Trofe Sazan avlarımdan görüntüler

Değerli üyeler

Eski defterleri karıştırmaya devam ediyorum.

Mekan Ömerli Barajı.Hep turnanın peşindeydim ilkönceleri.Azalınca hedef balık bu kere dev sazanlar olduydu.

Öyle yemleme falanda yapmazdım.

O zamanlardada sahip olduğum dört adet surf kamışımla harika neticeler alırdım.

Boğazda zaten kimse yanıma yaklaşamazdı,kanalı döverek kovamı tepeleme doldurmak işten bile değildi benim için.

Sadece ilk palamutu ve ilk lüferi yakalamak amacım olurdu.

Özellikle palamutta genelde becerirdimde.

Ancak tatlısu avlarımıda hiç boşlamadım.Yanında çalışanların hepsini iyi veya orta karar Alabalıkcı yaptıydım,halende giderler ve beni anarlar.

Ama iri balıkta yayında değilde sazanda yüzüm gülmüştür.Ha elbette hatırı sayılır turnalarda yakalardım.Ama Ömerlide o kadar çok turna vardıki.Büyükler hareketlene kadar ufaklar yapışıverirdi sahtelerime.Son aldığım istihbarata göre Turna tekrar bağlamış Ömerli,gidin bir deneyinde banada haber verin.

Sazan avında batak yerlerden solucan çıkarır onlarla avlanırdım.Bahçeden oradan,buradan çıkardıklarım pek işe yaramazdı.

İllaki Ömerliye ulaşan bazı derelerin ağzı ve deltaları av sahalarımdı.Tatlısuya merakları ile ünlü Sakaryalıları geçmek benim için kolaydı.

Resimde sağdaki sıra kavakların hemen önünden derenin yatağı geçerdi.Şişkin aylarda görülmüyor olsada bilirdim ve tamda oraya indirdim oltalarımı.

Elciler,uyduruk kamış kullananlar olurdu ama biz Kaniyle adeta dalgamızı geçerdik.

Hele birgün Kaninin oltasına öyle bir tanesi yapıştıki kafasını çeviremedik,oda tuttu gitti o kavakların arasından öbür yana geçti.Gırtlağıma kadar suya girsemde çıkaramadım ve sonunda koparttı kurtuldu.

İşte o günlerin hatıralarından iki kare sunuyorum.

Resimler arasındaki tarih farkı 10 sene falan olmalı.

Yeni kırlaşmaya başlamış sakallarım ve bugünki halime benzer ak sakallı halim.

Tuttuklarımızdan sadece bir yada ikisini alıkoyar,diğerlerini ipe zedelemeden geçirir av sonundada teker,teker başımıza toplananların,Abi salacağınıza bize versenize nidaları arasında,nah veriririz yaşasın balıklar der aldırmaz salardık.

Sanırım takriben 150 kg balık saldığımız olurdu bazen Kani kardeşimle.

Şimdilerde beni balık katili diye lanse etme hevesinde olanlar var.

Ancak bilinmeliki yakala,bırak disiplini sadece denize ait bir hadise değildir.
Halende tatlısu avlarımda birkaç iri yayın alıkoymanın haricinde nerdeyse hepsini geri bırakırım.

Denizde aynı dereceye ulaştığım söylenemez.Ama elbette bununda üstesinden geleceğim.

Sevgi ve saygımla kalınız



Uploaded with ImageShack.us



Uploaded with ImageShack.us

 

Vedat amca nefessiz okudum senin konuların bize baştan aşa ilham oluyo saten

Denizde aynı dereceye ulaştığım söylenemez.Ama elbette bununda üstesinden geleceğim.


sözünden benim çıkardıgım nokta şu , Halen başarıya açsın bu meslekten emekli olmıyacaksın heralde bi 5 sene daha

 

değerli vedat amca; sen bizim gibi gençlerin örnek aldığı tek insansın TEK !

 

Vedat Amca Ömerli barajında turna haberini bende aldım ve dün denemeye gittim sezonun başlamasıyla.Amacım havadisi doğrulamaktı.Denemelerim sonuçsuz kaldı.Fakat sonradan turnayı tutanların,gece ışık ve zıpkın kullanarak tuttuklarını öğrendim ve üzüldüm.Bir avda kırka yakın tutmuşlar.Boyları da ufak değil hani.Ömerlide turna çıkmaya başladı ya hemen kökünü kurutma işlemleri de başlamış maalesef

 

Arkadaşla iddaaya girdik. Ben ipe dizilmiş balıklardan en üstten ikisini salmıştır dedim. Arkadaşım ise; salacağı balığı neden ipe dizsin, salsa salsa elindekini salmıştır dedi.

 

İlahi Volkan. Bu kanıya nasıl vardın?

Sanki başka birşey demek istiyon da demiyon, etrafında dolanıyon.

 

Hadise 16 sene evveliydi maalesef hatırlıyamıyorum sevgili Volkan.Belkitam örselenmemişleri salmışızdır.

Sevgiler

 

Valla ballı kardeş sana karşı boynum kıldan ince.

Ne desen boş beni kızdıramazsın.

Lehimledim seni içime

 

"Nuri abi, senin için kötü, bişey demek istemiyom. Neden ortalığı karıştırmak istiyon" diye yazacaktın ama, vazgeçtin.

De mi?

 

Genelde İzmir forumlarında has oralılarla ters düşüyorum.

Zaten hepsi beni kalıcı yada gecici banlamış durumdalar.

Elbetteki İzmirliler arasında mükemmel arkadaşlığımız olanlarda var.Üstelik beni çok seven evlerinde kaldığım kişiler,onlarda elbette buraya geldiklerinde başımın tacı oluyorlar.

Mesela Bahadır Sarıca sanırım kolayına raslanmayacak bir şahsiyet.

Sargoz Mehmet müthiş bir kıyı avcısı arada konuşmuzluğumuzda olmuştur.

Mehmet Kuruüzüm hakiki bir beyefendi.

Bu listeyi hayli uzatmak mümkün.

Ancak uyanıklık konusunda hayli ileri gitmekte ve kimi zaman ayarsız laflarda edebilmektesiniz.

Huylarınızdan birisi hemen herşeyin altında bir bit yeniği yada başka bir tabirle öküz altında buzağı aramakla eşleşen tavırlarınız.

Birkere bana laf atabilmeniz için bu balıkcılır olgusunu iyi bilmeniz ve tecrübeli olmanız gerek.Yoksa öyle laf at imada bulun sonrada köşeye çekil yok böyle birşey,olmamalı.

Bana karşı bohçacı tabirini kullandığınıda unutmadım halen.

Bak kulağını fena çekerim.

Sana karşı olabildiğince sevecen ve yardımsever davrandım.

Ballı kardeş sana karşı sevgi ve saygım vardır.Lütfen zorlama emi.

Kimsenin insanların içlerindeki balık avı sevgisini körletmeye,geriletmeye çalışmak hakkıda yoktur,çabalarıda yersizdir.

 

“Ballı kardeş” olduk öyle mi?

Çoktan defterden sildiğinin ifadesidir desem daha bir pireleneceksin. Kızdın köpürdün de öylesine çıktı ağzından desem o da değil, dememeliydin. Zira hiçbir sebep yok ortada, olamaz da. Bu lafı hani senin o torikbabası dediğin şahsiyetlerden çokça duymuş ve “hadi leeen.,!” makamında anlar olmuştum, öyle anlatmışlardı...

Ummanlara sınır tayin eden yüreğin nasıl olurda bir damla suyu taşıyamaz, bunu bir anlayamadım.

Ah üstadım, ballı kardeş ha?

 

Buyur Nuri abi, ayıkla şimdi pirincin taşını.

Vedat bey, İzmirli forumlardan bir tanesini tanımam. Üyeliğim de yoktur.
Sizi geçici veya kalıcı banladılarsa zannediyorum ki haklı gerekçeleri vardır.
Bulunduğum zaman zarfında totalde sizin, sizin yetiştirdiğiniz veya beraber avlandığınız partnerlerinizce çok balık yakalamanın marifet sayıldığını, bakış açısının genelde bu tarzda veya bu tarza yakın olduğunu gördüm.

Biz balık yakalamaya çalışan kişiler çok balık yakalamasak ta veya hedeflemesek te zeka kıtlığı çekmemekteyiz ve salınacak balığın ipe dizilmeyeceğini anlayabilecek durumdayız.
O yüzden raporlarınızı açarken hassas olunmamışsa dahi olunmuş gibi yapmayınız.

Bu son zamanlarda başkalarının ölçüsüz, sınırsız raporlarını yayınladınız ard arda, bu ölçüsüzce yapılan avlar gerçek avcıları ne olumlu ne olumsuz yönde motive etmez. Bu durum başka bakış açısıyla bakanları iştahlandırır sadece benim fikrimce. Sürekli tebliğe uymadan av yapılmasına, tebliğin sakatlı olduğuna, limit bir kiloya inerse ne yapacaksınız fikirlerinizle insanların ilkel benliklerine ,limite uymaya da bilirsiniz, zaten sağlıklı değil şeklinde bir fikir empoze edip totalde zararlı olduğunuzdan ben yönetici olsam aynen İzmir forumlarında olduğu gibi sizi çoktaaaan banlamıştım.

Gerçek düşüncem ve fikrim budur maalesef.

 

Sevgili Ballı

Sanırım bu kere olmuştur.

Ballıyı ben senin avlardaki şansından dolayı dendiğini bugüne kadar hiç düşünmedim.

Ballı kardeş dememin ise,yani bu kelimeyi kullanmamın baş sebebi hep ağzından tatlı bir üslubun yayıldığını,benimde,çoklarınında sanırımki aynı düşüncede olduğunu sanmamdandır.

Torikbabası kelimesini hiç kullanmadım.

Torikcan ise zaten bilinen bir ünvandır.Lakerdamı,eh arada kızıpta ettiğim birlaftır.

Sana ben kızamam,kızamıyorum.Birçok kere banada,başkalarınada güzelce laf soktuğunu kabul ederim.Ama aslında kimseninde sana bugüne kadar kızabildiğini sanmıyorum.

Nezdimde sen güzel Anadolumuzun hani o kimileri meşhurda olan,bilge,veciz deyişlerin en hasına sahip bir kişiliksin.

Sana kızamam,alınamam,bir tersime gelmiştir,sitem etmişimdir o kadar.

Sevgimle kal Ballı kardeş,sana saygı duyduğumdan hiç şüphen olmasın.

 

Sana geçmişte durup,dururken çatıverdiğim doğrudur Volkan.

Demekki birşeyler sezinlemişim.

İyiniyetli olduğunu sandığımda doğrudur.Ancak ayarsız laflarında adamı olduğun malum.

Sen yada kim olursa olsun,balık tutmaktan insanları soğutacak yada kısıtlayacak,aksini bir şekilde tecrübesizce ortaya koyacaklara artık çoğu kimsenin itibar edeceğini sanmıyorum.

Bir türlü öğrenemediğin,ustalık seviyesinin yanına yaklaşamadığın,ancak buna rağmen hayli uğraştığın balık tutma çabalarının ilk meyvelerini aldığında hakikaten sevinmiştim.

Aslında bunlar devam edebilse dahada sevineceğimi bilmelisin.

Sizlere bu olgunun nerdeyse tüm püf noktalarını anlatmaya çalıştım.Hiçbir şeyi gizlemedim.Fiili avlarımın yanısıra,beni dinleyip tatbik edip netice alanlarıda,örnek olsun diye muhtelif ünvanlarla lanse ettim.

Buradaki amacım bu işi detayıyla öğrenmeniz halinde,hayat gailesinin dayanması zor olan cenderesini olabildiğince hafif atlatmanız,orta yaşa gelmek üzereykende,bu hobi sayesinde daha güçlü kalabileceğinizi,dahası ihtiyarlayıp güçten düştüğünüzdede en büyük yardımcınızın,hayattan halen keyf alabilmenizin baş aktörünün,işte bu hobi sayesinde olabileceğini,kendimide hep örnek göstererek anlatmaya çabaladım.

Sizleri heveslendirmek,motive edebilmek doğrusu başka nasıl olabilirdi bilemiyorum.

Senki muhtelif kereler,bir balıkcılık konusunda ihtilaf olduğunda son sözü benim söylediğimi yazıya dökmüş bir genç adamsın.

Ama aynı sen ,kimi zaman bana bohçacı diyebilme gaflet ve tenakunuzunuda yazabilmiş birisisin.

Şahsen ben sizlere değer vermesem yukardaki lafları şimdi yazmazdım.

Ama ne yazıkki görülmüştürki,özellikle sen beni banlama haddine kadar işi götürdüğüne göre,iç dünyanda nankör hisleri barındırabilen,işte yeri geldiğini sandığın andada bunu ortaya koymaktan kendini alamamış görünüyorsun.

Başkacada diyeceğim yoktur.

Hoşçakal

 

Teşekkür ederim sevgili Mustafa.Ancak görülüyorki tamamen ters fikirde olanlarda var.

Sevgiler

 

Vedat amca tebrik ederim güzel av yapmışsınız.
Balıkların ikisinin salınmasını gerektirecek bir durum göremiyorum. Orada fotoğrafı çeken kişiyide hesap ederseniz bu avda en az iki kişi var. Eski bir av olması ise ayrı bir haklılık gerekçesi.

Limitler dahilinde olmasına rağmen aşağıda yazmış olduğunuz cümleyi hesaba katarsak bu avın yadırganacak cinsten olduğunuda belirtmek isterim açıkçası.
Tuttuklarımızdan sadece bir yada ikisini alıkoyar,diğerlerini ipe zedelemeden geçirir av sonundada teker,teker başımıza toplananların,Abi salacağınıza bize versenize nidaları arasında,nah veriririz yaşasın balıklar der aldırmaz salardık.

 

Sevgili Yakup

Bu avımızın yadırganacak en önemli yanı ise av tarihinin nisan sonlarında denk gelen ve balıkların yumurta dökme devresinde yapılmış olmasıdır.

Malum o tarihlerde sazan av sezonu olmadığı gibi limit konusundada bir kısıtlamanın yani amatör tebliğin hükümleri henüz konmamıştı.

Burada balıkları ipe geçirmek hususunda aslında doğru bir davranış değildir kabul ederim.Zira bir avcı şayet yakala bırak yapacaksa balığı ya hemen salıvermeli yada başka türlü muhafaza edip salmalıdır.

Ancak avımızhızla ve gayet randımanlı devam ettiğinden 16 sene evvelki hatam olabilmiştir.

Ancak lütfen not edinizki avlarımızda yakaladıklarımızın tümünü olmasada çok önemli kısmını salmışızdır.

Üstelik böylesine bir bilincin Türkiyede emsali olmadığı zamanlarda

Sevgiler

 

Sana geçmişte durup,dururken çatıverdiğim doğrudur Volkan.

Burda sanırım, bana durup dururken çattığın için size kinlendiğimi ve her fırsatta intikam hisleriyle hareket ettiğimi ima ediyorsunuz ki, yok öyle bişey. Kimseye karşı olumsuz duygular beslemiyorum. Beslesem muhatap olmam zaten.


Demekki birşeyler sezinlemişim.

İyiniyetli olduğunu sandığımda doğrudur.Ancak ayarsız laflarında adamı olduğun malum.

Sen yada kim olursa olsun,balık tutmaktan insanları soğutacak yada kısıtlayacak,aksini bir şekilde tecrübesizce ortaya koyacaklara artık çoğu kimsenin itibar edeceğini sanmıyorum.

Benim itibar görmek veya önder olmak gibi bir amacım, isteğim bulunmamaktadır. Hiç kimseden herhangi bir beklentim yoktur. Balık tutanları soğutmak veya kısıtlamak dediğiniz tebliğ dışı uygunsuz avları eleştirmekse bunu bulunduğum platformlarda yapmaktan çekinmeyeceğim. Bu doğrultuda ayarsız laflarım da devam edecek, karşımdaki kim olursa olsun.


Bir türlü öğrenemediğin,ustalık seviyesinin yanına yaklaşamadığın,ancak buna rağmen hayli uğraştığın balık tutma çabalarının ilk meyvelerini aldığında hakikaten sevinmiştim.

Aslında bunlar devam edebilse dahada sevineceğimi bilmelisin.

Ustalık seviyesine ulaşayım da çok balık tutayım gibi bir gayem yoktur. Balık tutmaya uğraşmıyorum, levrek tutma hedefime ulaşmaya çalışıyorum. İki durum arasında herkesin anlayamayacağı ince bir nüans var. Hedefime ulaştığım için bunlar devam etmedi zaten.
Balık tuttuğu slikonu, balığı tuttuktan 5 dakka sonra değiştiren, atçekle tutunca bi de göl kamışı deneyen, bu balığı tuttukça farklı şekiller deneyecek olan bir yapıdayım. Sizin düşündüğünüz gibi bunla çok tutuluyor deyip, bitirene kadar o araçla av yapacak biri değilim. Çok balık tutmak en başa gelen amacım değil.
Benim adıma sevindiğiniz için yine de teşekkür ederim.


Sizlere bu olgunun nerdeyse tüm püf noktalarını anlatmaya çalıştım.Hiçbir şeyi gizlemedim.Fiili avlarımın yanısıra,beni dinleyip tatbik edip netice alanlarıda,örnek olsun diye muhtelif ünvanlarla lanse ettim.

Bu konuda büyük hata yapıyorsun, farkında değilsin. Tüm çok sayıda balık yakalayıp seni de işin içine katıp övenleri, sende avın mahiyetine ve hakkaniyetine bakmadan övüp, sanki çok matah bir şey yapılmış gibi avcılık kalitesi yönünden haketmediği bir yere oturtuyorsun.
İnsanlara, seni takip edenlere bu tür avlanmayı değerliymiş gibi gösterip, kötü ornek oluyorsun.
Senin konumundaki birinin çok çok dikkat etmesi lazım gelirken senden tam tersi bir hareket tarzı görmek, ben ve benim gibileri üzmektedir.

Buradaki amacım bu işi detayıyla öğrenmeniz halinde,hayat gailesinin dayanması zor olan cenderesini olabildiğince hafif atlatmanız,orta yaşa gelmek üzereykende,bu hobi sayesinde daha güçlü kalabileceğinizi,dahası ihtiyarlayıp güçten düştüğünüzdede en büyük yardımcınızın,hayattan halen keyf alabilmenizin baş aktörünün,işte bu hobi sayesinde olabileceğini,kendimide hep örnek göstererek anlatmaya çabaladım.

Sizleri heveslendirmek,motive edebilmek doğrusu başka nasıl olabilirdi bilemiyorum.

Buradaki amacın çok güzel de, bu amaç uğruna bizim kuşak, belki birkaç kuşak sonrası daha yaşamın zorluklarını, sıkıntılarını hafif atlatacak ama ya bizlerden sonrası.


Senki muhtelif kereler,bir balıkcılık konusunda ihtilaf olduğunda son sözü benim söylediğimi yazıya dökmüş bir genç adamsın.

Ama aynı sen ,kimi zaman bana bohçacı diyebilme gaflet ve tenakunuzunuda yazabilmiş birisisin.

Şahsen ben sizlere değer vermesem yukardaki lafları şimdi yazmazdım.

Ama ne yazıkki görülmüştürki,özellikle sen beni banlama haddine kadar işi götürdüğüne göre,iç dünyanda nankör hisleri barındırabilen,işte yeri geldiğini sandığın andada bunu ortaya koymaktan kendini alamamış görünüyorsun.

Evet yazdıkların doğrudur, yeri geldi hak ettiğini düşündüm övdüm, hak ettiğini düşündüm yerdim. Bir insanın tamamen ak veya tamamen kara olması mümkün değildir bence. İyi Bir şey yaparsın, ellerinden öpüyorum baba derim. Kötü örnek olursun, dur bakalım bu sana yakışmıyor derim. Yahut biz okuyanları aptal yerine koyarsın, ipe dizdiğin balıkları av sonunda salarsın.

Bu rapora o cümleleri koymasan aslında hiçbirşey yazmazdım ama o cümleleri okuyunca yok artık dedim.


Başkacada diyeceğim yoktur.

Hoşçakal

Hayırlı Cumalar dilerim.

 

Ama sen daha neyin doğru,neyin yanlış olduğunu bilmiyorsunki Volkan.

Laf olsun torba dolsun kabilinden coğu yazdıkların.

Dolayısıyla ciddiye alınmamalısın.

Üstelik komplekslisindeki seni aptal yerine koyduğumu sanıyorsun.

Yada sen akıllı öbür kardeşler aptal demeye getiriyorsun lafı.

Sakın ola bana müspet birşey dahi yazma.Ben kafadan kötü niyetli olduğunu düşünüyorum.Belkide ciddiye alınmayacak kadar safsın,bak buda olabilir.

Zira ancak bu tipler bana menfi yazabiliyor.

 

Sevgili Vedat amca öncelikle Allah size uzun ve sağlıklı bir ömür nasip etsin.Raporlarınızı her zaman büyük bir heyecanla ve zevkle okudum,bir amatör olarak sizlerden çok şey öğrendim ve inşallah da öğrenmeye devam edeceğim.

Malesef bugün burda gördüğüm bazı yazılar beni çok üzdü,yaptığınız avları bir kenara bırakın, yaşınıza hürmeten bile saygı göstermemiz gereken bir büyüğümüzken böyle eleştirilmenize üzüldüm.Amacım kimseyle polemiğe girmek ve konuyu dahada dallandırmak değil sadece şahsi fikrimi paylaşma gereği hissettim.Sağlıcakla kalın , rastgele.