Merhabalar, Şu an 4 metre civarı fiber, dıştan takma motorlu işimi gören eski bir teknem var. Haftasonları güzel vakit geçirtiyor emektar, sağolsun... İskenderun civarında bulunuyor. Her kullanımdan sonra tekneyi sudan çıkarıp karaya almak zorundayım. Motoru da çıkartıp evime götürmek zorundayım. Hırsızlık çok fazla oluyor. Haliyle bütün bu işler çok vakit alıyor ve çok yoruyor. Ayrıca tekne de küçük gelmeye başladı. Benim balıkçılığımın içinde keyif bölümü daha çok yer kaplıyor. Ailemle yahut arkadaşlarımla balık tutmak büyük zevk veriyor. Şöyle güzel bir masa kurup müzik eşliğinde zaman geçirmek aynı zamanda balık tutmak hayalimdir. Bunu gerçekleştirebileceğimi düşündüğüm tekne, Vedat Üstad'ın başlığından esinlememle Rota 660 olarak belirdi. Hem istediğim kadar geniş hem kullanışlı hem de ulaşılabilecek bir fiyata sahip. Bu tekneyle hayalimdekileri gerçekleştirebilirim. Fakat az çönce sözünü ettiğim sıkıntılar bu tekne ile daha da çoğalacak. Kafamda bazı sorular var. Cevaplayamıyorum, yardımcı olursanız sevinirim. 1. Teknenin her seferinde karaya alınması çok mu zor olur? Bir römorka bindirip karaya çekmesi kolay olur fakat denize nasıl indireceğimi çözemedim. 2. Üstünde motor bırakmamam gerek. 50 bg'lik bir dıştan takma motoru her seferinde takıp çıkarmak çok mu zor olur? Şu anki motorum 10 bg'lik Mercury... Biraz zor oluyor ama idare ediyorum. 3. Şu andaki teknem fiber. Ara sıra bakımını yapıyorum. Rota 660'ın ne sıklıkla bakıma ihtiyacı var? Bakımlar masraflı mı? 4. 50 bg'lik bir motor çok fazla yakıt tüketir mi? Şimdiki motor 2 zamanlı olmasına rağmen aşırı yakıt tüketmiyor. 4 zamanlı bir 50'lik motor deyim yerindeyse yakıtı içer mi? 5. Şimdiki teknem İskenderun Barınağı'na kayıtlı. Hiçbir sıkıntı yaşamıyorum. Herhangi bir vergisi falan da yok. Rota 660'ta durum ne olur? Vergi alınıyor mu? Ya da yasal anlamda zor bir durum var mı? 6. Kısacası tekneyi alırsam, ki kafayı bozdum iyice, her haftasonu balığa çıkmak eziyet haline döner mi? Keyif yapacağım diye saatlerimi tekne ile uğraşmaya vermek istemiyorum. Eski teknemi arar mıyım? Tecrübeli olanlar yardımcı olabilirse çok ama çok sevinirim. Rüyalarıma girmeye başladı. Şöyle ayağımı uzatmış, müziğimi dinleyip bir şeyler içmek, bir yandan eş dostla sohbet etmek, balık tutmak dünyadaki en büyük zevklerden biri olsa gerek... Şimdiden herkese teşekkür eder, saygılarımı sunarım.
merhaba , sorularınıza kısa ve net bir şekilde cevap vereyim 1-alacağınız tekneyi karaya çekmek için donanımlı ve sağlam bir römork edinmelisiniz , seyir lambalı , çeki demirli , manuel vinçli ve aracınızında çekme belgesi olması gerekli , eğer tekneyi çekip evin yakınında güvenli bir yere bırakacaksanız en güzeli budur . genellikle denize inderme rampaları olur bulunduğunuz yerde araştırmanız gerekli çoğu rampalardan indir bindir parada alırlar yok tekneyi çekip , çektiğim yerde bırakayım derseniz bence bu sistem daha tehlikeli bu römork sistemi size ortalama 7- 8 binliraya mal olur(araç çekme belgesi dahil)ama bu işin raconu sağlam bir liman bulu kiranızı verip oraya bağlamaktır. 2-50 beygir 4 zamanlı motor ağırdır çalınması zordur ama çalınma riskide vardır bu gibi durumlardan korunmak için zincirli ve kilitli sistem yapıyorlar , çalınma riskini daha aza indirgiyor , araştırırsanız kolayca bulabilirsiniz bu sistemi 3- senede 1 sefer karaya çekip alt - üst temizliğini yaparsanız , ertesi gün alt tarafa zehirli sürersiniz (250 tl ortalama), alt taraf kururken üst taraflara güzel bir pasta cila(polisaj lı)yaparsınız , akşama suya inmeye hazır olur 4- 4 zamanlı herzamn 2 zamanlıdan daha az yakar, daha az ses çıkartır , bakımı 2 zamanlıdan daha pahalıdır , taşıması risklidir dik konumda taşımalısınız ,2 zamanlıyı her şekilde taşırsınız , tam gaz giderseniz tabiki fazla yakar ortalama kaba hesap 10 km de tam gaz 50 tl ye yakın benzin yakar zaten 2 zamanlı artık yasak sakın almayın 5- ortalama vergisi yıllk 300 tl civarı 6- bu tamamen size kalmış , teknedeki donanım ve yedeklerinizin olması demek sizi çok rahatlatacaktır(otomatik sintinine , yedek motor , yedek akü , takım çantası v.s gibi) tekne su yapmıyorsa geri dönüşünüzde tekneyi temizliyerek gelirsiniz tekneden çıkışınız 15 dk yı bile bulmaz , temiz bıraktığınız içinde 15 dk içinde limandan çıkarsınz tekneye yapacağınız şeylerin sınırı yok siz paradan haber verin ) çok fazla detaya girmeden basit ve kabaca anlatmaya çalıştım sizi azda olsa bir fikir sahibi eder
Bahsettiğiniz yarım kamaralı teknelerde, dıştan değil de içten takma kullanılır genelde. 50 bg. benzinli makinayla başa çıkamazsınız. (benzinci kızı bulmaklazım.) Ayrıca sandal gibi değil de, bir barınağa bağlamanız gerekir. Dakka başı denize indir, karaya çek, zor olur, keyif olayından çıkar soğursun. Hayallerin çok güzel , inşallah mutlu yaşarsın.
Çok teşekkür ederim. Büyük oranda aydınlandım. Anladığım kadarıyla bu iş her seferinde karaya çıkarmakla olmayacak. Bir barınak ya da liman v.s. bir şeyler bulsam en iyisi olur. Fakat geçenlerde balığa gittiğim Konacık Barınağı'nda konuştuğum bir balıkçı acayip uçuk aidatlardan söz etti. İşin açığı gözüm korktu. O nedenle bu şekilde bir sistem düşündüm ama olmaz gibi gelmeye başladı sizin yazdıklarınızdan sonra... Bakımların çok çok masraflı olmayacağını anlıyorum. Bu iyi haber... Yıllık vergisinin 300 TL olması ve başka yasal anlamda masrafının olmaması da iyi. Tekneye yapacağım ilk şey ise şöyle güzel bir mangal. Bir yandan etler pişecek, bir yandan balık tutulacak, bir yandan müzik v.s... Allah'ım çok şey istiyorum ben herhalde... Vakit ayırmışsınız tekrar teşekkür ederim. Çok yararlı oldu. Teşekkür ederim. Yukarıda da yazdığım gibi en iyisi bir barınak bulmak olacak. İskenderun Barınağı'nın aidatları v.s. konusunda hiçbir fikrim yok. En kısa zamanda araştırayım. İçten takmalar genelde daha sorunlu oluyor diye biliyorum. Bakım masrafları falan daha fazla, yanlış mı acaba?
benzinli dıştan motorun avantajları ve dezavantajları parça sayısı az (gaz ve dümen gaz teli ve dümen teli , akü) bakımı daha kolay sessiz yer kaplamıyor manevrası çok iyidir daha sığ sulara girebilirsin teknenin altında delik açmassın (jabsko için , şaft için) benzinli olması yangın çıkma olasılığını daha çok arttırıyor çalınma riski daha çok yakıt sarfiyatı daha fazla sandıklı motor avantajları ve dezavantajları az yakıt sarfiyatı çalınma riski az yangın riski az yer kaplaması gürültülü çalışması titreşimli olması şanzıman , şaft , pervane , klen , marş motoru , şarj motoru , jabsko ,dümen tertibatı gibi elemanlardan oluşması hem maliyet hem bakım hemde arıza masraflarını arttır teknenin su yapma ihtimali her zaman var manevrası kıçtan motora göre daha sınırlı olması arıza durumunda sökülüp takılması büyük sıkıntı yapması aklıma gelenler bunlar daha çok arttırabilirsiniz avantaj ve dez avantajları ben içten takma kullanıyorum ve her seferinde kıçtan takma motora geçmeyi düşünüyorum , bence kıçtan takma daha avantajlı
Rota 660 için konuşuyorum. İçten takma motor kullandığım zaman zaten teknenin kıçı büyük oranda motora ayrılacak diye tahmin ediyorum. Bu da benim işime gelmez. Teknenin arka bölümüne hasta oldum ben. Dıştan takma daha avantajlı gibi duruyor. Şöyle, Honda 4 zamanlı 50'lik bir motor güzel olur herhalde...
tohatsu motorlar geçen sene yapılan testlerde en az yakan seçildi honda nın motoru zaten efsane hatta şuan 4 zamanlı motorlara lpg bile takıyorlar zaten yavaş bir seyir ile gittiğiniz zaman çok yakmaz sizin alacağınız zevk yakıt sarfiyatının yanında devede kulak kalır sağlam bir zincir sistemi ile motoru sararsınız(çalınmalara karşı) , düşük hızlarda seyir yaparsınız hiçbir sorun kalmaz zevkinde doruklarına çıkarsınız
Çok hız yapmak gibi bir düşüncem yok. Yavaş yavaş gideyim, önemli değil. Zaten gideceğim mesafe taş çatlasa 5-6 km gibi mesafeler. En fazla yarım saat sürer. Çok da önemli değil. Yalnız çalınma meselesi gerçekten büyük sıkıntı. Tekneyi bıraktığım yerin az ötesinde büyük bir tekne durur genelde. Tekne büyük olunca motor da büyük oluyor haliyle. Sahibini tanımıyorum fakat duyduğum kadarıyla onun bile motorunu çalmışlar. Kalın zincirle tekeneye güzelce sabitlemesine rağmen çalmışlar. Gecenin bir yarısı tekneyi suya indiriyorlar ve denizin içinde zincirleri artık neyle kesiyorlarsa kesiyorlar. Motoru başka bir tekne ile alıp götürüyorlar. Tekneyi ise olduğu yerde bırakıyorlar. Sabah karaya vurunca haberleri oluyor. Yine başka bir komşunun bir yıl içinde iki adet motorunu çaldılar. Küçük bir fiber teknesi var. Motorlar da küçüktü. Aman ne olacak diye teknenin üstünde bırakıyordu. Aslında tekneleri bıraktığımız yer yazlık sitelerin önü. O kalabalıkta bile çalıyor namussuzlar. Demem o ki, eğer tekneyi her seferinde karaya çıkaracaksam motoru da eve götürmeliyim. Yoksa riskli bir iş. 15-20 bin lirayı sokakta bırakmak gibi bir şey...
Dün, ahşap teknesi olan bir arkadaşla konuştum bu konuyu. 30 bg'lik bir motorun yeterli olacağını söyledi. Yavaş da olsa gideceğin yere gidersin dedi. Aklıma yattı biraz. Zaten taş çatlasa gittiğim yer. 5 km falan. Yalnız motor 10 bg üzerine çıktığı anda "kaptanlık belgesi" almak gerekiyormuş. Emin olduğu söyledi ama bence burada bir hata olmalı. Eskiden vardı böyle bir şey ama sonradan kaldırmışlardı. Son durum nedir?