Bugün Derbent Barajı'nın bittiği, Altınkaya Barajı'nın başladığı noktada alabalık avına gittim. İlk önce dip oltası hazırladım, yarım saat bekledim ve bir şey olmadı. Sonra mantarlı olta hazırladım, hemen sonra vazgeçtim ve kaşık takımını hazırladım. Atıp çekmemle bir alabalık geldi anında. Sonra bir tane daha geldi. Ama bir balık kaçırdım ki başıma ağrılar girdi. Hani "Kaçan balık büyük olur." derler ya, o misal... Tuttuğum 2 balığın toplamının 2 katından büyüktü. Balığı çektim, üzerine oturdum. Ağzından kaşığı çıkarırken serçe parmağımı ısırdı. Parmağı zor kurtardım, yüzük gitti bu arada. Balıkla cebelleştim, çantaya atarken fırladı gitti suya. En azından 50 cm. vardı. Yemin edebilirim. İnanmazsanız size hak veririm, bana anlatsalar inanmazdım. Ama yalanım varsa elime olta almak nasip olmasın. Yarın bir işim çıkmazsa daha erken saatlerde orada olacağım. Fotoğraf makinem yanımda değildi, eve gelince fotoğrafladım. Yakaladığım iki balığın fotoğrafını paylaşmak isterim: Büyüklüklerini kıyaslamak için sigara paketi ile birlikte fotoğrafları: O kaçan balığın yanında bunlar ancak yem olur. Yüzüğe üzülüyorsam namerdim, balığa üzüldüm. Ama o canavara bir an için dokunmak bile yüzlerce yüzüğe bedeldi benim için.
Paylaşımın için teşekkürler balıklar gerçekten çok güzel afiyet olsun. Yanlız birde merak ettiğim birşey var sormadan edemeyeceğim biz balıkçılar neden hep sigara paketi ile ölçü veriyoruz? bunu hep merak ederim kimisi yanında başka birşey olmadığını ve en pratiğinin bu olduğunu söyler sen evde birşey bulamadınmı ondan başka.
Onur kardeş tebrikler.Ben de geçen yıl büyük bir sudak kaçırmıştım.O sinirle kaçırdığım yerde bir hafta at çek yapmıştım.Acaba tekrar yakalarmıyım umuduyla.Oltalar boş kalmasın.
Onur güzel bir av olmuş eline emeğine sağlık.Yüzük içinse üzüldüm, inşallah yarin yakalarsın o canavarıda yüzüğünün hesabınıda sorarsın.
Kaybettiğim yüzük evlilik yüzüğümüz değildi. Balık eğer evlilik yüzüğümü alsaydı yeminle dalardım o suya, dar ederdim o gölü balığa. Valla yanımda sigara vardı, onunla boy ölçtüm. Aslında şişe daha iyi olurdu.
amanınnn Onur!.... boşver balığı yarın hemen git bi kuyumcuya yüzüğün aynını al yoksa durum kel diyeyim alyans kaybolacak ha ... dağlara taşlara 3 kez tık(1) tık(2) tık(3) Ama yani av da güzel olmuş afiyet olsun
Ya abi yüzük işte sen almadıysan keyf için farketmez Parmağında risk taşıyon demektir..hediye olsa farkedermi
Yüzüğe üzülmedim ben ya. Hem kendim almıştım, hediye de değil. Ama bir yüzük daha var, Osmanlı Devleti'nin arması var üzerinde, irice bir gümüş. O gitseydi üzülürdüm biraz. Ama onu alabalık sökemez, piranha veya köpekbalığı lazım.
Hımmmm arma !...irice yüzük..... Lise tarih dersi.... ...kayıp hazine...... hımmmm balığa gidekmi???? $$$$$$
Baliklariniz ve paylasiminiz icin cok tesekkurler. Acikcasi ben resimlerde baliklarla birlikte sizi de gormek isterdim. Ancak gercekten cok guzel alalar... Dahasina rastgele...
Yarın işim çıkmaz da aynı yere gidersem, unutmazsam fotoğraf makinemi de alacağım. O bölgelerin de fotoğraflarını çekerim o zaman.
Onur uzun zamandır nihayet çıktın ortaya Her iki avın da çok güzel Kaçan balık büyük olur, evet ama kaçıranın hali ne olur soran yok İnşallah yarın sana döner tekrar Rastgelsin
Güzel av olmuş tebrikler Benim dikkatimi çeken birşey var oda balıkları çok güzel saklamışsın. Yane bende derelere gidiyorum ve tuttuğum balıkları eve getirene kadar, balıklar çürümeye başlıyor. Balıkları nerde nasıl saklıyorsun
Sağolun arkadaşlar. Valla Sevil Abla, epeydir adam gibi balık yoktu falan filan, ben de yoktum, sezon da kapalıydı zaten. Bu aralar olta bir dürttü işte. Balıkları poşete koyuyorum. Özel bir saklama yöntemim yok. Aslında genelde saklamam, tuttuğum yerde mideye indiririm ama ne bileyim işte... * * * Bugün aynı mekana yeniden gittim. Öğleden sonra saat 15:00 gibi çıktım. 1 tane balık yakaladım: 1 tane de ufak bir alabalık geldi, pek hasarı da yoktu, serbest bıraktım. Ve asıl bomba, dün dev alabalığın götürdüğü yüzüğümü, avlak bölgesinin yakınında bir yerde buldum: Avlak bölgesinden birkaç fotoğraf: