Verdiğin link, keşke başta seni doğruya götürseydi. Evet bir endemik türden bahsedilmiş ancak sirazın bi dünya türü daha var. Konudaki balığın türü başka bir mevzu ancak linkte "Sıraz balığı (Capoeta pestai), Cyprinidae familyasından Işınsal yüzgeçliler sınıfına ait bir balıktır. Dünya'da sadece Türkiye'de bulunan endemik bir türdür. Doğal yaşam alanı tatlı su gölleridir. Doğal yaşam alanlarının yok olması nedeniyle neslinin tükenmesi söz konusudur." şeklinde bahsi geçiyor. Yaşam alanı göllerdir diyor, ama nereden icap ettiyse sen getirip Kızılırmağa maletmişsin. Eğirdir ve Beyşehir de bir dönem yaşamış ancak aşırı baskı sonucu çevre akarsularda hayatiyetini devam ettirirmiş. Sarı balık lafını ise ağzıma aldığımı hatırlamıyorum.
Yahu arkadaşlar olay masumiyetten çıkmak üzere. Ben bildiğimi söyledim. Yanlışı doğrusu varsa söyleyin bizlerde öğrenelim. Bu forumu okuyanlar insanların laf yarıştırmasını izlemek değil, bilgiye erişmek istiyorlar. Kendimce araştırma yapıp eriştiğim özet bilgiyi paylaştım. Hatta isteyenlere daha fazlasını bulabileceklerine dair açık kapı bıraktım. Yani herşeyi anlatan ince bir kitap beklentisi doğru mu? Balıklar yerel olarak farklı adlandırılabilir. Bu noktada bir standart beklemek pek de akıl işi görünmüyor. Burda siraz'a siraz değil in balığı deniyor. Sarı balık ise vasat bir balık olarak görülüyor. Ben bahsederken BURADAKİ durumu belirtmekteyim. Ülke geneli için bir iddaada bulunmuyorum. Evet, belirttiğim araştırmalarda sirazın gölde yaşadığından bahsediliyor. Ama farkederseniz devamında yaşam alanının daralması sonucu göle akan akarsularda yaşama alanları bulduğundan bahsediliyor. Türkiyede birkaç alt türü olduğundan da bahsediliyor. Üstelik kızılırmakda birçok balık türü yaşamakda. Bunların bazılarının yaşam alanı durgun sular olarak geçmekte ama ırmakta bulunmaktalar. Mesela yayın durgun suyu sever ama ırmaktan çıkıyor. Birçok gölümüzde sazan mevcut ama ırmaktanda çıkıyor. Bu konuda tartışmak anlamsız olur. İlk sayfadaki mesajıma bakarsanız yöre değil, ülke için bir endemik tür olduğunu belirtmiştim. Evet kızılırmakta bu balık mevcuttur. Ama sadece kızılırmakta yaşar diye bir ifade kullanmadım.
Şayet bizler masumiyet ve masuniyeti bozmaz isek kendisi bozulmaz, endişe etmeyelim lütfen. Yeter ki karakedi –pardon vikipedi- aramıza girmesin. Bahsi geçen endemik tür; Capoeta pestai(Pietschmann, 1933) Pestai’ler, zamanında Eğirdir ve Beyşehir’e has balıklarmış. Zamanla yaşam alanları bozulunca bu göllerle bağlantısı bulunan dere ve ırmaklarda yaşam alanı bulabildiği düşünülse de – ki bu konuda verdiğiniz Vikipedi linki beni de yanılttı, olayın aslı başkaymış tabi- şuan sadece Beyşehir yakınlarında 10 km ² civarındaki bir su birikintisinde bulunuyorlarmış. Eğirdir’de ise tamamen yok olmuşlar. Popülasyonu oldukça sınırlı olduğundan Kırmızı Listeye alınmış olup ergin birey sayısı da 50 adet bile değilmiş. Kısaca; Bu siraz türü (Capoeta pestai) Kızılırmak’ta bulunmuyor. Ayrıca maksimum boyu 21,8 cm. olabiliyormuş. Oysa Yücel’in balıkları bu boyun üzerinde gelişim gösterebilir görünüyorlar dolayısıyla kendi türünün maksimum boyları değildirler. Gerçi mera açıklaması yapılmamış ancak Antep yöresinden katılım sağlanması, bu balıkların capoeta pestai olmadığına işaret eder. Buradan da şu sonuca varabiliriz: Yücel’in balıkları da endemik değil. Bir de genel bilgi ekleyelim: Siraz (capoeta) cins olarak Asya kökenli bir balık olmakla birlikte Suriye, İran, Afganistan, Rusya gibi birçok ülkede bulunmaktadır. Türkiye’ye has bir balık değildir. Avrupa içsularındaki durumunu ise incelemedim, Fishbase ye detaylı bakmak lazım.
Ben bu balıklara Capoeta pestai demedim ve bu terimi hiç kullanmadım. Verdiğim siraz balığına dair google aramasında ilk çıkan seçeneklere bakmış ve onu göz önüne almışsın. Oysaki Akademik içerikler daha değerlidir. Siraz balığının birçok türü mevcuttur. Örneğin: Capoeta bergamae Capoeta angorae Capoeta tinca Capoeta baliki Capoeta pestai Capoeta damascina Capoeta barroisi Capoeta umbla Capoeta trutta Capoeta ekmekciae Capoeta fusca Capoeta .............. Bu alt türlerden BAZILARI sadece anadoluda yaşamakta olup endemiktirler. Bu alt türler araştırılırsa arkadaşın tuttuğu balık fotosundaki iki balığın bariz siraz olduğu anlaşılır. Ben kaynak vermeyeceğim, verirsem şimdi o kaynaklardanda ayrıntı bir bilgi üzerine yeniden bir tartışma başlar gider. Ayrıntıda yüzerken esas noktadan uzaklaşılır. Nereye bakarsan bak, fişbeyze de bak ama önceliğin akademik içerikler olsun. Burayı okuyanların bu balığın siraz olduğunu bilmeleri yeterli, kimsenin capoeta v.s. ifadelerini akılda tutmaya çalışacağını sanmıyorum. Bahsi geçen durumlardan dolayı artık bu konuda yazmayacağım.
sevgili arkadaşlar bu arada bu balığın tutulduğu yer bi kaynak su yani herhengi bi ırmak dere akarsu vb. devamı değil.köylüler bu balıgın boyunun 80 cm 100cm olanlarından tuttuklarını söylüyorlar..bende katılıyorum suda çok büyükleri vardı yavaş yavaş geziyolardı..
“Siraz balığı sadece ülkemiz akarsularında bulunan endemik bir tür” -fırtınayı koparan ifaden- Üstteki ifadede geçen iddialarından birini, son mesajında “alt türlerden BAZILARI sadece anadoluda yaşamakta olup endemiktirler.” diyerek düzeltmişsin. Birini de ben düzelteyim; siraz balığı sadece ülkemiz akarsularında bulunmaz ayrıca göllerinde de bulunur. Akademik içerik demişsin; o halde iddiayı ortaya koymadan önce “akademik içerikler”den bahsedilirse daha iyi olur, neresine dokunsan elinde kalacak google linkleri kafa karıştırmaktan öte bir işe yaramıyor. Yanlışa rehberlik eden google linkini veren de sendin. Her neyse; anlaşılan paydos ediyorsun. Teşekkür ederim yine de, selamlar.
Yavuz abi saydığın illere çankırıyı da ekleyebilirsin bizde de sirazın adı sarı balık.gökçeneze parlak renginden dolayı olsa gerek gümüş derdik. bu sarı balık çok ilginç bazı yıllar (üst üste bir kaç yıl boyunca) öyle bir istila ederler ki nerdeyse suya elini atsan yakalayacaksın gibi.ama bir anda yok oluyor.bi çeşit kendi kendine popilasyonunu dengeliyor mu ne anlamadım Geçen cumartesi B.çekmece gölüne gittim bi kaç yıl önce neredeyse olta düşse kancaya asılan israil sazanlarından hiç yoktu.onun yerine bolca kızılkanat vardı.israil sazanlarına da benzeri bir durum mu oluyor?
yumurta zamanı arkadaşım. balığın karnı ağrır. otluk sığ yerlerde durur. kenara ot aralarına falan atarsan yakalarsın. ama yazık. yumurtalı hala. Hazirana kadar sazan yakalamayalım. hangi türü olursa olsun.
Bulut kardeş espiri olmuş ama malesef haklısın. Balıklarda bazan birbiriyle eşleşir. Piç dediğimiz türler çıkar ortaya. Tabi yöresel olarak da değişir. Bizim buralarda (edirne) üsttekilere karayatık derler. ama alttaki gibi henüz tutmadım. Yan yatmış ve temiz vaziyette bi resim koyabilirseniz bilgi ufkumuzda genişler. tebrik ederim iyi av olmuş.