15/02/2014 ve 22/02/2014 avları İki haftanın avlarını toptan yazayım dedim. Baştan yazayım, hedef balığı bulamadık. Hedef ne mi? Tabiki levrek. Günler günleri, haftalar haftaları kovalamıştı. Kararlı ve levrek için istenen havalar bir türlü gelmek bilmemişti. Aralıkta, ocak beklenmiş, ocak gelince ve havalar soğumayınca, şubat garanti denmişti. Ama maalesef ki, kendimi bu denli hazır hissetmeme rağmen bir türlü o beklenen şartlar oluşmadı. Gene de elim düzelir düzelmez kendimi deniz kenarına attım. Tarih 15/02/2012 Serhat abi yoğun olduğundan tek başıma gitmiştim. C.tesi olduğundan ve hava ılık olduğundan avlak yoğundu. 3 tane flika çayın orta yerinde yerini almış, kıyılarda da eli oltalı adamlar volta atıyorlardı. Balık çıkmamıştı, herkes yer değiştiriyor, şansını mekanın farklı noktalarında deniyordu. İlk amacım sette yerleşmekti ama sanki balık çıkıyor gibi set kalabalıktı, o yüzden biraz daha ağıza yöneldim. Bölgenin bilinen levrekçileri yoktu, bu da pek balık çıkmayacağının işaretiydi bana göre. Yakın zaman önce kaydadeğer bişeyler çıksa, bilinen simalar avlakta olurdu. Bölgede yeni simalar şaşkın şaşkın dolanıyorlardı. Bende başladım bir yerde umutsuz atışlar yapmaya. Derken ata ata kıyı kıyı bir atçekçi bana doğru geliyordu. Aha dedim, bişey soracak geliyo. Bende kıyı kıyı uzaklaşsam mı napsam diye düşündüm bi an. Du bakak, ne diyecek diye merak edip görmemezlikten gelerek atçekime devam ettim. - Selamun aleyküm. - Aleyküm selam - Buralar derin mi? Takılır mı sahte? - Eh fena değil, zemin temiz, takılmaz. Sete gidersen takılır. - Hep buralarda mı avlanıyorsunuz? - Bazen.... - Ağızda avlanmak daha iyi değil mi? - Her yerden levrek çıkar, varsa. - Siz burada attığınıza göre vardır bir bildiğiniz. yok beya (Ne bildiğim olacak, tam bilecek adamı buldun. ) - Bizde ilk defa geliyoruz, levrek havyardadır gerçi ama keşif için geldik. Konuşmayı kısa kesip, gece olmadan bari sahte yüzdürüp, test edeyim diye 3-5 dakkada bir sahte değiştiriyorum. O ara benimle konuşan kişi arkadaşıyla konuşuyor ilerde, bende kulak misafiri oluyorum. Arkadaşı diyor ki; flamingoları görünce, tamam bugün katliyam yapacaz dedim diyor. Diğeri de, Taaaa İzmir'den gelip te boş dönmek koyuyor adama diyor. Kıs kıs gülüyorum içimden, biz taaaa nerden geliyoruz 2 senedir, gık demedik. Taktırdığımız sahtenin haddi hesabı yok. Koymaktan bahsedecek adam varsa, benim burda. Bir kere gelmiş boş dönmek koyuyormuş, şimdi bi k.......... Tövbe, tövbe... Hani havyar diyordun az önce, şimdi katliyam diyorsunuz??? Laf çooook, hareket görelim. O gün avdaşım da olmayınca çok eğlenmeyerek saat 21:30 gibi dönüyorum. Zaten balık ta çıkmamış. Çıkacağına dair bir emare de yoktu zati. 22/02/2014 avı Önceki hafta durumu gördüğüm halde, atçek yapma isteğim sebebiyle gene Bergama'ya gittim. Bu sefer Serhat abiyle beraber saat 20:30 da çıktık yola. Duyum yok doğru düzgün. Hafta boyu birkaç palaz tutulmuş o kadar. İlk önce geçen hafta gittiğim mekana gidiyoruz. Gene kalabalık, gene tanımadığım simalar avlakta. Bergama'nın levrekçileri sezonu kapatmışlar galiba. Bir saatlik deneme sonrası geçiyoruz başka bölgeye. Kayalıklarda çok iri tekeler var. Trofe tekeler. Abi şunlardan tutsak ya. Şamandıralı takım yapalım bari. İlçedeki tek malzemeci kapatmış, marketten soruyoruz, küçük kepçe yok. Büyük te yok. Orta boy, ara ki bulasın. Telden yapılmış makarna süzgeci buluyoruz. İç kısımdaki teli kopartıp, yerine banyoda keselenmek için satılan kese filesinden file dikip, türkish kepçe elde ediyoruz. Başlıyoruz kayalarda sekmeye, onca uğraşı sonunda 5 tane tekemiz emir ve görüşlerimize hazır. Serhat abi hadi öteki ilçeye gidelim diyor. Bulunduğumuz yerden mesafe 25 km. Üşenmeden yola çıkıyoruz. Saat 23:30 falan. Şamandıralı takım eşliğinde öteki avlakta da atçeke devam ediyoruz. Levreğin varlığına dair en ufak bir oynak yok. Zaten en güzel yere de sazancı arkadaşlar gelmiş, çadır kurmuş. Taktığım 2 tekeyi av sonunda bütün olarak iğneden çıkartıp, çaya atıyorum. Tekrar ilk avlağa gidiyoruz. Flikalar gitmiş, kimsede tek bir balık yok, herkesin surat muşmula gibi, sirke satıyor. Belli ki levrek bu şartlarda hayal. Kalan tekeleri azat edip, aldığımız 1 paket mamuna dokunmadan sucul yaşama iade edip dönüyoruz. Levrek sezonu hakkında ; Foruma da yansıdığı gibi levrek sezonu bizim bölgede pekte parlak geçmedi. Evet 3-5 gün toplu levrek avları yapıldı ama onlarda çok sınırlı kaldı. Nerede geçen seneki avlar. Geçen sene her av ben tutmasam da bir iki levrek tutan görüyordum çoğu kez. Bu sene havalar bir türlü soğumak bilmedi. Gamit halen bol avlaklarda. Yeterince yağmur yağmadığından görüş te genelde çok net. Sert dalgalı havalar da birkaç gün oldu geçti. İyi ihtimalle seneye kış sert ve yağışlı geçerse levrek sezonu muhteşem geçecek diyebilirim. Bu sene çok av vermeyen anaçlar yüzünden bölgede bahar aylarında ispendek patlaması yaşanabilir. Kötü ihtimalle, elim varmıyor ama bölgeyi kuruttuk, artık her sene bir önceki seneyi aratacak. Bana ilk ihtimal daha mantıklı ve daha doğru gibi geliyor. Belki de inanmak istiyorumdur. Hepinize rastgelsin. Canınız sıkılmasın diye birkaç resim yüklüyorum.
Bu işin ruhunun balık tutmakta değil olta atmakta olduğu bilincine varmaya çalışan biri olarak, bu bağlamda bilmem kaçıncı ders niteliğinde bir rapor benim adıma. Bu yüzdendir ki levreksiz ve az lüferli İstanbul'da at-çek takım düzmeye çalışıyorum bugünlerde. Teşekkürler...
E şimdi ne olacak? Kış gitti, havalar daha da ısınacak ve tabi sular da. Sizin oraları hep kış avlarıyla ve levrekle anar olduk. Varsa yoksa levrek ki o da kış aylarında av veriyor çoğunlukla. Ya da Ege'den paylaşım yapan dostlar başka balıklardan ziyade levreği gündem eder olduklarından böyle bir anlayış oluştu bizlerde. Özellikle kıyı avı dendimi levrekten başka olta atılacak balık ismi geçmiyor. Karagöz, eşkina, minekop, lüfer, çipura, mercan; hiç adı anılmıyor. Aklıma gelmişken bizim Mesut nerelerde, irtibatı kopardınız herhalde? Foruma da uğramıyor pek. Kalamar da nefis görünüyor ama yemeğe değil de yeme daha bir uygun olurdu diye düşündüm. Cillop gibi yem valla. Emeğine sağlık abisi, zevkle okudum yine. Teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim Metin. Hafif takımla İstanbulda lüfer ve belli bir zamanda levrek tuttukları da oluyor. (Forumdan okuduğum kadarıyla) Hafif takımla herhangi bir balık tutmak çok daha fazla keyif verecektir. İstanbul'da olsam levrek için ilk kuvvetli yağışlar sonrası su giderlerinin önünde levreğe deneme yapardım. Hangi su gideri : Arkası tepe olan, denizin içi kayalık olan bir nokta varsa, oradaki su gideri. Yok be Roy'cum, sanmıyorum nazardan olsun. Birkaç kişi tutsa ben tutamasam belki o zaman nazar denebilir. Havalar çok kötü geçti bu kış levrek için. Bi yandan sevindirici, seneye kış sert geçerse, bol av vereceği düşünülebilir. Yavaştan yemli av denemeleri yapmak ta lazım artık. Bende bilmiyorum ne olacak Nuri abi? Kış bitti gibi. Levrekten pek hayır gelmeyecek gibi. Av verse de 20 kişi de 1'e toslayacak. Bende çok şanslı olduğumdan hiç ihtimal yok gibi bişey. Bu 2 - 3 ay yöredeki en kısır zamanlar biri. Karagöz denemesi yapılabilir elbet ama daha pek kıyılamadı gibi. Mırmır geçen seneden beri bizim buralara küstü. 1-2 tane şansa denk gelmesi haricinde çıkmaz oldu. Çipura desen, akını sonbaharda. Şu an denk gelenler bölgede kalan yerli çipura. O da çok şanslıysan 1-2 tane ya denk gelir ya gelmez. Minekop, bizim avlaklarda zaten oldum olası pek bulunmuyor ama bu kış bana yakın bir noktadan geçtiğini öğrendim. Tabi geçtikten sonra. İyi de av vermiş. Seneye kış deneyebilirim. Şu an Bandırma'ya geçmiştir minekop. hihi Mercan, derin su balığı, pek kıyılamaz. En azından bizim bölgede kıyılamaz. Tekneyle çıkınca yazın av verir, hemde denk gelince kova dolusu. Lüfer de kışın olur bölgemizde ama bu sene o da olmadı heryer gibi. Tekneden avlanır genelde. Bazı yerlerde kıyılasa da çok nadir av verir. Lüfer kıyıdan genelde levrek hedeflerken denk gelir, senede 1-2 kez duyar veya görürüm. Yani abi, şu ara en kısır zaman denilebilir. Bölgede bir balıkçıyla sohbet ediyor abiler, bende kulak misafiri oluyorum. Adımın ifade şu : 300 metre ağ seriyorum, 15 TL'lik balık çıkmıyor. Yazın bir de gökala deneyeceğim. Ufak tefek iddasız avlarla avunacaz birkaç ay. Sizlere çok daha keyifli avlar dilerim. Unuttum, birde Mesut'u sormuşsun. Mesutla pek görüşemiyoruz ama aramızda bir sorun yok. En azından benim açımdan yok. Levrek havaları olmayınca bende az av yaptım, sanırım o da az yaptı. Av yaptığımız zamanlarda da farklı avlaklara gittik ve karşılaşmadık sanırım. Ben İzmir'de çalışıyorum o Bergama'da. Görüşmek için zaman mekan merfumu oturmadı bu sezon. Kendisinden çok şeyler öğrendim az zamanda. Daha güzel bir sezonda elbet rastlaşırız, yahut birlikte ava gidebiliriz. Neden forumlara girmiyor bir bilgim yok, kendince sebepleri vardır muhakkak.
Gökala için yazı beklemeye gerek yok gubani. Sular buz tutmuşsa ve de delme imkanın yoksa birşey diyemem ancak gökkuşağı için mevsim sorun değil. Haftaya bir plan yap, hiç bekleme derim. Bu balıksızlığın üstüne bir de esaslı av yaparsaaaaan. Allaaah, kim tutar seni.
Volkan,yine zevkle okudum,nazarmı değdirdik falan diye düşündüm,yahu geçen senede bişey tutamıyordu zaten deyip kendimi rahatlatdım, sıkıntı kalmadı derken,son cümlen"canınız sıkılmasın diye birkaç resim koyuyorum" ve kızarmış kalamarlarrr Nerden çıkardın canımızın sıkılacağını yahu karnım acıktı ,acıkmasada canım çekti Ah Volkan ah!...
Abi teorik olarak bildiğim; Gökala kışın derine kaçıyor. Ben derinden hiç gökala denemesi yapmadım. Derindeki gökalayı avlamak için sanırım yemli av yapmak lazım. Yemli avda nasıl bir sistem ve yem kullanacağım hiç bilgim yok. Senin bilgin varsa tarif edersen deneyebilirim elbet.
:laughing: :laughing: :laughing: :laughing: :laughing: Fatih abi ellerin dert görmesin, gece gece güldürdün. Nazardan değil abi. Geçen sene herkes tutuyor ben tutamıyordum. Bu sene tam tutacam, herkes tutamıyor. (Benim gittiğim zamanlarda tutan görmedim en azından) Canın kalamar çekmesin abi. Onu da mındar ettim. Bakma sen görüntüye. Şekerli kalamar oldu onlar. Şekerle ovmucam bi daha denk gelirse. Nice güzel balıklar sizlere denk gelsin.
Volkan ***, benim de canım kalamar çekti şimdi... Trofe tekeler için tebrik ederim. Yanlız bir eleştirim olacak bana hayvanlar biraz şiş gibi geldi. Havyarda olabilirler mi acaba!!! (Daha tekeler nasıl ürer bilmiyorum yaptığım eleştiriye bak) Nasıııııl alıkoydun???? neyse sonra salmışsın rahatladım. Birde süzgecin daları ne? modifikasyondan sonra aksiyonu nasıl oldu? bu konuları da zahmet olmazsa alalım senden Şaka bir yana o tekeler balık olduğunda çok güzel yem... İğne takılmış kalamarları ne güzel yapmışsın öyle. O şekilde güzel mercan ve hatta trança alındığını biliyorum. Sen hangi amaçla hazırlamıştın ? merak ettim! Not:Kepçe var, gelip alabilirsin çekinme Sevgilerimle.
Kalamarları mındar ettim, Gürel. Şekerle ovdum sonra yıkadım ama gene de şeker tadı hissedildi. Bi daha tutarsam yalnız tuzla ovacam. hihi Aslında bu tekeler normal boyda. Kayaların arasında bir teke vardı, ben böyle teke ilk defa gördüm. 10-12 cm rahat vardı. Yalnız sanki yumurtalı gibiydi. hihi Onu yakalayabilseydim harbi başlığa uygun bir av olacaktı. Teke balık olduğunda güzel yem, özellikle levrek için ama denk gelmek mesele. Kepçenin daları 30 cm kadar. Sap uzunluğu o kadar hihi Küçük yapısı taş aralarında manevra kabaliyetini performanslı kılıyor ama yuvarlak yapısı avı olumsuz etkiliyor. Hiç yoktan iyidir. :thumb: hihi Performans Puanı : 6/10 Gelelim en civcikli soruna : O küçük kalamar modellerini lodosta levrek denemesi için yapmıştım. Aslen sinarit, trança gibi balıklarda işe yaradığını biliyorum ama bizim imkanlar elvermediğinden o tür balıklarda deneyemedim. Sonuç : Minyatür kalamarı lodosa attım, av sonu aynen çıkardım. İğnesini çıkartıp, denize attım maalesef. Kepçe aklımda, lazım olursa gelirim bak. hihi hihi hihi Evi de öğrendim nasılsa, gecenin bi vakti aşağıda kepçeeeee diye bağıran birini duyarsan şaşırma. (Özellikle levrek zamanı) :laughing:
Hergün giriyorum foruma, 3-5 kez. Bazen günlerce raporu bırak yeni konu bile olmuyor. Geçen yıllarda kış aylarında böyle değildi. Diyorum ki o sık sık rapor yazan insanlar rapor yazmaktan mı eriniyor yoksa onlarda da balık yok mu? Balık olmayınca bir tek sen rapor yayınlıyorsun, iyi de ediyorsun. Son iki haftada iki av yaptım bende biri tekneden biri kıyıdan. Tekneye Şakran a gittik balık yok; Kıyıya başka bir yere. Yine hiçbir şey yok. Bu yıl da kış olmadı. Bende 1.teorini destekliyorum. Özellikle Ağustos Eylül aylarında ispendek patlaması bekliyorum. Geçen yılda ılık bir kış geçirmiştik ve ispendek katliamlarına şahit olmuştum. Çiftlik kaçkını çupralar epey bir hareket getirdi kıyılarımıza. 300 tane tutanları duydum Eski Foçada. Onlar da bitti gitti. Tenezzül bile etmedik. Ne diyelim Artvin de görev yaparken ihtiyarlar şöyle derdi "Kış kış gibi olacak ki yaz yaz gibi olsun daaaa!"
Bende hergün giriyorum ve dediğinde haklısın. Bazen konuyu bırak, var olan konulara mesaj yazan olmuyor. Balık olmayınca makinada, kamışta, tekniklerde kifayetsiz kalıyor. Neyi yazışacan ki, balık yoksa zaten gerisi boş. (Şimdi balık var ama tutacak adam yok denmesin de. ) İnsanlar güzel bir av yapamadıkça ava da küsüyorlar, bişey yazmakta istemiyorlar doğal olarak. Bende aynı durumdaydım bir müddet. Bir diğer etmen de çocuk büyüdükçe bilgisayara ortak olmaya başladı. Ondan da fırsat olmuyor bazen. Bu hafta oğlan Bergama'da kaldı, bende fırsat bu fırsat diyerek son avları yazaım dedim. Baktın ki kimse konu veya rapor açmıyor elini taşın altına koyup, av yaptıysan sen konu açmalısın bence. Hem canın sıkılmaz, hem 2 arkadaşla yazışma imkanı bulursun. Levrek konusuna gelince, bende eylül ekim de ispendek akını bekliyorum. Kış sert ve rüzgarlı geçerse Ocak, şubat aylarında da kodamanların akınını bekliyorum/umuyorum. Lakin her sene de bir önceki seneyi arattığından korkmuyor da değilim. Sonumuz hayır ola. Güzel keyifli avların olur inşaallah Sinan. Gönlünce rastgelsin.
Kalamarlari yapmişsin bakiyorum Afiyet olsun Volkan. Levrek sezonu kapatti gibi birşey artik önümüzdeki senelere bakacağiz. Sen yinede hava şartlari oluştuğunda eğlenmene bak eminimki seni üzmeyecek paşalar selam vermek için uğrayacaklardir.
Kalamarları yaptım ama pek istediğim lezzete ulaşamadım Emre. Bende seninle aynı fikirdeyim. 2 ay daha şartlar olgunlaştığı zamanlarda denenir ama bundan sonra çıksa çıksa tekleme levrek çıkar. Arada bende denerim fırsat oldukça. Başka türlere daha bir ağırlık verecem artık, mecburen hihi Sana da güzel avlar dilerim.
Öncelikle balıksız bir dönemde bile bizi raporsuz bırakmadığın için teşekkürler Volkan Balık işi hemen hemen memleketin her yerinde son derece kısır, geçen senenin gazıyla dünya kadar alınan malzemeler kutularında öylece duruyor. Belkide balığın bu sene nadasa çekilmesi daha hayırlı olur, kısmet diyelim. Ayrıca geçmiş olsun, eline ne olmuştu ki? Birde gamit nedir?
Ben teşekkür ederim İsa abi. Bende de aynı dert var. Bir sürü slikon taktırılmadan çantada duruyor. Oysa biraz hareketli geçeydi bu kış, ne sahteler bırakacaktım avlakta. Hevesim kursağımda kaldı. Hayırlısı artık. Elimde siğil vardı, dondurttuk, su toplamıştı. Şu an iyileşti sayılır. Gamit: Benim bildiğim kefal yavrusuna deniyor abi. Yanlışsam düzeltiver. Sizlere güzel keyifli avlar dilerim.
Göllerde kullandığım yemli takım. İster kış ister yaz olsun farketmiyor. Tek kanca, kürdan ile bedene sıkıştırılmış 2 gram gezer kurşun, 2 gram şamandıra ve stoper. Misina 0.20-0.25 mm yeterli. Leblebi büyüklüğünde yemi uygulayacağın kısa pala çapraz kanca. Yem olarakta 4 yumurtaya 1 su bardağı alabalık pelet yem, 2 su bardağından az buğday unu ile hazırlanmış hamur. Pelet yem 4-5 saat önceden yumuşasın diye yumurta içerisine konur. Yoğurma esnasında 2-3 ayrı renkte sim katılır. Solucan, çekirge, tavuk göğsü yanında son zamanlarda kullandığımız haşlanmış karides. Yerinde olsam dünki raporundaki kalamarlara da şans tanırdım. Yaz-kış farketmeksizin alabalığı genelde kıyıya yakın ve de 2 metre civarı derinliklerde ara. Su yüzeyi hareketli ise döner kaşıkları boş geçme. Spinci sayılırsın ne de olsa, at-çek işin ne? Kıyıya paralel atışlarla başlayıp, açığa varan denemeleri ihmal etme. Hızlı sar-sar-sar/dur: 3/1 ritmik hareketlerle yüzeyi ve de kademleli olarak derinlikleri yokla. Eksik birşey varsa yaz, yalnız çok uzatma. Dualarım seninle, inşallah gönlünce olur.
Anca bu kadar açıklanabilirdi. Denemek farz oldu ama benim hatırladığım makarnalı bi yemin vardı abi. O daha basitti. Vanilyalı... Şimdi palet yem yumurta falan, kokmasın bu karışım. Boşandıracaksın beni en sonunda. Neyse bişeyler düşünecez artık. Şamandırayla iğne arası kaç cm olsun? Gerçi foto bir fikir veriyor ama genede net bilmek iyidir. Eline sağlık abi, sağolasın.
Nuri abi bişey daha soracam. Bizim Bergamalılar, saat 13:00'ten sonra gidiyorlardı Alabalığa. Sıcakta daha fazla kıyılar ve yüzeyler deniyordu, doğrumudur? Alabalık avlama saati ne olmalıdır? En performanslı hangi zamanlarda av yapılır?
