ekmek ile lagos avı böyle şey mi olur demeyin, oluyor vallahi. ne zaman ne olacağı hiç belli olmuyor. yıl 2001, ağustos. iskenderunun en sıcak, en nemli günleridir. kurbağalar bile vıraklamaz olur o havada. ama deniz bir başkadır. yine böyle bir günde sabah saat 4 te kalktım. bütün eşyarımı hazırladım. oltalar, yemler, yiyecekler. atladım bsiklete, doğru sultanköy sitesinin önündeki kayalıklara. insanların çok olduğu, sabah 9 dan sonra adım atacak yerinizin oladıgı bi yerdir. neyse, ben vardım. güneş doğmak üzere. su bulanık. acaib yüksek de. bi de ilginçtir su sıcak. normalden fazla yani. elimdeki iki el oltasına sardalya takıp 2 metre ileriye kurşunsuz attım. daha ilerde balık olmuyo. çok yakına geliyorlar. bi de elimde 15 li kefal oltası vardı. burada sarma derler. o da 0.5 mm lik en basit misinalardan birine bağlıydı. fırdöndünün ucundada 5o lık bir kursun vardı. biraz sallayıp 30 metre kadar iler attım. bi süre bekledikten sonra kursunsuz attıgım oltlardan brine levrek geldi. ole pek de buyuk sayılmaz. 200 gr ancak var. ondan sonra tık yok. boyle bir saat kadar surdu. daha sonra gozume kefal oltasının yonunun değiştiği ilişti. kontrol edeyim derken, birden gerildi. sanki kayaya takılmıştı. gergin şekilde 2 dakika kadar bekledikten sonra asılmaya başladı. kefal olmadığı çok belliydi. misinayı koparmaması için dua bile etmiştim. zar zor kıyıya kadar getirdim. ve gözlerime inanamadım. kocaman bir lagos. en az 2 kilo var. kayaların üzerine geçip balığı solungaçlarından tuttum. o sırada çırpındı ve yarısı suda yarısı kayanın üzerinde kalacak şekilde yere düştü. artık kalbimin çarpışlarını düşünün. o anda balığın üzerine atladım. ne olacağını düşünmeden. hayvanın sırtındaki dikenler elime batmıştı. i hamleyle daha kafasından tuttum ve dışarı fırlattım. kıyıda tek başıma sevinç çığlıkları attığımı hatırlıyorum. ama işin ilginç tarafı ekmek takılı oltaya nasıl olurda lagos vurur. ya da oltaya önce kefal geldi, daha sonra mı lagos vurdu bilemiyorum. ama sonuç olarak onu yedik bütün aile.
arkadaslar kesınlıkle katılmıyorum sıze bende dıp sarması ıle ekmekle bır cok lagos aldım ben gozukle denıze gırdıgım ıcın goruyorum nasıl oltayı aldıgını ılk anda yanına gelıyor sarmanın ve nazlanıyor bır turlu almıyor ama alıncada butun sarmayı yutuyor
Balık işi kısmet işidir... Her an her şey olabilir. Böyle süprizlere açık olmak lazım. Ben de bir defasında yine senin aynı kıbrıs sarma takımınla Akya yakaladım. Yaklaşık 800 gr civarı... Yani anlayacağın oluyor böyle hoş süprizler
sans iste ona bısey demıorum benım dedıgım normalde lagos ekmek yıyor zaten ama cok gec alıyor ekmegı o alana kadarda dıger balıklar yemı aldıgı ıcın lagos ekmek yemez gıbı bı sey olusuyor eger lagos bulunduguna emın oldugunuz bır denızde gırersenız sarmanın kopugunu cıkarın kopuk yerıne tasa sarın ekmegı ve kancalarıda ekmege takın sonrada denıze gırıp sarmayı koyun dıbe ve yavasca izleyin goruceksınız
yokluk adama herşeyi yaptırıyor demekki.ekmek soğan ikilisini herkes bilir.balıkta bu hale gelmiş.şansın hep böyle açık olsun.
Ekmek ile kefal beklerken çok defalar çipura ve levrek geldi... en son geçen hafta 35 cm boyunda ve 20 cm boyunda iki levrek takıldı oltama ..(ekmek içine)
muhtemelen senin oltaya kefal takıldı oda onu yemek için atladı aynı şekilde levrek geldiğini duymuştum