Yeni başladım lütfen yardım !!

Konu, 'Zıpkınla Balık Avcılığı' kısmında reha81 tarafından paylaşıldı.

  1. reha81

    reha81 reha kızıl

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    188
    öncelikle herkese merhaba... zıpkınla avlanan yada dalış yapan hiç arkadaşım olmadığı için her şeyi elyordamı ile öğrenmeye çalışıyorum. bir sürü sorun yaşıyorum... zıpkınım : Apnea carbon 100 lük, palet ve gözlükler ucuz çin malı fakat denedim bir problem çıkartmadılar şimdilik... bir kere daldım 4 atış yaptım... aslında dalmak ta denmez... suya girdiğim yer çok sığ... suyun üzerinden balıklara bakıp atış yaptım.. fakat hepsi ıska... çünkü suyun üzerinde olduğum için hafif dalga beni sallıyor ve gez göz arpacık yapıp atış yapamıyorum yani nişan alamıyorum..suyun üzerinde atış yapılmaz mı ? dibe mi inmeliyim ? dibe inmenin tek yolu ağırlık takmak mı başka yolu yok mu ?... msn adresim : rehakizil@hotmail.com

    bir de zıpkını hangi periodlarda yağlamam gerek ? yoksa yağlanmıyor mu ? Herangi bir bakım gerekir mi ?
     
  2. Zıpkıncı İbo

    Zıpkıncı İbo İbrahim Can

    Mesajlar:
    2.915
    Şehir:
    Ankara
    Favori Kamış:
    Cressi, Mares, Tusa
    En İyi Avı:
    18 kg Akya
    Merhaba Reha,

    Sualti dunyasina hosgeldin. Zipkincilik dunyasina degil de sualti dunyasina hosgeldin diyorum, cunku bu is avciliktan once bir spor, cevreye saygi ve ayni zamanda sualtinin buyusunu yasama meselesidir. Yorgunluktan gozun kararincaya kadar saatlerce dalip hicbirsey avlayamadigin bir gunde bile gorduklerin ve hissettiklerin buyuk keyif verir. Yani hicbir zaman kaybetmez, hep kazanirsin. :)

    Bence kendini ve malzemeni kucumsememelisin. Herkes bu ise senin gibi basit birkac malzeme ile baslar, zamanla ihtiyaclarina ve kosullarina gore malzemeyi gelistirir. Mesela ben bu ise baslayali herhalde yirmi sene olmustur. Babamin eski bir tufegi vardi, hatirliyorum. Yilmaz marka, 75 cm filandi sanirim, uclu uc paslanmaktan sise kaynamis ve egilmis haldeydi. Ip desen kayalara surtunmekten zedelenmis, koptu kopacak... Ben ilk baligimi onunla avlamistim. Suyun boyu gecmedigi bir kumlukta ufak bir mirmir vurmus ve babamdan "aferin" almistim. O gun babamin "artik sana bir zipkin alsak iyi olacak" dedigini hatirlarim. Ertesi gun ayni model ama yepyeni bir Yilmaz tufegim olmustu. Bu arada Yilmaz`in hakkini verelim, zira tufekleri kalitelidir. Paletleri de az kahrimizi cekmedi yillarca...

    Zipkin avciligi temelde agirlik kemeri ve nefes kontrolu ile asagi inerek yapiliyor olsa da satihta zipkinla avlanmanin keyfi baskadir. Bazi balik turleri vardir ki bunlari avlamak icin zaten cogunlukla su ustunde olman gerekir. Ornegin kefal. Has kefal, altinbas kefal gibi nispeten kaliteli turlerin suruler halinde kiyiya yakin yerlerde avciligi cok keyiflidir. Surunun icinden gozune kestirdigin en buyuk baligi kovalayip atis yapacagin en uygun ani yakalamaya calismak cok zevklidir. Herseyden once nefesini tutmak zorunda degilsin. Tek yapman gereken avi urkutecek ani hareketlerden kacinmak ve paletlerini suyun icinde cirpmak. Hizli gideyim dedikce palet cirpisin suyun disina tasar ve bu ses baligi urkutur. Kefal surusu ne kadar kalabaliksa hedefe yaklasmak ve atis sansi bulmak o kadar kolaydir. Bazen kefal surusu icinde bir levrek olur, uyanik saklandigini sanir, ama sekil ve renk farki nedeniyle kefallerin arasinda adeta sana "ben buradayim" der. Senin gozun de dogal olarak kefalleri gormez, levrege yonelirsin. Iste o anda anlarsin ki levrek baska birsey, kefal gibi degil, cok daha akilli. :) Levrek bir anda kefallerden ayrilir, firlar gider aciga dogru, atis yaptin yaptin, yoksa kefallere donersin, tabi hala oradalarsa. :)

    Satihta gezinirken bazen cipuraya rast gelirsin, mirmir, belki karagoz, sansin varsa eskina cikar karsina. Mevsimine gore hic ummadigin buyuklukte baliklara rastlayabilirsin. Ben ilk yillarimda kocaman bir akyayi denizin bitip karanin basladigi noktaya iki metre kala, kayalarin arasindan firlarken gormus ve refleksle tetige basmistim. Ben onu gormeden hayvan beni farketmis olacak ki, aciga dogru firlamisti. Yani onume dogru. Hayvanin kuyruguna dogru isabet ettirebilmistim ama sonuc alamamistim. Uclu uc takili, ilk centige kurulu ufak bir zipkinin firlattigi sis hayvani ancak oksamis :) olsa gerek, heyecan ve korku karisimi bir duygu ve elimde bos bir sis ile kalakalmistim :) O buyuklukte bir baligi ilk kez suyun altinda goruyordum ve onun akya oldugunu sonradan ogrenmistim.

    Satih avciliginda en onemli husus surekli etrafi kontrol etmektir. Etrafi, yani suyun icindeki baliklari ve suyun disinda olabilecek tehlikeleri kontrol etmek. Kiyida yaptigin satih avciliginda surekli sesleri dinlemelisin. Arada bir de basini sudan cikartip cevrene bakmalisin. Yakinindan gecen bir teknenin motor sesini suyun icinden duyabilirsin ama disaridan gormek daha saglikli olur. Zira zipkincilar icin en buyuk tehlike motorlarin pervanesidir. Kendi guvenligin kadar diger insanlarin givenligi de onemli tabi. Dolayisiyla arada bir basini suyun ustune cikartip cevrede yuzen insan var mi diye bakman lazim. Malum zipkin var elinde...

    Sordugun soruya gelince... zipkin yaglamak diye birsey yoktur. Yani av tufegi gibi dusunme. Tabi ki tufek ve diger tum malzemenin bakimini yapmalisin. Tufek aluminyum, plastik, mika, silikon ve bazen ahsap malzemeden uretilir. Paslanmamasi, uzun omurlu olmasi, saglikli avlanmana imkan vermesi icin her avdan sonra tatli su ile yikamalisin. Bu sadece zipkin icin degil, tum dalis malzemesi icin gecerlidir. Tuzlu su hepsine zarar verir. Ayrica uzerlerinde iz birakir. Eger "malzememi yaz sonunda kaldiracagim ve uzun sure kullanmayacagim" diyorsan, tatli su ile (mumkunse kirecli olmasin) yikayip kuruladiktan sonra palet ve maskeni pudralayabilirsin. Bu islem malzemenin omrunu uzatir. Tufegin karadayken rutubet almayan yerde muhafazasi uygun olur. Zira piyasadaki bir cok marka tufek kolayca paslanan malzemeden uretiliyor.

    Bunun disinda aklina takilan konular olursa cekinmeden sor, elimden geldigince yardim etmek isterim.

    Rastgele...
     
    Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı: 15 Mayıs 2009
  3. reha81

    reha81 reha kızıl

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    188
    ... yazı okadar güzeldi ki iki defa okudum. Bir edebiyat fakültesi mezunu olarak denizin insanlara her zaman şiirsel bir şeyler kattığını düşünmüşümdür...zaten en sevdiğim yazar halikarnas balıkçısıdır... dilerim sizin babanızla yaşadıklarınızı bende oğlumla yaşarım... babamı küçük yaşta kaybettiğim için bu tip hikayeler beni mutlu eder. 28 yaşındayım... sualtı dünyasının beni ne kadar heyecanlandırdığını kelimelerle anlatmam mümkün değil... korkuda var bir yandan zıpkına olabilecek kazalara... ama nedenini bilmediğim bir şey benim korkularımı bastırıyor... her seferinde daha fazla risk alma duygusuyla kooşuyorum denize... ibrahim abi tanıştığımıza memnun oldum...cevap için teşekkür ederim...
     
    Son düzenleme: 16 Mayıs 2009
  4. kaşıkçı

    kaşıkçı FARUK

    Mesajlar:
    734
    Şehir:
    KDZ. EREĞLİ / ZONGULDAK
    Favori Kamış:
    Hafif olsun kolum ağrıyor sonra. Reklama gerek yok.
    Favori Makine:
    O da hafif olsun. Çok dandik olmasın.
    En İyi Avı:
    Dardanel ton 3'lü paket
    bende iki defa okudum. benim gibi 3-5 metreden fazla dalamayan insanlar için çok faydalı bir yazı olmuş, yazıyı okurken sanki beni anlattığınızı sandım bir an. ayrıca yeni başlayan birine çok profesyonel zıpkınlar, malzemeler (ki bunların fiyatları genelde uçuyor) tavsiye etmediğiniz ve "yılmaz"ında hakkını teslim ettiğiniz için çok teşekkürler. umarım bende merak ettiğim hususları sorabilirim size.
     
  5. Ronder

    Ronder

    Mesajlar:
    337
    Şehir:
    Samsun
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    3 kg civarında
    Teşekkürler aydılantı bilgileriniz için
     
  6. Zıpkıncı İbo

    Zıpkıncı İbo İbrahim Can

    Mesajlar:
    2.915
    Şehir:
    Ankara
    Favori Kamış:
    Cressi, Mares, Tusa
    En İyi Avı:
    18 kg Akya
    Reha, Faruk ve Onder...

    Sagolun arkadaslar... Sizlere yardim edebilirsem ne mutlu bana. Konu deniz ve balik olunca siz sormadan anlatmak geliyor icimden. :) Merak ettiginiz ne varsa sorabilirsiniz. Bu konularda bildigim ve yasadigim ne varsa paylasmak isterim. Zira benim inancima gore bilginin kiymeti paylastikca artar. Bizim toplumsal hastaliklarimizdan biri de maalesef bildigini kendine saklamak ve baskalarina karsi koz olarak kullanmak galiba. :(

    Neyse felsefeyi birakalim da sualtinin buyusune donelim. :) Reha, umarim hepimiz bir gun cocugumuzla o buyulu dunyayi paylasiriz. Fakat korkarim ki biz boyle bilincsiz avlanmaya ve cevreye saygisiz davranmaya devam ettikce cocuklarimiz o guzelim sinaritleri, sivriburun karagozleri, minekoplari sadece ansiklopedilerde gorebilecekler. Ben kucukken balik turlerini ansiklopediden bulur okurdum, simdinin cocuklarinin ise oyle cilt cilt ana britannicalara filan ihtiyaci yok. Fareyi bir tiklatiyor, wikipedia veriyor ne isterse. Simdi bir de uc boyutlu sualti simulasyonlari cikmis ki, yeni nesil artik hic bilgisayarin basindan kalkmadan denize gitmis, suya dalmis, baligini avlamis saniyor kendini. Eee nerede kaldi bi isin buyusu?.. Suya girip azicik korkacaksin, usuyeceksin ki cefasini cekesin, yorulup tam sudan cikarken vuracaksin levregi ki sefasini suresin. :) Ama nerdeee... Ne diyelim, sonumuz hayir olsun...

    Reha, aman ha o buyuye kendini fazla kaptirip guvenligi elden birakma. Umutma ki avlayacagin en buyuk balik bile senin ve cevrendekilerin guvenliginden degerli degil. Icinde her zaman heyecanla karisik bir korku olmasi iyidir. Boylece adrenalin salgilarsin bolca, fena mi? :)

    Faruk, sorularin olursa her zaman beklerim. Sadece gunu gunune yanitlayamazsam kusura bakma.

    Tanistigimiza memnun oldum arkadaslar, saglicakla kalin..

    Rastgele....
     
    Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı: 16 Mayıs 2009
  7. kilicbey

    kilicbey İsmail Kiliç

    Yaş:
    54
    Mesajlar:
    1.719
    Şehir:
    İSTANBUL
    En İyi Avı:
    MIRMIr. 1.5 Kg LEVREK2 Kg Köpekbalığı 1 metre.
    Merhaba İbo kardeş. ,seninde belirttiğin gibi su altı dünyası bambaşka bir dünya . Yıllarca gümüşyakada kıyıdan olta attım ve yüzdüm. Ne zamanki gözlükle dalış yaptım , aman allahım dedim bu nasıl birşey böyle altımda mırmır , kefal, levrek, ispari ve bir bulut halinde gümüş sürüsü, insan büyüleniyor ,3 saat sudan hiç çıkmadan bu güzellikleri seyrettim.Avlanan herkezede hiç değilse bu duyguyu bir kere yaşamalarını tavsiye ederim. Belki bu yazdıklarım arkadaşımızın sorularıyla ilgisi yok onunda beni afedip hoşgörüyle karşılayacağını umarak yazdım , hepinize saygı ve sevgilerimle bol ve neşeli avlar.
     
  8. Zıpkıncı İbo

    Zıpkıncı İbo İbrahim Can

    Mesajlar:
    2.915
    Şehir:
    Ankara
    Favori Kamış:
    Cressi, Mares, Tusa
    En İyi Avı:
    18 kg Akya
    Selamlar Ismail hocam,

    Soylediklerine katilmamak elde degil. Suyun altini yasayan bilir demek lazim herhalde. Herkesi bu buyulu dunyaya davet etmek lazim. Fakat su da bir gercek ki zipkinci ile oltacinin dunyalari farkli. Biz yine de oltacilarin isine karismayalim, onlar da oyle mutlular nasil olsa.

    Rastgele...
     
    Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı: 17 Mayıs 2009
  9. kaşıkçı

    kaşıkçı FARUK

    Mesajlar:
    734
    Şehir:
    KDZ. EREĞLİ / ZONGULDAK
    Favori Kamış:
    Hafif olsun kolum ağrıyor sonra. Reklama gerek yok.
    Favori Makine:
    O da hafif olsun. Çok dandik olmasın.
    En İyi Avı:
    Dardanel ton 3'lü paket
    Ne demek abi kusura bakarmıyız bak ben bile yazdıklarını bugün okuyabildim :)
     
  10. ıceman

    ıceman orhan

    Mesajlar:
    308
    Şehir:
    izmit
    En İyi Avı:
    kefal,zargana,lüfer,mırmır
    Arkadaşlar satıhta avlanma diye birşey yoktur :) buna benzer bir kaç tarz vardır ama bahsettiğinizden oldukça farklı :) bir kere çok şanslı olmalısınız hemde inanılmaz derecede :) yoksa bahsettiğiniz gibi denizin büyülü dünyasını görür ama kuyruk göremezsiniz :))) lütfen bu fevri olarak nitelenebilecek çıkışımı bağışlayın ama bunlar forumu okuyanlar için yanlış yönlendirmeler.. Sabitlenmiş konulara bir göz atarak bu değerlendirmeleri yapmanızı öneririm ;) sağlıcakla dalın :)
     
  11. reha81

    reha81 reha kızıl

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    188
    peki ne yapmamız gerekiyor... yani ağırlık olmadan olmaz mı ?
     
  12. Zıpkıncı İbo

    Zıpkıncı İbo İbrahim Can

    Mesajlar:
    2.915
    Şehir:
    Ankara
    Favori Kamış:
    Cressi, Mares, Tusa
    En İyi Avı:
    18 kg Akya
    Huseyin bey,

    Arkadasimiz bu ise yeni baslamis. Satihta zipkinla avcilik yapiyor ve bundan keyif aliyor. Kendisinin ve cevresinin guvenligine dikkat ettigi surece de bu sekilde avlanmasinda sakinca yok. Zamanla agirlik kemeri ve nefes kontrolu ile dip avciligini gelistirebilir. Sizin "satihta avlanmak diye birsey yoktur, bunlar okuyanlari yanlis yonlendiren seyler" demenize anlam veremedim. Herkesin zipkin avciliginda ayni teknigi kullanmasi sozkonusu olamaz. Su, fiziki cevre ve mevsim sartlarina gore, ayrica baligin cinsine gore her avci kendi teknigini gelistirebilir. Arkadasimiz tabi ki bunu yaparken burada onceden belirtilmis tekniklerden yararlanacaktir. Fakat satihta avlanmaktan keyif aliyorsa ve bu sekilde balik da avlayabiliyorsa sorun yok demektir. Kaldi ki hic asagi inmeden de gayet guzel avlar yapilabildigini hepimiz biliyoruz...

    Selamlar, saygilar...
     
    Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı: 24 Mayıs 2009