Türkiye ile Yunanistan’ı 1996 yılında, bölgede karaya oturan Türk bandıralı bir gemi nedeniyle savaşın eşiğine getiren Kardak kayalıkları, yeniden hareketlendi. Bu kez sebep, Türk ve Yunanlı balıkçılar arasındaki ’çipura savaşı’. Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinde, 7 Aralık’tan düne kadar Yunan Sahil Güvenlik botlarının, Kardak çevresinde 7 kez Türk karasularını ihlal ettikleri belirtildi. Yunan medyası ise, Türk Sahil Güvenlik botlarının, cuma, pazar ve önceki gün bölgede avlanan Yunan balıkçı teknelerine ’Yunan karasuları’ içinde tehlikeli şekilde yaklaştığını yazdı. Gazeteler, bunun üzerine iki Yunan Sahil Güvenlik botunun Kardak’a gittiğini, pazar sabahı bölgede bir Türk helikopteri görüldüğünü de iddia etti. KİLOSU 50 EURO Türk ve Yunanlı balıkçıların teknelerinden birbirlerine hakaret ve küfürler savurduğu olaylar nedeniyle bir açıklama yapan Kilimli Adası Balıkçılar Derneği Başkanı Yorgos Kaçoturhis, "Kardak civarındaki Yunan karasularında avlanmamızı kimse engelleyemez" diyerek, bölgeye gitmeye devam edeceklerini söyledi. Türk ve Yunan Sahil Güvenlik Botlarının Kardak civarında dolaşmaları ise, Türk ve Yunanlı balıkçıları henüz sindirmedi. Onlar resmen ilan edilmemiş "çipura savaşı"nı yaşıyorlar. Bunun nedeni de, Kardak bölgesinden aralık ve ocak aylarında geçen büyük çipura sürüleri. Trol avcılarından kaçan balıklar Kardak çevresine sığındığından, bu iki ay içinde, Ege’nin iki kıyısında da lezzetleri ile ünlü, Atina’da kilosu 50 Euro’dan satılan iri ’Kardak çipuraları’ndan günde 1 ton avlamak mümkün. Bu nedenle, balıkçıların ’çipura savaşı’ da hemen her yıl bu dönemde ’mini gerginlikleri’ beraberinde getiriyor. Yakında savaşa Kilimlili balıkçıların yanısıra, yine Yunanistan’ın Leros Adası’ndaki balıkçıların da katılması bekleniyor. kaynak: haberler
Yorgolar Demek savaş açmış..hemde çupra savaşı tez bir org yapalım..geleneksel Kardak orgu olsun adıda savaş ihtimaline karşı 100gr.lık kurşunlardan bolca alalım yanımıza birde uzun mesafeli surf takımlarımızı
bence çok güzel bir org olucak. haydi türkiye kardakta buluşalım dimitri ve yorgo avına. not: tırıvırı serbesttir
mehmet avın yorgo da olsa sen kendini bozma kardeşim çarpma tırıvırı yok zıpkıncıları kullanırız (ama fenersiz)
2004 olimpiyatları sırasında ege denizinde aşırı av nedeni ile balık bırakmamıştı yunanlılar.. şimdi bu mu dokunmuş
çipura savaşı sürüyor Yunan balıkçıların ’çipura’ avlamak için Kardak kayalıkları çevresine gelmesi, bölgeyi yeniden hareketlendirdi. Yunanistan’ın Kilimli (Klimnos) ve Leros Adaları’ndan dün saat 06.00 sıralarında gelen 8 Yunan balıkçı teknesi, yine kayalıklar çevresinde avlandı. Bir saat kadar sonra gelen Yunan Sahil Güvenlik Gemisi de balıkçıları korumaya aldı. Yunan gemisi ve balıkçılar, sık sık Türk karasularına girince, Turgutreis’teki Türk Sahil Güvenlik Botu da bölgeye geldi. Türk botu ve Yunan gemisi zaman zaman 2 metre kadar yaklaşarak burun buruna, borda bordaya geldi. Türk Sahil Güvenlik botundan, "Bölgede kriz yaşanmasına neden oluyorsunuz. Türk karasularını ihlal etmeyin ve sularınıza çekilin" uyarılarına aldırmayan Yunanlı balıkçılar, el kol hareketleriyle cevap verdi. Gerginliğin tırmanması üzerine Bodrum’dan 2, Turgutreis, Milas Ören ve Güllük’ten de birer Türk Sahil Güvenlik botu daha bölgeye hareket etti. kaynak: haberler 13.12.2007
Türkiye’ye 3.8 deniz mili uzaklıkta bulunan İkizce (Kardak) kayalıkları ile ilgili olarak 12 Nisan 2005’te de bir kriz yaşanmıştı. Bir Yunan balıkçı teknesinin Kardak’a yanaşması ve ardından Türk ve Yunan sahil güvenlik botlarının bölgeye gelmesi ile gerginlik başlamış, iki ülkenin dışişleri bakanlarının duruma müdahale etmesi ile sona erdirilmişti. Umalım ki, bu gerginlikte de "casus belli" (savaş nedeni) ilan edilmeden sorun çözüme ulaşsın Kardak kayalıkları ile ilgili uluslararası hukuk dayanakları ile küçük bir bilgilendirme: Yunanistan, Kardak kayalıklarının 1932 belgeleriyle İtalya’ya verildiğini, kendisinin de 1947 Paris Barış Antlaşması ile halefiyet yoluyla devraldığını savunmaktadır. 1947 Paris Barış Anlaşması’nda ise İtalya’nın Yunanistan’a bıraktığı 14 ada ismen zikredilmekte ve “bitişik adacıklar” ifadesine yer verilmektedir. Kardak, ne bu anlaşmada ismen sayılanlar arasında yer almakta, ne de adacık ya da söz konusu adalara mücavir konumda bulunmaktadır. Yani, Yunanistan’ın egemenlik iddialarının geçerliliği bulunmamaktadır. (alıntı:http://www.asam.org.tr/tr/yazigoster.asp?ID=523&kat1=3&kat2=)