> Tuz Kokuyor !!! (SEÇENEĞİMİZ YOK AMA!) >> Artık tuz yemeyin yedirmeyin ! Nedenine gelince aşağıdaki yazıyı okuyun. Neden yememeniz gerektiğini anlayacaksınız. > TUZ GÖLÜ > Aşağıdaki bilgiler maalesef doğru... > Sonra; Türkiye neden kanserden kırılıyor..' diye soruyoruz..!? > Tuz Golü, Van Gölü'nden sonra ülkemizdeki ikinci büyük golüdür... Uzunluğu 80 km olan Tuz Gölü'nün genişliği 48 kilometreyi bulur... Geniş bir alanı kapsamasına karşılık çok sığ bir göldür... Dünyanın en tuzlu gollerinden biridir... Litresinde 329 gram gibi çok yüksek oranda tuz ihtiva etmektedir... Gölün bu özelliğini değerlendirerek tuz elde etmek amacıyla kıyılarında çok sayıda tuzla kurulmuştur... Bu tuzlalardan elde edilen tuz Türkiye'nin gereksinimi olan tuzun büyük > bölümünü karşılamaktadır... > Türkiye'nin oldukça kurak bir yerinde yer alması nedeni ile bu sığ bölgelerde çok yoğun bir şekilde buharlaşma görülür... Doğu kısmındaki körfez dışında tümüyle kuruyan Gölün tabanında, kalınlığı yer yer 30 cm.'yi bulan mevsimlik bir tuz katmanı oluşmaktadır... Tuz Gölü'nün en derin yeri sadece 2 m.'dir. Öteki kesimlerin derinliği sadece santimetrelerle ölçülebilmektedir. > Göle dökülen en önemli akarsular? Peçeneközu deresi' ile Melendiz çayı'dır. Coğrafya bilgileri aynen böyle diyor. Coğrafya bilgilerine girmemiş aci gerçek ise şudur: > Tuz Gölüne dökülen en büyük akarsu Konya' nın şehir kanalizasyonudur... Çumra yönüne verilen kanalizasyon bu doğrultu üzerinden maalesef herhangi bir arıtmaya tabi tutulmadan doğrudan Tuz Gölü'ne akıtılmaktadır... > Bir milyonu gecen şehir nüfusunun sanayi artıklarını da taşıyan şehir kanalizasyonu bizlere iyotlu ya da iyotsuz tuz olarak geri dönmektedir... > Bu faciaya dur demek ve tuzun kokmasına fırsat vermemek için her sorumlu vatandaşın üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiği inancı ile bu mesajı ulaşabileceğimiz her kişiye gönderelim ve ilgilileri göreve davet edelim... Yoksa hepimizin yemeğinde Konya'lıların katkısı olmaya devam edecek.' > Yrd. Doc. Dr. MUSTAFA DURAN > PAMUKKALE UNIVERSITESİ > FEN-EDEBIYAT FAK. BIYOLOJI BOL. > 20017 > DENIZLI > TEL:+90 258 2134030-1178 > CEP:05334361297 > FAX:+90 258 2125546 > SAGLIKLI VE BİLİNÇLİ BİR TOPLUM İÇİN > Lütfen dağıtıma yardımcı olun!
Sevgili kardeşim Erhan bildiğim kadarıyla arıtma tesisi kuruluyor ya da kuruldu.Yerel televizyonlarda izlemiştim.
verdiğin bilgi için teşekkürler ancak sadece tuzdamı katkı var. katkısız veya sanayi atığı olmayan bir madde kalmadı...!!!
askerlik yıllarımda tuz gölünün hemen yanındaki askeri birlikte 1 ay kadar kalmıştım o zamanlar gölün degişik rengi dikkatimi çekmişti diger göllere benzemeyen bir rengi vardı ve gölün etrafındaki arazilerdede dogru dürüst birşey yetişmiyordu
Arkadaş ya sen medyayı takip etmiyorsun yada konyalıları sevmiyorsun ben Denizliliyim ama şunu biliyorum oradaki en büyük suç DSİ' nin neden ona bakmıyorsunuz . Mesela gereksiz sondaj . fazla su kullanımı konyanın coğrafi yapısı tamam kanalizasyon suçlu ama orada sadece tuz gölümü var olayı sadece bu noktaya taşımayalım konya havzasındaki çoğu göl ve göletlerin kaderi buna bağlı değil TEMA'nın projeleri var konya havzasında ama sadece bize tuz gölü örnek gösteriliyor peki ya diğerleri ..... Bunu biz tek yönlü olarak değil herkes düşünmek zoruında Sadece bir şehri suçlamak işe yaramaz önce gerçek suçluyu bulmak gerek Mesela şehirden önce DSİ' ye sormak gerek ne yaptın bu havzayı kurtarmak için!...
Kardeşim sen beni suçlamadan önce okuduğunu anlamaya çalış,o yazı benim yazım değil, altta yazının sahibinin adresi telefonu her türlü bigi var,itirazını oraya yapabilirsin sanırım.DSİ'ye neden bakayım bu konuyla onun direk ilgisi yok.Arıtma yapmak kimin vazifesi ise suç onun,onun suçu sulak alanları kurutup tarım alanı yapmak.Haberlerde izledim konyalı amcam,ince ince kar yağıyor,heryerden buzlar sarkıyor,amcam şakır,şakır sulama yapıyor, televizyoncu amca hava yağıyor zaten,toprakta ıslak neden sulama yapıyorsun diye soruyor cevap, olsun be oğlum bir şey olmaz kabilinden laflar.Bizde biliyoruz Türkiyenin tek sorununun tuz gölü olmadığını,sizde bir başka sorunu ele alırsınız mesela.Ama bütün sorunları bir arada konuşursak işler çorba olur gider.Konyadaki yer altı sularının azalmasıda ayrı bir sorun niye dile getirmiyorsunuz? Yanlış sulama,yanlış tarım politikaları,eskiden bilirsiniz konya ovası yurdumuzun tahıl anbarıydı,sonra ne oldu şeker pancarı ekimi yapılmaya başlandı.Bilim adamları açıklıyor,tahıla az su yeterli,ama şeker pancarı için çok su gerekiyor.Tema yetkililerine bir sorarmısınz istanbulda koç ünversite yapmak için yüzlerce ağaç katlederken niye sesleri çıkmadı?Neyse sorunlarımız çokta, mühim olan gerçek suçluları doğru tespit edebilmek.Buda bize düşüyor.Selam ve sevgilerimle.