Merhabalar... Başka bir konunun devamına da ekledim ama biraz araştırınca aşağıya eklediğim yuvaların sülünez yuvası olmadığını farkettim. Denizin sakin kumluk bölgelerinde karınca yuvası gibi küçük tepeler gördüm. Bunlar ne yuvasıdır bilen var mı acaba? Önemlisi içinden ne çıkıyorsa balık yemi olarak kullanabilir miyiz? Şimdiden teşekkür ediyorum. Kum tepeleri fotoğrafı:
Mİnare olduğunu sanıyorum.Normal yengeçler kubbe gibi yapmıyorlar kendilerini ön ayakları ile kuma görüyorlar.
Bende merak edip zıpkının ucu ile eşelemişdim. İçerisinden gözle görülür bir mahluk çıkmadı. Ya ufak birşeydi yada orayı terketmişti.
Bu tepeciklerin içinde genellikle, kendine bir kabuk bulup sığınmış ufak yengeçler vardır. Eşelerseniz ordan yengeci alabilirsiniz ve genellikle yemlik boyuttadır. Büyük olan yengeçlerde görmedim bu tepecikleri. Çok yerde gördüm ama özellikle Marmara Ereğlisi'nde denizin içi bu tepeciklerle dolu, giden olursa binlercesini görebilir bu tepeciklerin. Bir dünya da yavru yengeç dolanır kumda ama zararsızdırlar. Yani öyle kıskacı ile tutar v.s. korkusu yaşanmasına gerek yok.
Günaydın arkadaşlar. Konu içeriği ile alakası olmamasına rağmen "minare" kelimesi tebliğde yasak kapsamında değerlendirilen su ürününü hatırlattı yine. Yine diyorum zira, daha önce de bir paylaşımda minare hakkında cevapsız kalan bir sorum olmuştu. Bu vesileyle minarenin ne menem bir şey olduğunu anlama/bilme açısından bazı bilgiler verilebilirse pek makbul olacak. Bu türün, 2/2 nolu tebliğde Latince adı dahi zikredilmemiş. Yakın zamana kadar çizgili sazanın adından başka bir belirtisi yok iken, sağolsun Yakup hocamız(karayel) bu balığı bizlerin nazarlarına sundu, üyelerimizin katkısı ile de konu detaylandırıldı ve istifade ettik.
Burası Balıkavı.net, yılların birikimi Her konuya değinilmiş olması gerekiyor http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=7125
Ben fotoyu oradan çalmıştım zaten hocam, faş ettiniz ama olmadı şimdi. Yazıda deniz minareleri ile ilgili metin var mıydı unuttum, şu anda da okuyamayacağım için sadece fotoyu vermiştim ama siz yine koşmuşsunuz hocam, Hızır gibisiniz.
Evet sevgili hocam, konu, verdiğiniz linkte detaylıca işlenmiş. Aradaki nüansları tebliğde sözü edilen “minare” açısından güncele indirgeme adına insani zaaflarımız olsa da, -ki tebliğde de açık ve izahlandırılmış bilgiler yok zaten– yeniden yapmış olduğunuz hatırlatma ile, en azından benim nazarımda mevzu açıklığa kavuşmuş oldu. Teşekkür eder, saygılarımı sunarım. Tebliğde avlanması / toplanması yasak olan Charonia türü Deniz salyangozu hakikaten nadide bir türmüş. Öyle ki, Ebru üstatlarını kıskandıran renk ve desenleri ile görsel şölen sunan bu güzelliğe, birkaç fotoda dikkatleri çekmenin tam sırası. (Google/Görseller’den alıntıdır.)
Ben olsam o yuvayı kazarım.. Ne çıkarsa çıksın.. Alaska boğa solucanı çıkacak değil ya.. Böylece ne olduğunu öğrenirdim güzelce.. Ha, benim fikrimce bu delikten her ne çıkarsa çıksın, pek güzel bir yem olacaktır.. Ama tabi çıkan şeyi hemen oracıkta takıp test etmekte gayet akıllıca olur sanıyorum..
Ben korktum. Nedense denizden çıkan canlıların bana bir zararı olacakmış gibi geliyor. Bir de alerjim var bazı şeylere ilk defa karşılaşacağım bir zehir toksin vs. ne yapar bilmediğimden korkuyorum
Genel kaide, zehirli hayvan kumun altına saklanmaz, en azından denizde.... Ama bu kaidenin pek çok istisnası vardır. Velakin, zehirli bir şey olsa, bilinirdi, çünkü canı yanan o deliğin bolca reklamını yapardı..