Haklisin abi, ama inan bana ailemi bile ziyarete gitmedim, sebebi kasim ayinda istanbula gelicek olmamdi simdi bir mazeretim de olamaz. Kismetse kasim da ordayim. Ama bastanda dedim, Sende geliceksin, yoksa tam bir organizasyon olmaz. Olmadi site ahalisi olarak kapina dayanicaz.
Desene yirttik o zaman, valla ensesi kalin birine cok sik ihtiyacimiz oluyor Eksik olmayasin. Saka bir yana, boynuna cikmak icin degil , sarilmak icin gelicez abi...
Sevgili Reis amca, boğaz çocuğu olmak bir ayrıcalıktır derler Ben de bu söze sonuna kadar hak veririm Boğaz demek İstanbul demek ,İstanbul demek tarihler boyunca bir çok kültürün ev sahibi olmak demek .Boğaz da bu kültürün merkezi .Çok şanslıymışsınız, çünkü Allah böyle bir yerde doğmayı ve yaşamayı kaç kişiye nasip eder ki ?Yüce rabbim inşallah sağlıklı, mutlu nice yıllar, doğduğunuz yerde yaşamayı, size nasip etsin Sevgiyle kalın
Reis baba, Acaba diyorum ki allah nasip ederde o günleri görürsek. Yani emekli olduğumuzda ben böyle bir yerde yaşamak isterim. Umarım o günlere kadar böyle güzellikler kalır ve bizlerde emekliliğimizin tadın böyle bir yerde sevdiklerimiz ile geçiririz.. Sevgiler
reis amca çok güzel yermiş oralarda ne zaman bir organizasyon yapıyoruz.. bizde görelim o güzel yerleri hep siz görmeyin..
resimleri ilk gördüğümde Türkiye'den bir mekan olmadığını düşündüm , bırak İstanbul'da olmasını !!! böyle güzel yer var mı yaa oralarda
Arkadaşlar Hepinize iyi görüş ve dilekleriniz için teşekkürler. Şimdi bir şey diyeceğim ama kızmak yok. O köprünün üstünden bakınca bir sarı tente görülüyor.onun hemen arkasındaki ahşap,virane gibi görünen yerde 17 sene oturduk kiracı olarak.Sandal da önünde bağlı idi. Çocukluğumda O köprünün üstünden baktığımda( belki o zaman çoğunuz daha doğmamıştınız.) dipteki kumları ve içindeki balıkları görüyordum. Bazı çocuklar o derede yüzerlerdi.Ben yüzmedim. Sandalımızı büyük motorların karşı tarafındaki sahile çeker, derenin suyuyla bol bol yıkardık. Şimdi ise dereden üstümüze su sıçramasın diye ürker olduk. Ve ben buradan sandalımı da pılı pırtımı da alıp Tekirdağ Barbaros'a vın turizm... Çünkü eskiyi yaşayıp yeniyi gördükçe içim acıyor,dayanamıyorum. Bu sene Allah razı olsun belediye bir temizlik faaliyetine girişti,derenin içindeki çamur alındı,kenarına da rıhtım yapılacakmış.Daha önce de kanalizasyon bağlantıları dereden ayrıldı. Hepsi iyi de neden hep afedersiniz herşeyin içine ettikten sonra tedbir alıp temizlemeye çalışıyoruz.ya da kim ediyor, kim temizlemeye uğraşıyor. Neden??? Sevgiler size güzel insanlar.
Deniz kenarında ve doğada büyümek bir çocuk için büyük nimet.. Yetenekleri ve karakteri üzerinde tam etkisi var. Ne kadar şanlısınız. Aslnda bende çok şanslıydım. evimiz deniz kenarında olmasa bile bahçeler içindeydi.. Doğayla içiçe büyüdük.. Bu hafta sonu ise arkadaşlarımızın kreşe giden çocuklarını toplam 30 metrekare çimen olan biryere götürdük ki çocuklar oynasın diye
Aylin Çok haklısın. Şimdi sen gel de tabiatı bilmeyen, meyveyi ağaçta görmeyen çocuğa, büyüdüğü zaman ormanı niye yaktın diye sor. İlkokulda her çocuk, bir minik fidan dikip yetiştirse diyorum. O ağaçtan sorumlu olsa, onu büyütse, bir daha dal kırabilir, orman yakabilir mi?
çocuklardan önce bu işi biz balık sevdalıları yapsak. SORARIM SİZLERE; ava giderken,akla gelmeyecek malzemeler götürüp,arabayı tıka basa dolduruyoruz. hangimiz,bu zamana kadar ava giderken bir ağaç fida sı götürüp diktik.bizim gittiğimiz yerlerde genelde ağaç olmuyor,şemsiye götürüyoruzda ,bir ağaç dikip 2-3 yıl sonra gölgesinde kamp yaparız demiyoruz. bu işi önümüzdeki bahar kesin yapacağım. reis amca bir kampanya başlatalım,ava her gittiğimizde ağaç dikelim.
Tabi tabi, götürün de dikin. Bir (amatör) de gelir gece kampini kurar, yakacak bir sey kalmayinca senin fidani söker atar atesin üstüne. Kurunun yaninda yasta yanar misali
namık kardeşim takdirin için teşekkürler,ayrıca bir tek gülen adam logosu koyduğuna göre gerçekten ciddisin,demek beğendin... bende senin için araştırıp denizkumda yetişen bir ağaç bulacağım.yada üzeri saksı şeklinde bir şapka,saksıya istediğin bitkiyi ekersin.