Pek mataf bir av olmasa da aranıza katılışım adına son yaptığım avın raporu göndereyim istedim. == Artık palamut ve lüfer öncesi ısınma turlarına geçtik. Palamut ufak da olsa görünmeye başladı ancak avlanacak hale gelmeleri için biraz daha büyümeleri lazım. Lüfer için de kaşık ve yapay yemle denemelerimiz henüz sonuç vermedi ama onun da eli kulağındadır. Biz de bu sırada denizden boş dönmemek adına izmarittir, mezgittir oyalanıyoruz. En son Pazar günü akşam üstü hava kararmadan 1,5 saatlik bir deneme yaptık. İrili ufaklı izmarit ve tek tük istavrit vardı. Hasılat olarak da izmarit, istavrit, mezgit ve haniden oluşan karışık bir av oldu. Yem olarak midye ve hindi ciğeri kullanıldı. Hindi ciğeri tek başına olmasa da midyelerle beraber kullanıldığında iş yapıyor, yoksa tek başına balığı oltaya pek çekmiyor. Herkese rastgele,
gene bi yerde takıldım ben. o hani'yi pişirmek için pulunu soyacaksın, derisini tulum çıkaracaksın, bağırsağını alacaksın. geriye ne kalacak. yerken kafasını ve kuyruğunu da atacaksın. tamam. basınç ve vurgun olayı. sağ çıkmıyor sudan. hiç olmazsa deniz mafyasına verseydiniz... bakınız (http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=2566)
Kutup balikcisi Arif cok guzel fotoydu o,alistirmisin tayfayi tekneye,o bulursu seni okyanusa ciksan!!!
Balığın yüzme kesesini patlatıp geriye salsaydın gibi bir eleştiriyle gelseydiniz belki bir parça anlam verebilirdim ama bu dediğinize hiç bir anlam veremedim. Ölmüş balığı nasıl değerlendireceğim sizin için neden önem taşıyor anlayamadım. Eklemeden geçemeyeceğim, balığın derisini soymadım, kafası ve kuyruğu hariç de bir kıraçadan çıkacağından fazla fazla et çıktı ve gayet lezzetliydi. Elbette balık salınca yaşayabilse, iki lokma eti için canına kıymam ama yapabilecek birşey yok. Martılara gelince, hiç merak etmeyin, aç kalmıyorlar. Hiç olmadı güvercinlere dek saldırarak karınlarını doyuruyorlar. Adı üstünde mafya... Saygılarımla
Hiç gereği yok.... Bencede derisini filan soymaya gerek yok Emre... Direk temizleyip tavaya, muhteşem lezzetli oluyorlar...
Ellerine sağlık Sen azımsıyor olabilirsin ama, daha ben o kadar balığı bir arada yakalayamadım Darısı başıma
Namık bey, Ne demek istediğimi, belki yazımı bir daha okursanız daha iyi anlarsınız. Dikkat ederseniz ilk cümlede Arif Bey'e cevaben balığı yine küçük bir balıkla kıyasladım, balıktan fazla et çıktı gibi bir laf etmedim. İkinci cümlemi bir daha okursanız belki demek istediğimi anlarsınız. Benim alışkanlığımdır, tuttuğum balık büyük olsun küçük olsun, her zaman fotograflarım. Hele bu yaşadığım bölgede nadir bulunan bir türse iğneden çıkardıktan sonra fotograflar, oradan da denize gönderirim. Hani de aynen bu şekildeydi, literatürdeki bir çok kaynakta benekli hani Karadeniz'de çıkmayan bir balık olarak gösteriliyor (Biz her yıl 2-3 tane tutuyoruz o ayrı konu) Maalesef haninin şanssızlığı vurgun yemesiydi yoksa o da aynı şekilde fotografı çekildikten sonra salınıp yuvasına geri dönecekti. Ben buraya koyduğum hiç bir fotografımı tuttuğum balıklarla övünmek için koymuyorum. Öyle olsa tuttuğum tek barbunu, 3-5 parça izmariti koymazdım merak etmeyin. Benim katıldığım forumlardaki amacım ortamı renklendirmek, iyi de olsa kötü de olsa kısa ve öz raporlar halinde durumu belirtmektir. Tabii eğer isterseniz senede 2-3 tane büyük av fotografı gönderirim, olur biter.. Parmak kadar balığın üzerine satırlarca yazı biraz komik oldu, herkesten özür dilerim.
Namık bey, gerginliğe mahal vermek asla istemem. Burada hepimiz aynı hobiyi paylaşan centilmen insanlarız. Bir büyüğüm olarak sizi kırmak hiç istemem. Affınıza sığınarak soruyorum, yazımın neresi sizi rahatsız etti? Şu anda stajdayım, hiç bir işim yok, anlamadığınız yerlere sayfalarca cevap verebilirim, hiç sorun değil
Namık Bey, Asla yanlış anlaşılmak istemem, konuyu devam ettirmemin nedeni de bu. Mehmet Pekmezci ağabeyim sağolsun, daha ben foruma gelmeden önce denize ve balığa olan tutkum ve saygımdan bahsetmiş. Gelelim yine bizim ufaklığa Kendisini sirkülere uysa bile bırakmak isterdim ama olmadı. Herneyse, siz sirkülere uygun değil demişsiniz, az önce bunu araştırdım. Sirkülerimizin eksikliğini hepimiz tartışıyor, biliyoruz. Alın işte yine burada da önümüze belirsizlik duvar gibi dikiliyor. Önümüzde iki liste var, bir tarafta denizlerimizde yakalanabilecek balıklar listesi diye bir liste verilmiş, toplasanız 20 tane tür yok. Bir de yasaklanan türler listesi var. Bunların arasında kalan balıklar için hiç bir şey belirtilmiş. Belirtilen tek bağlayıcı madde: * Avlanılan miktar tek veya karışık olsun toplam 5 kg’ı geçemez. Yani ben orada belirtilmemiş olan gümüş balığı, zargana, ispariden hiç bir boy sınırlaması olmadan 5 kilo tutabilirim. Ve de kimse benim tuttuğum balığa ses çıkaramaz. Olmaz böyle saçmalık! Ama şöyle diyeyim, adam gibi bir sirküler olsaydı, benekli hani için verilen minimum boyun üstünde olurdu bu balık. Neden derseniz, bu hayvanın maksimum büyüklüğü 20 cm. Yani elimdeki hani aslında yetişkin bir balık, muhtemelen.(Serranidae familyasında protoginitik hermafroditizm olduğunu düşünürsek muhtemelen bir dişi ve tahminim en az 1 kez yumurtlamıştır.Belki de erkektir, Yakup Hocam daha iyi bilir, çünkü bugüne kadar Ege'de ve Marmara'da gördüğüm benekli hani bireyleri bundan büyük değildi. Tür devamını sağlayabildiğine göre muhtemelen erkekliğe erişme boyu da çok yükseklerde değil) Genelde balığın avlanma boyu için en az 1 kere üremiş olma şartı göz önünde bulundurulur. Ama ben yaşasaydı yine de salardım sirkülere bakmadan. Emin olun. Ufak bir anektod daha: O gün yakaladığımız izmarit sayısı 20nin üzerindeydi. Bir çok ufak izmariti o gün denize iade ettik. Haniden kendisini iade edemediğim için sizlerin önünde özür diliyorum, ama benim de bir suçum yok. Saygılarımla Not: Sirküler konusunda bir yanlışım varsa lütfen düzeltin.
Emre Yazışmanın dozunu biraz daha düşürelim dileğinden sonra çok iyi bir konuya temas ettiğini belirtmeliyim. Zaman zaman bunları dile getirmeye çaılışıyorum. Şu sıralarda da yeni sirküler ya hazırlandı ya da hazırlanıyor. Bu konuya odaklansak iyi olur derim. Buyurun, yakalanacak balıklar arasında mırmır yok. yanılıyor muyum? Eşkina sürekli yasak. Her yer eşkina kaynıyor. Karagöz serbest ama karaborsada. Ticaride orkinosun nerdeyse soyu kurumuş, hala avı kotayla da olsa serbest. Karides algarnası, karidesten çok tohum balık imha ediyor.Yasak zamanları karidese göre. .... Sizler de ekleyebilirsiniz ....
Hoşgeldin Emre, Daha önce yazılanları okudum. Açıkcası üzüldüm. Anlamsız bir tartışma... Emre'yi tanımıyorsunuz daha. Ama ilerki zamanlarda onun nasıl bir deniz tutkunu ve ne kadar bilinçli bir amatör olduğunu anlayacaksınız. Demem odur ki bekleyin ve görün. Akya sürüsünün içinde kalıpta bu balıkları avlama isteği duymayan kaç kişi olabilir aramızda. Emre onlardan biri işte... Tekrar hoşgeldin Emre. Burası için önemli bir kazançsın. Seni görmek çok güzel.