Selam arkadaşlar,1994 yılında Türkbükü (şimdi Göltürkbükü oldu) Hekimköy şantiyesindeyim,bir pazar günü Muhasebe müdürümüz Mustafa abi ile balık tutmaya inelim dedik,İncilipınar koyu var,hayatımda gördüğüm en güzel koylardan birisidir ( inşallah hala öyledir) Oltalalarımızı salladık,Kıbrıs oltayla kefal yakalıyoruz,diğer olta ile çipura,bir ara oltam takınağa girdi ve kırıldı, dizime kadar suyun içerisindeyim,bir kayaya oturdum oltamı bağlıyorum,gözüm suyun içerisinde bir karaltı gördü 10 mt kadar ilerde,görmemle karaltının yanımda olduğunu gördüm bir zıplamışım,kayaların üzerinden çığlık atarak Mustafa abinin yanına gitmem saniye almıştır kesin korkudan değil tabiki hızlı olduğumu göstermek için Mustafa abi benim çığlığımı ve önünden orhana benzer bir şeyin geçtiğini görünce Avcı bıçağını çekmiş ne oldu akrepmi yoksa dedi Abi Akrebi kalbindenmi bıçaklayacaksın,yoksa karnındanmı dedim Kahverengimsi bir şey ayağımın dibine kadar geldi dedim,sağa sola bakınırken Yavruyu gördük,bir kayanın dibinde duruyor Ahtapot Mustafa abi hemen zıpkını kurdu sıkacak,abi sıkmana gerek yok sapla yeter dedim,mustafa abi zıpkını saplamasıyla yetiş orhan demesi bir oldu Ahtapot zorlamaya başlamış,Mustafa abi ahtapotu şekiyor ,ahtapot mustafa abiyi,hemen bıçağı kapıp Mustafa abiye verdim,başladı Ahtapotu bıçaklamaya,Akrep bulamayınca ne yapsın garibim Neyse biz cıkarttık ahtapotu 5 kg geldi (temizlenmiş haldeki ağırlığı ) Bu olaydan sonra Proje müdürümüz adımı Ahtapot Orhan diye değiştirdi,Ahtapotu Küçükbük Muhtarı abimize verdik,küçük bir balıkcı lokantası vardı,afiyetle Salatasını ve pilavını yedik,yaklaşık 4 sene Hekimköyde Ahtapot Orhan olarak Nam saldım,gece ahtapot avlamaya çağırırlardı arkadaşlar,Bacağını suya sok gerisini biz hallederiz diyerekten Selamlar Rastgele
Orhan kardeş yazın denize girdiğin yeri ve zamanını bir zahmet söylersen avlağı oraya taşırız Belki sayende bizede bir şeyler düşer.
Anıya bak be,okurken sanki bende ordaymış gibi oldum.Çok güzel bir heyecan olmuş Orhan Bey,teşekkürler paylaşımınız için.