evet dediklerinizi anladım o zaman sizden balıklar için anlam ifade edecek yani onları yakalayabilmek bir kaç sahte önerisi alalım mümkünse ayrıca 2-3 tl lik sahtelerle ve kaşıklarla güzel balıklar alanlar var 2-3 tl lik kaşık ve sahtelerin yüzme aksiyon vss leride tartışılmazmı? ne derece kalitedirler diye
Zaten arkadaşlar veriyor örnekleri. Tecrübelerine dayanarak. Kaşık başka bir tür şey. Onun esprisi başka bir şey. O kaçanı kovalamayı seven avcılar için iyi bir yemdir. Lüfer, zargana ve bilhassa palamut gibi. Bazı türler için, kaşıklar bay araçtır. Hiç bir şeyi beğenmez ama kaşığa hemen hiç hayır demez bazı türler. büyük uskumrular, lüferler vs. mesela.
Balıkların renk körü olduğunu ilk kez sizden duydum bu arada renk körlüğünü anlayabilmek için yapılan testlerde karşılıklı iletişim halinde olmak gerekir yani bir insanın bile renk körü olduğunu uzmanlar kişiye bir tabela üzerinden soru sorarak anlayabilirler bahsettiğiniz balıkların örneğin bir lüferin gösterilen tabela ile ilgili sorulara cevap verebilecek kabiliyette olmadığını düşünürsek söylediğiniz pek makul bir durum değildir. Hem onca sahte firması aynı boyut ve modeldeki sahtelerden en az 5 6 farklı renkte üretiyorlar eğer dediğiniz gibi rengin avcılıkta önemi olmasaydı farklı renklerde üretmenin bi anlamıda olmazdı diye düşünüyorum... Bu arada bahsettiğim havuç ile turna avı linki buda buyrun; http://www.youtube.com/watch?v=HX60m9CxIoo&feature=youtu.be
Serdar abi balıklar renk körü yani ReEnkarnasyona inanır mısın canım abim Önceden balık mıydın:laughing:
Şimdi size, aptal, cahili sürüsü filan desem, bize laf ediyor diye vaveyla edersiniz. Etmiyeyim di mi? Biraz bilim olayın rengini gösterir. Renk görüşünü sağlayan dar bantlı, konik şekilli ganglion denen hücrelerdir. İnsanda örneğin 5 tür renk hücresi bulunur. Bir kısmı çubuk şeklindedir ve renksiz ama hassas görüş sağlar. Kalanların 3'ü, kırmızı, mavi ve yeşil olmak üzere renklere duyarlıdır. Bir tanesi ise, mor ışığa duyarlıdır ama görüş değil, vücudun bioritminin senkronizasyonu sağlar. Mavi ışık sizi bu yüzden canlandırır. Bahse konu balıklarda, bu konik, şişman rekn hücreleri bulunmaz. Sadece çubuklar bulunur. Testi de basittir. Balığın sinir sistemine elektrotlar takılır ve ışığa tepkisi gözlenir. Yani, farklı renkler için farklı sinirsel tepki vermesi beklenir, ama vermez bu balıklar. Neyse, bilim ilerledi beyler. Balıkların neyi nasıl gördüğünü anlamak için reenkarnasyon geçirmek değil, birazcık kafayı çalıştırmak gerekiyor, hepsi o.
TV'nin rengini kısarsanız, ki her TV bu imkanı sunar, renksiz görüşü anlayabilirsiniz. Renksiz görüşte olsa, bazı şeylerin, kendini daha çok belli ettiğini görebilirsiniz. İşte sahtenin rengide bunu ortaya serer. Deniz ve hava koşullarına göre, bazı renkler suyun içinde diğerlerinden daha iyi farkedilecektir. Sahtenin rengi sadece bunu etkiler genel kapsamda. Bu bağlamda, beyaz, parlak, gümüş rengi, sarı, açık yeşil vs. hepsi aynı kapıya çıkabilir örneğin. Açık, güneşli, parlak günlerde ve sularda, bol ışığı yansıtıp kendini gösterir ve kırmızı, koyu yeşil, mavi vs. sahteye göre bunlar daha iyi iş yapar. Bunun gibi çok kritik olmayan bir durum söz konusudur renkler için.
Bakın, tartışmayı severim ama saygısızlığa asla gelemem neyseki büyüğümsünüz durumunuzun vehametini yaşınıza veriyorum. Birincisi oradan buradan derlediğiniz bilgilere bilim diyemezsiniz. Ikincisi renk görüşünü sağlayan şey hücreler değil hücrelerdeki pigmentdir renk körü olanlarda da bahsettiğiniz hücleler zaten bulunur, pigmentler bulunmaz. Üçüncüsü renk körlüğünün testini sinir hücreleri aracılığı ile sağlayamazsınız çünkü renklerin tanımı olmaz benim yeşil olarak gördüğüm sizin için sarı başkası için mavi olabilir yani kimin ne renk gördüğü sinir hücreleri ile ayırt edilemez RGB tonlamasının belli bir seviye altı görülemiyorsa kısmen ya da tamamen renk körlüğü teşhisi konur. Bir kaç istisna hariç hayvanlardaki retina yapısı insanlardaki yapının hemen hemen aynısıdır. Çeşitli sitelerden bir kaç bilgi okuyup özetini burada bizlere çıkardıktan sonra birde buna bilim demeniz sizin deyiminizle "kafayı çalıştırmak" değil de sanki biraz kuyruk acısıymış gibi geliyor bana... Düz lise okumuş biri bu söylediklerinizi zaten biliyor burada bize bilim adamı pozu kesmenize hiç luzum yok, burası bir forum herkes kurallara uygun şekilde görüşünü ortaya koyar kimsenin kimseye "aptal, cahili sürüsü" gibi söylemlerde bulunmaya hakkı yoktur. Fikirleriniz başkaları ile uyuşmuyorsa o insanları aşağılamak yerine onlara saygı duymakta bir seçimdir, erdemdir. Sağlıcakla kalın.
Taha, kimle dans ettiğini bilmeden tangoya çıkıyorsun. Daha liseyi yeni bitirmişken, hayatında bir tek canlının görme sistemini mesela lab.da incelemeden, gelip burada bilgiçlik taslıyorsun. Photopsin, yani o dediğin pigment, sadece koni hücrelerinde bulunur. Eğer koni hücresi yoksa hayvanda, nasıl renkli görecek? Dahası, balıkların ve diğer tüm canlıların görüş özellikleri aynen öyle, sinirlere sensörler bağlanarak ölçülür. Hatta bazen sinirlere bağlamak bile gerekmez. Elektroretinografi nedir, nasıl yapılır bir öğrensen kendine iyilik etmiş olursun. bizim ilgilendiğimiz bazı balıklar kırmızı ile yeşili ayıramaz, renk körüdür, maviyi de ayıramaz. Ama suda kırmızı ışık uzağa gitmez, yeşil ışık ise bol boldur. Ne olur o zaman? Kırmızı aydınlık fonda, yeşil karanlık fonda daha belirgindir. Ama bu, beyaz ile siyahın, mavi ile kahvenin de benzer etki göstereceği gerçeğini değiştirmez.
Bu böyle olmaz ama,yani bu sitede bir bilgi vermek için,illaki geçmiş hayatta balıkmı olmak gerekiyor,Serdarın bilgilerine katılırsınız yada katılmazsınız ama saygı göstermlisiniz.. Her insan bilgilerini,kitaplardan veya görsel(televizyon)olarak alır,serdarda okuyup öğrenmiş olduklarını bu sitede bizimle paylaşıyorsa,bizimde ona tenkitten çok teşekkür borcumuz yokmu...
arkadaşlar abiler üstatlar bir konu başlığı açtık kimse kimseyi kırmasın lütfen tartışmak güzeldir dersiniz belki ama bu birilerinin kalbinin kırılmasına yada birilerinin birilerini kırmasına sebep olmasın lütfen herkes kendi bildiğiniz yazarsa kimse kesin net konuşmazsa kesin konuşacak olanda o alanda uzman ve ispatlamışsa kesin konuşsun lütfen ayrıca ben şunu söylemek isterim piyasada bir çok bilgi var bir o kadarda yanlış eksik bilgi var ancak ben kendi akıl süzgecimden geçirip öyle hayatıma yön veriyorum kimse kimseye bilgelik taslamasın lütfen ve kimse kimsenin bilgisini küçümsemesin ve mümkünse birbirimizi kırmadan yazışalım hiç bir kimse kırılsın üzülsün istemem saygılarımla.
Ben size ukalalık ya da bilgiçlik taslamak için birşeyler söylemem sebebi herkesin düşüncesine saygı duyarım, olaylara rasyonel olarak yaklaşmak benim yapımdır yaşınız ya da kişisel statunuz beni hiç alakadar etmez söylediklerinizi destekleyecek incelemelerin hiçbirini hiçbir kaynakta göremedim söz konusu balıkların renk körü olduğunu bana ispatlarsanız haklıymıssın Serdar abi yanlışımı düzelttin der özrümü dilerim... Zaten benim tavrımın sebebi balıkların renk körü olması ya da olmaması değil, tartısma esnasında sizinle aynı görüşü paylaşmayan insanlara hakaret etmeniz...
Siz, "eskiden balıktın da, reenkarnasyon mu geçirdin" diye dalga geçip adamı yaftalarken iyide... Töbe, töbeee... Git kendin araştır bul madem, bu balıkların renk görüşünü. Herşeyi bilmeye çıkan, aptaldır, ahmaktır. Bilmen gereken, lazım olunca bilgiyi nerde, nasıl bulacağını bilmektir. Biz bulduk zamanında, forumlarda filan da çok yayınladık, hatta kendimiz de test ettik bilfiil bazı balıkları. Bir bildiğimiz varki bunları söylüyoruz. Mesela şuradan bir kısmına ulaşabilirsin: http://www.balikdostlari.com/forum/baliklarda_gorus_su_isik_ve_balikgozu-t18245.html?p=359532
Herkes söylediğinden mesuldür, başkalarının söyledikleri kanınıza dokunuyorsa bunun acısını benden çıkaramazsınız. Ben zaten araştırmamı yaptım gerçekle ilişiği olmayan şeyleri burada idda ettiğinizi söylüyorum ve ancak ispat ederseniz size inanırım diyorum. Sizden renk körlüğünün tanımını yapmanızı isteyen olmadı ki, bahsettiğiniz balıkların renk körü olduğu tezinizin ispatını bekliyoruz, ispatlayabiliyorsanız buyrun meydan sizin yok ispatlayamıyorsanız uzatmanız anlamsız. Önce afaki afaki konuşup sonrada git kendin bul gibi bir yaklaşım yaşınıza paralel olmuyor doğrusu. Bir bildiğiniz varsa hakaret içermeyen cümlelerle buyrun paylaşın bizde bilelim.
Eğer, biraz baksaydın, zaten bunu nerede nasıl gösterdiğimizi ve ispatının vs. olduğunu da görürdün. Ama nerde?
linkteki yazılarınızda mavi ve yeşilin etkisinden bahsetmişsinizde lüfer için fakat genel anlamda tüm avcı balıklar için nasıl bir genelleme yapılabilir renk yapı sahte özellikleri anlamında.
Sevgili mehmet, olay şöyle bir şey. Bir açık deniz balıkları vardır. Uskumrular, orkinoslar, kılıçlar, köpekbalıkları filan gibi. Birde körfez, yani kıyıya yakın yaşayan balıklar vardır. Levrek, lüfer, kalkan vs. gibi. Birde hepsinde de bulunabilen balıklar vardır, istavrit, çupra filan gibi. Teknik olarak, kıyıda, yemlerin yoğunlaştığı yerler bellidir. Kayalık, kumluk, dere ağzı filan gibi bölgeler. Buralar, dalgalarla vs. dövülen, kıyıdan gelen tatlısudaki kirlilik vs. ile bulanık, ışığın az olduğu, görüş koşullarının çok iyi olmadığı yerlerdir. Tamam her zaman böyle değilse de, sık sık bu hale gelir bu yerler. O yüzden, kıyıda yaşayan balıkların pek çoğu için renkli görüş yerien, siyah beyaz ama az ışıkta daha iyi görüş çok daha önemlidir. Bu yüzden, kıyıda yaşayan pek çok avcı balığın renkleri ayırt etme kabiliyeti zayıf veya hiç yoktur. Kaldı ki, suda renk olayı çok anlam taşımaz, malum sebeplerden (kırmızının çabucak yok olması vs.) Kafa lamban var mı? Eline bir kaç yeşil, kırmızı, mavi vs. şeffaf bir şey al. Karanlıkta lambanın önüne koyup sırayla elindeki sahteler bak. Farklı renklerde farklı ve daha kötü bir görüş olacak. Mesela, yeşil ışıkta, yosunların içindeki bir kurdu (kırmızı) görmen nerdeyse imkansızdır. Bu renkli görüşün bize kaybettirdiği bir şeydir. Ve denizde bilhassa gecenin rengi yeşildir, çünkü ışık daha çok yakamozlardan gelen yeşil ışıktır. Ve kendinde görürsün, bilhassa kıyıda deniz yeşil olur, yani yeşil ışık boldur. Demekki, renkli gören bir göz, kurtlar gibi leziz avları görmekte başarısız olacaktır. İşte bu sebeplerle, sahtelerin renkleri çok kritik değildir. Bilhassa kıyıya yakın yaşayan balıklar için. Bu renkler ancak zeminle kontrast olabilme yetileriyle öne çıkar. Bu yüzden, aha şu renk çok iş yapıyor gibi tavsiyeler alsında pek anlamlı değildir. Bu tavsiyeyi veren, kesinlikle kendince doğruyu söylemektedir. Ama konu şudur. O arkadaşın o sahteyi kullandığı yerdeki su koşulları, hakim renk, bulanıklık, güneşin geliş açısı vs. vs. gibi etmenlerle birlikte, o sahte orada en iyi iş çıkarmaktadır. Fakat aynı ışık koşullarına sahip olmayan bir yerde, bu sahte aynı randımanı vermeyecektir. Birde şöyle bir şey vardır. İşte efenim kırmzı kafa beyaz sahte. gidilir, bu süper iş yapıyor denir. Ama yağıştan, buluttan vs. dolayı suyun ışık özellikleri değişmiştir. Akıntı vs. nedeniyle, avcı balığın olduğu yer değişmiştir, artık sahteye başka açıdan bakmaktadır. Bunlar hiç gözönüne alınmaz, atılır, çekilir, boş dönülür ve "balık yok" denerek fatura balığa kesilir. Basitçe, düşün, dipte yaprak kımıldamıyor. Yem yiyen balıkların yiyeceği kurtları kaldıran bir hareket yok. Levreğin ne işi olacak dipte, el mahkum su üstüne yakın gezecek. Senin sahteni eskiden alttan yukarı doğru görecekti, şimdi ise ukardan dibe doğru bakacak. Her durum için o sahtenin farkedilebilirliği elbette farklı olacak. Kısaca, mekan, hava, su, güneş vs. durumuna göre renklerin efektifliği artar ve azalır. Her zaman her yerde müthiş netice verecek bir renk kombinasyonu yok. Yapılması gereken, avlağı tanımak, buna göre en görünür olacak olan renkleri belirleyip kullanmak olacaktır. Ama şu daha önemlidir. Aksiyon. Çünkü aksiyon sıklıkla değişen ışık koşullarına bağlı görüntü gibi değildir. Aksiyon her zaman aksiyondur ve avcı balığın ilgisini her zaman çekecektir. Yeterince iyi aksiyona sahip bir sahte, rengi ne olursa olsun, yeterince avcı olacaktır. İşte bu öncelikle nazara laınmalıdır. Sahteler sadece aksiyon potansiyeli ile gelirler. Ona aksiyon yaptıracak olan sizsiniz. Eğer iyi aksiyon yaptırabilirseniz, iyi balık yakalarsınız. Yoksa, işiniz görüntüye filan kalır ki, bu gerçekten zor bir şanstır.
Klavyene sağlık Serdar,muhteşem bilgiler bunlar,kıymetini bilin bu balıkcı dostumuzun forumdaşlarım...
Sevgili serdar abi ; Satırlara dökmüş olduğun aydınlatıcı ve bi o kadarda anlaşılır net ifadeler çok mantıklı emeğine sağlık diyorum çok güzel derlemişsin ... Bildiğim kadarı ile yüzey balıkları ( Genel ) olarak renkleri tamamen seçebiliyorlar ( istisnalar dışında ) , dip balıkları ise siyahın ve beyazın yansımasını görüyorlar ... Derinlikler arttıkça balıkların görmeleri ve renk ayırt etme yeteneklerini yitirdiklerini okumuştum geçmişte DOĞRUMUDUR ?