aynen bilgeye katılıyorum hele birde levrek diyorsunki şahdamarına basıyorsun. inşallah kısmetin vardır diyorum petek pastanesinin oralardan yada zaten fener caddesinden direk denize kadar gittiğinde oralarda müsaittir verim konusunda dediğim gibi kısmetin vardır umarım
Kıyı gümüşünün en sevdiği yemi söyleyeyim mi sana: Hepsi Sardalya, tavuk göğsü, karides, e midye haliyle, bu hayvan neye olsa en çok saldırıyor tam bir s*ks manyaa gibi düşün Kısmetse... Botla açılmadan önce demek ki midye faslı yapacan Yani 02 de midye toplamaya başlayacan 03 te adam başı bir küçük su şişesi midyen olur Çift kişilik botun da şişmiş olur Ondan sonra 4 kulaç oluncaya kadar botacan Demirliycen, benim demir, içi kum doldurulmuş 2,5 luk pet kola şişesi Midyeyi aşağı gönderecen Daha dibe inmeden gümüşler hücum edecek mi Hem de büyük büyük istilacı gümüşler, 15 cm üzeri ? Bunu mu demek istiyorsun Bence gümüş balığı, botla açıldığına değer At at çekse, dolu dolu Denizi ortalayıp birkaç kez, balık alamamış ben için hele, mesele... Cuma sabahı aslında ben, tuzlanmış ve gazeteye suyunu salmış sardalya kullansaydım elim boş dönmeyecektim eminim. Bizim balıklar en kolay bulunan yem olan ve elini çok fazla kokutmayan şu bizim karidesi yemden saymamaya başladılar galiba. Ama midye konusunu hiç düşünmemiştim. Balık tutmak için çocukluğumda midye haricinde birşey kullananlara şaşardım. Çünkü bu mucize yaratıkla her şeyi bedava tutabiliyordum, paslı iğne ve 35 lik krokodil ile rahmetlik dedemin ve benim tutamayacağımız balık yoktu Müjde: Bu sene çatalkuyruk yok. Başımızın belası çatalkuyruktan kurtulduk arkadaşlar. Belki de ebediyyen. İnsanoğlu utansın, trole gırgıra tor mu diyorlar ne diyorlar, trvr ile mücadele tabi ki küçümsenemez fakat hükümetin asıl hedefi bu balık kitle imha araçları olmalı. Heey gidi, çatal hey. Keşke olaydı da, her atmaya bir tane geleydi küçük ben de geri salaydım. Bu hayvanı yok eden ne acaba. Belki de gümüşler istila edince çatalları yemişlerdir. Gümüşün dişleriyle saldıran bir balık olduğunu duymuştum aslında. Hatta bir videoda seninki miydi bilge, sahte ile gümüş tutuyorlardı yabancı bir ülkede Neyse, aradım bulamadım. Ama şunu buldum http://www.youtube.com/watch?v=yaINsV2JBG4
bu adamların kullandığı serpmeyi bizim kıyılarda da atsan aynı böyle olur. gümüş videoları için whiting fishing, whiting fishing with lures, whiting fishing on poppers gibi aramalar yaparsan youtube'da video çok. botla açılırsan çok büyük iğne kullanma. 6 nolu uzun saplı ince ve keskin iğne kullan. ( ben bunu kullanıyorum, geçen hafta dudağıma piercing olan iğne http://www.avmarketi.com/asp/product/1822/50001-OWNER-IGNE ) gümüş, ısparoz, çipura, istavrit vb. bütün balıkları yakalıyor. tek sorun çipura yakalanırsa sık sık iğneyi yutuyor. ama büyük iğne takarsan da ısparoz, gümüş vb. balıkları alamıyorsun. önümüzdeki aydan itibaren iri gümüşlerin başlamasını bekliyoruz. aslında biz onları istemiyorduk, çipura peşindeydik. koca koca gümüşleri yakalayınca '' ulan gene mi gümüş ? '' deyip kızıyorduk ama şimdi mumla arar olduk
tavuk taşlık( tavuk taşlığını ) yem olarak deneyen varmı? nelerde iş yapar yaparsa eğer iş yaparsa gerçekten çok güzel bir yem olur sert iğneden kolay kolay çıkmaz harika olur.
balıkta işe yarar mı bilmem ama taşlık dendimi aklıma hep tavuk işinde çalıştığım zamanlar gelir. tavuk taşlığı, lokantacılar :hungry: tarafından kapış kapış alınan bir üründü. özellikle lahmacun yaparken bol yağlı etin içine çekilir ve etin hilesi olarak kullanılırdı hihi taşlığın fiyatı etin dörtte biri
sahtecilik olmayan sektörümüz yok maşallah. bu arada dün akşam hanım bizi avm ye bırak sende balık avla istersen demişti. daha önceden bildiğim 20 lik diş çürüktü röntgenini çekmişti ama ben erteledikçe ertelemiştim. ama artık ben fazlalığım demeye başlayınca dişçiye gittim adam direk arşivden röngeni çıkarttı şikayeti dinlemeye gerek yok dedi ve 20 lik dişi çekti. kanda durmadı . ona rağmen barınağa gittim 2 paket boru kurdu alıp attım.köstekte site üyelerimizden orhan1969 rumuzlu ustanın kösteklerinin aynısını yaptım. T boncuklu fırdöndülü 40 cm uzunluğunda kösteklere birde fosforlu boncuk ekledim. 100 gram kurşunla savurdum. baktım diş kanıyor eğilip kalktıkça basınç yapıyor hiç durmuyor. diğer olta işine girip basıncı 2 katına çıkartmayayım dedim. derken zaten köstekler uzun olunca küçük balık yakalansada pek hissedilmiyor. kurtlarda pert vaziyette yem tazeleyeyim dedim. çekerken hafif bir farklılık var ama emin olamıyorum birde ne göreyim pembe bir balık ulan dedim içimden bu kılkuyruklar yüzünden bot/tekne işine giresim gelmiyor kıyıdadamı buldunuz beni dedim ama birde ne göreyim bunun anteni var ama kuyruğunda değil sırtında. yani bildiğin hakiki mercan bu hemde kıyıda şaştım kaldım. boyu 15 cm salayım dedim önce sonra evde akvaryumda var ama yanımda kova yok. hemen oltayı suya bıraktım yandakilere tembihledim bir bakarak oluverin ben 10 dk ya geliyorum dedim. sonuçta bu balığı birdaha yakalama şansım yok gibi. Hemen kova alıp geldim mercan hala oltanın ucundaydı. saldım kovaya yemledim salladım. beklerken bir vuruş daha birde geldi 25 cm boyunda gene orhan üstadın yakaladığı istavritlerden. bu tral değil yanlız arkadaşlar. tral daha geniş oluyor bu bildiğin uzunlamasına. allah allah dedim açık balığı yakalayıp duruyoruz hadi hayırlısı. bu ara yan taraftakiler ellerinde kasnak ben habire balık çekince hemen önüme çömeldiler. anlatamazsınki şimdi sizinki kasnak ileriye gitmez ben şu kadar ileride alıyorum diye neyse bende onların kalktığı 10 metre yana kaydım. salladım oltamı bekliyorum. 10 dakika falan bekledim herhalde yemi yemişlerdir bir kontrol edeyim diye içimden geçirdim neyse dur bir 5 dakika daha bekle dedi 6. his. ve o an kamış sallanmaya başladı. bir tasma ooo vuruşlar iyi herhalde porsiyonluk çupra geliyor dedim ama malsef öncede belirttiğim gibi çupralar daha küçük üst kösteğe 20 cm lik bir çupra alt köstekte yine bir mercan 18 cm civarı. çupra poşete mercan kovaya. ama hiç balık avlayasım yokbir yandan diş kanıyor huzursuz ediyor. diğer yandan eş kaza mercanlar ölürse çok üzüleceğim o ara hanım aradı saat 20:30 nasıl gidiyor dişin nasıl deyince bende sizi arayacaktım gidelimmi diye dedim ve avı sonlandırdım. 1,5 paket boru kurdunu belki sabaha karşı kalkar olta atarım diye aldım ama malesef çöpe gitti. mercanlarıda sağ salim akvaryuma ulaştırdım.
Geçmiş olsun gültekin abi.. aynı sıkıntı bende de var sanırım bize de dişçi yolu görünüyor daha hayatımda dişçi koltuğuna oturmadım Bu arada haftaya izne ayrılıyorum izmir de ve aksilik olmazsa muğla milasta av yapma fırsatım olacak umarım güzel bir rapor ekleyebilirim...
inşallah emin bol bereketli avlar dilerim. Dişçi koltuğuna bende pek oturmazdım taaki üniversitede sağlam dişi kırıncaya kadar. dolgu yaptırmaya gittim çürük olmadığından adam uyuşturmadan törpüleyip dolguyu yaptı ama diş hasar almış herhalde kırıldıda kırıldı. sonra mezun olduktan sonra 2003 yılında ilk 20 lik dişi çektirinceye kadar. oda bayağı sancılı olunca korkmuştum. çürükse problemsiz çekiliyor akşam adam bitti deyince ne oldu çekmedinmi diyecektim nerdeyse ama elinde dişi görüyordum. ama benim 2003 te çektirdiğim sağlamdı malesef
valla gültekin abi benim sıkıntımda 20lik dişlerle hemide 2-3 tane korktum şimdi Ya aklıma bişey takıldı ip misina aldımda ona shock leader olarak mono bağlayacağım ama albright dedikleri düğümde ipin mi monoyu saracağını yoksa mononun mu ipi saracağını anlamadım bilen varmı??
ip misinaya gerek yoktu emin ya. vuruşları daha hassas hissediyorsun esneme olmadığından ama çok dikkatli avlanmak gerekiyor hemen dolaşıyor ve ayırmak imkansız. ben 100 metre karışık misinayı ayırırım hiç üşenmeden sıkılmadan kesmem ama malesef ip misinanın ayrılma gibi bir özelliği yok. artı her tuzlu su avından sonra yıkaman lazım çürür yoksa. tabi bu normal misinadada standart olması lazım ama benim gibi üşengeç için bu bozulma süresi uzun olduğundan ve gevşek kalama çalıştığımdan ip değiştirmekle hallediyorum. albright düğümü ile ilgili yakup iyi biliyordu ama işte garip bir aması var bu konuda biraz kızgınlığım var . alişanda baya ihtisas yaptı bu konuda. ben bir kere denedim amaan ne gerek var buna zaten fırdöndü kullanıyorum gerek atçekte gerek yemlide ip misina işinede son verdim. anlayacağın benden sana boşver ip misinayı olur
Tebrikler Gültekin en azından akvaryuma balık bulmuşsun. Dün saat 22.00 gibi ben de barınağa gittim 2 saat takıldım ama maalesef gelen giden-selam veren olmadı kurtlar da çok kötüydü. sanırım sabaha karşı denemek lazım iskenderun barınağı.
abi aldım atık yapacak bişey yok kullanacağız karıştırana kadar Umarım dolaştırmam... heves heves heves başka bişey değil bizimki
yok seyfi sabaha karşı nasıl olur bilmem ama saat 17 ile 20 arası balık iyiydi.de yazdığım nedenlerden dolayı ben iyi değildim. gerçi ben zaten 19 gibi avlanmaya başladım ilk atış bir mercan. sonra bir 20-30 dk kova almaya git. gelince yine 15-20 dakika güzel balık yaptı sonra kesti zaten. belki beklesem tek tük mırmır gelirdi ama. o mercan çupra sürü halinde yayılır normalde belki büyükleride vardır. zaten bir çupra bir mercan aynı oltaya yakalanınca orda güzel bir sürü vardı bence. ama pek olta atamadım. bir diğer husus bu hayvanlar sürü halinde yaylım yapınca bir mera buldu diyelim orda karnını doyuruyor 50 metre yanına at tık yok. hem kendim hemde dalgıç arkadaşların tecrübeleridir. karnı doyduktan sonra içine atsanda tık vuruş olmuyor.
ben gönderdiğim linkteki ikinci düğüm şeklini kullanıyorum. hem daha dayanıklı olduğu söyleniyor, hem de düğüm daha ince oluyor. http://www.seaspinning.net/2011/12/leader.html
öncelikle geçmiş olsun. dediğin gibi barınakta balık bir görünüyor bir kayboluyor. balık yaklaştığında sürüyü denk getirir de alırsan ne ala. antenli mercandan kıyıda hiç denk gelmedi ama geçen yaz botla avlanırken bir kaç tane 15 -20 cm.lik denk gelmişti. onları saldık ama bacanağın yakaladığı bir tanesi 400 gr. üzeri idi onu almıştık. pazar günü barınakta olan bir arkadaş bir avlanma şekli ve yemden bahsetti. yanında avlanan adam bu sistemle 2 adet 2 kg.lık levrek ve değişik boylarda çok miktarda kefal avlamış. bu tür şeylerde abartı çok olur ama deneyip görmek lazım. eğer dener de sonuç alabilirsem burada yazarım.
teşekkürler bilge kafa kağıdı eskimeye başlayınca illa biryerden bir patlak oluyor. allah beterinden saklasın. dediğin gibi bende şahit olmadım hatta açıktada nadiren çıkıyor diye biliyorum. belliki çupra kıyılamaya başlamış bunlarda çupralar nereye onlar oraya takılmış peşine. bende merak ettim taktiği zira bu yıl takım değiştirince sanki daha farklı olacak gibi geliyor. artık balık yakalamak kolay değil değişimlere ayak uydurmak lazım. eskisi gibi krokodil misinaya paslı iğneye tak midyeyi al levreği yok gibi duruyor
amin, Allah beterinden saklasın aynen dediğin gibi, sistemi sürekli değiştirmek gerekiyor. yıılardır bu kıyılarda balık avlayan bacanak da aynı şeyleri söylüyor : '' ya balıklar eski balıklar değil, ya biz de bir şeyler var '' her zaman söylerim avda, o anki durum neyi gerektiriyorsa o sisteme dönmek gerekir, yoksa başarı olmaz. bazen küçük ayrıntılar bile avın gidişatını etkiliyor. onun için yukarıda da yazdığım gibi arkadaşın bahsettiği levrek ve kefal sistemini de denemek lazım. belki işe yarar.
gerçi nasıl bir sistem bilmiyorum ama levrek dediğin zaman iş değişiyor. biraz ipicu versen olacak bu arada 2 hafta önce levrek aşkına burnaza gittim boru kurdu ile kıyıdan. tesadüf yeğenler çadır kurmuş adanadan kurt getirttik dediler baktım şu meşhur tarsuz kurdu yosun yapraklarının içinde ne ona ne boru kurduna her taraf gümüş yavrusu kaynıyor at oltayı tırrrt bitti çek. tabi bendeki iğneler 2 numara
geçen burnazda midye ararken o kurttan bir tane çıktı. ben de barınakta denedim. her atışta daha kurşun dibe iner inmez küçük balıklar tırtıkladı. bahsettiğim sistemi ben de telefondaki tarif üzere biliyorum, ayrıntısını daha öğrenemedim. ama kıyıdan şamadıralı olta ile yapılan bir avmış. esas önemli olan kullanılan yemin sardalya olması. işin püf noktası sardalyanın hazırlanması, büyüklüğü ve iğneye takılışı.
