Yine kaşıntımız tutmuş ve iş çıkışı kendimizi Lara kıyısında bulmuştuk. Ekip 3+1, aynı kadro Ben, Swordfish Gokhan, Darkside Mehran ve benim misafirim olan +1 yeğenim Tuğşad. Yem olarak maalesef elimizde sadece sülünes vardı. Maalesef diyorum çünkü dün tam boru kurdunun iş yapacağı bir hava vardı. Havada dolunay ve denizde dalgadan eser yoktu... İlk defa dalgasız bir gece avına çıkıyorduk. Boru kurdunun bu havada güzel iş yapacağına inanıyordum. Ancak benim yağmur geliyor bir an önce ava çıkalım diye acele etmem boru kurtlarının yetişmemesine neden oldu. İlk oltaları 19:30' da attık, ve 10 dak. geçmeden ilk mırmırı benim yeğen aldı. Ardından benim oltaya çok kuvvetli bir asılma geldi ve o da ne 2 si bir yerde. Hatta Öyle bir asılıyorlar ki gelenin, levrek olduğunu sananlar bile vardı Sonra bayağı bir durgunluk oldu ve tekrar benim ve Gökhan'ın oltalar aynı anda sallanmaya başladı, o ne bana yine aynı oltada iki mırmır birden geldi. Şaşılacak şeydi doğrusu. Sonra bir tane de Gökhan çekti.... Ve gecenin ilerleyen saatlerine doğru son mırmırda bana geldi ve bununla kapanışı yaptık... Hasılat toplam 7 mırmır, (6 bana, 1 Gökhan'a, maalesef bugün Mehran kardeşimin kısmeti yoktu, umarım bir daha ki sefere....) Gecede yaptığım tespitler: + Mırmır küçük sürüler halinde geziyor sanırım. Çünkü geldimi tüm oltalar birden oynuyor. + Aynı bölgede daha önce ki avımızda 3 Sargoz almıştık, deniz o gün dalgalıydı. Bugün sargoz çıkmaması ve yerini mırmıra bırakması tesadüf değil sanırım. Dalgalı havaları sanırım bu mırmır hayvanı sevmiyor... + Balıklar küçük gruplar halinde gezdikleri için aynı anda aynı takımın başında iki üç balık birden oluyor ve yemi kapma teleşından olsa gerek ikili takılabiliyor. Nitekim ikinci ikili mırmır alışımda ilk mırmır oltaya takıldığında çekmedim ve o bölgede başka balıklar olabileceğini düşündüğüm için yaklaşık 1 dak. kadar bekledim ve vuruşlar şiddetlenince çektim ve souç yine iki mırmır... Bilmiyorum bu belki de sadece bir tesadüf ancak benim fikrim bu yönde. (Aman dikkat edin ikinciyi beklerken ilkinide kaçırmayın) + Yeni keşfettiğim bir zil var memlekete gidince almıştım, kendinden lambalı. Saat piliyle çalışıyor, pili bitince değiştirme imkanın var. Ve gece gerçekten çok ışık yayıyor ve bu ışık fosfordan çok daha fazla ve çok daha dikkat çekici. (Bkz: Resim 5) + Ayrıca fosforları oltanın ucuna bantlıyorum artık bu sayede her seferinde fosfor çıkart tak derdi de olmuyor. (Bkz: Resim 6) Bir kere takıyorsun av sonuna kadar kalıyor... Gayet pratik... Zil olarakta Namık'ın tavsiyesi olan sazan zili kullanıyorum. Çok daha etkili. Bu arada sesi kulağa çok hoş geliyor. Hepinize Rastgele Resim 5 Resim 6
Gökhan Gökhaaannnn !!! Yine yaptın yapacağını. Soktun mırmırları gözümüze. Hani ödeşmiştik kardeş. Sabah sabah mırmırımızı getirdin. Neden hep perşembeleri seçiyorsun be kardeş. Şunun şurası hafta sonuna bir gün kalmış. Ah be Gökhan ah be Gökhan. Akın gidiyormuyuz mırmıra kardeş. Cumartesi öğleden sonra...
harika bir av çıkartmışsınız mırmırlara bakıp bakıp iç çekiyorum eline sağlık kardeşim metnide yazmanı sabırsızlıkla bekliyeceğim
Tebrikler. Çok güzel balıklar. Daha güzel avlar diliyorum. Hangi tür yemle ve nasıl avlanıyor bu balık? Ben pek bilmiyorum da Anlatırsanız sevinirim.
Tebrikler çok güzel av olmuş şu balıklardan bizim tarafa da yollayın da biz de tutalım kıskanmaya başladım
Serkancım dikkat edersen orda ki mırmırlar tamamen sirkülere uygun yani tam avlık. Öyle Parmak gibi Kıraçalar değil ve biz bunlardan fazla almıyoruz ...DOĞAYI KORUMAK BUDUR.Yerinde ve zamanında dogru teknik ile av.
mesajin basligina ve de avin guzelligine atfen gonderecegim bu sarkiyi sezen aksu antalya ekibi icin soyluyor: "YINE mi guzeliz / YINE mi cicek...."(isteyen cicek yerine mirmir koyarak da soyleyebilir) ellerinize saglik..."mahalle"ye selam olsun
Antalya sesiniz çok çıkmaya başladı. Sinsi sinsi mırmırları sargozları götürüyorsunuz. Alırım anahtarınızı...