26-27 Mayıs'ta Almanya'daydım, hafta sonu Elbe nehri kıyısında Bleckede'de yaşayan balık avı rehberi arkadaşım Jörg'ün yanına gittim. Niyetimiz hafta sonu Elbe kıyısında sudak avlamaktı. Benim dışımda 6 kişi daha vardı, grup kalabalıktı yani. 25'i cuma akşamı gece yarısı gibi Jörg'ün evine vardım. Bir diğer arkadaşla birlikte evinde misafir kalacağım. Jörg yoldayken mesaj atmış, saman nezlem azdı ben yatıyorum anahtar kapının yanındaki dolapta diye. Hadi hayırlısı dedim, saman nezlesi azdı mı Jörg'den hayır gelmez Neyse ertesi sabah ayaktaydı, herkesle tanıştık. Neşeli bir ekip, biri biraz ukala ama olacak o kadar Kahvaltı sonrası yola çıktık. İlk avlağa geldik ve hemen oltaları kurup sahteleri suyla buluşturduk. Yöntem klasik "tembeladam" yöntemi. Ancak sudaklar nazlıydı, ilk günün avı çok ağırlıkla turnalardan oluşuyordu. İşte birkaç örnek : Bu arkadaş 94 cm idi Bu da 91 cm idi Bu da 83 cm idi yanlış hatırlamıyorsam Tam da hava sıcaklığının tavan yaptığı bir hafta sonuna denk gelmiştik. Tulumun içinde haşlanayazdım, bankodan bankoya geçişlerde tulumu giyip aralarda çıkarttım hep. Biraz uğraştık ama en azından pişik olmadık ) İlk gün benim açımdan şanssız geçti Arkadaşların hepsi birşeyler yakalamıştı, bana ise bir-iki kuruk vuruşunun dışında birşey denk gelmedi .Hırsız kullanmadığımız için, jig iğnesinin çok arkasına gelen bu kuyruk vuruşlarını değerlendirmek mümkün olmuyordu. İlk günün akşamı üç arkadaş gittiğimiz Yunan lokantasında patlayasıya yediğimiz bir yemekle sona erdi. Lokantada yemeklerin neler olduğunu nedense almanlara ben tercüme ettim ) Pazar günü benim için aslında yarım gün, saat 14.00 gibi dönüşe geçmem gerekiyordu. Jörg "sen son günlerin adamısın" diye bir yandan gaz veriyor, bir yandan da herkese geçen tuttuğum sudağı anlatıyordu. Neyse at-çeke başladık gene, arkadaşlar bir iki üç derken bayapı bir yol aldılar, bende hala tık yok ... Derken bankonun burnundan iyice açığa yaptığım bir atıştan sonra, biraz da dalgın bir şekilde tembeladam tarzı çekerken birden balık bindi oltaya, ama sudağın klasik "tok" diye vuruşuyla değil de biraz künt ama çok ağır bir şekilde. Akıntıya karşı zorlukla çekiyorum, tam sınırında geziyor. Akıntıya tam girerse takımı koparabilir veya iğne sağlam yere oturmadıysa ağzını yarıp boşalabilir. Ağırlık çok fazla ama kafa da atmıyor, pasifist bir balık ) Kıyıya iyice yaklaştığı halde hala yüzeylemedi, boyunu göremedik. Tam o sırada kafa atmaya ve tekrar akıntıya doğru gitmeye başladı, kalama oldukça sıkı olduğu halde makaradan misina alıyor... Karşı durup kıyıya yaklaştırdım, nihayet yüzeye geldi - iğne sırtına girmiş, misina bir tur gövdeye dolanmış! Kaçması mümkün değil hooked Tabii bu kadar büyük ağırlığın ve direncin nedeni de anlaşılmış oldu, balık sahteye kafa atıp döndüğü sırada tasmayı yiyince iğne sırtına girmiş. yine de fena değil, o turda yakaladığımız en büyük sudaktı, 74 cm. İşte fotoğrafları : Aynı gün yakalanan diğer birkaç balık (sudak 69 cm) : Burada gördüğünüz (ve görmediğiniz) tüm balıklar fotoğrafları çekildikten sonra geri salındı. Geri salma suya geri atma şeklinde değil, hayvan kendine gelip kendi gücüyle düzgün şekilde yüzerek uzaklaşana kadar onu kuyruğundan ve gövde altından tutmak, hafifçe ileri geri hareket ettirerek solungaçlarından su geçmesini sağlamak şeklinde oluyor. İşte bir örnek : İlk yakalanan turnanın geri salınışı Yurtdışındaki balık avlarımı paylaşmaktaki amacım, amatör balıkçılığın kurallara uyularak ve avlaklar korunarak yapılması, limit altı balıkların, yenemeyecek fazla balıkların ve özellikle anaç özelliğe sahip kaliteli genleri olan trofe boyundaki büyük balıkların zarar verilmeden geri salınması durumunda benim gibi ortalama beceriye sahip, senede toplam 10-15 günden fazla balığa çıkamayan birinin bile ne kadar güzelavlar yaşayabileceğini göstermek. Yurtdışında tatlı suda tuttuğum tüm balıkları, denizde de limit altı balıkların hepsini geri bıraktım. Türkiye'de de aynısını yapıyorum. Herkese de yapmalarını tavsiye ederim. Rasgele
Tebrikler Ergiz kardeşim, gerçekten çok heyecan verici bir av gerçekleştirmişiniz. Selamlar, sevgiler hoşça kalın.
Tebrik ederim Ergiz abi ama onlar Turna değil, sudak dediğin balıklar da sudak değil. Onlar başka bişey abi. Nedir henüz bilmiyorum ama bu kadar büyük sudak ve turna mı olur. Tebrik ederim çok baba balıklar. Ayrıca örnek bir rapor olmuş. Biraz uç bi örnek ama. Ben bile örnek almakta zorlandım... Hey maaşallah... Dahasına rastgelsin, süper...
......Burada gördüğünüz (ve görmediğiniz) tüm balıklar fotoğrafları çekildikten sonra geri salındı....... Bunu ozellikle belirttiginiz icin kendi adima tesekkur ederim. Tutulan balik bir karis da olsa, bir metre de olsa, limitleri filan dusunmeksizin, bu isin bir spor oldugunu bilerek, karin doyurmak icin degil de dogayla, balikla butunlesmek icin yapildigini dusunup keyif almak.... oyle olunca da avlaklarin dogal zenginligi ve avciyi odullendirisi... :thumb: Tebrik ederim Ergiz bey. Harika bir gezi oldugu belli. Nefis bir rapor, elinize saglik..
hey maşallah biz türk milleti olarak ancak uzaktan seyrederiz bu güzel manzaralarıo bilinç seviyesine ulaşmak için daha çok zamanımız var bizim sizlere rastgelsin
Volkan, ağzımdan aldın vallahi Cem Yılmaz'ın dediği gibi 'Aga bu nedir' Harika görüntüler. Darısı buralarda da, bu boylarda sudak yakalamaya Ayrıca, bu rapor bence sabitlenmeli
muhtesem bir av geçmis. iste memeleket sularimizda niye boyle baliklarin nadiren çiktigina kanittir bu av. avrupanin birçok bolgesinde avlaklar boyle. daha yeni yeni tatlisuya heveslendigim için arastiriyorum. bunlar gibi senatorler ve SUDAKlar ( bu koca baligi kucuk harfle yazmak bile yanlis ) hayal degil.
vallah 10 numara av olmuş abi paylaşım için teşekür ederim ağzımın suyu aktı o boydaki balıkları görüncehihi bizde nerdeeeee yedik bitirdik,olanınında cüğünü tüketmiye uğraşıyoruzhihi
Ergiz bey sayenizde gözümüz gönlümüz açıldı.Şunu birkez daha anladımki avrupalı devletlerin sürdürülebilir avcılık için çok sıkı denetim ve önlemlerinin başarısı kanıtlanmış oldu.Darısı bizim gibi cahil toplum ve 3. sınıf ülkelerin başına.Böyle balıkları Türkiyede yakalasalar salmayı bırakın orayı ağlarla doldururlar.Tebrikler :thumb:
Volkan teşekkürler, özellikle turnalar iriydi. Sudaklar oralar için "orta üst deste" diyebileceğimiz boylarda. Umarım bu boyda balıklar ıbir gün bizim sularda da yakalayabiliriz. Rasgele
Çok teşekkürler, arada bir yakaladığın avın tadına bakmakta hiçbir sorun görmüyorum ama - ufaklar daha büyüyecek - en büyükler en kaliteli genlere sahiptir, çok yumurtlarlar ve kart balığın tadı da güzel olmaz => babaları/anaları salalım - bütün mahalleyi doyurmak gibi bir görevimiz yok, kendi yiyeceğimizden fazlasını salalım kuralları çerçevesinde Rasgele
Çok teşekkürler. Bence herkes başkasının ne yaptığına bakmadan, "tek enayi ben miyim" demeden üzerine düşeni yapartsa ciddi yol alırız. Zamanı kısaltmak elimizde ) Rasgele
Çok teşekkürler, Adana avlakları bu boyda ve daha iri sudaklar için çok uygun bence. Umarım "bugün bırak, yarın gene yakalarsın" olumlu sonuç verir de hepimiz daha keyifli avlar yaşarız. Rasgele
Çok teşekkürler. Ben Büyükçekmece gölüne gidiyordum epey bir zaman önce, eskiden güzel tatlısu levrekleri çıkardı. Bunun dışında da çok çeşitli su canlıları olan keyifli bir yerdi. 2007'de kuraklıkta göl çekilince kalan su birikintisinde acımasızca avlanıldı, bir de üstüne yakalı ağları trol gibi çekerek koca gölü dilim dilim taradılar, e kardeşim balık değil ot kalmaz tabii. Yeni yeni canlanıyor ama balıkçılık baskısı fazla. Artık gitmiyorum göle, içim acıyor. Rasgele
Teşekkürler Kadircim, Antalya'ya gelirsem arayacağım müsait olursan levreğe gideriz birlikte, işin ustasıyla avlanmak bana keyif verir. Rasgele
bizimkilerde izin verse balıklar büyüse bizimkilerde büyük balıklar alabilecek ama yok yasal sınır 15cm dense 15 cm i alıp götürürler öyle bi millet olduk.bu arada tebrikler çok güzel bi av olmuş.turnalar şahane.