sonunda tabağına kırmızı bantla yapıştırılmış normalden küçük balıkları gösteren Dökmecibaşı ve Yüksek, “Tabaklarımız da bu kadar küçük balık görmek istemiyoruz. Biz erişkin boya gelmiş, üreme şansı elde etmiş yetişkin balıklar istiyoruz” dedi.

Basın toplantısının ardından Greenpeace gönüllüleri tarafından Beyoğlu Balık Pazarı’nda balıkçılara ve tüketicilere balık boyu ölçüm cetveli dağıtarak, “Yavru balık satmamaları ve satın almamaları” uyarısında bulundular.

Kaynak : http://msnbc-ntv.com.tr/news/421806.asp#storyContinues

 

sana bol şans tarkanates.paranoya yapma.

 

.

Sıkma canını kabus...

elbette bir yerden başlamak zorundasın.

 

At martinini bre hasan dağlar inlesin

 

eyv.. saygılar.

 

.

Hasan Kardeşim yanlış anlama.

Senin ile bir alıp veremediğim elbetteki yok.

ama anlatmak istediğim
bizler ekstrem durumlar haricinde küçücük balık tutmuyoruz.
ki o durumlarda da yapabilecek bir şeyimiz olmuyor...


Sevgiyle kal...

 

Kardeş merhabalar öncelikle forumumuza hoşgeldin.

Sürdürülebilir Amatör Balıkçılığını ilke edinmiş kişiler tarafından kurulmuş bu forum sitesinin amacı yayınlanan yasal tebliğe göre avlanma konusunda üyelerini teşvik etmek. Bu forumda bilmediğin birçok şey öğreneceksin. Öğreneceklerinin ilk sırasında da yayınlanan yasal tebliğin içeriği gelecek. Bu forumda ki kıdemli üyeler özel olarak kıraça avı yapmazlar, yeni üyelerde yapmamaları gerektiğini öğrenirler. Yasal tebliğe göre istavritin avlanma limiti 13 cm.dir. Bu durumda 13 cm ve altındaki istavritleri suya iade etmemiz gerekir. Bunun amacıda balığı küçükken katletmeyelimki yumarta bırakabilecek büyüklüğe gelsin ve balık popülasyonu artsındır. Eğer bunlara rağmen ben 5 cm kıraçayı bile katlederim diyorsan o seninle vicdanın arasındadır. Eğer amatör balık avına merak saldıysan önce bu işin yasal boyutunu öğrenmeni tavsiye ediyorum. Ondan sonra burda edineceğin bilgi,döküman,teknik,taktik donanımla zaten 5 cm boyundaki kıraçaya tenezzül etmeyecek kadar tecrübeli hale geleceksin. Yazdıklarımı arkadaşın olan diğer üyemizede okutursan sevinirim. Sağlıcakla kal

Yasal tebliğe aşağıda ki linke tıklayarak ulaşabilirsin;

http://www.balikavi.net/dokuman/teblig.php

 

aydınlatıcı bilgilerinize tesekkürler.bunu bilmiyordum zaten 1 haftadır baliga merak sardım zamanla egriyi dogruyu sizlerinde sayesinde ögrenecegiz insallah.

 

Anlayışın için teşekkür ederim kardeşim, merak etme bende geçen sene bu zamanlar başlamıştım balık avına ve balıkavı.net'te geçen 1 sene bana kelimelerle anlatılmayacak kadar çok şey kazandırdı. Sadece balık avlama konusunda değil, dostluk, arkadaşlık, doğaya ve canlılara hassas yaklaşmamız konusunda da...

Son olarak da izmarit avını tebrik ederim, daha iyileri rastgelsin..

 

Salmassan seneye tutacak balık bulamazsın.O zaman da şikayet etmeye hakkın olmaz. Sirküler istavritte limit 13 cm diyor. Biz amatör balıkçıyız,balık kaatili değil.

 

.

Konu sanırım tatlıya bağlandı İbrahim Abi.

Günaydınlar bu arada

 

Günaydınlaaaar tarkan. Rast gelsin. Alico yine efsane yazmış,berabermiydiniz...

 

Herkese selamlar,
Konu ile alakalı tam da bir şeyler yazacaktım ki tatlıya bağlanmış.. Bir kaç kez bende kıraça tutmuştum ve bu benim ilk balık deneyimlerimdi. Balıkçılık hakkında hiç bir şey hakkında bilgi sahibi değildim. Şu an da çok fazla bilgi sahibi değilim. Ancak, sitemizden öğrendiğim bilgiler arasında en önemli olanı yasal avlanma. Günümüzde artık balık kalmadı, nerde eski balıklar diye dert yanan arkadaşlar var. Bu duruma getirende bizler değil miyiz? Önümüzdeki yıllarda da bugünleri aramamamız için lütfen kurallara uyalım. Bu arada foruma hoş geldiniz.

Saygılarımla,