arkadaşlar kıyılar kalamar dolu sayı olarak çok yakalanmıyo ama büyüklük olarak harikalar ortalama 0,5- 1 kilo arası değişiyolar deneyin derim. ben konyaaltında uğraşıyom 3-5 tane alıyorum gecede
Ozan ne ile alıyorsun kalamarları? Kalamar sırtısıyla mı? Kullandığın tekniklerden biraz bahsedersen tam süper olacak
Ben Konyaaltından akşamüstü (16:00-17:30) arası kalamar ve diğer balıklar için deneme yaptım kalamarı bırak bir tane deniz canlısı dahi yok gece durum farklı herhalde
gökhan kalamar sırtısı kıyıdan at çek sabırlı ol bıkmadan çalış gelince 5 dakka da tutuyosun uzun süre boş geçiyo ama mutlaka alıyosun bi kaç tane ve büyük kalamarlar bu sene
Dün gece (12.12.2006) saat 6:14 ilk oltayı attım 6:21 ilk kalamar, ardından sübye 3 adet saat 8:17 ikinci kalamar, 8:25 oltayı topladım ve döndüm saatler bunlar arkadaşlar sübyelerin saatlerine bakmadım
Konyaaltında birşeyler çıkması çok iyi ben gündüzleri sadece 100 lerce balıkçı görüyordum demek balıkda çıkıyormuş.
konyaaltı bence balıkçıların nirvanaya ulaştığı yer balık tutmak için balık gibi düşünmeye başlayan balıkçıların yeri
namık konya altı mevsimi gelince kefal (şimdi), levrek, sinarit, palamut, zargana, kuzu ve yaladerma yapar iri sinarit bu aralar başlar palamut tek tük geliyo ama bahara coşar kıyıdan. kalamar ve sübye bu aralar iyi gidiyo dediğim gibi nirvana noktası her türlü teknik tecrübe ( olta tekniği )burada balık tutmak için gerekli oluyo yeri geldikçe. 5-10 kilo arası sinarit yakalayanlar çok oralarda bu ara bende peşindeyim bakalım becerebilecekmiyim
Araştırmakta fayda var... Hep aynı yere takılmak, hep aynı yem ve taktikleri kullanmak bazen sıkıyor. Konyaaltında 5-10 kgluk sinagritler mi? Ozan vallaha bildiğim kadarıyla sinagrit kayalık yerde oluyor, Konyaaltı' nda var mı böyle yerler ???
Valla haklısın Konyaaltı balıkları çok zeki ve çok ince detayları var nirvanaya ulaşabilirsek 3 boyutda görünmeyen avları 5.boyutda görecez
arkadaşlar konya altında sinarit eylül ve ocaktan bahara kadar olur sea life otelin önünde beş göz denilen (boğa çaydan antalyaya doğru gelirken ki su kanalları ) bölgede olur oranın da dibi çok kayalıktır dip oltaları sıkça takılır. yaladerma haziranda heryerde olur sabah erken iyi av yapılır (200 gr dan daha büyük olurlar) . zargana mayıs 15 gibi başlar 1 metreye kadar boylarda tutulur. palamut şubat sonu mart başı başlar kıyıdan iyi av verir. kuzu lambuka herzaman var ama yakalamak meseledir onları. kıyıdan zor olur kuzular bazan coşar gelir gider durur ama hiç biyere benzemiyo burda balığın ne yapacağı hiç belli olmuyo. hatta 3 sene önce bi gün deniz bisikletiyle giden her kez birer ikişer kılıç aldı 3-5 kilo arası. konya altı şaşırtır düzenli olmaz balığı ama oluncada coşar
bu mevsim levreğin sonları işlerin yoğunluğundan uğraşmadım ama gidenlerden 2 kiloyu bulan levrek tutanlar olduğunu duydum sarısu bölgesi iyi levrek ve sinarit yapar canlı yem kurşunsuz olta boş bırakırsanız kıyıdan levrek alınabilir ben öyle yapıyodum. eylül gibi onunda kıyıda bol bulunduğu dönem oluyo
Namık kardeş bendeki levrek hastalığı ben ölünceye kadar bitmez 15 senelik balıkçılıkdan sonra 6 sene ara verdim balıkçılığa geri dönmemin tek nedeni levrekdir Antalya da muhakkak levrekleri bulacağım Antalya da çok yeniyim vede çok kısıtlı balık zamanım var zamanlarım olacağı zaman beraber levreğe gideceğiz o zaman levrekden başka balık tanımayacaksın inşallah.
niye ara verdin balıkçılığa yengeylemi kapıştın öyleyse benimde akıbetim aynı gibi ne yapcam bilemiyom
Babamın 1995 deki vefatı nedeniyle annem yalnız(O zaman ben bekardım) kalamıyordu tek başına kalınca eve giremiyordu (hatıralardan dolayı) benim eve gelmemi bekliyordu ancak o zaman eve girebiliyordu. Gecenin 2 sinde balığa gitsem dışarda benim gelmemi bekliyordu yani ben sabah 6 da gelsem dışarda veya balkonda bekliyordu benim hemen balığa ara vermem gerekiyordu.Bu sebeplerden dolayı 1996-1997 yılları böyle geçti.Diğer yıllar artık alışmıştı ama ben balıktan soğumuştum.2000 yılında annemde vefat ettikden sonra 2001 yılında evlendim. 2001 kasımında Ankara dan amcaoğlu beni ziyarete geldi.İllede balığa çıkalım dedi ben 6 senelik kapalı balık kutumu açtım. 2-3 olta ve hazırlıkları yapıp kepçemi alıp limana gittik(saat 22:00) Kepçeyle biraz teke yakalayıp limandan eşkina avına çıktık tek bir vuruş alamadık tabi amcaoğlunu(LEVENT) kesmedi birde iskeleye gidelim dedim. İskeledede baktık kimse istavrit falan yakalayamamış ama yinede sinek oltalarımıza tekeleri taktık attık şansımıza Levent e hemen bir tane istavrit geldi arkasından banada geldi Levent tekeleri soyupta iğneye takıyordu bende tecrübelerime göre canlı tekeyi öldürmeden iğneye takıyordum.Bir yandan konuşuyorduk benim olta birden iskele altına gittiğini farkettim yavaş yavaş çektim ama sanki çok büyük çuvalı 0,25 mm lik misina ve siyah çapraz iğneyle çekiyordum yavaş yavaş çektiğim için hiç direnç vermiyordu yaklaşık su yüzüne 50 cm. kalınca (Su bulanıktı) balığı farkettim yaklaşık 70-80 cm. bir levrekti su yüzünde levreği huylandırmadan yüzdürüyordum Levent arabadan kepçeyi almaya gidiyordu (herzaman yanında kepçe taşımak gerekiyor) birden levrek ürktü bir çırpındı benim 6 senedir çürümüş misina kırbaç gibi şaklıyarak koptu o günden sonra levreklerin peşindeyim hep.
Yer : Konyaaltı 13. büfe karşısı(yüzme iskelesi yanı) Saat: 23:30 - 00:20 Olta: sadece turuncu renkli kalamar zokası Yaklaşık bir saat at-çek yaptım ama yine hayatımının ilk kalamarı veya sübyesiyle tanışamadım. Kalamar zokasını hem dipten çektim hemde su yüzünden bir türlü denk gelmedi.Bir yerde yanlışmı yapıyorum?