Afyonda yaşayan birisi olarak az önce pazarda yaptığım gezide, bazıları leğenler içinde can çekişmekte olan 3-10kg arasında aynalı ve pullu sazanların mebzul miktarda satıldığını gördüm. 15 nisan itibari ile tüm batı illerimizde sazan yasağı başladığına göre bu canlı balıklar nereden geliyor? Daha kötüsü, Afyon merkezde haftada 2 kez kurulan bu büyük pazarı denetleyip ( bir kez dolaşılması yeterli olacaktır) bu yumurta döneminde yasakları çiğneyenleri yakalyacak görevliler kimlerdir. İnternetten il orman müdürlüğü sitesinde şikayetlerle ilgigli olarak ne bir telefon numarası nede bir form görebildim. Gerçekten balıkları görünce yüreğim sızladı. Yazık, yazık. Sonra balık kalmadı, çevre öldü, vs gibi gereksiz bahanelere sığınıyoruz. Çok mu zor 3 ay bu balıklara saygı göstermek.
İzmit'te yaşayan birisi olarak,bütün duygu ve düşüncelerinize katılıyorum ve Memleketimi 85 yılda böyle sorumsuz,duyarsız hale getirenlere lanet ediyorum.
sana katılıyorum bunları denetleyecek kimse yok,benim bildiğim bunları su ürünleri ofisi denetliyor ama bunlar işlerini sadece kışın tüfekle avlanan avcıları denetliyorlar göletlerde,aslında bu tür balık katliamlarından habersizler.bence bu katliamları yapanlar birer hırsızlar,doğadan çalıyorlar
sayın hocam dediğiniz acı verici görüntülere bende şahit oldum ve aynı şeyleri düşündüm. daha önce konu ile ilgili biraz araştırma yapmıştım ve derdimi anlatacak makam bulamadım çünki tarım il müdürlüğü konuyu çevre müdürlüğüne onlarda jandarmaya havale ediyor jandarma da işimizi bizemi öğretecan kardeşim diyor aslında afyondaki bazı göletlerin yakınındaki köylüler bilinçli olduklarından yada başka sebeblerden akıllı davranıyorlar ve dışardan birileri balığa geldiklerinde hemen farkedip jandarmayı çağırıyorlar ama sanırım sonra gidip kendileri tutup satıyorlar dün bir vesileyle tanıştığım adam bana gece saat 1:30 da jandarmanın kendisini göl kıyısında yakalayıp dışarı attığından şikayet ediyordu, demekki köyden bazıları şikayet edince jandarma geliyormuş. aslında bu konuda yapacak çok bişey yok herkes geleceğinden çalmaması gerektiğini bi şekilde öğrenecek.
Sayın Hocam sen benide tanırsın bu konulardaki düşünce ve icraatlarımıda bilirsin Bu konuları yıllardır düzelmeye çalışıyoruz ama sonuç ne sana söyleyeyim Bu ülkede özellikle balık avı konusunda konulan tüm kural ve yasaklar sadece ve sadece olta ile avlanan amatör spor avcılarına onun için ne Bumin hocam nese sen ve nede sizler boşa sinirlenip canınızı sıkmayın artık bu böyle gelmişşş böyle gidiyor; İş nedir biliyormusunuz Suyun başı bulanık size bize gelen tarafın arınması çok zor Anladınız siz onu Rast gele...
Geçenlerde bir akşam beni Namık aradı. "Sennur" dedi "kaçak avlanıyor adamlar ağ atmışlar, hem de koyun içindeler. Neredeyse karaya çıkacak kadar yakınlar" dedi. Telefonda söylendik ettik iki dakika, "ben" dedi, "şimdi arıyorum sahil güvenliği, burada da bekliyorum". "tamam, ara sonra da bana haber ver" dedim ben de. Neyse efendim, Namık sahil güvenliği aradı, ardından da beni... Adamlar "sizinle ilgileneceğiz" demişler. Namık da "benimle ilgilenmeyin kardeşim, adamlar koyu tarıyor, onlarla ilgilenin" demiş. Namık, "bekliyorum bakalım ne olacak?" dedi. Kapadık telefonu. Yaklaşık 15 dakika sonra telefonum bir daha çaldı. Namık'a söyleneni aynen aktarıyorum; "beyefendi, sizin gibi biri daha aradı, konuyla ilgilendik. Kendisine de bilgi verdik, size de bilgi veriyoruz. Bahsettiğiniz mahalde herhangi bir boğulma tehlikesinin yaşanması söz konusu değil. Bölge ile tarafımızdan ilgilenilmektedir." denilip telefon kapatılıyor. Tabii olarak Namık şokta, beni arıyor ve ben şoktayım. Başka söze gerek var mı bilmiyorum.
Üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkenin Denizcilik Bakanlığı yoksa, Aynı anda dört mevsimi yaşayan cennet gibi bir ülkede Çevre Bakanlığı yoksa varın daha olacakları siz düşünün
Bende bunu söylemeye çalışıyorum arkadaşlar Bir atasözü vardır ya Ha Ali Kasap; Ha Kasap Ali farkı yok anlayacağımız gibi.Geçtiğimiz yıllarda çok defalar aradık yetkilileri hele bir defasında baya bir yetki makam sahibi beyefendi hem kendisini böyle gereksiz ve sudan bir sebepten dolayı rahatsız ettiğimiz için telefonda fırçaladı hemde bırakın o insanlarla uğraşmayı onlar o köyün insanları tutacaklarda satacaklarda elbet o iş onların rızık parası asıl sizler gelmeyin avlanmayın orada görürsem elinizde ne var ne yok alır kırar o suya atar sonrada cezanızı yazarım bir dahada değil avlanmak su kenarına yaklaşamazsınız demişti ve size şaka gelecek belki ama gerçek yaklaşık 8-10 yıl oldu bu olay olalı ben dahil o günkü 4 kişilik ekipten hiç birimiz o bölgeye gitmedik.Korkudan asla değil yetkililerin verdiği cevap ve davranışın tiksindirmesinden... Rast gele...