Yer : istanbul - şile deli sayısı 2 (tabiki biri ben :) ) Akşam üstü arkadaşım şileye gideceğini söyledi "sende gel ordanda balığa kaçarız" dedi. Ha ha kediye ciger sorulurmu hemen takımları hazırladık ve yola koyulduk. Biz işleri bitirip balık yoluna düşene kadar hava karardı tabi . Şile bildiğimiz bir yer olmadığından doğru mendireğe gittik. Tek giden biz değiliz tabi 3-5 kişi daha var ama balık yok. Herkezin kısmeti farklıdır deyip uygun bir yer aramaya başladık tabi kayalıklar pek müsait değil ama taşların arasına şıkışmış 1-2 kişi görünce bizde niyetlenip biyere sıkıştık pozisyonumuz görmeye değerdi. bi ayağımız bi taşta bi ayağımız öbür taşta kıçımızıda bi taşa yaslamışız. Benim arkadaş " bu şekilde nekadar dayana biliriz ki" dedi demez olaydı . Daha lafı bitmeden yanımızdaki bi vatandaş bize hayatımızın kazığını attı kazığın adı kofana biz kofanayı görünce az önceki sorunun cevabı belli oldu SABAHA KADAAAR. Evet oltayı bile atamadığımız bi pozisyonda sabaha kadar dikildik sonuç 0-0 elde var 0 sabaha kadar sudan çıkan tek balık o adamın çektiği kofana idi sabah artık vicudumuz kilitlenmiş hareket bile edemiyoduk. Allahtan balığı tutan kişi sabahı beklemiyip gitmişti yoksa o hırsla adamın bizden çekeceği vardı. Hareket etmeyi başarırsak tabi :) Ahbe balık insana neler yaptırıyosun alacağın olsun :) Sizde de varsa bu hikayelerden ki kesin vardır yazın bakalım neler varmış :)