Merhaba dostlar..! Geçen yıl kayalı barajına bir sefer yapalım dedik , sabahın erken saatlerinde tam techizat koyulduk yollara ; anlatmama gerek yok ya işte hep o aynı his'' büyük balığı ne pahasına olursa olsun yakalamak'' bir an önce gitmek için yollardaki kasisleri bile görmezlikten gelip kuş misali uçuyorduk adeta , çünkü o en önemli sabah saatleri balıklar ve bizim için çok değerli dakikalardı malümunuz..! Kısa bir keşiften sonra yerimizi bulduk ,en büyük endişem ; zor bir yer olmalıydı ki sessizliği yakalayalım ve sonrasında uzatmadan gerekli yemlemeleri yapıp oltalarımızı attık. Bir kaç saat sonra, oda neee:eek: o ne gürültü bir kamyonet bize doğru yaklaşıyor aman Allah'ım korktuğum başıma geldi:o Şimdi işte herşey başlamadan bitti dedim kendimce ..! Kamyonetten 6 kişi indi içlerinden biri bize uzaktan ''rastgele arkadaşlar'' dedi. En azından iyi tarafı onlarda hem piknik hemde balık tutmak için gelmişlerdi. Tabii arabanın ses düzenini test etmeden olurmuydu hiç, hani biz de çok merak ediyorduk ya sözüm ona...cız bız biralar vs.derken yanımıza orta yaşlı bir adam geldi '' ne takıyon kardaş'' mısır dedim. ''Banada ver de bizde iki olta atalım şuraya'' tamam verdik. Sonrasında yalnız bu seste balık zor yakalanır kapasak iyi olur dedim ,''tamam '' deyip kapadı. Çöplerini etrafa savurarak çevreye verdikleri zararın yanı sıra gölete yemek artıklarını boşaltıp gittiler.(Neyse fazla uzadı galiba) biz onların arkasından söylene söylene etraftaki çöpleri topladık. Tam bu günün talihsiz bir gün olduğunu düşünürken oltarın birine 2,5 kg aynalı vurdu, o bizim sevinç kaynağımız olmuştu...eminim ki buna yakın şeyleri sizler de yaşamıssınızdır , paylaşmak istedim ... insanın canı sıkılıyor......!