Sabah aşağıdaki tanıtım yazısını kazaen cevap bölümüne yazmışım. Kusurumu bağışlayın. (acemilik işte...) _______________________________________________________________ Merhaba balık dostları (m). Birkaç gün önce google aracı ile kendime yeni bir olta takımı ararken yolum bu balıkçı kıraathanesine(*) düştü. Önce şöyle dışardan bir göz attım. Genci ile yaşlısı ile içerde koyu bir sohbet... kahkahalar, maytap geçmeler, gırgır-şamata. "Be adam" dedim kendi kendime; "sakın içeri girme, bir daha ayrılamazsın, bu kadar kişi konuşuyor, bir tek bozuk laf eden yok." Ama dayanamadım geldim işte. Boş bir iskemle bulursam oturacağım. Yok, "amca senin yanında pek rahat edemeyiz, iyisi mi bahçe tarafına bir iskemle atalım sen bizi ordan izle" derseniz ona da sesim çıkmaz. Bir yerde haklı olabilirsiniz böyle düşünmekte; "üççeyrek yüzyıllık ömrünü tamamlamış birinin kafa yapısı benimkine nasıl uyar?" diye bir soru da takılabilir aklınıza. Olsun, ben yine de ara sıra kafamı kurcalayan sorularımla yanınıza şöyle bir uğrar, sonra yine dışardaki masada kahvemi içerim. Sevgilerimle. Halisabi (*) Kıraat etmek = okumak