3000 (Üçbin) Km sonunda...!!!

Tüm dostlara selamlar

Tarih 1 Mayıs. Günler öncesinden, tatili fırsat bilip, Özgürcan’la yaptığımız planları uygulamaya koymanın vaktinin sonunda geldiği gün. Nihayet şehir hayatının curcunasından, trafikten, kalabalık, beton yığınları, egzoz dumanı, iş stresi vs. içinde tüm koşturmaca arasında insanların insanlığını unuttuğu, bırakın başkasına, kendisine bile ne yazık saygısını yitirdiği bu karabasandan biraz olsun uzaklaşmak için, kaçırılmaması gereken bir fırsat. Birkaç saatliğine bir nebze bile uzaklaşmak insanın yenilenmesi tazelenmesi demek. Eee bir de işin ucunda balık tutabilme ihtimali var tabii (her ne kadar ihtimal düşük olsa da.) İşte bu yüzden fırsatı kaçırmamak için tüm hazırlıklar, son kontroller akşamdan yapıldı, saatler ayarlandı.

Artık biraz olsun uyumak, ertesi gün için yola çıkmadan önce biraz olsun dinlenmem gerekiyordu. Ama tabii ki, neredeyse her av öncesinde olduğu gibi, yine uykusuz bir gece sonunda uykuya yenik düşmüş, uyanmam için ısrarla aranan telefonu son anda duyup fırlamıştım. (Sennur sağolsun) Bir saate yakın bir gecikmeyle de olsa, Özgürcan’ı ve kardeşi Özgün’ü de alarak (Özgürcan’ın uyuya kalmamla ilgili sitem ve homurdanmaları eşliğinde) nihayet avlağa doğru yola çıkmıştık.

​

Havanın sisli ve görüş mesafesinin düşük olması hızımızı kesse de, neşemizi kesemeye yetmedi. Yaklaşık bir buçuk saat sonra, güle oynaya devam ettiğimiz yolun sonunda, havanın aydınlanmasıyla; muhteşem orman ve yeşillikler eşliğinde, sabah çiğinin çiçekler ve yapraklar üzerindeki harika ışık oyunları ve büyülü manzarasıyla göl karşımızdaydı. :thumb:

​

Bir an önce sandalla göle açılıp bu güzellikle iç içe olmak için acele etsek de, gittiğimizde sandalın sahibi ortalıkta yoktu. Bir süre bekledikten sonra nihayet sandalın sahibi gelmişti ve artık geriye bir an önce eşyaları sandala koyarak açılmak kalıyordu. Eşyaları derhal sandala yükleyerek, sandalın ipini çözdük, çapayı aldık ve Özgürcan’ı kürekçi olarak tayin ettikten sonra yola koyulduk. Ancak bir terslik vardı. Önce tersliğin her zamanki gibi Özgürcan olduğunu düşünsem de,hihi bu defaki daha çok, yakamızı bırakmayan şansızlıktı. idk Sandalımızın ıskarmozlarından biri yerinden çıkmıştı ve bir süre onunla uğraştıktan sonra nihayet avucumun içini patlatma pahasına yerine çakarak göle açıldık.

​

Henüz açılmıştık ki, asıl talihsizliğin Özgürcan’ı kürek başına oturtmak olduğunu fark ettik. Sızlanma ve şikayetler daha ilk birkaç metrede başlamıştı ki, dayanamayıp, patlak avuç içine rağmen maalesef küreklere asılmak zorunda kaldım. banghead

​

Özgürcan’ın oltası nihayet suyla buluşmuş ve at-çek denemeleri başlamıştı. Ben de bir taraftan kürek çekip, diğer taraftan, uygun gördüğümüz yerlerde ona eşlik ediyordum. Ama bir süre ne balık, ne de takip alamadık. İleride balık olacağını düşündüğümüz bir yere doğru kürek çekmeye başladım. Ulaştığımızda, Özgürcan’ın ilk atışı ile birlikte ilk turnamızı da almıştık. Limit üstü güzel bir turna, yeşil ve sarı renkli kaşığa dayanamayıp atlamış ve kısa bir mücadelenin ardından da kepçenin içine girmişti bile.hooked

​

Özgürcan’dan almasını istediğim kargaburunun, aslında tırnak makası büyüklüğünde olduğunu görünce, iğneyi çıkartmak için turnayı elime alacağım sırada, turnanın elime yapmış olduğu müthiş hamle gerçekten görülmeye değerdi ve bu durumda dikkatli olunması gerektiğini tekrar hatırlatmış oldu.

​

Aynı bölgede bir süre daha oyalansak da, başka balık alamadık. Hepimiz acıkmış, at-çek yapmaktan ve kürek çekmekten yorulmuş bir şekilde sandalı demirleyip, göl manzarası eşliğinde çaylarımızı içerken, :hungry: Meziyet annenin yaptığı sandviçlerimizi afiyetle yiyerek sabah kahvaltımızı yaptık, artık karnımız tok, sırtımız pek, yüzler gülüyor,

​

ava kaldığımız yerden devam etmek için tekrar at-çek yapmaya başladık.

​

Özgün’ün kürek çekmekteki aşırı istek ve heyecanı gözümüzden elbette ki kaçmadı ve kürek işini vicdanımızın da sesini dinleyerek (kürek çekmenin hayatında bir ilk olacağını da düşünerek) ona devredip avlanmaya başladık. Avımız pek verimli geçmese de, çeşitli kaşık ve sahteler deneme fırsatımız oldu. Bu süre içerisinde limit üstü bir turna daha oltamı ziyaret etti, ancak alıkoymadım, sizlere ait olduğu yere döndüğü görüntüleri izletmek isterdim fakat Özgürcan balığı salmak yerine atınca ben elimde fotoğraf makinesi ile kalakaldım. Keyfimize diyecek yoktu, öyle ki Özgürcan’ın yeniden kürek başına geçip sık, sazlık ve ağaçlık bir alanda, bir süre mahsur kalmamıza neden olması bile bunu değiştirmedi. Tabi bu durum, asli kürekçimiz olan Özgün’ün artık yeniden kürek başına dönmesiyle son buldu.

​

Artık öğlen olmuş, iyiden iyiye yorulmuş ve bir molayı hak etmiştik. Dönüş yoluna çıkmadan biraz dinlenmek, bir şeyler atıştırmak üzere kendimize uygun bir yer bularak, sandalımızın demirini attık. Bir taraftan bir şeyler atıştırıp, bir taraftan da sohbet edip dinlenirken, Özgün o gün ilk defa kamışı eline alıp at-çek yapmaya başladı. Daha “şimdi balığı alır” lafı ağzımdayken, Özgün hayatında bir ilki daha başarmış ve balığı oltası suda olanın tutacağını tekrar bize hatırlatarak, ilk turnasını tutmuştu bile. Heyecanı görülmeye değerdi doğrusu.

​

Tabi hemen oltalar suya. Bir-iki derken, birkaç turna daha alıp dönüşe geçtik. Tabi bu arada, Özgürcan'ın tuttuğu günün trofesi hariç tutulan turnaların limit üstü olanları da dahil hepsi suya iade edildi.

​

Dönüşte, gözümüze kestirdiğimiz birkaç yerde daha at-çek yapsak da, başka balık alamayarak avı tatlı bir yorgunlukla sonlandırdık.

​

Avımız adet olarak çok verimli geçmese de, bizler için bunun zaten bir önemi yok, bir tatil gününü dostlar ve doğa ile baş başa, üstelik tutkunu olduğumuz balık avını gerçekleştirerek geçirdik. Aslında neyin önemli olduğunu umarım bir gün herkes anlar ve bu işin keyfine varır.

​

Eve dönüş yolunda, elbette günün kritiği ve bir sonraki av planları yapılmaya başlanmıştı bile. Ayrıca, bu av için önemli tespitlerimizden biri de, ava gideceğimizi bilmeyen Nuri abinin dualarının yokluğunda, uzun ara sonrasında elimizin balık kokmasıydı. Neredeyse bizim her ava gidişimiz sırasında, Nuri (balli) abinin bizim için ettiği duaları yanlış değerlendirdiğimiz düşüncesine kapılacaktık. “Yoksa duayı balıklar için mi yapıyor?” sorusu, bir an zihinleri bulandırsa da, inancımızı koruyarak derhal defettik bu kötü ve sakat düşünceleri. Akabinde eve varış ve güzel bir duş sonrası, güzel demlenmiş keyif çayı gibisi yok.

​

Verimsiz bir avın uzun hikayesiyle sizleri sıktıysam kusura bakmayın. Bu rapor dualarını bizden esirgemeyen sevgili Nuri(balli) ağabey ile balık avı için bize hiç acımadan dağ tepe demeden canımızı çıkartan Mustafa(bandırmalı) ağabeye ithaf olunur.

http://www.dailymotion.com/video/xqlo6u_mvi-1515_animals

Herkese selam ve sevgiler, sağlıcakla kalın.


Not: 3000 km meselesi kafasına takılanlar için o konuyu da başka bir raporda ayrıca anlatırız artık

 

Özgürcan o turnayı kamuflaj gözlükleri sayesinde mi tuttu? :laughing: Hatta sanırım göldeki tek rockçı turnayı bulmuş. :laughing: Neyse hadi, çok uğraştım son zamanlarda Özgürcan'la, tebrik edeyim bari. hihi En azından bu defaki av, konuşma yetisini kaybettiren gülme krizleriyle bitmemiş. :laugh:

Bu arada bu balıkları, bensiz gitmenize mi, Özgün'ün size katılmasına mı, yoksa balli'nin haberinin olmamasına mı yormalı bilemedim. Keşke şunu düzgün ayarlasaydık da konu kesinlik kazansaydı. Tek ortaya çıkan, Özgürcan'ın t-shirtü ile senin çorabının uğursuz olmadığı. Artık onları gönül rahatlığı ile giyebilirsiniz. :laughing:

Neyse, nasılsa ara ara konuya dahil olurum, şimdilik kısa keseyim. Hepinizi tebrik ederim sevgili ekip arkadaşlarım. Ama bensiz ava gittiğiniz ve Meziyet annenin sandviçlerini bensiz yediğiniz (ki en çok bu dokundu ) her günün çetelesini tutuyorum bilesiniz. Aha da bu bir. hihi

 

Sevgili Yasin , bu güzel görüntüler aslında her şeye bedel ve her şeyi anlatıyor.. .. doğa ile buluşmak helede yanında birileri varsa.. bundan daha büyük keyif olamaz.. oltaya gelecek olan balıklar resime atılan son rütuşlar olur..

saglık ve esenlik dilerim ..

 

Fotoroman gibi. Elinize sağlık.

 

süper rapor, görüntüler süper, anlatım harika.
İşi gücü bırakıp çıkıp gidesim gelmiyor değil ancak hafta tatilim olan pazar gününü beklemekten başka çarem yok. ayrıca özeniyorum. bende rapor yazmak istiyorum

 

Tebrikler söylenicek fazla söz yok sunum harika olmuş. Güzel vakit geçirmişsiniz kürek çekmişsiniz at çek yapmışsın balıkta yakalamışsınız.
Umarım bir dahaki avlarınız dahada iyi olur.
Bu güzel rapor için teşekkürler

 

Cok guzel goruntuler avlariniz ve dostlugunuz daim olsun...

 

serüven aksiliklerle başlamış, taki sandalla bir süre yol alıncaya kadar, ki oradaki aksiliği yazmıyorum bile,

güzel bir gün güzel bir av, en güzeli bağışlamak olmuş, balıkları iade etmize cok sevindim. avlarınız daim olsun

 

Tebrikler gerek ortam gerekse organizasyon mükemmel.Bereketli avlar dilerim. Bu arada fotoğrafların orjinal boyutta olanları varmı acaba ? Eğer varsa 3 - 4 - 5 nolu fotoğrafları arşivime katmak isterim eğer varsa.

Şimdiden teşekkürler...

 

Buram buram yeşil,mavi ve kalite kokan bir rapor hazırlamışsınız..
Elinize kolunuza sağlık.
Gülücüklerinizde keyifli bir günün yansıması var
Tebirkler

 

Yani bu avda bahsi geçen Özgürcan; sanki aksi, huysuz biri... Ben okadar uğraşayım, didineyim, bizi kendine devamlı çeken ağaçtan kurtulmak için debeleneyim, bir de yerden yere vurulayım. aaahhhaaahhhhh... ama duuuuur sen duuuurrr... hihi

 

Yasin kardeşim çok güzel bir av günü yaşamışsınız inanki balık bahane dostluk muhabbet doğa şahane balıksız diyorsun ama turnalar da güzel mustafa olsaydı kesin yakalıyamazdınız. hihi hihi bu gelişinizde yanınızda olamadım malum misafirlerim vardı inşallah bidahaki sefere herkese selam

 

Rporunuzu büyük bir keyifle okudum, görsellik ise bir harikaydı.Elinize emeğinize sağlık, tebrikler:thumb:

Daha nice güzel avlar yapmanız temennisiyle, hoşçakalın

 

Kartpostal gibi manzaralar, :thumb: nefis turnalar... cok keyifli bir av gunu oldugu belli. Hepimizi imrendiren, her bakimdan dort dortluk bir rapor olmus... ekibi tebrik ederim ...

 

keyıfle ve ozenerek okudugum guzel bır rapor gercekten guzel dakıkalar yasamıssınız allah bu keyıflı anları ıhtıyacımız oldugu zamanlarda hepımıze yasatsın. o guzel kareler ve usenmeden hazırlanan raporlar ıcın tesekkurler.

 

çok güzel bir av günü olmuşta acaba aklıma takılan motorlu tekne yokmuydu arkadaşlar. onu kiralasaydınız ya tabi tekne sizin değilse

 

güzel av olmuş tebrikler

 

Teşekkür ederiz efenim, gönül isterdiki hep birlikte bir av yapalım (sandeviçleri birlikte götürelim) ama inşallah en kısa zaman içerisinde telafi ederiz. :hungry: hihi

Evet giysiler masum çıktı.) diğer üç faktörlerle ilgili sıkı bir analiz yapmak gerekecek gibi ama öne çıkan bir tanesi var. hihi

Teşekkürler Muvaffak abi, kesinlikle dediğin gibi önemli olan dostlarla bir arada olabilmek, umarım en kısa sürede birlikte de birşeyler yapma fırsatını buluruz. Selam ve segiler.

Teşekkürler Erdinç abi, seni geçmişe götürdük desene görüşmek dileğiyle sağlıcakla kal.

Güzel yorumların için teşekkürler Caner, umarım en kısa sürede fırsatını bulabilirsin, bizde güzel bir raporunu okuruz. Keşan'a selam ve sevgiler.

Güzel yorumların ve temennilerin için biz teşekürederiz, gerçekten güzel vakit geçirdik. Kısmet olursa planlarım arasında sizin oralara gelmekte var. Gerçekten çok güzel yerler. Edirneye selam ve sevgiler.

Güzel yorum ve dileklerin için teşekkürler Erkan, Kocaeli'ne selam ve sevgiler.

Küçük aksilikler işin tuzu biberi, hatta neşesi, bu tip ufak tefek aksiliklere her zaman olur. O an belki az da olsa can sıkar ama hemen akabinde eğlence kaynağımız olur. Balıkları iade etmek bizim içinde işin en keyifli yanıydı, güzel yorum ve temennilerin için teşekkürler. Size daha güzelleri nasip olur umarım.

Güzel yorum ve dileklerin için teşekkürler, fotoğrafları beğenmene ayrıca sevindim. Fotoğraflırın orjinalleri için ayrıca özelden mesaj atırım. Kocaeli'ne selam ve sevgiler.

Beğendiğinize sevindim, güzel yorumlarınız için de ayrıca teşekkürler. Gerçekten keyifli bir gündü.

Selam ve sevgiler.

 

Ajitasyon yapma, neymiş kurtarmaya çabalamış, debelenmiş, zaten bizi o tuzağa sürükleyen en başta sendin, debelendikçe iyice soktun içine, bir de yağ gibi üste çıkmaya çalışıyor. hihi Cidden bermuda şeytan ağacıydı resmen, en kısa zamanda yine yapalım. Bu süre zarfında evde kürek çekme antremanı yaparsın artık.hihi

Eyvalalh Bülent abi, güzel olan dediğin gibi dostluk muhabbet balıkta olunca tadından yenmiyor. Sen ne istiyorsun benim abimden, o bizim kısmetsizliğimizin kurbanı yapacak birşey yok. Senin canın sağolsun, bir dahaki sefere inşallah, fazla sürmez ordayım zaten, daha kara balık tutucaz birlikte.

Beğendiğizine sevindim, beğeni ve güzel temenniler için ayrıca teşekkürler. Sizlere keyifli günler, güzel avlar nasip olur umarım. Selam ve sevgiler.

Beğeni ve güzel yorumlar için tüm ekip adına teşekkürler, umarım bir daha Türkiye ziyaretinde tanışmak ve birlikte de avlanmak da nasip olur. İngiltere'ye selam ve sevgiler.

Güzel dilekler ve yorumun için teşekkürler Mehmet, Allah böylesi keyifli anları umarım hepimize nasip eder. Sağlıcakla kal.

Öncelikle yorum ve beğininiz için teşekkürler.

2/2 numaralı tebliğde bu konuyla ilgili olarak içme suyu havzalarında akaryakıt ile çalışan motor kullanımı yasaklansada ben genel olarak göl, gölet, baraj v.s. gibi durağan sularda akaryakıtla çalışan tip motorların kullanılmaması gerektiğine inanıyorum, (içme suyu havzaları dışında kalan alanlar için bu durum bir zorunluluk değil elbette sadece benim kişisel kanaatim bu yönde) bu durumda elimizde iki alternatif kalıyor birincisi elektrikli bir motoru olan bot ya da ufak bir tekne, ikincisi kürekli sandal, kayak v.s. seçeneklerinden biri, elektrikli motorumuz olmadığından ve kiralama gibi bir seçeneğimizde bulunmadığından sandalı tercih ettik. Zorlukları olsa da bu şekilde yapılan avın da ayrı bir keyfi olduğunu düşünüyorum.

Tebliğin İç Sularda Amartör Balıkçılık ilgili kısmını düzenleyen 15. maddesinin ilgili fıkralarını ve 2/2 numaralı tebliğin linkini konuyu okuyanlara da hem bilgilendirme ve hatırlatma olur ümidiyle aşağıya ekliyorum.

(7) Boyu 7.5 metrenin üzerindeki teknelerle amatör balık avcılığı yapılması yasaktır.

(8) 1 km² den daha küçük göl ve göletlerde motorlu, motorsuz her türlü tekne ve botla avlanmak yasaktır.

(10) İçme suyu rezervuarlarında, akaryakıt ile çalışan kayık, motor ve benzeri araçların kullanılması ve su alma noktasına 300 metreden daha yakın yerlerde su ürünleri avcılığı yasaktır.

Amatör (Sportif) Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen 2/2 Numaralı Tebliğ

Selam ve sevgiler.

Güzel ve değerli yorumun için teşekkürler, selam ve sevgiler.

 

Teşekkürler , orjinallerini bekliyor olacağım.Sağ olun.