Kendini bilen arkadaşları tenzih ederek söylüyorum ki bazen insanlar işin cılkını çıkarabiliyorlar. İstanbul'da yaşamıyorum ama sık sık geliyorum. Özellikle anadolu kıyılarında boğaz kenarında yürüyüş yapmayı zorlaştırırcasına olta atanlar var.Adam banka oturuyor 3 kamışı bankın yanına sabitliyor ve siz misinelerin altından geçmek zorunda kalıyorsunuz. Dolaşan çapariler öylece yollara bırakıyorlar. Özellikle küçük çocuklar için o küçük iğneler ne kadar tehlikeli. Bir keresinde yolun ortasında bırakılmış küçük bir iskorpit bile görmüştüm. Hal böyle olunca böyle yasaklara şaşırmamak gerek. Yine de gönül isterdi ki belediyelerimiz oltacıları da düşünsün ve onlara uygun yerler sağlansın. Esas mücadele trolcülere, dinamitçilere kaçak avlananlara karşı verilsin
evet avrupa yakasında var ben biliyorum. rumeli fenerinin o taraflar harika..sessiz dingin.. üstelik boğazda yani, girişte olsa(!) aşiyan ve emirgandan otobüs kaldıracağız günde 1 sefer olta balıkçıları için çinekop zamanı sefer sayısını 2 yapacakmış belediye sağolsun(!)
her şeyin başı yasak değil mi ? benim zabıtam ne iş yapar ? koca avrupa yakası sahiline idda ediyorum 10 tane scooterlı zabıta yeter. uyarı versin sonrasında ceza kessin. yola getirmek bu kadar mı zor milleti ? üstelik ben olta balıkçılarının yarısından fazlasının mevcut haliyle yayaları balıktan çok düşündüklerine inanıyorum. bu kültürü tamamen oturtmak hiç zor değil.
Kavağı, feneri falan biliyorum da orayı boğazdan saymıyorum, dünyanın bir ucu, karadeniz orası.. ben kartalda oturuyorum, var ama diyelim ki arabam da yok, topbaş efendi benim oraya rahatça gidip gelebilmem için gerekli koşulları sağlayacak mı? Şikayet eden kokoşlar sessiz sakin yerlere gitsin, neden ben gidiyorum? Benim fenere gidip gelmem 1 gün sürer zaten, balık avlayamadan yorulurum.. ayrıca dediğim gibi bu nedenle herkes oralara yönelirse oralar sessiz sakin yerler olmaktan çıkar cehenneme döner..
Ya bu projene destek verenlere inanamıyorum.1. si koskoca sahiller bile bizlere yetmezken belediyenin belirlediği alanlar yetecekmi ? Tabikide imkansız. 2.si herkesin bildiği gibi destek verenler sanırım bilmiyor boğazın heryerinde balık olmuyor bazı yerlerine giriyor bazı yerlerine girmiyor.Peki belediye bunu araştırıp ona göremi yer verecek ? Gene hayır! Bunun taşlığı,kumluğu,derini,sığsı var allah bilir nereleri verecekler.Şu İstanbul'da balık zevkimiz vardı onunda içine ettiler.
Vatandaşın sahilde yürüme hakkı olduğu kadar benimde balık tutma hakkım var. Bir kurs açarsın kurs sonunda sınava tabi tutup geçenleri amatör balıkçı yaparsın böyle bir oluşum olabilir ama siz burda balık tutamazsınız demek tamamen anayasal haklara tecavüz etmektir. Bunu engelleyemezler. Çok ciddi olarak gerekli yerlere yasal olarak başvurumu yapar dava ederim. Zaten bu hükümetin insanlara kısıtlama getirmesinden başka bir iş yaptığı yok. Kimsenin düşüncelerine önem verdikleri yok. Padişahları ne derse o oluyor. Marina sistemi getireceklermiş. Ne kadar kira alacaklar acaba veya en önemlisi bu marinaları hangi firma yapacak ? Yukarda bir üye yazmış, sahilde "rakı içiyorlar" sanane be adam ? senden izin mi alacaktı adam ne içerken. İçipte sana kötülük ediyorsa o zaman çağırırsın polisi şikayetçi olursun. Böyle bağnaz düşünceler ancak bizim ülkemizde olur.
Öncelikle herkese selamlar, İşin bu boyuta geleceği yani bir yerden patlak vereceği belliydi. Forumumuzda dahi özellikle Galata Köprüsü ile ilgili sıkıntılar konuşuldu, yazıldı, çizildi. Herkes muzdarip olduğu konuları dile getirdi. Bir kaç kez kıyı şeridi boyunda Ortaköy-Sarıyer hattında kıyıda seyyar takım satan kişilerin tezgahları toplandı, cezalar kesildi. Hatta bir tanesinde orada bulunuyordum, tezgahları toplama sebeplerini uygun bir dille sorduğumuzda yayaların şikayetleri neticesinde toplama ve ceza kesme kararının çıktığını belirtti zabıta komiseri. Oltacılar ve takım satan tezgahlar nedeniyle kaldırımda adım atacak yer kalmadığı, balıkçılar ve olta satan kişilerin yaya yolunu işgal ettikleri yönünde şikayetler gelmiş. Balıkçılara bir şey denilmedi ancak tezgahlar toplandı. Bunun yanında özellikle hafta sonları gurup olarak balığa gelen ve amaçları balık tutmaktan ziyade piknik yapmak olan, yaya kaldırımında mangal yapıp içki içen gurupların da bu şikayetlerde önemli payı vardır diye düşünüyorum. Siz veya bana göre normal karşılanılabilir ama herkesin kafa yapısı aynı değil malesef. Peki çözüm ne olabilir? Belirli bölgelere izin verip belirli yerleri yasaklamak çözüm olur mu ? Sanmıyorum. Belirtildiği gibi izin verilen yerler yüksek ihtimalle ücrete tabi olacaktır. Toplumun ortak kullanım alanları olan denizlerde böyle bir ücretlendirmeye kimsenin eyvallah diyeceğini de sanmıyorum. Platform ve benzeri ayrılmış alanlardan bahsediliyor ancak bu da çözüm olmayacak Bu kez de sahilde yürüyen vatandaş balıkçılardan denizi göremiyoruz diye şikayet edecek. İki ucu pamuklu değnek yani. Kıyı şeridi bölgelere ayrılır ve bu bölgeleri denetlemekle sorumlu birimler kurulursa denildiği gibi önce ihtar devamı halinde ceza kesilmesi durumu belki bir çözüm olabilir. Belge zorunlu olsun amenna...Siz iyi niyetinizle doğru düşünüyorsunuz ancak deprem vergisi diye toplanan vergilerin duble yol yapımında kullanıldığı bir ülkede ABB den toplanan paraların çevre düzenlemesinde kullanılacağına ihtimal dahi veremiyorum.
sen kendine göre konuşuyorsun ya kafasına kanca geçen kişi ne dese begenirsin...bazı şeyler yapılıyorsa belediye mecbur kalıyor vede haklılık payı çok..
Merhabalar. Konuyu rastgele açtım ve haberin videosunu izledim az önce. Bence böyle bir proje yoktu o ana kadar. Kameralar çekerken halka soru sorulur diye kadir topbaş sölemek istedi sanırım :d Ayrıca amatör balıkçılık belgesi olayı vardı bir aralar. Galata köprüsüne giderim vakit buldukça. Orada konaklayan ve olta karşılığı yer satan malzemeci adamlarda bile bu tarz bişey yok. Ayrıca köprüde pazar günleri bir dünya insan geliyor. Onların birtanesinde bile bu belge yoktur. Zorunlu olsa dahi alacaklarını sanmıyorum. Sigara yasağını bile çok güzel deliyoruz ki; Sahil şeridini balık tutmaya yasaklasalar cezayı kim kesecek ? bu yasağı kim dinleyecek ? koskoca sahili balığa kapatır sınırlı alanlara kısıtlarsan bu seferde o alanlarda problemler çıkar. Şöyle ki ben üsküdar-çengelköy-kuleli hattında balık tutmaya kalksam ve bu istikamette 5-10 balık tutma alalına olsa eminim ki sabah trafiğinde metrobüs çilesi gibi olur. Bunu topbaş bizden daha iyi biliyodur. Özellikle haftasonları yoğun kavgaların ve yığılmaların yaşandığı alanlar abb belgesi gibi suya düşecektir.
Ne çok yasak meraklısı varmış gerçektende, adamların böyle bir proje aklında bile yoksa bu sayfayı okuduktan sonra bunlar dünden razıymış zaten deyip her yeri kaparlar.
Hiçbişey olmaz, benden söylemesi.. haber olarak kalır bu.. ABB de yıllardır zorunlu olacak denir, hala olacak..
bu konu üzerine çok konuşuldu (ayrı açılan bir konusu var), çok da konuşulur.. bence bu haberden hiçbişey çıkmaz, rahat olun.. belediye daha limit denetimi yapmaktan aciz, bunu mu yapacak? anca gülerim buna.. hatta gülüyorum bak hahahaa..
bende belediyelerin lokantalara peş keş çektiği kıyılarda olta atamıyorum nolcak ? lokanta 20 metre ilerde .. gelmiş deniz kenarına masalarını doldurmuş. belediyeye kirayı vermiş.. yanyana lokanta dolu kıyıda düzgün yer yok .. heryer masa.. hee parasını verdikden sonra işgal edebilirsin .. hem balık tutmakda neymiş işsiz güçsüz emekli yada ayyaş işi gitsin başka yerde tutsun. ihaleyle kiralanan göllerde amatör balıklçılar için yer gösterilirdi. şimdi boğazı çaktırmadan bi arap şeyhine falanmı kiraladılar. olurmu olur hayaldi gerçek oldu.
Kolay; bunun denetimi var; şu an zorunlu olmayan avlanma belgesi var; belgeyi bir kurs ile zorunlu yapıp; denetimi sağlarsınız bu tip kazalar veya olumsuzluklar bir daha olmaz... Sahil hepimizin malı böyle bir kısıtlama olmaz; yapılacak ise işgal edilmiş pekçok bölgeyi önce işgalden kurtarmak gerek... Sahiller çay bahçeleri, seyyar satıcılar v.s. pekçok şeyle dolmuş durumda; üstelik bu alanların pekçoğu kamuya ait alanlar... Böyle uzar gider... Sektörden kaçbin kişinin ekmek yediğini; nasıl bir sektör genişliği oluştuğunu tahmin edebiliyor mu acaba bu yasağı getirmeye kalkan vatandaşlar... Sektörde satılan ürünlerin en azından yüzde ellisi Istanbul'da tüketiliyor...
Herkese selamlar ; Hakikaten söyliyecek söz bulamıyorum , ülkemizde her sorunu çözdük bir sahillerimizde balık tutmak problem oldu da çözülmeye uğraşılıyor , neymiş insanlar rahatsız ediliyormuş , sen gidip denizin dibini tarla gibi sürenlere , dinamit atanlara , akın zamanlarında boğazın geçiş alanlarını betonarme duvar gibi örenlere ses çıkarma sahildeki çoğunluktaki masum , gariban insanın en büyük zevkini engelle , PES...!!!
Arkadaşlar olaya biraz objektif bakarsak adamlar haklı ,(K.T. ı sevdiğimden değil) bende 25 yılımı istanbulda geçirdim.. bogazın durumunu çok iyi bilirim, veya diger kıyıları , eskiden olta kamışları 3 m idi daha sonra 3-60 oldu şimdi 4.20 surfler devreye girdi , kaldırımların genişligi sabit değişmedi.. ve bir o kadarda nüfus arttı,, istanbulun sahillerinin uzunlugu belli ama nüfüsü devamlı artıyor, oltacısıda artıyor, ve kaldırımlarda yürüyen insanların şikayetleri artıyor.. ve dahi yabancılarıda buna katarsak ki turistlerin şikayetlerine çok daha fazla önem verirler.. bişiler yapmak lazım .. yalıpacak yenilik tartışılmalı .. oltacısıda - yürüyenide mutlu olsun
birazda cuvaldızı gendimize patıralım sen boğazda gittiğin yerden zevk alabiliyormusun bağıranı cağıranı kavga edeni sandallara zevk olsundiye olta adanı yolda gecen arabaya müsade etmeyip gazaya sebeb olanı yayaları azarlayıp bağıranı yaralayanları eee sonunda olcağıda buyduidk