Merhaba Arkadaşlar 17-08-2007 senesinde başımdan geçen talihsiz olayı sizlerle paylaşmak istedim buna hikaye demesekte paylaşmak istedim Yer: Bursa-Arnavutköy Varış zamanı :22,00 Hedef Balık: Eskine 3 arkadaş bölgeye ulaştığımızda hazırlıklarımızı yaptık deniz çalkantılıydı yerde damlalar halinde kan izleri vardı ahmet abiye dönüp bak kanları görüyormusun dedim allah verede ters birşeyler olmasa bari dedim (içime doğmuş ) ahmet abide birşey olmaz derken 4. arkadaşımız aramıza katıldı ersin abi bana aynen şöyle dedi bugün güzel balık tutacağız içime doğdu dediğinde ben ve ahmet abi bir ağızdan başladık gülmeye senin beslediğin balıklar kocaman olmuştur dedik ersin abi oltayı suya indiren ilk kişi oldu bizler çay keyfi yapıyorduk ersin abi kamışı bir hışımla çekiyorki sormayın ben ersin abiye sesleniyorum geliyormu abiii diye ersin abide evet evet baya iri geliyor demeye kalmadan balık sudan çıkıyor balık 1 kilonun üzerinde ahmet abi yine takılıyor ben bu balığı tanıyorum senin gecen senelerden beslediğin balık hatırladınmı diyor ve bizler başlıyoruz gülmeye nazikçe eskineyi iğneden kurtarıyoruz ve ersin abide nazikce suya salıyor balığı suda çok dalga olduğundan balığın kaçışını bile izleyemiyoruz avlak bölgeye gitmeden aldığımız karar balığın boyu kilosu ne olursa olsun yakala bırak avı yapacağız diye karar almıştık ahmet abi ve ben ve ahmet abinin bacanağı bismillah çekip bizlerde oltalarımızı suya bırakıyoruz sevgili ersin abi yaklaşık 10dk sonra yemi tazelemek için oltasını çıkarıyor ve yemleri tazeliyor bu sırada ben ufak ama sevimli eskineyi çekmekle meşkül oluyorum konuşmalara aldırış bile etmiyorum balığın ağzından nazikce iğne çıkarılıyor ve o kücük eskinemizde suya geri bırakılıyor cevredeki amatör dostlarımız bize garip garip bakıyor lafı fazla uzatmadan benim başımdan gecen talihsiz olaya geleyim o saate kadar herşey harikaydı 9 eskine tutuyoruz ama elde var sıfır biraz mola verip birşeyler yiyelim dedik ben kaşla göz arasında bir ekmek ağzına kadar köfte ve patates dolu ekmeği tek başıma götürüyorum ersin abide yuhbe nezaman yedinla o ekmeği diyor ve başlıyoruz gülmeye yemeklerimiz yedikten sonra tekrar oltalarımızın başına geçiyoruz ahmet abi ben yer değiştireceğim diyor ve yanımızdan ayrılıyor sen yer değiştirirsinde ben değiştirememmi diyorum takılıyorum peşine saat 02 sularında kayaların üzerinde keçi gibi bir oyana bir buyana zıplarken sonradan farkettiğim kayaların üzerindeki ağa takılıyor ve düşüyorum ahmet abi erken farkedip koşuyor yanıma yerde kurbanlık koyun misali yatıyorum ahmet abiyle aramızda kecen konuşmalar bu arada ahmet abinin bacanak ve ersin abi bizden uzaktalar Ahmet Abi: mert birşeyin varmı Ben: Sağ kolum kütük gibi abi Ahmet Abi: sakın kımıldama Ben: tamam ( ahmet abi bu arada başımı ve boynumu kontrol ediyor koluma bakıyor) Ahmet Abi: birşey yok sanırım ufak bir kırık yada çatlak Ben : tamam abi Ahmet Abi: lan bacanak ersin çabuk toparlanın mert düştü hastaneye gidiyoruz Ersin Abi ve bacanak koşarak yanımıza geliyorlar hızlı bir şekilde toparlanıp beni arabaya bindirdikleri gibi hastane yolunu tutuyoruz hastaneye giderken alçıya aldırırız kolu birde ağrı kesici vurdururuz döneriz geriye diyorum mudanya devlet hastanesine geldiğimizde açilde rontken çekip koluma tanı koyuyorlar ve acildeki doktorun burda birşey yapamayız ameliyat olman gerekiyor bursaya gitmen lazım diyor ve ben başlıyorum soğuk terler dökmeye yolda ahmet abi hızlı gidemiyor en ufak sarsıntıda kolum açıyor bu arada kol olmuş balon gibi gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başlıyor ersin abide beni dürdüp tutuşturuyor sigarayı ağzıma uyuma diye uyarıyor acıbadem hastanesinde acile giriyoruz nöbetci doktor karşılıyor geçmiş olsun hastanın nesi var diyor ahmet abide kolu kırıldı ameliyat olması gerekiyormuş mudanya devlet hastanesinde bu tanıyı koydular ağrı kesici vurupu hemen bursada hastaneye gidin dediler rotkende burda demesiyle bir rontkende orda çekiyorlar ve mudanya devlet hastanesini arıyorlar acilden bu aradada ortopedist doktor cem bey geliyor nezaman aradılar haber verdilerde geldi anlayamadım cem bey rotkeni inceliyor ve başlıyor bana soru sormaya şuan karnın açmı hayır diyorum 1 ekmek yedim dedim ozaman kolunu gecici alcıya alacağız ve sabah 9 da ameliyata alacağım seni dedi iyi dedim bende demez olaydım gecici alçıya alırken canımı çok yakıyorlar ahmet abiye diyor bırak kolumu diyorum doktora diyorum bıraklan kolumu canım yanıyor diyene kadar gecici alcıya alma işlemi bitiyor ve beni yatırıyorlar odaya sabahı beklemeye başlıyoruz evde kimseye haber vermiyorum telaşlanmasınlar diye ahmet abide haber verelim diyor sabah veririz uyusunlar şimdi diyorum sabah 7 gibi evi arıyorum bizimkiler geliyorlar hastaneye annem kalp hastası olduğu için ona beyaz yalan söylüyorum ufak bir çatlak serum bitince taburcu edecekler diyorum doğruları çaktırmadan ablama anlatıyorum ve annemi eve götürsün abimler diyorum annemde eve gidiyor ve saat 9 olduğunda ameliyata alınıyorum yaklaşık 5.30 saat süren ameliyetım başarıyla sonuçlanıyorum çok parçalı uç kırığı olduğundan zor geçiyor ameliyat diresek olmuş param parça serçe ve yüzük parmaklarının sinirleri kopmuş anca düzeltiyorlar ve 22 tane titanyum takılıyor o kücücük direseğe ameliyattan sonra ablam doktorla konuşuyor cem bey ameliyat güzel gecti ancak serçe ve yüzük parmağının sinirleri koptuğundan %51 çalışmama riski olduğunu ancak fizik tedavidede elimizden geleni yapıcaklarını söylüyor ben ameliyat sonra hep uyku modunda uyumak istiyorum yaklaşıkta 4 ay fizik tedavi sürüyor ve parmaklarıda kurtarıyoruz ve yaklaşık 3 sene amatör balık avcılığıma ara verdikten sonra tekrar yavaş yavaş başlıyorum amatör balık avcılığına ara verdikten sonra 3 haftada 3 kere gittim başımdan geçen talihsiz olayı okuduğunuz için sizlere teşekkür eder saygılar sunarım
Gecmis olsun. O ag'i oraya atanlar,birakanlar bunu okurlarsa ne dusunurler acaba merak ettim.Size rastgele ve kazasiz belasiz avlar dilerim...
geçmiş olsun. oluyor böyle kazalar. bende bir sene kulelide avlanırken kayalıkların üstünde bir abi başka bir oltayla birbirine karıştılar adam kayalaın üstünden acele ile yürürken çok fena düştü oltası kırıldı adamın tahminen kolu da kırıldı. çok dikkat etmek lazım özellikle gece avlarında. allah korumuş yine.
çok geçmiş olsun...av da mutlaka çok dikkatli olmak gerek...her an her şey olabilir...bir keresinde akyaka da avlanırken diğer avcılardan biri sahteyi bir savurdu...sahte tam arkasında duran arkadaşının ağzına geçti...güler misin ağlar mısın durumu vardı...kısaca kaza geliyorum demez...tekrar çok geçmiş olsun...
Arkadaşım geçmiş olsun. Ben dediğiniz yerde sürekli avlanıyorum. Ne yazık ki yasak olmasına rağmen bazı ş....siz balıkçılar mendireğin önüne ağ atıyorlar. Kıyıdan bi balık tutma zevkimiz var, onunda içine ediyorlar. Ne diyeyim ALLAH büyük kazalardan hepimizi korusun.Hayırlı bayramlar.
cok buyuk gecmiş olsun...bu vesileyle forumdaki tum arkadaslarada tekrar hatırlatmıs olalım...önce emniyet...kazasız belasız güzel avlar herkese
Büyük geçmiş olsun...çok üzücü bir durum azami dikkat etmek gerekir kayalık avlaklar ve tekneye inip binmelerde talihsiz kazalar hep meydana geliyor..
İyi dilekleriniz için hepinize teşekkür ederim.. Feridun abininde dediği gibi dikkatli olmak gerekiyor butür kazalar kimsenin başına gelmemesi diklerimle hayırlı bayramlar avınız kazasız belasız daim olsun herkeze rastgele
Bu arada hakikaten birseyi soylemek istiyorumki dikkatli olmak cok ama cok onemli.Bende en son baliga gittigimde (burada paylastigim bir rapor " Kotu bir av gunu raporu" ve bu olayi anlatmayi unutmusum) cok kotu bir sekilde suya dusuyordum :S Suyun derinligi nereden baksaniz 5 mt var.Cok cok iyi bir yuzucu degilim ve su cok dalgaliydi.Allah korudu ve son anda halatlara tutunup kurtulabildim.Eger oraya dusup bogulsam kimsenin haberi olmazdi.Cunku o yagmurda pek insan yoktu orada.Olanlarda zaten uzak mesafedeydi. Hatta bu an birkac kez ruyama girdi Rastgele...
kardeşim büyük geçmiş olsun kayalık avlarında gerçekten çok dikkatli olmak gerekiyor bir anda düşüveriyorsun valla ama genede allah korumuş başınıda vurabilirdin ve daha kötü sonuçlana bilirdi tekrar çok geçmiş olsun
Geçmiş olsun gerçekten. Üzücü bir olay ama en önemlisi sağlığınıza tekrar kavuşmuş olmanız. Kayalıklar çok tehlikeli yerler. Hava kararınca ne olursa olsun durmadığım yerlerin başında gelir. Halbuki bazı yerlerde ne güzel yürüyüş yolu yapıyorlar o kayalıkları düzleyip.