17 Aralık Raporu (zargana, istavrit, izmarit)

Adnan bey zargana Karadeniz'de en tercih edilen balıkların başındadır.
Zaten herhangi bir balık Karadenizde beslenip yağlandıktan sonra, damağa bulaşan hoş bir lezzet kazanıyor. Fakat İzmir'de avladığım zarganalar da buradakiler aratmıyordu.

Zargana mısır unuyla bulanıp yağda kızartılabilir, ızgarası da fena olmaz.

Yalnız zargana deyince işe balığın temizlenmesinden başlamak lazımdır.

Balığın karın zarı oldukça dayanıklı, düzgün şekilli ve sanki yokmuşcasına güzel renklidir.
Bu zarın altında balığın sidikliğinden solungaçlarına kadar uzanan böbreği bulunur.
Öncelikle bu zarın bıçakla yarılarak böbreğin temizlenmesi gerekir.
ikinci olarak; balık kışın yağlandığında içerisi yer yer siyah damarlarla bezeli bir yağ tabakası ile kaplanır. Bu yağın da yıkanıp tamamen uzaklaştırılması gerekir.

Balık temizlendikten sonra iç kısımda yeşil kılçıklar tek tek seçilebilmelidir.

Aksi taktirde balığın eti acımsı olur. Tıpkı Bodrum'da avlanan tombiklerin eti gibi lezzetsiz ve ekşimsi bir tat baskın olur.

 

Babamdan bir söz daha.

Böyle mevsim ilerleyip sular soğuyunca ve olta ile balık tutmak zorlaşınca,

-Oğlum, balık, iplik yer bundan sonra. derdi.
Yani yemi veya çapariyi yemez, ağa vurur.
Bu söz hoşuma gitmişti, unutmadım.
Sen de şimdi aynı manayı veriyorsun.
Artık iplik yer.
Ne yapalım, biz de ipliklerimizi hazırlarız.

 

elinize sağlık yakup hocam

nice daha iyi avlarınızı görmek dileği ile.

 

ne güzel zarganalar onlar öyle.. Besi galiba bunlar.. tebrikler.