Bildiğini çıkar gözetmeden başkasıyla paylaşan herkes ustadır bana göre nice yaşını başını almş adamlar var sorsan 40 yıldır balıkçıdır ama bişi sormaya kalksan yüzüne bakmaz
Usta, üstad kimdir'in cevabı başka, "forumlarda kimlere böyle hitab ediyoruz"un cevabı başka bence. Hitab edileni rencide etmeyecek olan her türlü hitab yerindedir. Hoca, müdür, usta, üstad şeklindeki hitaplar, samimi hava içersinde saygı yansıtan hitaplardır bence. "Olur olmaz kişilere usta diyorsunuz, onlar usta değil ki" demeye getirmeden tartışmaya devam edelim.
-kanuni değil vicdani sirküleri olan, -birden çok avlanma stillerinde bilgi ve beceri sahibi olan, -yeri geldiğinde teknesiyle, pahalı ve bol malzemeleriyle değil, en ilkel malzemelerle de üstün başarı sergileyebilen, -limit altını her zaman, limit üstünüde ihtiyacı olmadığı zaman salan, doğaya saygı duyan, -bilgi ve becerisini aktarmaktan çekinmeyen, yeri geldiğinde balığını bile paylaşan, -bunları yaparken, geride kalan hayatını boşlamayıp sosyal vazife ve dünyevi sorumluluklarınıda yerine getiriyor olan, -belli bir markanın peşinde koşturmayan, -yüksek miktarda balık tutabilmek için yanındaki diğer kişileri bahane göstermeyen(abi neden 15 kg tuttun? eee biz 3 kişi avlandık o gün sanki eşit şekilde adam başı 5 kg tutmuş gibi, belli işte adamlar acemi, 2'şer kg onlar tuttu, geri kalan 11 kg'yi sen tuttun ) bu gibi sıfatlar tek başlarına ayrı anlamlar ifade etse de tek bir bünyede toplandığı zaman sanırım usta veya üstad olunabiliyor. ve tabiki kişilik olarak her yerde olsada, av kabiliyeti konusunda bulunduğu bölge olarak esas alınabilir. birde hep şunu görüyorum, herhangi biri paylaşım yaptığı zaman 100 gram fazla tutmuş olsa 1cm kısa tutmuş olsa taşa tutuluyor, 50 tane sorgudan geçiriliyor, fakat üstad denilen bir kişi balığı topladığı zaman, hemen şakşakşak, kırk yılda bir biri çıkıp sorgulamaya kalktığında da herkes üstüne çullanıyor.
yavuz bey kimseye birşey dediğimiz yok.tartışmıyoruz,gayet medenice yazışıyoruz merak etmeyin. yavuz bey size göre forumlarda usta-üstad kime denmelidir.
İsteyen istediğine demelidir. Gerçek usta olup olmaması başka birşey, bunları ayrı ayrı tartışalım demek istedim. Tartışmak derken de münakaşa etmek anlamında değil, farklı görüşleri karşılıklı savunmak anlamında kullandım.
Bu yormumdan sonra bugunkü avımda gene barakuda gelmesi beni çok sevindirdi, o zaman biraz ustalaştığım doğruymuş sevgiler hoşçakalın.
orhan bey yorumunuz gitmiş.geriye sadece yakışıklı barakuda'lı resminiz kalmış.yinede katılma nezaketi gösterdiğiniz için teşekkür ederim.
Nasıl oldu anlayamadım ben fotoğrafları koyarken bir hata yaptım galiba tekrar yazmayı deneyeceğim, sevgiler hoşçakal.
Bana göre üstad olmak her konuda her meslekte çok zor ve ayrıcalıklı olunması gereken bir mertebe. Balıkçılıkta üstad olmak ise çok zor, mesela çok iyi bir rapala ile sırtı avcısı, çok iyi bir kıyıdan at çekçi, çok iyi bir kıyıdan yemli avcısı, çok iyi bir çapari ustası, çok iyi bir mercan avcısı, çok iyi bir tatlı su avcısı, çok iyi bir canlı yemle sırtı avcısı gibi ustalaşmış kişiler olabilir, tabi karşımızdaki sevdiğimiz insanlara gönlümüzden geçen lakapları her zaman kullanıyoruz, sevgili Muaffak kardeşimizin dediği gibi, Serdar kardeşimiz de çok güzel açıklamış, bir örnek vermek istiyorum mesela ben, bana göre ben üstad değilim kendime de bu lakabı hiç bir zaman yakıştıramadım, ben tekne ile sırtı avlarında kendimi geliştirmiş bulunduğum meraları çok iyi bilen bu avlarda defalarca çok balık avlamış bir kişi olarak Torik ve Barakuda avlarında başarılı olan, Orhan baba veya Orhan abi lakaplarını seven bir balıkçıyım, sevgiler hoşçakalın.
amatör balık avcısına göre usta-üstad kimdir ? çokca imrendiğimiz abilerimiz olup aralarında fotoğraf çekme tekniğini çok iyi bilenler olduğu gibi sürdürülebilir amator balıkavı için pek de öne çıkmaması gerekenleri de bulunmaktadır.
Ben de sana çok teşekkür ederim böyle bir konu açtığın ve kendimizi burada bizlere ifade etme ortamını yarattığın için, sevgili kardeşim zaten hayat bizlere çok şeyi öğretiyor düşünsene bir doktor her şeyi bilebilirmi ... tıbta uzmanlık alanlarının sayısının ne kadar olduğunu bile tahmin etmek çok zor, her şeyi bilmek bana göre çok inandırıcı değil, onun için ben kendi adıma konuşursam benim başarılı olduğum avlar var, bunların başıda sırtı avlarım geliyor sırtı avlarının artık çok ince noktalarının hesaplarını yapıyorum kendimi en fazla sırtı avlarına verdim, her avım birazda araştırmakla geçiyor, bu avın çok ince noktalarını, yöntem ve uygulamaları hakkında bir yazı hazırlıyorum, bu avın dışardan bakıldığında teknenin arkasından sarkıtılmış olta elinde devamlı dolaşan bir balığın oltasına vurmasını bekleyen bir balıkçı gibi görünsede uzun senelerin bilgi. tecrübe ve uygulamalarının verdiği meyvalar olarak görüyorum. Mercan avları da gene çok bilgi ve tecrübelerle yapılan bir av, her şeyden evvel bu av için uygun bir takım, o anda balığın sevdiği yem, balığın bulunabileceği taşlar, havanın ve denizdeki akıntıların durumu, balığın yeme dokunuşunu hissederek oltaya takılmasını sağlayacak el becerisi, el melekesi, saniselerin bile hesap edileceği anlar. Kısacası işte benim bildiğim ve en başarılı olduğum balık avlarından ikisi, geriye kimbilir daha ne kadar çok balık avları var, velhasıl doğruyu söylemek gerekirse benden üstad olmaz. olsa olsa Torik veya Barakuda ustası olur.