Süper! muhtesem anlatımın için tşk.İçimizdeki duyguları özetlemişsin... Aşkım deniz sabah banide çağırıyor uyku yok bu gece : )
Uğur'cum 22 ocak diyorum (adana maçı) başkada bir şey demiyorum, staddaki avda(!) görüşelim, kal sağlıcakla.
Bu ava ilişkin ağzını bozdu ufaklık "oha" falan dedi! Her gün Komacan balık istiyor işimiz zor, kal sağlıcakla.
Sevgili Balli, minare bahsettiğin minare yalnız bir farkla, bunlar ölü minareler, bunu anlamanın en basit yolu kıyıdan topladığımız minarelerin içinin boş yada dolu yada ölü olduğunu basit bir burun çekmesiyle anlıyoruz. Yani kokladığımızda burnumuza kesif bir koku geliyorsa ölmüş olduğunu anlıyoruz zaten elinize aldığınızda ağırlığı ve rengide yeteri kadar veri oluşturuyor örneğin rengi beyazsa içi boşalmıştır, yok rengi sarımtırak açık yeşilse bu bizim aradığımız türden ölmüş olanlar oluyor bunu teyit etmek için burnumuz devreye giriyor ve bunları kullanıyoruz fakat kaldırdığımızda ağırlık varsa ve tırnağını görüyorsak, bunları hemen denize fırlatıyoruz çünkü çevredeki avcılar bunları hemen bir çekiç yada taş yardımıyla kırıp, avlarında kullanıyorlar, uyarılarımızı çok ciddiye almadıkları ve bizim denize geri fırlatmamızada fena halde bozuluyorlar. Eğer bunların ölü halde kullanımları sıkıntı yaratıyorsa bundan da vazgeçebiliriz.Kaldı ki çok verimli olmayan bir yem türü sadece kokusu avantaj sağlıyor.
Uğur kardeşim sana da aynı şeyi söylüyorum 22 ocak'ta tevfik sırrı'da safari varmış, bildiğin kaplan avı, katılalım, mutlaka gel, oooo şeytanlar!