Lüfer çember iğne için idealdir. Ama çember iğneye yem takmak biraz daha değişiktir. eğer yem hamsi vs ise kolayca dağılan, çok iyi olabilir çember iğne. Ama bilinen takımlarla çember iğne lüfer için ideal değil. Tipik Chinu veya Iseama modellerini kullanın, tasma derdiniz hemen hiç olmaz.
*** arkadaslar arnavutköy akıntı burnu RAPALA sezonu basladımı gercı havalar sogudu istavrit yavas yavas kayboldu ...aldıgım saglam kişiler tekneciler balkcılardan habere göre balık hala karadenızde ozelıkkle şile ve eşek adası tarafında baya lufer alıyorlarmıs ..bilginize ..bu hafta sonu ordayim inşallah..
Burada çok sıkıntı çekilen bir konuyu da gündeme getireyim.. Hepimiz yaşamışızdır ve yaşamaya devam ederiz.. Her yeni mera yeni bir ACEMİLİKTİR..Özellikle yeni başlayan arkadaşlardan, sonra da eski ama yeni meraya gitmiş arkadaşlardan bir ricam olacak, Lütfen yeni gittiğiniz meralarda yerinizi bulup yerleştikten sonra, ama mutlaka olta atmadan önce yakınlarınızdakileri izleyin su ve akıntı durumu hakkında biraz bilgi alın.. Balık tutmaya 5-10 dakika geç başlamanız birşey değiştirmez ama birbirine takılan oltalar hem sizin hem diğerlerinin zevkini eziyete dönüştürebilir.. Doğru yerde doğru malzeme kullanılmaz, atış doğru yapılmazsa balık tutma zevki sinir harbi yapmaktan ileriye gitmez.. Örnek vermek gerekirse 150 gram atılan bir yerde siz 75 gram kurşun kulanırsanız akıntı sizi diğerlerinin üzerine sürükleyecektir. 150 gram kullanıyor olsanız bile atışınız doğru yönde olmazsa sonuç yine ayni olur. Bazı yerlerde akıntı çok olduğu için herkes sollu atıyorsa siz önünüze atarsanız, doğaldır ki takılacaktır.. Her şeyi doğru yaptınız ama onlar balık güzergahı olarak 50 metre açığı belirlemişler ve oraya atıyorlar, siz 30 ya da 70 metreye atarsanız sonuç yine benzer olacaktır..(Ayrıca bazı yerlerde 5-10 metre arayla farklı akıntılar mevcuttur, bu da ayni akıntı suyuna atmazsanız oltaların karışacağı sonucunu getirir..) Akıntı avcılığında izleyip, biraz geç başlamak bir çok sorunun önüne geçer. Hem siz rahat edersiniz hem de yakınlarınızdakiler.. Umarım bu yazdıklarımı ukalalık olarak değerlendirmez ve dikkate alırsınız..
Sağolasın abi önemli mevzu , çok takım kaybettik bazan bizden bazan komşulardan kaynaklandı. Bide kim dolanırsa hep üste çıkar sen karıştırdın bana takım alacaksın diye. Tam anlamı ile sinir harbi ..
konu tasmadan açılmışken tasma neden atılır sizce şimdi bakıyorum kamışın ucu tık yaptı hooop adam bi asılıyo tasma çekiyo boş neden boş hayvan daha kenarda tırtıklıyo yemi ben ne yapıyorum derseniz önce bir vuruş baktımki kamışın uçu lıngır lıngır lıngır sallanıyo taakkk bi tasma neden tasma kendi görüşüm iyne balıgın agzına iyicene batsın dişlerle arasına girsinki misinamızı kesmesin bu bir ikincisşi o iyne birinci tasmada zaten agza öyle bir girerki kurtuluş yoktur bu benim görüşüm saygılarımla
Neyi deneyeceksiniz çember iğneyimi bırakın bu işleri çember olmaz lüferde nedeninide iğne ve balığı karşınıza alıp düşünün
Balığın davranış biçimini bilmek belki de normal takımla tasmalamanın önemini ortaya koyacaktır.. Su üstü dişli avcılığı yapmış olanlar eğer gözlemleme imkanı buldularsa dişlinin davranış biçimini gözlerinin önüne getirirse tasmalama gereğini daha iyi anlayacaktır.. Balık yemi direk olarak ısırıp koparıp yutmaya kalkmaz (çok akıntılı sular hariç.. Zaten oralarda tasmalamaya gerek de olmaz)..Yemi ağzına alır, dişleriyle tutar ve yoluna devam eder.. Bu devam etme süreci bize kamışın ucunda haraketlenme olarak yansır.. Yemi tutan balık, tümünü yemek için ağzında kese kese yemeye devam edecektir.. Eğer, bu yemi İLK kesme esnasında olta ağzına batarsa şanslısınız, yakaladınız.. (ki bu genelde olmaz) İlk kesme aşamasında iğne ağzına batmaz ve balık yabancı maddeye dokunduğunu hissederse zaten kocaman olan ağzını açıp balığı bırakacaktır. Ve/veya daha gerideki bir kısmından kesme çabasına girecektir.. Dolayısı ile balık kaçmış olacak.. Tasmalamanın önemi, balığın yemi alıp yüzmeye devam ettiği esnada, o yabancı maddeyi (İğneyi) hissetmeden biz onun yemi gezdirdiğini hissedip zaten ağzında olan iğneyi damağına batırmaktır. Balık büyüdükçe yakalama şansı çoğalır.. Büyük balık yemin bütününü ağzına alacağından iğnelerden biri olmazsa diğeri çıkarma esnasında bir yerine takılacaktır. Ama balık küçükse yemin tamamını almadığından ağızdaki iğne sayısı düşeceğinden tasmalamanın önemi artar.. Herkes yaşamıştır görmüştür.. Bazen oltayı çektiğimizde yemin yarısı kesilmiştir.. Bu balığın yemi yarısından tuttuğunu ve biz tasmalayınca kesildiğini gösterir..Bazen de yem tam iki iğne arasından kesilmiş gelir.. Bu da balığın iğneyi hissedip yemi bıraktığını ve bizim de ondan önce davranıp tasmalayamadığımızı gösterir.. Umarım yazdıklarım faydalı olmuştur..
Çember iğnenin uzun pala olanı olsa denenebilirde malesef hepsi kısa pala olduğundan lüfere uymaz gibi.Delikli çember iğnelerin arasına tel yada micro fırdöndü koysak kesemez ama avcı olurmu bence olmaz gibi.
Çemberin espirisi balığı yanaktan yakalamaktır.Balığa zarar vermeden salmak amaçlı.Lüfer zıplayıp hoplayarak o yanağı yırtar yine kaçar
Bu hafta tek tek inceleyecem abi hepsini Bakalım çember iğneye yakalanacak göz varmı içlerindehihi hihi hihi
Maharet lüferi hoplayip ziplatmamak zaten kiyidan ustasini-kalfasini-çiragini öyle anlarsin en iyi. Balik su üstü sapir supur geliyorsa o adamdan kork
Aslında en ideali çengelli iğne , genelde tuhafiyelerde bulursunuz hemde çok ucuz. Hadi bulamadınız toplu iğneyi kıvırıp kullanabilirsiniz ama iğneyi akesuarlarla süslemeyi unutmayın. kırmızı kurdela dan bir fiyonk iş görür...
Roycum dişlinin ufağı büyüğü yok yakaladınmı balığı kıyıdaysan kamışı gerekirse suyun içine sokup çekeceksin.Teknede daha acemilğimizi yeni yeni üstümüzden attığımızdan ağır kurşun kullanıp su üstü yapmasını mümkün olduğunca engelliyoruz.Fakat son 4-5 kulaç bedeni bu hafta nerdeyse ellerim suda çektim desem yeridir
Kıyıdan su üstü yaptırmamak kolay, değdir kamışın ucunu suya o şekilde gelir ama tekneden uzunoltada su üstü yaptırmamak gerçekten ustalık.