Sevgili arkadaşlar bu mesajı bir balık avı raporu olarak da açabilirdim. Evet olayın sonunda balık var fakat av değil. Kıyıdan balık avcılığı desen değil, tekneden balık avcılığı desen o da değil. Tersaneden balık avcılığı diye yeni bir başlık açmalı aslında. Olay 450 yıllık Haliç tersanesinin devasa havuzlarında geçiyor. Bir gemi havuza girdiğinde havuzun giriş kısmı büyük bir metal kapakla kapatılarak kompresörlerle içerideki su denize basılıyor. Bu esnada içeride kalan balık yengeç deniz anası gibi bilumum canlılar su tamamen çekildiğinde tabana oturuyor. Biraz önce yapılan havuzlama operasyonunda havuzda sıkışan biçare istavrit ve sardalya sürülerini sizin için görüntüledim. İşçilerle yaptığım sohbette mevsiminde lüfer, kefal, levrek, kalkan, hamsi, çinekop topladıklarını hatta bir defasında 600 kilo kadar balık topladıklarından bahsettiler. Operasyonu izlerken yavru istavrit ve sardalyalara üzüldüm lakin onlar için oradan oraya sürü halinde koşturmalarını çaresizce izlemekten öte elimden bir şey gelmezdi. Balıklar çok yukarıdan çektiğim için pek görünmüyor. . Duruma alışık olan martı ve kargalar da paylarına düşeni almak için nöbetteler
yakında tersaneleride şikayet edebilirim şaşırdım gerçekten hadi ufak balıkları anlarımda kalkan efendim çinekop lüfer filan allah bilir ölü yunus veya camgözde çıkar yakında.şaşırmamak lazım deliklerin büyüklüğü neyse artık
Teşekkür ederim arkadaşlar, havuzlamayı sık sık yapıyoruz. Eğer ilginç bir durumla karşılaşırsam yine fotoğraflarım sizin için.