Acıkçası hiç spin avı yapmadım hem takım yok , hem cesaret yılların yemli avcılığı falan filan sonuc olarak anlamam spinden ama , takım taklavat araştırırım uzattım , Her neyse youtube kurcalarken bu makinaları buldum gayet pahalı ve bol hayranı olan bi makina . En büyük farkı sahte ,kurşun , kaşık atarken makinanın kafasında açtığımız halka yok !! Acaba benim cahilliğim mi ? yoksa Spinciler böyle takımlar kullanıyorda haberim yok yoksa geleceğin makinaları böyle mi olacak ? http://www.youtube.com/watch?v=RhyuTVvT1Kc Kendi kendime biz yıllardır o halkayı boşuna kaldırmışız arkadaş demek geçti ...
Sevgili Mert Van Staal hakikaten bugün her markadan daha pahalı satılan ve alıcıda bulan bir makaradır. Ancak bilinmelidirki artık Amerikada değilde,oda uzakdoğuda üretilmektedir. Ağır,görkemli güçlü bir alettir. Bu yaz kullanma olanağı buldum.HJatta partnerim banada Amerikaya gittiğinde alıp hediye etme niyetindende bahsetmiştir. Bunların birkaç tipi ve rengi vardır.En meşhuru gümüşi renkte olanıdır.Oysa simsiyahıda bulanmaktadır. Dediğin gibi bazı büyük tiplerinde atma teli yoktur. Ancak şunuda ilave edeyim bu yeni bir teknik değildir. 1970 Senesinde edindiğim ilk havuzsuz Daiwa 7000C makaramdada tel yoktu. Bu makara ustasının elinde iyi iş görür ancak bilmelisinizki bu makaraya sahip olmakla usta olunmaz. Sevgimle kal
Vedat abi , Benim alma gibi bir niyetim yok zaten, ne maddi imkan nede dediğin gibi o parmak hareketlerini ögrenmek için zamanım var Ama takım araştırmak bakmak , merak etmek , denemek balık avı hobisi kadar keyif veriyor . Yeni birşey görüncede böyle atlıyorum
Bu markayı takip ediyorum ve sarı ve simsiyahından çok hoşlanıyorum.Olursa vs-100 ve ya vs-150 alacağım Yalnız yukarıda Vedat Ağabeyimizin (Üstad) uzakdoğuda üretildiğini gerçeğini ortaya koymaları beni frenledi
Bana göre klepesinin olmayışı dışında bir esprisi olmayan bir makine. Sanırım normal makinelerin telini çıkarsan da aynı işi görür. Teli indirme sorunu olmadığı için atarken avantaj sağlayacaktır, fakat sararken bu kez misinayı kılavuz makarasına oturtmak gerekecektir; bu da onun dezavantajı. Benim gibi sığ su (ırmak, göl) balıkçıları için ikinci husus birinciden daha önemli. Uygunsuz (sığ, dibi taşlı, yosunlu vs.) bir yere attığınızda hemen misinayı sarmak gerekecektir. Misinayı yerine oturtmaya uğraşırsan geçmiş ola.
Vedat Abi'ninde bahsetmiş olduğu gibi yıllar evvel 1-2 Daiwa modelinde ben de görmüştüm; hatta bizim yaratıcı insanımız kilit sistemi pek iyi olmayan o günün makinalarındaki telleri atışlardaki kapanma sorunundan dolayı kesmişlerdi... Artık onlar da benim gibi görerek esinlendiler mi; yoksa kendi yaratıcılıklarını mı kullandılar bilemiyorum... Teli olmayan makina bilhassa ince misina kullananlar; yahut Alabalık avcılığı tarzı farklı ve hassas avlananlar için iyi bir durum değil... Zaten Amerikalılar bu makinaları zor isteyen büyük avlarda kullanıyorlar ve kullandıkları misinalar da oldukça kalın... Tabii bu makinaların ağır olmaları v.s. mevzuları var; tur sayımları bizlerin av şekline uyar mı bilemiyorum... Eğer böyle ağır bir makina tercih edilecek ise Daiwa Saltiga 5500-6000 veya Shimano Stella 16000-18000 gibi makinalar seçilebilir... Bu iki model de Japon tezgahından çıkma elit makinalar...
