Bu grup içinde yer alan balıklar ekolojik ortama ve ekonomik balık stoklarımıza ciddî zararlar vermektedir. Bu balıkların görüldüğü sular derhal Bakanlığın en yakın il veya ilçe müdürlüklerine bildirilmelidir. Bu grup balıklar için boy ve sayı limiti yoktur. Kapalı sezon bulunmamaktadır. Bu balıkların canlı yem olarak kullanılması, bir yerden başka bir yere bu amaçlı nakli kesinlikle yasaktır. Güneş Levreği Latince adı: Lepomis gibbosus Yabancı kökenlidir. Ekonomik değeri olmayıp yerli türlerimize zarar veren etçil bir balıktır. Ekonomik balık stoklarımıza ciddi zararlar vermektedir. Talipya Azmanı Latince adı: Tilapia sp. Yabancı kökenlidir. Ekonomik değeri olmayıp yerli türlerimize zarar veren etçil bir balıktır. Ekonomik balık stoklarımıza ciddi zararlar vermektedir. Gambusia Latince adı: Ghambussia sp. Ülkemizde sivri sineklerle biyolojik mücadelede kullanılan ve başlangıçta zararsız olduğu düşünülen bu balık türü bırakıldığı habitatlarda bazı balık türlerinin yumurtalarını yiyerek, neslinin tükenmesine neden olmuştur. Yerleştiği habitattan temizlenmesi çok zordur. UICN'nin (Doğayı Koruma Uluslararası Birliği) en teklikeli türler listesindedir. Havuz Balıkları Latince adı: Carassius sp. Aslen bir havuz balığıdır. Sazan balığı yumurtalarını dölleme kabiliyeti vardır. Bu etkisi ile sazan ırkını yok edici özellik taşımaktadır.
fethiye dalyan da muratcığım bu lepomis fethiye dalyanı öyle sarmışki inanmazssın olta atamadım bunun yüzünden kim atmışssa atmış bunu oraya.. bir arada kızılırmağa ghambussia atmışlardı bütün ırmağı sarmıştı şapkamızla suya daldırıp tutuyorduk bir ara ..daha sonra levreği mumla aradık sonraki yıllarda hiç tutamadık nedeni hep bu balıklar ..bir ara bu balıklardan kedi köpek maması yapılıyor diye duymuştum ne derece doğrudur bilmiyorum..
murat verdiğin bilgiler gerçekten çok önemli ve herkesin bilmesi gereken şeyler ilaveten bende israil sazanı için aynı fikirdeyim bu balıkta saza yumurtalarını yiyor ve çabuk ürüyor
bu balıklardan kurtuluş yok yarın oburgun sırf bunları avlayacagız herhalde yarın birgün arif abi hadi gambusia tutmaya gidelim dersem sasırmam?????umarım olmaz
Teşekkürler arkadaşlar. Mehmet hocam, Aralarında en tehlikelileri ghambusia görünüyor, bunlar bütün balıkların yumurtalarını yediklerinden, ghambusia dışında balık kalmıyor bölgede. Umarım bu balıklar verimli göllerimize bilinçsizce atılmaz.
israil sazanı Arif abi merhaba, Haklısın, israil sazanıda çok tehkeli gözüküyor, mustafa abi (yakamoz) o konuyu başlatmış ve bilgilenmiştik. Yanılmıyorsam şu konuydu: http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=387
israil sazanı Abiler bu balıktan bizim göle de atmışlar.Anlattıklarına göre küçük iken sazan yavrularından ayırt edilemiyormuş ve gölümüze böyle karışmış.Sormak istediğim bir şey var.Acaba israil sazanı adi sazan yumutralarını dölleyebiliyor mu?
Bu 4 tür balık da aslında akvaryum balığı. Aslında "akvaryum balığı" ve "akvaryum balığı olmayan balık" ayrımı net bir şekilde yapılamaz elbette; akvaryuma hangi balığı koyarsanız o artık sizin için bir akvaryum balığıdır. Neyse, lafa dünya turu attırmadan belirtmek istediklerime geleyim: Lepomis gibbosus bir Kuzey Amerika balığıydı sanırım. Buralardan yakalanarak bazı akvaristlerce bakılan bir balık türü. Bazı Avrupa ülkelerinde, nehirlerde sorun yaratacak şekilde çoğaldıklarını duymuştum. Br serin su balığı olduğu için de ülkemiz sularına kolayca uyum sağlayabilir. Bu da yerel türleri tehlikeye sokacaktır. Tilapia sp. de Afrika orijinli bir cichlid türü. Oldukça saldırgan, çok çabuk ve kolay üreyen bir tür. Bazı türleri akvaryumlarda bakılıyor. Akvaryumlarla ilgilenenler bilir, piyasada "ciklet" diye satılan balıklarla aynı aileden (Cichlidae) bir tür balıktır. Gambusia sp. de Orta Amerika kökenli bir türdür. Akvaryum dünyasında çok bilinen ve popüler türler olan lepistes, plati, moli, kılıçkuyruk ve velifera balıklarıyla aynı aileden (Poeciliidae) olan bir balıktır. (Şu anda ben de bunlardan yakaladım ve uzunca bir zamandır akvaryumlarımda beslemekteyim) Ülkemizde bildiğim kadarıyla 2 türü var: Gambusia affinis affinis ve Gambusia affinis holbrooki. Bunlar, sivrisinek larvaları başta olmak üzere suda yaşayan böcek larvalarına ve yavru balıklara olan düşkünlüğü ile biliniyorlar. Bundan dolayı da sivrisinekle ile mücadele amacıyla Orta Amerika'daki tatlısulardan dünyanın dört bir yanına götürülüp bırakılmışlar. ama sivrisineklerle mücadelesi bir yana, oldukça zararlı bir tür. Mesela bunların dişileri bir kez çiftleştikten sonra erkeğe ihtiyaç duymadan 6-8 ay boyunca yavru yapabiliyorlar. (Dişiler, erkeğin spermlerini vücutlarında depolayabiliyorlar) Bu balıkların yumurtaları, dişinin vücudunda olgunlaşıyor ve yavrular canlı olarak dünyaya geliyorlar. Her bir yavru da yaklaşık 1 ay ile 45 gün arasında değişen bir süre içinde üreyebilecek olgunluğa ulaşıyor. dişiler her ay ortalama 30-90 arasında yavru meydana getiriyor. Artık gerisini siz hesap edin... Bu balıklar diğer balıkların yumurtalarını, yavrularını, yemlerini yiyerek çok fazla ürüyorlar ve bulundukları yeri kısa sürede işgal edebiliyorlar. Orta Amerika'da bunların sayılarını doğal olarak kontrol altına alan canlılar da ülkemizde bulunmadığından (bir de onları salsalar, sularımız komple işgal altında olur) çok çoğalmaktalar. Carassius sp. da sazangillerden (Cyprinidae) bir türdür. Bu balık da Doğu Asya kökenli bir tür. En bilindik akvaryum balığıdır, Japon balığı olarak tanınırlar. (Halbuki bu balığı evcilleştirip kültür hale getirenler Japonlar değil, Çinlilerdir ve 4000 sene önce evcilleştirildiklerini duymuştum) Benim bu terminatörler hakkında anlatabileceklerim şimdilik bu kadardır. Saygılarımla...
bence turnada çok zararlı bir balık, önceden bursadaki göletlerde çok iyi balık çıkıyordu, ama artık hemen hemen tüm baraj ve göletlere turna bırakıldığı için eski günlerdeki gibi balık avlanılamıyor.
diğer balıkları görmüşlüğüm vardıda japon balığını ilk kez duydum.gerçi geçenlerde forumda okumuştum sakaryada biryere de piranha bırakmışlar.yakında sportif piranha da avlarız. keşke biride arapaima bıraksada amazona gitmeden büyük balık zevki tatsak nede olsa yavaş yavaş nehirlerimize amazondan göçmenler geliyor. işte arapaima
bir şey söyleyecem bu balıların sadece ekonomik değerleri düşürüyor bi doğa olaylarındaki yararlarını bulupta yazsan hiçte fena olmaz ve biz birer amatör avcıyız amatör avcılar ne olursa olsun balıkları satamaz .Bu satanlara kalmış bir iş.
Turna 1 - Turna ile yaşayan diğer balıkların neslinin kuruduğunu hiç duymadım (insan müdahalesinin olmadığını düşünerek yazıyorum) 2 - Genelde yaralı ya da ölü balığı tüketir. 3 - Diğer balıkların ölüm nedenleri arasında turnanın tüketim oranı nispi olarak oldukça düşüktür.
turna Turna, ayrı bir tartışma konusu ama ben arkadaşıma katılıyorum. 1-Ağcıların, ve aç gözlü balıkçıların önüne gecmek için göllere turna atılması taraftarıyım. 2-Turna yakalamanın otçul balıkları yakalamakan daha keyifli ve pratik olduguna inanıyorum. 3-Turna yakalamak çin yapılan at-çeklerin sağlık açısından, sazan için zil sesini bekleyip kıyıda pineklemekten daha faydalı olduğunu düşünüyorum 4-Turna için alınan malzemelerin pahalılığı ve çeşitliliğinin amatör balık ruhunu örselediğini ve sektörün gelişmesine katkı sagladıgını düşünüyorum. 5- Üzüldüğüm tek nokta Turnanın tatlı su levreğini bitirmesidir. 6-Bence en önemli tehdit havyar yiyen kum balıklarıdır. Avlakların çoğuna turnaaaaaaa
Aramaya gerek yok.. Bence en büyük tehlike iç sularımızın kenarlarına yapılan balık yetiştirme çiftlikleridir. Bu çiftliklerden ister istemez kaçan balıklar oluyor. Haliyle derelere karışıyor. Derelere karışan gökkuşağı alabalıkları kesinlikle deredeki diğer balıkları yane dere alasının neslini tüketiyorlar. Suların en güzel balığı dere alası kesinlikle güngeçtikçe nüfusu azalmakta. Ben bunu sapanca'da gözledim oralada giden arkadaşlarda bilir. Dere alası yakalamak mümkün değil artık oralarda ben bunu çok ama çok üzülüyorum.
şimdi eskisi kadar balık çıkmıyor. Eskiden aynalı sazan çıkan yerde şimdi tek israil sazanı çıkıyor. Bunun nedeni israil sazanının diğer sazan yumurtalarına zarar vermesinden mi kaynaklanıyor? teşekürler balıkçı arkadaşlar.
zararlı balıklar arkadaşlar UŞAK tada altındaş barajı dıye bır yere gidiyorduk geçen sene oradada küçük balıklar vardı et obur bizim tabirimizle vampirler solucan v.b yemlerle balık yakalayamıyorduk bu vampiler anında pıranhalar gibi musallat oluyodu suyun üstünde ogul yapıyomuş gibi görünürdü eskıden burda balıklar oltalarımız hiç boş çekılmezdi ama şimdilerde 3 gün beklesekte bazen hiç bişey çıkmıyo ama çıkıncada babalar geliyodu hep buradakı bır başka gölettede vahşi balıkçı salmışlar göle hergün ağ atıyo neymışi efendim kıralamış olsunn kardeşim kıraladıysan bi çiftlık kurda para kazanmasını daha keyfıflı yap dımı ya doğaya ne zarar veıyosun oradada boş parlak sarı iğneleri suya attınmı balık takılıyodu balıklar suya sığamıyodu adeta hep yüzeyde biribri üstünde dans ederlerdi adeta ahhhhhhhhhh ahhh