Serdar Abi sitelere baktığımda bir çok çeşit pellet yem var muzlu çilekli vs. Hangisini almalıyım , boy olarakta en büyük tanelilerimi almak daha iyidir. (Çupra için.)
Onlardan değil. Çiftlikler, yani balık çiftlikleri için satılan çupra yemleri var. En küçüklerinden. Bunlar bazı balıkçılarda vs. satılıyor. Çuprayı, başka yem kullanmadan, direk pellet yem ile de yakalayabilirsin. Ama harami balıklar iş başında olabilir. Yengeç, genelde çipura'dan başka balığın dikkatini çekmez, kabuğunu kıracak çene ancak çipura'da filan olacaktır.
balık yengeci bütün olarak yutar, tüm balıkların menüsünde(etçil) boyutuna göre(ağzına sığsın yeter) yengeç yer alır.Kırlangıcın ,eşkinanın en sevdiği yemdir mesela.
Doğru, levreğin de bir numaralı yemidir mesela, hele canlısı. Ama çipura aranan yerlerde, genelde çipuradan başka yengece asılacak balık olmaz pek. Olursa da ne ala, mesela, kimse çipura beklerken levrek gelmesine hayır demez sanıyorum.
Furkan çok özür dilerim ama böyle başlıkları görünce çok mutlu oluyorum. İzmir'in çipura, levrek dolu olduğunu düşünen birçok kişi var forumlarda. Anca buralara tatile geldiklerinde acı gerçeklerle karşılaşıyorlar yine de sanıyorlar ki zamanı olmadığından tutamadık. İzmir eskiden belki iyiydi ama son zamanlarda çok kısırlaştı. Gerçekten tutulan birkaç balığı bile gayet zor şartlarda bulabiliyoruz. Tabiki İzmir bölgesinde nerelerin ne zaman hangi türleri barındırabileceğini bilmek lazım. Bu bilgiyi bilsen bile yine bile kolay değil, heleki kıyıdan. Madem konu çipura; çipuraya göre yazayım. Kıyıdan ulaşılabilecek en verimli bölgelerden biri yasak bölge içinde olan kordon. Ben foruma üye olalı beri hiç avlanmaya gitmedim. Daha önce Konak vapur iskelesinin yanından mamunla 1 tane ben 1 tane de iş arkadaşıma yakalatmıştım çipura ki, millet başımıza toplanmıştı. Konak iskelesi kordon kadar verimli değildir ama çipura verir, eğer varsa. Nasıl anlarsın? Ben çok kolay anlıyorum çipura çıktığını. Hergün Karşıyakadan Konak vapur iskelesine geldiğimde bakıyorum, kalabalık bir avcı grubu varsa yakın zaman içinde çipura tutulmuştur. Orada yoğunluk varsa, kordon da da çipura çıkacaktır. Yoğunluk yoksa malum. Git, kordon da avlan demiyorum tabi, yanlış anlama. Hedef yapmışsın ya, en kolay oradan tutarsın diye yazıyorum. İlk birkaç sefer de denk gelmemeiş olabilir elbet. Burada İstanbul boğazı gibi 30-40 lüfergil beklemek büyük hata olur. 3 çipura tutarsan süperdir kıyıdan. Yem olarak genelde boru kurdu kullanırlar. İşi bilen oraların müdavimleri, kara, kuru adamlar vardır. Güneşte dikilmekten kararmışlardır. Ellerinde kasnak, şeytan oltası atarlar. Onlar en başarılı olanlardır. Ben 3'lü klasik takımla tutmuştum. Asıl sorun İzmir'in harami balıklarıdır. Serdar abinin önerisini yaparsan, muhtemelen haramileri besleyeceksin. Ya kara kuru adamların yaptığı gibi durmadan yem takacaksın, yahut alışılmışın dışına çıkıp, İzmirli arkadaşların tavsiyesiyle kabuklu sülünez deneyeceksin. Ben hiç denemedim ama bana çok mantıklı ve güzel bir stil geldi, İzmir için. Çipura'yı deniz altında 1 yaz boyunca izlemiş biri olarak yemi görünce hemen atlamadığını, etrafında daireler çizdiğini, isparozlar yemi iğneden kurtarınca hışımla daldığını biliyorum. Kordon da avlanmazsan hafif çakıllı kumlu sahillerde denk getirme olasılığın var ama bence biraz daha zamanı var çipuranın. Tabi İzmir il sınırlarında öyle noktalar varki, tekneyle ulaşılan. Çipura tutmak çok sıradan olabiliyor da. Bu dönemde ne yengeçi, ne madyayı iğnede tutamazsın bence. Umarım en yakın zamanda rastgelir.
Yengeci doğru takarsan, iğneden filan kurtulamaz. Ama asıl önemli nokta, neden pelet yem? Neden ezilmiş balık değil, balık yağı değil, esans vs. değilde, pellet yem? Pellet yem suda yavaşça erir ve yengece musallat olabilecek çoğu harami balığı kendine çeker. Yani, onları yengeçten uzaklaştırır. Bu da büyük balık ihtimalini artırır.
Şu paragrafa göre şunu sormazlar mı? Madem yengeci doğru takarsan iğneden kurtulamıyor, neden pelet yem kullanıyoruz? Pelet yem buralarda genelde çiftlik yakınlarında kullanılır. Sebebini herkes anlıyordur sanıyorum, uzun uzun yazmaya gerek yok. Pelet yem haramileri oyalamak içinse fileye 2'ye bölünmüş sardalya koymak daha çekici olmaz mı? (Nasıl olsa filenin içinde, fileyle bir götürecekler değil ya) Bazen mamunların içinde yengeçte çıkar ve denemek için kullanırız, 5 dakika dayanamaz oltada. Kolundan bacağından çekiştire çekiştire alırlar, belki biz bilmiyoruz takmasını?
Hep gazla gidiyor zaten Roy. Algılar büyük rol oynuyor ama güzel zamanlar geçmişte kaldı. Gene tek tük ulaşılıyor herkese açık bölgelerde ama 5 avda 1. O da doğru zamanda, doğru yerdeysen. Elbet bir güzellik yapmak isterim ama nasıl? Her hafta çipuraya ulaşan bir ekip olsak, davet edeyim ama ne sıklıkla karşılaştığım malum Diğer açıdan ona en yakın ve en güzel nokta Kordon. Serhat abi geçen hafta Kordon da çipura çektiklerini görmüş mesela. Tek tük çıkıyor ama hergün değil. Furkan da yasak bölge olduğunu bildiği halde denediğine göre yine deneyecektir muhtemelen. Benim kıyı için önereceğim bölge Kordondan iyi olmayacaktır. Onun yapması gereken en uzun süre dayanabilecek yemi ve şeklini bulmak bence.
Şimdi iki şey var. Birisi, bir harami gelir, kolundan bacağından çekiştirir, alır. Diğeri, yengeç kendisi, akıntı, atıştaki darbe vs. nedeniyle kurtulur. Pelet yem, bir yandan bir tür yemleme yaparken, yengeçten haramilerin dikkatini kaçırır. Düzgün takılmış yem olarak yengeç, çipuranın dikkatini çeker, iğneden kurtulmaz. Yengeç en alt bacaklarının vücuda girdiği yere yakın noktadan, bacakları filan koparılmadan, canlı takılır. Ama öyle çekiştirme filan oluyorsa, yem ipi çok iyi bir kurtarıcıdır. Bu durumda aynı yere takılan iğne, buna göre seçilir, bedeni yengecin vücuduna yapıştırılıp yem ipi ile iyice sabitlenir. Yengeçte, biraz hallice olmalıdır, ufacık isparinin bile baya sağlam çenesi ve kocaman ağzı olur. Başparmak tırnağı kadar yengeci filan çatır çutur yer geçer. Yengeç, 4-5 cm çapında filan olmalıdır en azından. Merak etmeyin, çupra işini bilir. Burada püf noktası, büyük tür yengecin ufak, yavru olanı değil, türü ufak olan, olgun, kabuğu sertleşmiş olanı bulmak, kullanmaktır.
biliyorsun abi istanbulda istavrit sardalya çinekop sarıkanat şanslıysan lüfer, imkanın varsa erken saatte boğaza gidersen belki palamut. çok nadir izmarit özel noktalarda mırmır... çipura levrek hep hayal. izmire gelirken çok hevesliydim ama böyle olacağını düşünmedim hiç. ben hep balık vursun yakalamasam da olur mantığıyla balığa çıkıyorum. vurmuyor bile sıkıntı orda ama pes etmek yok tabi bir büyüğümün dediği gibi, gezen kurt aç kalmaz.. bazı dönemler bazı avlaklar güzel balık yapıyormuş bir türlü onu çözemedim ben ne zaman nereye gitsem acaba pelet yeme deniz çipurası hiç itibar etmiyormuş bununla ilgili bir yazı okumuştum geçenlerde.. idk izmire gelince rüyadan uyandık roy abi kimden olursa olsun her türlü abiliğe önderliğe açığım vallahi bu hafta içi urla çeşmealtı ve sahilevleri denemesi yapacağım bakalım. olmadı kordona
Vurmuyor derken, boru kurduna bile balık vurmuyorsa, bu aslında iyi. Yok iğnede yem dayanmıyorsa, en uzun süre dayanacak yemi bulmak lazım Furkan. Benim de özel bir çipura avlağım yok. Çalkantılı dönemlerde kıyıya yakın kumluk noktalardan çipura arayabilirsin. Özellikle akşam suyu denize girilen kumun kaldırıldığı meralara geldiklerini çok gözlemlemişimdir. Özellikle bu tip yerlerde kaba lidakiler çokça bulunur. Nereye gideceksen o taraf rüzgarı o gün nereden alıyor iyi incelemeli. Eylül, ekim, kasım aylarında daha iyi avlar yapacağımızı umuyorum. İzmir içinde yoğunluk görürsem haber veririm. Umarım keyifli avlar yaparsın. 2 hafta önce Urla'ya gittik Yasinlerle. Bolca vuruş, 2 lapin yakaladık. Bazen mırmır çıkıyormuş birkaç tane. İzmir böyle maalesef... Nerelerde çipura tuttun yaz dersen özelden yazarım ama inan Kordondan iyi avlaklar olmayacaktır.
Benim anladığım, kurşun takılan en uç noktaya file geçir içine de pelet yem koy diyor abi. Kurşun da filenin içinde olacak sanırım. Küçük balıklar fileyle uğraşırken yengeç uzun süre iğnede kalacak, dediğine göre.
Çipura için genelde 2 cm çapında yengeç takarlar, ben tercih etmiyorum ama biliyorum. İğneyi poposundan girip, karnından veya yan tarafından çıkartırlar. Bir kısımda ağzından takar. Lakin iri çipuraya dayanacak iğneninde kalınca ve sağlam olması gerektiğinden yengeç fazla ömürlü olmaz. Zaten nasıl takarsan tak haramiler yengeci kuşa çevirir. Biraz taşlı bir avlak seçip, yengeci elastik iple delmeden bağlasan kayaların altına girer. Her avlağa uygun olmaz. Safi kumluk bir avlakta yem ipiyle denenebilir diye düşünüyorum ama hiç denemedim. Ben yengeçle tırmalamaktansa bütün sülünezi ince testereyle 2'ye bölüp, bir yanını bıçakla açıp, içine iğneyi uygun açıyla gömüp, elastik iple bağlayarak atmayı tercih ederim. Haramiler toplanıp, diğer balıklarında dikkatini çekecek ama yemi alıp götüremeyeceklerdir, daha da iyisi yemi tüketemeyeceklerdir. Ben umutluyum bu sülünez yönteminden, eylül, ekim aylarında birkaç deneme yaparım muhtemelen. Tabi haramiler o aylarda kaybolursa gereği de kalmaz bu yöntemlerin.
Böyle ise iyi fikir, tutum bunu. Hem böylelikle pelet yemle uğraşan ve bir ölçüde çevreden de dikkatleri izole olan haramiler avcı için yemlik balık durumuna da düşebilirler. Bakarsın fırsat kolayan babalar onlar için gelir ve asıl yemi görür ve kapar.