Alabalıkta spinner avcılğı Sahte ile alabalık avlamak deyince,akla ilk gelen av şeklileri spinner,rapala türü sahte ve fly avı gelir,ben bu yazımda sizlere alabalıkta kulanılan spinnerlerı ve av şeklini anlatmaya çalışacağım. Spinnerlerin Görünümleri Spinnerler,.bu metal parçalarla,spin diye tabir edilen at çek yaparak av yapılır.. Spinnerin en alt kısmında üçlü kanca,orta kısımda ağırlık ve son uçta ise kelebek diye tabir edilen metal parç olur,spinner kelimesi ingilizceden gelme bir kelimedir,Türkcede dönmek gibi bir anlamı vardır,kelebek diye tabir edilen parça dönerek,suda basınç yapar ve balıkların dikatini çeker,suda basınç yapmasının yanında birde balıklar tarafından görülmesi vardır,spinnerin rengi burada önemlidir,metal parça boyalımı yoksa metal renklerdenmi gibi. Kulanımı Spinnerlerin kulanımı çok basitdir aslında lakin kulanılan mekan,suyun akıntı durumu Önemlidir,şayet durgun suda iseniz kelebek kalın gövdeli olmalıdır,akıntılı yerde av yapıyorsanız ince gövdeli(kelebekli)olan spinner kulanmalısınız,aynı zamanda spinneri yavaş çekmek istiyorsanız,gene kalın kelebekli spinner seçmelisiniz, bu şekilde spinnerle suyun içinde daha çok basınç yaparak ilgi çekersiniz.. Kulanım şekline gelince,suyun derinliği,akıntı durumu,havanın durumu,balıkların durumunu bir kenara bırakırsak,doğrudan çekilerek av yapılır,ne kadar hızlı sararsak,spinner o derece yukarı çıkar,orta suda yüzmesini istiyorsak tempoyu aynı derecede tutmalıyız,hedef balık alabalık olunca spinnerin tam dipten gitmesine gerek yoktur,spinner suya atılır,dibe inmesi beklenir ve yavaş yada ağır olarak çekilir,suyun dibinde takılma çok oluyorsa,spinnerin dibe inmesi beklenmeden makina sarımına başlanır.. Spinnerlerin çok ağır çekişlerde bile kelebek kısmı dönmeye başlaması gerekir,aksi takdirde spinner iyi çalışmıyor demektir,peki kelebeğin dönmediğini nerden anlarız,spinneri suya atıktan sonra sarıma başlarız,ilk bir kaç metre sonra kelebek dönmeye başlar ve daha güçlü direnç ile karşılaşırız,bu direnç kelebeğin döndüğünü bildirir,şayet bu direnç olmazsa,ya kelebekte hata vardır yada spinner dipten yosun filan taoplamıştır,aslında her spinner döner ama kaliteli markaların spinnerleri daha net döner ve böylece suda daha çok basınç yaparak ilgi çeker.. Spinner seçimi Bakarsanız çeşitleri boldur spinnerlerin,silber,sarı ve bronz renkleri ilk alınması gereken renklerdendir,bunun yanında kelebeğin çeşitli renklerle boyanması veya 3D folyalarla kaplı olanları mevcuttur,kanca kısmına tüy takılanları ve kancanın gövdesine monteli kırmızı renkteki plastik ayrı bir ilgi oluşturur balıklarda.. Hangi renk ve modelin seçimi çok basittir,su çok akıntılı veya çok derinse ağır spinner ve kelebeği ince olan seçilir,tam tersi durumda kalın gövdeli olan model,renk olarak ise hava kapalı ve su bulanıksa açık renk,hava güneşli ve berrak olan suda koyu renkli spinner seçilir,bunun yanında kendi denemeleriniz önemlidir,malum her suyun rengi daha değişik olur onun için kendi denemelerinizle daha detaylı bir tecrübe edinebilirsiniz... Not: Nuri kardeşe itafen yazılmıştır,umarım hoşuna gider ve işine yarar.
Selim abim ellerine, o güzel yüreğine sağlık abim benim. Hoşuna gitmek ne kelime, "kelebek" misali fır-fır uçurdun bu kardeşini abim, teşekkür ederim. Sizin de işaret ettğiniz gibi spinner konusu uçsuz derya. Sayılmayacak derecede faktör bu tarz avcılığı etkileyebiliyor. Işığın şiddeti, açısı, suyun sıcaklığı, akıntı hızı, derinliği, yaprağın formu/rengi/ çekiş hızı/sitili, mevsimler, günün saatleri, avcının suya göre konumu, rüzgarın şiddeti, ay/bulut durumu hasılı; heran değişen dönüşen şartlarda bir metal parçasını en uygun yer ve zamanda en uygun olabilecek bir teknikle bütün bu değişkenlerin avcıya ayırdığı o özel ana gönderiyorsunuz. "Nasip" kelimesi belki de en fazla bu tarz avcılığın yoldaşı oluyor haliyle. İhtimal durumları daha çok kişinin kendi gözlem ve tecrübesiyle şekillense de yine de büyük bir muammaya olta salladığımız kesin. Dağarcığından aktardığın tecrübi bilgiler bu kardeşin için müstesna değerlerdir. Kendi kabıma ne kadarını aktarırım bundan tam emin olamasam da bir kez daha teşekkür ederim canım abicim. Selam ve saygılarım o naif yüreğinedir.
Beyendiğine sevindim Nuri kardeş,daha çok çeşit av şekilleri var alabalığa,spinnerde bunlardan biri,bir sorum olacak,sizin oranın alabalıkları yabanimi(doğalmı)yoksa devlet tarafından suya bırakılmışmı.Tabi yem niye kulanmıyorsun,yasakmı var nedir olay,niye tabi yemle av yapmıyorsun...
Nedir bu... Yazınızı okurken sanki uçsuz bucaksız bir deryadan katreler aldım.Sizin gibi büyüklerimiz sadece klavye başından bile olsa ne kadar güzel. Selim abiciğim yeni bir şeylerin ucundan tuttum sayenizde. Bende mepps ve savage-gear marka kelebekcikler var.Mepps tek geçilir bu alemde fakat savage-gearlar renk itibarı ile bambaşkadır benim için. Geceniz güzel olsun... Ayrıca Nuri abiciğim; Edebiyat Fakültesinde hocalarımla haşır neşir ola ola,kitaplarını sata sata ben de Edebiyata ufak bir giriş yaptım sanki.
Barbaros kardeşim,birşeyler verebiliyorsak bilgi babında,ne mutlu bize, ama bilgiyi almak önemli olsada,tekrardan bilgiyi başkalarına aktarmakta önemlidir,bende çeşitli kaynaklardan öğrendiklerimi,tecrübelerimi sizlere aktarıyorum,sizlerinde zamanı gelince bu gibi bilgileri aktaracağınızdan eminim,sevgiler barbaros kardeşim...
Üstadım Kırmızı Benek Alabalık denince akla ilk gelen yer Doğu Karadeniz'le birlikte bizim buralardır. Ardahan, Kars Erzincan, Erzurum alabalık yönüyle mümbit mekanlara sahiptir. Hemen her ırmağında deresinde, kuş uçmaz kervan geçmez bazı tabi göllerinde macrostigma'sı, caspius'u O'nu sevenlerce Allah'ın bir lutfu, keremi sayılır. Doğal balıklarımız daha çok ırmakları mekan tutmuş durumda. Çok şükür ki oralar da ulaşılması zor avlaklar ve güzelim doğal türlerin bir nevi sigortası. Ancak son yıllarda gökkuşağı alabalık lehine bir artma sözkonusu. Gerek ticari olarak gerekse DSİ ve Suürünleri fakültesi tarafından üretimi sağlanıp baraj göllerine, göletlere salınan bazen çiftlik patlamaları sonucu hatırı sayılır miktarlarda suya kaçırılan balıklar nedeniyle neredeyse kırmızı beneğin adı anılmaz oldu. Gökkuşaklarına erişmek nispeten daha kolay haliyle avcılıkta daha çok bu balığa göre şekilleniyor. Yürülükteki Tebliğe göre akarsularda gökala da dahil kırmızı benek avı sadece sahte yemlerle yapılmak durumunda. Tabi/doğal yem kullanımı yasak. Göllerde ise böyle bir kısıtlama bulunmuyor. Bu uygulama çeşitli yönlerden eleştiriye açık aslında ancak yeri ve zamanı burası olmasa gerek. Birkaç değişik başlıkta tartışmasını yapmıştık forum olarak. Akarsuda alabalık avı özel disiplin isteyen, yüksek kondüsyon/enerji gerektiren, daha ustalıklı ve ince noktalara haiz öyle her babayiğidin üstesinden gelebileceği bir av tarzı değil malumunuz. Biz de daha kolay ulaşabileceğimiz, daha az enerji harcayıp, daha sakin anları yakalamak adına çoğunlukla göl ve göletleri tercih ediyoruz. Av partnerim saygıdeğer Muharrem hocamın geçmişi akarsu avcılığına dayanır, işte bu sebeplerden O da bize uydu. Ne de olsa yaşlanıyor ben gibi. Gül gibi de geçinip gider olduk. Allah bozmasın. Yem kullanımına gelince; doğal, mamül yemler de kullanıyoruz elbette. Ama spinner kullanımı (genelde döner kaşık, çok nadir sahte balık, böcek imitasyonları v.s) çok ayrı bir tat. Yemli 40 cm. bir gökkuşdansa, kaşıkla avaladığım 25 cm.'lik bir güzeli tecih ederim. Yaşattığı hissiyat günün tamamına dair bir tatminlik verir. O gün istenilen elde edilmiştir sayarım. Hatta öyle ki kaşıkla kaçırdığım balık bile bu duyguyu yeterince yaşamama yeter.
Anladım Nuri kardeş,nerde hareket,orda bereket sözü ile avlanıyorsun yani,atçek stilinde birde sbirolino ile av şekli var,bu şekil avcılıktada değişik yemler kulanma imkanı var,belki biliyorsundur bu tür atçek avını,ama mademki bu kadar tutkunsun alabalığa benden sana tavsiye,fly avcılığını bilirsin,bu tür avcılık en tatmin edenidir alabalık avcılarını,sevgiler güzel kardeşim...
İşte böylece hem sportif değeri hem ekenomik değeri olan bu gökalaları avlanma peşine daha fazla düşülmekte ve sırf bu sayede bile Doğal Kırmızı benekler üzerindeki av baskısı azalmaktadır. Bu güzel bir durumdur.Hadiseyi tebliğlerin ne bileyim 2/2mi nedir dar çercevesi içine sokmanın ne faydası vardırki.Bence ahkam kesmekten öte bir yararı yoktur Eh yangelcilerin yaptığıda budur elbette.
Vedat abi gökkuşağı alabalığı,benekli alabalıklarla aynı ortamda olursa,benekli alabalığın günleri sayılı demektir,onun içindirki benekli alabalık ortamlarına gökkuşağı alabalık bırakılmamalıdır...
1971 senesinde İsviçreye otostopla gidipalabalık ciftliklerini ,inceleyip hayli bilgi alıp,sonrasındada orada doktor olan teyze oğlumun desteğiyle Trakyada ilk sayılabilecek biralabalık çiftliği girişimim olmuştu.Belgelerihalende elimdedir. Sonrasında Türkiyedeki nerdeyse 2 bin adet olabildiğini sandığım Gökkuşağı alabalık çiftlikleri,hemen nerdeyse hepsi(birkaç uygun baraj hariç)tabii kırmızı benek akarsularının üstüne kurulmuş ve neticededee sel baskını gibi nedenlerle akarsuya karışmış ve bugünlerde bence kimi yerde Amerikada bile zor bulunur boylara erişir olmuşlardır. Bu durum ekenomik ve sportif bir nimettir.Benim kanaatim bu yöndedir. Hususi salmak konusuna gelince. Ben teori değil gözlemlerime daha çok inanırım.Kimsenin alabalık konusunda benim kadar dere ve ırmaklar kenarında taban patlattığını,gözlemlerde bulunduğunu,avlandığını sanmıyorum. Bakınız iki örnek vereyim. Endemik,elbette doğal bir tür olan Abant alabalığının yaşadığı Abant gölüne, kadife salınmadan önce,önemli miktarda Gökkuşağı salınmıştı.Keza Yedigöllerden çıkan akarsuya ve ona karışan Karadereye hayli Gökkuşağı bırakılmıştı.Avda verdiler ,güzelcede avladımdı. Bugün o derelerde halen kırmızı benek ve Abanticus varken hiçbir Gökala kalmamıştır. Sebep ne olaki acaba,düşünür dururum. Sevgiler
Sevgili Barbaros sana gönlünce avlar dilerim. Döner kaşık olayı sadece alabalık için değil tabi. Sanırım Kaz dağları hariç, yörenizde alabalık bulamasanız da özellikle hemen tüm içsularımızda bulunan kasnalarla da hemhal olabilirsin. Bir kanadın Edebiyat, diğeri Balık avı olunca havalanıp Kaf dağının zirvelerine yol bulmaya hiçbir engel kalmaz. Enfes günce ve sunumlarını da okumak isteriz.
Sbirolino benzeri bir takım önerisi de Kazım abimizden (sinekcifly) almıştım. Sabit şamandıra ve devamında 3 köstekli böcek imitasyonu (fly) bulunan, yazın özellikle açık havalarda suüstü kullanılabilecek bir takım. Henüz deneme imkanı bulamadım. Tembellik say, alışmışlık say Kazım abime verdiğim sözümü hala gerçekleştiremedim. Ama olaki denersem, güzelce raporlayacağım. Fly ise çok daha başka bir alan. Vakti zamanında bizim sevgili İbrahim (ZIPKINCIİBO) taa İngiltere'den bir fly takımı hediye getirmeyi teklif etmişti şahsıma. O takımı kullanabileceğime dair nasıl desem bir nevi cesaret yoksunluğu yaşadım ve de kendisini üzsem de teklifini ezile-büzüle reddettim. Gerçi kafaya koymuş, ille de hediye diye ve yerine başka ürünler gönderdi sağolsun. Demem o ki sevgili abim fly için henüz kendimi hazır hissedecek bir yetkinlik yakalayamadım. Fly avlarına aklım havalansa da, elim yanıma düşüyor şimdilik.
Güzel sözlerinizi iltifat damında bırakmamak için güzel güncelerimi paylaşmayı bir şeref ve görev bilirim.Fakat şimdiye kadar fazla kayda değer bir şeylerim olmadı.Daha doğrusu çekingenliğimi atıp,resesif genlerimi dominanta çevirebilirsem tabi ki arkadaşlarım ve siz Ağabeylerim sayesinde sunum yapmaya bilhassa rapor açmaya gayret edeceğim.
Değerli ustalarım, Spinner kullanımında fırdöndü kullanımına gerek var mıdır? Mepps'in kendi sitesinde doğrudan misinaya bağladıklarını görüyorum ama daha düşük kalitedeki spinner'lar bir müddet kullandıktan sonra ciddi şekilde gam yapabiliyor. Fırdöndü bu sorunun önüne geçebilir mi? Fırdöndü spinner'in aksiyonu bozabilir mi?
Sevgili Bora, Fırdöndü kullanımı, aksiyon bozmaktan ziyade yemin/kaşığın görüntüsünü bozar. Spinnerler misina bağlanan halkasından kanca ucuna bir bütündür ve balığa sunulan "yem" budur aslında. Yeme ekstra ilave o yemin görüntüsüne bir şekilde müdahaledir. Bu da balığın yemi garipsemesi ve belki ondan ürkmesi anlamına gelir diye düşünüyorum. Kaşık değiştirme pratikliği açısından Remikson'un bilyalı klipsli 12 numara modelini kullansam da kaliteli dönüş sağlayan kaşıklar için esas olan fırdöndüsüz kullanmaktır.
Nuri Abi, Sık yem değiştiren birisi olarak 2 ve 3 numara spinner'da en ufak boy klips kullanıyorum. Zira klips kullanmasam av süremin en az bir saati sadece düğüm atmak ile geçer idi. Bilyalı fırdöndü ise bir abimin tavsiyesi ancak spinner'in kendisinin de dönmesi halinde yaprağın daha az veya daha kötü aksiyon alabileceği aklıma geldi. Verdiğin cevaptan ise bunun daha ziyade "sunumu" bozduğu anlıyorum.
Doğru anlamışsın, kastım da oydu. Sık yem değiştirmeye gelince; misinanın ucuna 7-8 cm. boyunda bir kasa düğümü atıp yemin halkasından geçirdikten sonra, oluşan boşluktan yemi komple geçirince işlem tamam. Tersi işlemle yemi çözüp diğer yemi takıma eklemiş olursun. Misina kalitesi, makaranın düzgün sarımı vs. hariç tutarsak burulma/gam yapma olayı, kaşığın dönüş kalitesiyle birebir ilintilidir. Kaşığına güveniyorsan korkma, daldır pilava.
Zaten spinnerde dönen kelebek dediğm parçadır,misinanın tuturulduğu yer dönmezki,tabikide çabuk değişim yapmak için,fırdöndüsüz bir klips takılabilir ama en avcı şekli Nuri arkadaşımızın dediği gibi olur,yani misina direk olarak spinnere bağlanır...