Uzun zamandır yoktum. Fiziksel olarak sağlığım, sıhhatim yerinde ama akıl ve sinir sağlığım konusunda bir şey diyemem. Son 7-8 aylık dönemde olan bitenler bir yana, Tarım Bakanlığı'nın afedersiniz ama, bok yemeleri yüzünden hiç mi hiç mutlu değilim. Her alanda olduğu gibi, ülkenin denizlerini de bitirmek için düğmeye basmış bu bademler. Politika belli. Önce muhalifleri bir parmak bal ile sustur (25m yasağı, 20 cm Çinekop yasağı gibi), ondan sonra sessiz sedasız gerçek anlamda katliama yok ver (limit altının % 15'e çıkması gibi). Asıl katliam ve bence İstanbul Boğazı'nın güney kesimlerinde yaşanan balık kıtlığının ana sebebi ise, bilmem haberini var mı; Çubuklu koyunun iki yakasının da Gırgırlara açılması. Konuyla ilgili haber altta. Sizi bilmem ama okuduktan sonra hiç şaşırmadım. Buyrun sizde okuyun. Sevgiler... http://cadde.milliyet.com.tr/2013/09/22/YazarDetay/1298220/bogaz-nasil-ava-acildi-
Bu para düşkünü koca kafalı herifler kendilerine rant sağlayan her şeyi "caiz" görüyorlar. Dediğin gibi abi milletten gizli saklı neler yapıyorlar.. Yeterki cepleri dolsun, geri kalanı yansın.. Acaba bizler birşeyler yapabilir miyiz?
Ülkede siyaset kirli , düşünceler kirli , yürekler kirli. Herkes birbirine gebe . Oy potansiyeli yüksek kesimler , dernekler yada örgütler bir şekilde bunu kullanıyor ve maddi çıkarları uğruna siyaseti alet ediyorlar. Siyasiler de hali ile oy gelecek yerden hiç bir şeyi esirgemiyorlar .
Dogru bir tespit bu tavizlerin seçim yaklaştıkça artması tesadüf mü? Şimdi bu uygulamaları yapana oy vermeyin desen birileri çıkıp siyaset yapma diyecek, peki biz siyaset yapmayalım da millet siyasi oyunlarla denizin balığını, çocuklarımızın geleceğini üç kuruşa peşkeş çekerken biz parmağımızı kıpırdatmazsak bu işler nasıl düzelecek ?
Bu ülke toprağını,denizlerini,madenlerini,canlılarını,doğasını satan isimleri yazalım bir kenara arkadaşlar.Gün gelir saklandıkları taşın altından kulağından tutup bir çıkaran olur. Buyrun bir imza da siz verin: http://www.change.org/tr/kampanyala...um=email&utm_campaign=petition_message_notice
Duygularınıza katılmamak elde değil. Bu siyaset yapmak değil. Ortada bir yanlış veya adaletsizlik varsa bu her ortamda dile getirilmeli. Gelişmeler çok üzücü. Buradaki güzel olan şey ise insanların artık daha bilinçli olması ve doğaya sahip çıkmaları. iyi ki varsınız.
Sen bu kadar zaman uzakta kaldığın için farketmemişsin,döndüğünde görünce alışamadın, ama biz alıştık Bunlar iyi günler Artık modern cihazlarla resmen balığı,arkadan takip edip ,izini sürüyorlar Ne demişler balık,baştan kokar...
Kerem hoşgeldin özlettin kendini.. gözlerimiz dişli ve palamut raporlarını aradı epey zaman.. konuya gelince, yazacak çizecek fazla bişey yok malesef
Bu bayat bir haber, yeniden ısıtıp servise sunmuşlar. Maalesef gazeteciler de diğerlerinden farklı değil. Sen de kaybolmadan önce haber versene kardeşim, habire seni arayıp duruyoruz. nerede bu adam, haberi olan var mı diye. Neyse, hoş geldin.
İyi dilekleriniz için teşekkür ederim arkadaşlar. Ben de özledim sizleri. Çubuklu'da gözlerimle görüp, sahil güvenliği aradıktan sonra öğrendim bende. İnanmadım ve google araması yapınca çıktı karşıma. Müstehak bizlere ne diyeyim...
Bundan sanırım 4 sezon evvelinde avlama süresini açık sularda olmak kaydıyla Haziran 15'ekadar güya deneme amaçlı deyip,oralardaki balıkların esas üreme alanlarını mahvettirdiler ve uskumru nesli nerdeyse tükendi 4 senedir yok bu harika balık. Oysa mevsiminde onlarca kilo av verirdi hemde lipari Norveç uskumrusundan asla geri kalmaz irilikte ve lezzette.
Nasreddin Hoca felsefesini çok yanlış anlamış bir nesilden geçiyoruz. O dal kırılacak ama sadece biz düşmekle kalmayacağız, kıymıkları çocuklarımıza girecek. Ahiretten dem vurup dünyalıklarını yapmaya çalışanlar utansın.
Zengin arabasını dağdan aşırır, fakir düz yolda şaşırır derler. Maalesef, gırgırcılar, kendilerine dokunan en küçük bir düzenleme oılduğunda bunu fazlasıyla telafi edecek, aynı zamanda stokları biraz daha perişan edecek bir yol buluyorlar. Güçleri var, devleti ikna ediyorlar, ne küçük balıkçılar ne de akademisyenler devlet gözünde itibar sahibi. Bu da geçer Ya HU!
Tarım bakanlığına yazılı olarak ilettiğim şikayet başvurusuna gelen yanıt. Yorum yapamayacağım... " İlgi : 03.12.2013 tarihli bilgi edinme başvurunuz. İlgi başvurunuz incelenmiştir. Bahse konu değişiklik, yöredeki akıntı nedeniyle ağların sürüklenmesine bağlı operasyonel bir gereklilikten dolayı, can ve mal emniyeti göz önünde tutularak 2008 yılında yapılmıştır. Ancak, gırgır avcılığının yapılabileceği asgari derinlik sınırı 2/1 Numaralı Tebliğde 18 metre iken, 2012 yılında yayımlanan 3/1 Numaralı Tebliğde 24 metreye çıkarılmış olup, İstanbul boğazının avcılığa açık olan kesimi de dahil olmak üzere 24 metreden daha sığ sularda gırgır avcılığı yapılmasına müsaade edilmemektedir. Bugün itibariyle Marmara denizinde müsilaj (kay-kay) problemi yaşanmamaktadır. Tüm masraflarını FAOnun karşıladığı yerli ve yabancı bilim insanlarının katılımı ile yürütülen proje sonuçlarına uyumlu olarak, göç balıklarının üreme ve beslenme göçünü yaptığı 15 Nisan-31 Ağustos arası gırgır avcılığı yasaktır. Bilgilerinizi rica ederim. Dr. Durali KOÇAK Bakan a. Genel Müdür "