Bari ilk imzamı yazayımİlk girdiğim gün imza yaptığım BALIK TUTACAK ADAM K.Ç.INI DENİZE VURACAK sözü vardı.Modalrımız aynı gün sildirdi ve bu imzayı kullandım.Sonrada ozan muhalif tavrını kullanarak ustaların usatasını ekledi
Abi hepsi alıntı.Bize özgün bişeyler lazım Eğer sildirmezseniz ailemize has olan yukarıda yazdığım imzayıda ekleyeyim.Ama ozan çalmasın
Alıntı değil hepsi benim coverlarım . Ailene ait olan imzayı ben yaz desem başka arkadaşım sildirir o yüzden hiç yorulma Böylece Ozan a da çalacak birşey kalmaz
al yanaklı kalın dudaklı yarim..... ÇUPRA tam hatırlayamadım kimin olduğunu ama bu da imza alıntısıdır... çok hoşuma gitmişti.
İşin içinde ustalık yoksa çalmaz o Bide senin o cover mi neyse onları sanki kamyon arkalarında okudum gibi.En azından benzerleriniAma neyse
ula amma yaptın senin söz benimdi ben değiştirdim sen aldın bende geri dönüşü ustaların ustasıyla yaptım. ben dönene kadar çıraklar usta olmuş ne yapsaydım
konu vesilesiyle "deniz" hakkında daha önce başka bir yerde yayınlanmış olan yazımı koymak istiyorum, belki içinden güzel sözler çıkar... "sakin tutkunun kucağıdır deniz. yıllanmış şarap rengi akarken usul usul günbatımına doğru, balıkçının "can"a hasretidir. nasırlı veya istiridyeden kesilmiş emektar eller için ise yakıcı bir ferahlıktır poseidon' un göz yaşları. dipten ağ gelirken poyraza doğru, kalplere umut salan, bambaşka bir heyecan saran "ana kucağıdır". evde hasret ile eşini bekleyen, babasını, abisini, kardeşini bekleyen için kıskanılacak metrestir, karşı konulmayan, konulamayan. çılgın fırtınanın içindeki maceracı için ateşli ve oynak bir kadın, karaya ulaşmaya çalışan ağı dolu balıkçı için mendebur bir kocakarıdır deniz. gün doğarken ve gün ölürken, kurtulurken ayın şavkından veya koynuna girerken mehtabın, yalnızlığın resmidir bir deli salvador' un elinden çıkmış deniz. hoyrattır kimi zaman, sırtından atmaya çalışan ürkek bir delifişek kısrak gibi, kimi zaman ise uysaldır kucak açar, sonsuz mavisi bir yaz göğü gibi. kendinden kaçışın kapısıdır bambaşka derinlikleri, sesin üzüldüğü, görüntünün ağladığı, yumuşakça okşayan saçı, teni ve yüreği. bambaşka bir tutkudur deniz, bir karasevda masalıdır üstünde yaşanmışlıkların yamalı örtüsü bulunan, bir prangadır içindekine ve bir "görüş günü" dür dışındakine. dünyanın üstünde sallandığı beşiktir yumuşak karnı ve cömertliği denizin, toplumları, sevdaları ayıran, birleştiren bazı.... sevmeyenin anlamadığı, geçmeye korktuğu "geniş kanatları boşlukta masmavi açılan bir büyük kapı" dır, sonsuzluğun görüldüğü gökten sonraki vahadır, insanın gönlünden çıkan ve yine gönlüne giren bir garip sevdadır deniz."
En çokta Kuşadasından yılların balıkçısı Hüseyin abimin sözü çok hoşuma gider . Şöyle ki güzelcene iğnelere yemleri inci gibi dizer ve oltayı atarken '' Yakala da gel oğlum '' der .
Buralardada her balıkçı şu sözü söyler.Attım ağzına gitsin boğazına. Ben pek ısınamadım bu söze Amman abi büyük konuştun ozan görmesinAslında bu yazdığında balıkçı sözü heraldeSen benim yanıma gel abi.Ben herkesle girerim