cümleten sa ailem.sizlerle paylaşmak istediğim bir konu var değerli zamanınızı almadan hemen sorumu yöneltip yine değerli cevaplarınızla beni yönlendirmenizi önemle rica ederim şimdiden tşkler.sürekli bohçacı diye tabir ettiğimiz sözde balıkçıların uğrak yeri olan bir gölet var.ve burada çıkan yoğun turna balığığının olması sebebiyle (hepsi limit altı bu balıkların)hemen hemen hergün yoğunlukla kişi başı her avlarında 30 40 ın üzerinde balık alan oluyo olta avcıları içinde geçerli bu sene aşırı balık yoğunluğu olmuş bu gölde fakat insanlar aldırış etmeden hem limt altına önem vermiyo hemde limit sayısına aldırış etmiyo gelen 30 40 turnayla evine dönüyo bu konu bizi bir hayli rahatsız etmiştir.ben ve ekibim bu hafta sonu bu gölete gidip elimizden geldiği kadar turna yakalayıp (limit altı üstü fark etmez)onları canlı bir şekilde başka bir gölete aktarmak istiyoruz aksi taktirde sürekli uğrak bir gölet olduğu için balık nesli burada ciddi derecede zarar görecektir.balıkları şuanki göletten alıp başka bir göle aktarmamızdaki sebepte hem balığa daha rahat bir yaşam suna bilmek hemde bu göle atılmış israil sazanlarının(istilacı sazanların)bu gölete fazla zarar vermesininde bir nevi önüne geçmiş olucaz.şimdi sizlerden öğrenmek istediğim konu bu şekilde ekip arkadaşlarımla yürüteceğim faaliyet olumlu mu yoksa olumsuzmu olur.yanlış bir hareket içinde olabilirmiyiz lütfen bu konu hakkında acil cevap tşk ler.çünki bu duruma artık dayanacak gücümüz kalmadı.bu arada göletteki balıklar ağ yöntemi ile deil tek iğneli sasi lerle yapıcaz bu şekilde yakalanan balıklara fazla zarar vermeden yeni gölete sağ bi şekilde sağlıklı bi şekilde bırakmış olucaz şimdiden tşkler.
Zahir, Öncelikle, Balık taşıma ve başka suya aşılama işi, gerekli bilimsel çalışmalar yapılmadan ve gerekli kurumların izni olmadan yapıldığında (ikisi birlikte olmalı) , 2/2 tebliğ ve su ürünleri kanununa göre suç olmakla birlikte, çok tehlikeli bir iştir. O bahsettiğin gölet neresi bilmiyorum ama, bahsettiğin bohçacılık durumlarıyla karşılaştığında doğrudan jandarmayı arayarak ihbarda bulun. Yazılacak birkaç ceza caydırıcı olacaktır. Ayrıca, Ankara'daki balıkçılık derneklerle ilişkiye geçersen sana bu konuda yardımcı olacaklardır.
Bence de kontrolsüz ve bilinçsiz bir aşılama faydadan çok zarar getirebilir.Zaten Nuri arkadaşımızın belirttiği gibi bu suç teşkil eder.Yani kaş yapayım derken göz çıkartmış olabiliriz.En doğru çözüm jandarmaya konu hakkında bilgi ve ihbar da bulunmak diye düşünüyorum,yada yapanlara Allah ne verdiyse kafa göz dalmak
Baliklari tek tek yakalayip baska gole nakletmek olacak is degil. Fiiliyatta cok zor, hukuken de basinizi yakacak bir durum. Bohcacilari inatla sikayet edin. Arkadaslar da ayni yonde gorus belirtmisler zaten.
Zahir bu olay hem suçtur hemde tabiat ana adına yapılması son derece sakıncalı bir iştir.. bizde gözden kaçıyor ama yabancı ülkelerde çok agır yaptırımları var .. az çok doga açısından bir kaç kelime edeyim. İç sularda yaşıyan balıklar, yaşadıkları ortama uyum saglamış canlılardır.. biz insanları eli ile bu türleri başka bir yerler aktarma vs gibi durumlarda dengeleri bozmuş oluruz..Balıkları yaşadıkları ortadaki uyum konusunda birden fazla etmen vardır - su sıcaklıgı -suyun kiması , suyun özelliği, limnoloji nedir diye araştırısan iç sulardaki su özellik farklarını orda görürsün -farklı türlerin birbiri ile ilişkisi - dip faunası - besin degeri vs.. bu işler bilim insanlarının oluşturdugu bir heyet - komisyon tarafından aşatırmalar ve çıkacak sonuç raporuna göre resmi makamlarca veya izin verdiği kurumlarca yapılır.. mesela , bazı yörelerimizde koop.lara verilmiş iç sularda bilinçsizce balık aktarımları yapılmış ve istenmiyen sonuçlar çıkmıştır ortaya.. bu çok önemli ve hayati bir konudur..
bahsettiğin israil sazanı ne yazıkki ankara etrafında birçok barajda hızla yayılan sazanı kadifeyi kısaca turna dahil bütün balıkları kurutan bir tür yani onun olduğu yere turna atarak bitiremezsin ama hassas bir konuya değinmişsin teşekkürler
son dediğine ben de aynen katılıyorum yada sövecen kaçacan işin şakası bi yana umarım önlerine geçerizyorumun uyarıların içn tşkler
anladım abi bizde belki yardımcı olauruz bu konuda balıklara die düşünmüştük ama demekki yanlış iş yapıcakmışız gerçi dediğim gibi sizlerden fikir almadan böle bi işe kalkşmamız söz konusu deildi zaten abi uyarıların bizleri bilinçlendirdi şimdiden tşkler abi saolasın bu arada niyetlendiğim büyük turna için hala çalışmalarım devam ediyo umarım yeni av hikayemle karşınıza çıkıcam abi
ben de bu olayı şiddetle kınıyorum. Ve tatli su balığından anlamadığım için bir öneride de bulunamıyacağım ama en iyi yöntem skymont abinin dediği gibi jandarmaya bildirmek olmalı.
Herkese Selamlar, Görüş bildiren ve konuya hakim oldukları yazdıklarından da belli olan arkadaşlar ve abile muhalif olmak maksadıyla değil ama, neden hemen karşı çıkmışsınız bu taşıma işine anlamadım. Şöyleki; Zahir arkadaşımız ve arkadaşları bu işi yapmadıklarını varsayarsak, -Zaten bu durum Ankara ve çevresinde yayılmıştır, bu sezon değil daha bir-kaç sezonda bu furya devam edecektir. (XXX Gölünde Kum Gibi Turna Varmış) cümlesi Ankaralı balıklçıların arasında şehir efsanesi olmuştur bile. Bu arkadaşlarımız balıkların bir kısmını dedikleri gibi taşıyarak kurtarmazlarsa malesef bohçacılar büyük bir kısmını taşıyacaklar. (Evlerine). -Jandarmaya haber verin demişsiniz. Bilmiyorum hiç böyle bir girişimde bulundunuzmu, ben her olumsuz durumda Jandarmaya haber verdim (Yaklaşık 20 sefer aramışımdır.) Pekii kaçında geldi Jandarma biliyormusunuz sadece 2 kez. Yani oran %1. Hatta belki dahada düşük. Velevki gelse bile zaten sadece gelmek için geliyor. Ben görüyorum koyun diğer yakasında tırıvırıları sayamıyorsunuz bile fakat Jandarma yola en yakın yerdeki 100-200 metrelik bir kısmı kontrol edip gidiyor. Hadi bundanda geçtim Bohçacılar zaten yaptıkları işi bilerek yapan adamlar onada bir çözüm buluyorlar. (Yöntem öğretmemek için yazmıyorum) -Diğer taraftan, diğer gölde de İsrail Sazanı oradaki balık varlığını tehdit ediyormuş arkadaşların dediğine göre ki o balık varsa bu doğrudur. Turna bırakılmasa bile o gölde zaten artık İsrail sazanı istilası muhakkaktır. Turna bırakmanın zararı ne olacaktır ben tam olarak anlayamadım, bilgili arkadaşlar, abiler zaralarını açıklarlarsa sevinirim. -Son olarak Turnaların taşınacağı gölün büyüklüğünün yada küçüklüğünün hiç önemi yokmu bu konuda. Bunuda bilen arkadaşlar ve abiler açıklarsa sevinirim. İlk iki madde tamamen şahsi fikrimdir ve malesef iç su olta balıkçılığının içine düştüğü sorunlar sarmalını bi nebze olsun yansıtmaktadır. Ve kimseye muhalefet değildir.
MADDE 8 – (1) Çizelge-1’de yer alan içsularımızdaki ekolojik açıdan potansiyel sakıncalı balıkların kontrolsüz ve izinsiz olarak canlı nakledilmesi ve başka kaynaklara bırakılması yasaktır. Çizelge 1: Gökkuşağı alabalığı Oncornhychus mykiss Ülkemiz iç sularının hiç birinin doğal türü değildir. Kültürü yapılan bu balık kendi kendine üreyemez. Doğal balık türlerinin yumurta ve yavrularını yok eder. Hastalıklara karşı son derece dayanıklı olup, özellikle hassas olan doğal alabalık türlerine hastalık bulaştırma riski taşır ve doğal türlere karşı yem rekabetini lehine geliştirir. Turna Esox lucius Bu tür tatlı su yaşam zincirinin en üst halkasındadır. Her türlü kirlilik ve yaşam şartına kolay adapte olabilir. Bırakıldığı bir su havzasından temizlenmesi mümkün değildir. Bu tür ülkemizin doğal türü olmakla birlikte, bırakıldığı bir su havzasından temizlenmesi mümkün değildir. Tatlısu levreği Perca fluviatilis Aşırı etçil bir türdür. Diğer balık türleri üzerinde baskı oluşturur. Bu tür ülkemizin doğal türü olmakla birlikte, bırakıldığı bir su havzasından temizlenmesi mümkün değildir. Yukarıdaki yazı tebliğ 2/2'den. Uyarmak isterim. Selamlar...
Güzel Fikir Olta balıkçılığını korumak için güzel bir fikir; ama salınacağı yer gerçekten çok önemli, barajlara salarsanız vay sazanın haline, içeçek suyumuz kalmaz ankarada, fikriniz güzel elimden gelen yardımı yapabilirim,
Hamza son olarak, iç sularda balık nakli bu forumdaki hiç bir üyenin olur olmaz şeklinde yorum yapmasına olanak verecek kadar kolay basit değildir..... bu olay bir ekip işidir bilim insanlarının işidir zaman ve çalışma sonucu karar verilecek bir konudur.. Yada, düşman bilineni bir başka düşmanla altetmek he diyince olacak iş değil..
Durum boyle olunca, iyi niyetli vatandas "denetimden sorumlu kolluk kuvveti gorevini yapmayinca gorev bize dustu, mahallenin delikanlilari toplandik, bohcacilara baskin yaptik, once kibarca uyardik, ters yanit alinca da yer misin yemez misin, verdik sopayi, verdik odunu, digerlerine de ibret olsun dedik, iyice bir benzettik " dese kim suclayabilir? Yazik