Her şey Abant İçin MİŞ

Konu, 'Genel Konular' kısmında Tarık ERSAL tarafından paylaşıldı.

  1. Tarık ERSAL

    Tarık ERSAL Tarık ERSAL

    Yaş:
    64
    Mesajlar:
    624
    Şehir:
    ANKARA
    En İyi Avı:
    YANGELE BALIKÇI MODU :-))
    Kerim bey,

    Konumuz Abant ve Abant'a son zamanlarda yapılan balıklandırma faaliyetleri.

    Sizden http://www.abantyokoluyor.com/ içeriğindeki tüm bilgileri okumanızı rica ettim. Okudunuz sanırım. Ama belli ki beğenmediniz.
    O sayfa Abant doğasının yok edilişini anlatıyordu.
    Haklısınız, çok az bir bölümünde Abanticus'lar var.

    Öncelikle belirteyim ki, bence Trabzon Maçka'da Abant Alasını olsun, diğer doğal türlerimizi olsun üreten değerli görevlileri tanır ve taktir ederim. Şu anda gelinen nokta bile bunca imkansızlık içerisinde bence çok büyük bir başarıdır.

    Ben Abant alasını olsun, diğer doğal türlerimizi olsun bu yöntemle, tek bir merkezde çoğaltılmasına, kaynağına ve hiç alakası olmayan içsulara bilimsel olmayan şekilde aşılanmasına ve korumaksızın kaderine bırakılmasına karşıyım.

    Sebeplerini önceki mesajımda yazmıştım.

    Ben net olarak düşüncemi ve neye karşı olduğumu yazdım.

    Rica etsem sizde oluşturduğunuz düşünceyi net olarak yazsanız.
    En azından aşağıdaki sorularıma cevap verseniz de bana yeter.

    Abant'ta balıklandırma adına yapılanlar sizce doğru mudur?

    Doğru buluyorsanız;
    Konuya ilişkin ne okudunuz da doğru buldunuz?
    Konuya ilişkin ne gördünüz de doğru buldunuz?

    Yani doğru bulma gerekçeleriniz nelerdir?



    NOT:
    Güncellenmesini istediğiniz http://www.abantyokoluyor.com misyonunu başarıyla tamamlamıştır. İçeriğini tam olarak okursanız başarılanların ne olduğunu da öğrenme şansınız olacaktır.
     
    Son düzenleme: 10 Temmuz 2011
  2. Tarık ERSAL

    Tarık ERSAL Tarık ERSAL

    Yaş:
    64
    Mesajlar:
    624
    Şehir:
    ANKARA
    En İyi Avı:
    YANGELE BALIKÇI MODU :-))
    Sizden ricam, bir de Hakan TÜRKER Hocamın aşağıdaki linki tıklayınca ulaşabileceğiniz makalesini okuduktan sonra benim bir önceki mesajıma cevap vermenizdir.

    http://www.biology.ibu.edu.tr/abant/balik/ab_alasi.htm
    Abant Gölünün gözdesi Abant Alası tehlike altında.


    Saygılarımla.
     
  3. balli

    balli m.nuri akkaya

    Yaş:
    59
    Mesajlar:
    9.049
    Şehir:
    erzurum
    Favori Kamış:
    D.A.M Telespin 3 mt. 10/30gr.
    Favori Makine:
    Shimano Hyperloop 4000 RB
    En İyi Avı:
    11,7 Kg. Aynalı sazan
    Makalenin 3. paragrafında alabalıklar hakkındaki genel bilgilendirmede, alabalıkların yüzgeçlerinde diken bulunmadığı ifade edilmiş.

    Abanticus’u ilk defa tanımlayıp bilim dünyasına tanıtan Tortonese ise; bu balığı tanımlarken sıraladığı özelliklerin sonuncusunda 7 adet dikenden bahsediyor.

    Konunun ana teması Abant alası olmasına rağmen Hakan TÜRKER hocamız bu konuda bir değerlendirmede bulunmamış. Buradan Tortonese’nin yanıldığını mı anlamamız gerek? Gerçekte Abant alasında diken var mı, yoksa, yok mu?



    Yurdumuzdaki doğal türlerden olmayan Gökkuşağı da zikredilerek alabalık tür/alt tür sayısı toplam 5 olarak verilmiş. Ancak bir doğal tür olan Anadolu alası’nın (Sarıkız) sıralamada yeri yok.

    Salmo platycephalus makale tarihi olan 2007 den sonra mı kayıtlara geçmiş?
    .
     
  4. aydemirler

    aydemirler xxxx

    Mesajlar:
    62
    Şehir:
    xxxx
    tarık bey

    konuyu bildiğim için sadece abanta salınan balıklar hakkında yorum yapıyorum zaten,treni,faytonu,peyzajı karıştırmıyorum.sizde açtığınız konuda ilk 2 mesajınızda balık salınımı üzerinde durmuştunuz.


    2. mesajınızda size göre yanlış olan uygulamayı

    Hangi akla hizmet Trabzon Maçka'da balık üretip, Abant'a aşılıyorlar?

    diye eleştirdiniz kirlilik,avlanma ve bilmediğimiz bir çok nedenden ötürü nesli tükenme tehlikesi olan türü korumak,o türün popilasyonunu artırmak amacıyla üretildiğini bilmeden)

    yetmedi

    memurun kılık,kıyafetine takıp kravatla,kösele ayakkabıyla balık salınıyor diye eleştirdiniz(kendi aklınızda olan kıyafeti maille bildirirsiniz)


    bir üye farklı düşündü

    benim önüme kaç kere koyduğunuzu unuttuğum siteyi baz aldınız>> http://www.abantyokoluyor.com/( gireyim bakayim dedim derneğin acıtasyon temalı sitesiyle karşılaştım,tahribatın boyutları diye konuya tıklıyoruz çalışmalar sırasında resimler çıkıyor, sanırsın şimdi gitsen baksan orası resimdeki gibi,hadi bari yok olacaklar konusuna tıklayimdedim buradada olayı duygusala bağlayıp börtü,böcek,çiçek resimleri koymuşlar,öngörüde bulunmuşlar bilmeyen teyze,amca vah vah,tüh tüh diyecek ,bir sonraki konu neden tepkiliyiz'e tıkladık bu seferde gelişme planı ve maddeler çıktı karşımıza sonra bir madde altında şu yazı "Yapılan değişikliklerle ilgili yetkili kurumdan onay alınıp alınmadığı mechul" aynı yukardaki gibi öngürü,tahmin,meşhul lafları vs,devamlı bir soru sorma gayreti,en mantıklı ve sitede tutarlı konu ise çevre katliamı tabiki buda aşırı derecede olamdıktan sonra normaldir o bölge turizm bölgesi,park sınırı dışına tabiki hotel,restorant,cafe,yol vs yapılacak.turizm bölgesi olupta doğallığını tamamen koruyan yer tc'yi bırakın,dünyada bulamazsınız.)


    yine yetmedi

    tek kare fotografı baz alıp göle yoğurt mayalarcasına balık salınıyor,su ısısına,diğer fak. uyum sağlanmadan göle girmeden balık salınmamalı dediniz,o canlıların orjininden üretilmeli dediniz(konu hakkında bilgi sahibi olmadığınız bu yazıda açık ve net.abant gölünden alınan anaç balıkların trabzondaki tesiste yavrulatıp,o yavrularında 5-6 ay sonra tekrar abant gölüne kovayla ve göle dipten boruyla salındığını bilmiyordunuz daha
    ____

    sonrasında ben sadece açtığınız konuda ilk 2 mesajı okuyup ve ufak bir araştırmayla yorumumu yazdım

    farklı düşünce,farklı ses çıkınca gerçek ve tarafsız bilgi sahibi olmadığınız çok net denildi.

    uyum sağlasa o balıklar neden abanta salınsınki denildi.bende şimdi 200 bin salınsa,ertesi günde misal 180-190 bini ölse derimki haklısınız bu balıklar bu göle uyum sağlayamadı,dediğiniz gibi göl kendi kendini devir daim yapamadı.

    ama

    durum öyle değilki

    kirlilik,avlanma ve bilmediğimiz bir çok nedenden ötürü nesli tükenme tehlikesi olan türü korumak,o türün popilasyonunu artırmak amacıyla üretip salmak son derece normal,ki bu trabzondan gelen balıklarda abant alası,o gölün balığı vs dedim
    sonrasında "balık salınımı hakkında Çevre ve Orman Bakanlığının hazırladığı Abant Tabiat Parkı Uzun Dönemli Gelişme Planı hakkında kopyala-yapıştır yaptığım yazıya aynı siteden farklı konuda öğretim üyelerinin endişeleriyle cevap verildi.

    hemen arkasından başka bir yorumda

    doğru bilgi sahibi olmak için titiz davranın dediniz.evet bunu siz dediniz

    sonrasında

    benim bir siteden kopyala yapıştır yaptığım ve uygulamada olan projeyi "aynı siteden" öğretim üyelerinin yazılarıyla kopyala-yapıştır yaptığınızı, savunduğunuzu unutup,üslubunuzu bozarak Her gördüğünüzü kopyalar yapıştırırsanız son mesajınızda olduğu gibi 2006 - 2007 yıllarının bilgilerini aktarıp, komik duruma düşebilirsiniz diye yazdınız.sanal alemde hiç tanımadığın,etmediğin insanlar karşınısında komik duruma düşmek,benim için birşey ifade etmez,ben millet için değil kendim için yaşarım.ve hemen arkasından yine o site linki.

    ____
    şimdi ise halen Abant'ta balıklandırma adına yapılanlar sizce doğru mudur?

    Konuya ilişkin ne okudunuz da doğru buldunuz?
    Konuya ilişkin ne gördünüz de doğru buldunuz?

    Yani doğru bulma gerekçeleriniz nelerdir

    diye devamlı soru sormaya,linkler vermeye,kampanya yürütmüş olduğunuz siteyi milletin gözüne gözüne sokmaya devam ediyorsunuz.


    farklı düşüncelere,fikirlere saygı duymadığınızı, kendi bildiğinizi başkasına empoze etmeye çalıştığınızı gördüğüm için daha fazla tartışmaya gerek duymuyorum.son yazımdır.saygılarımla
     
  5. aydemirler

    aydemirler xxxx

    Mesajlar:
    62
    Şehir:
    xxxx
    tarık bey

    konuyu bildiğim için sadece abanta salınan balıklar hakkında yorum yapıyorum zaten,treni,faytonu,peyzajı karıştırmıyorum.sizde açtığınız konuda ilk 2 mesajınızda balık salınımı üzerinde durmuştunuz.

    2. mesajınızda size göre yanlış olan uygulamayı

    Hangi akla hizmet Trabzon Maçka'da balık üretip, Abant'a aşılıyorlar?

    diye eleştirdiniz kirlilik,avlanma ve bilmediğimiz bir çok nedenden ötürü nesli tükenme tehlikesi olan türü korumak,o türün popilasyonunu artırmak amacıyla üretildiğini bilmeden)

    yetmedi

    memurun kılık,kıyafetine takıp kravatla,kösele ayakkabıyla balık salınıyor diye eleştirdiniz(kendi aklınızda olan kıyafeti maille bildirirsiniz)


    bir üye farklı düşündü
    benim önüme kaç kere koyduğunuzu unuttuğum siteyi baz aldınız>> http://www.abantyokoluyor.com/( gireyim bakayim dedim derneğin acıtasyon temalı sitesiyle karşılaştım,tahribatın boyutları diye konuya tıklıyoruz çalışmalar sırasında resimler çıkıyor, sanırsın şimdi gitsen baksan orası resimdeki gibi,hadi bari yok olacaklar konusuna tıklayimdedim buradada olayı duygusala bağlayıp börtü,böcek,çiçek resimleri koymuşlar,öngörüde bulunmuşlar bilmeyen teyze,amca vah vah,tüh tüh diyecek ,bir sonraki konu neden tepkiliyiz'e tıkladık bu seferde gelişme planı ve maddeler çıktı karşımıza sonra bir madde altında şu yazı "Yapılan değişikliklerle ilgili yetkili kurumdan onay alınıp alınmadığı mechul" aynı yukardaki gibi öngürü,tahmin,meşhul lafları vs,devamlı bir soru sorma gayreti,en mantıklı ve sitede tutarlı konu ise çevre katliamı tabiki buda aşırı derecede olamdıktan sonra normaldir o bölge turizm bölgesi,park sınırı dışına tabiki hotel,restorant,cafe,yol vs yapılacak.turizm bölgesi olupta doğallığını tamamen koruyan yer tc'yi bırakın,dünyada bulamazsınız.)

    yine yetmedi

    tek kare fotografı baz alıp göle yoğurt mayalarcasına balık salınıyor,su ısısına,diğer fak. uyum sağlanmadan göle girmeden balık salınmamalı dediniz,o canlıların orjininden üretilmeli dediniz(konu hakkında bilgi sahibi olmadığınız bu yazıda açık ve net.abant gölünden alınan anaç balıkların trabzondaki tesiste yavrulatıp,o yavrularında 5-6 ay sonra tekrar abant gölüne kovayla ve göle dipten boruyla salındığını bilmiyordunuz daha
    ____
    sonrasında ben sadece açtığınız konuda ilk 2 mesajı okuyup ve ufak bir araştırmayla yorumumu yazdım

    farklı düşünce,farklı ses çıkınca gerçek ve tarafsız bilgi sahibi olmadığınız çok net denildi.

    uyum sağlasa o balıklar neden abanta salınsınki denildi.bende şimdi 200 bin salınsa,ertesi günde misal 180-190 bini ölse derimki haklısınız bu balıklar bu göle uyum sağlayamadı,dediğiniz gibi göl kendi kendini devir daim yapamadı.

    ama

    durum öyle değilki

    kirlilik,avlanma ve bilmediğimiz bir çok nedenden ötürü nesli tükenme tehlikesi olan türü korumak,o türün popilasyonunu artırmak amacıyla üretip salmak son derece normal,ki bu trabzondan gelen balıklarda abant alası,o gölün balığı vs dedim
    sonrasında "balık salınımı hakkında Çevre ve Orman Bakanlığının hazırladığı Abant Tabiat Parkı Uzun Dönemli Gelişme Planı hakkında kopyala-yapıştır yaptığım yazıya aynı siteden farklı konuda öğretim üyelerinin endişeleriyle cevap verildi.

    hemen arkasından başka bir yorumda

    doğru bilgi sahibi olmak için titiz davranın dediniz.evet bunu siz dediniz

    sonrasında

    benim bir siteden kopyala yapıştır yaptığım ve uygulamada olan projeyi "aynı siteden" öğretim üyelerinin yazılarıyla kopyala-yapıştır yaptığınızı, savunduğunuzu unutup,üslubunuzu bozarak Her gördüğünüzü kopyalar yapıştırırsanız son mesajınızda olduğu gibi 2006 - 2007 yıllarının bilgilerini aktarıp, komik duruma düşebilirsiniz diye yazdınız.sanal alemde hiç tanımadığın,etmediğin insanlar karşınısında komik duruma düşmek,benim için birşey ifade etmez,ben millet için değil kendim için yaşarım.ve hemen arkasından yine o site linki.
    ____
    şimdi ise halen Abant'ta balıklandırma adına yapılanlar sizce doğru mudur?

    Konuya ilişkin ne okudunuz da doğru buldunuz?
    Konuya ilişkin ne gördünüz de doğru buldunuz?

    Yani doğru bulma gerekçeleriniz nelerdir

    diye devamlı soru sormaya,linkler vermeye,kampanya yürütmüş olduğunuz siteyi milletin gözüne gözüne sokmaya devam ediyorsunuz.
    farklı düşüncelere,fikirlere saygı duymadığınızı, kendi bildiğinizi başkasına empoze etmeye çalıştığınızı gördüğüm için daha fazla tartışmaya gerek duymuyorum.son yazımdır.saygılarımla
     
  6. mufi

    mufi Muvaffak İŞMEN

    Mesajlar:
    3.332
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    kıyı balıkçılıgı standart malzeme oltakamışı ve makine
    Favori Makine:
    Daiwa GS 9
    En İyi Avı:
    her av iyidir yeterki usule uygun olsun
    Sevgili Kerim..

    bu olay sence normalmi?? yani göl kıyısında bir yol yolun hemen kıyısında bir otel veya oteller..insanlar, kimin nereye ne attıgı nasıl davrandıgı belli olmayan bir ortam..
    ve o gölde dünyanın tek örneği yaşamakta..

    bu nedenle de bana göre bu işler normal değildir.. normal olmadıgı içinde yıllar sürecinde balık üretmeye sıra geldi..
    abant ın çevresi boşaltılıp tüm bölge koruma altına alınsaydı.. şu andaki durum çok daha farklı olurdu...

    millet gitmesin Abanta efendim gitsin başka bir su kıyısına..Abant bu başka abant yok .. turizm para için memleketin içine eden bir sistemdir..kimse kusura bakmasın

    4 sene marmariste yaşadım sitelerden , merkeze kadar olann sahil şeridinde şöyle bir gözlük paletle bir dolaşmakta fayda var bakın dipte neler göreceksiniz..

    her sezon sonu , sadece marmariste yapılan tadilat vs yıkımların ardından çıkan enkaz ile bir köy inşa edilir..

    yerli yabancı farketmez bu ülkede insanın girdiği doğal ortamdan hayır beklemeyin..
     
  7. Tarık ERSAL

    Tarık ERSAL Tarık ERSAL

    Yaş:
    64
    Mesajlar:
    624
    Şehir:
    ANKARA
    En İyi Avı:
    YANGELE BALIKÇI MODU :-))



    Kerim bey,

    Defalarca kez okumama rağmen yazdıklarınızdan hiç bir şey anlamadım, hiç bir somut sonuca ulaşamadım. idk
    Kusuruma bakmayın.

    Bu yüzden sizi anlayabilmek adına dört soru sordum.

    Abant'ta balıklandırma adına yapılanlar sizce doğru mudur?

    Konuya ilişkin ne okudunuz da doğru buldunuz?
    Konuya ilişkin ne gördünüz de doğru buldunuz?
    Yani doğru bulma gerekçeleriniz nelerdir?


    Bence bu sorulara cevap veremediğiniz ya da vermek istemediğiniz için konuyu bu hale getirdiniz.

    Bir tek tartışmaya gerek duymadığınızı yazdığınız doğru olmuş.
    Çünkü siz benimle tartışmadınız. ;)

    Bırakın tartışmayı, neyi savunduğunuzu bile anlamadım. :(

    Ayrıca komik bulduğum bir şeyin komik olduğunu yazmamı üslup bozukluğu olarak algılayan bir kişiyle yazışmak gerçekten gereksiz.

    Sağlıcakla kalın.

    RASTGELSİN.
     
    Son düzenleme: 11 Temmuz 2011
  8. wildyaban

    wildyaban Erdem Karaca

    Mesajlar:
    170
    Şehir:
    Amasya
    Favori Kamış:
    Dam Sumo Royal 240 Tele 10-30
    Favori Makine:
    Shimano Seido 3000 SRA
    En İyi Avı:
    63.700 gr Yayın - Hasanuğurlu
    Sanırım buradan sizin sorunuza bir cevap çıkma imkanı yok; (20 saat ve 4 mesaj geçmiş üzerinden, kusuruma bakılmasın)
    Etrafta balıktan çok balıkçı , balık bilimci, balıkçılık bilimci olunca, bilimsel makaleler de böyle şeyler çıkar. Okuyarak öğrenene Amasya'dan saygılar, selamlar.

    Malumu aliniz; Alabalığın 8 adet yüzgeci var ve bu yüzgeçlerden sadece birisi alabalıklar, bir kısım yayınlar ve bir kısım deniz balığında bulunan adipöz yada yağ yüzgeci denen yüzgeçtir. Bu yüzgeçte ışın bulunmaz, az okuyup çok yazınca tüm yüzgeçleri böyle sanmak mümkündür.

    Bir handikap ta; yüzgeç ışınları iki çeşit olmasından çıkar.

    1- Dallı ışın
    2- Diken ışın

    Diken ışın yerine ışın, ışın yerine diken ışın terimleri kullanıldığında bu hataya düşülür.

    iki göğüs yüzgeci, iki pelvik yüzgeci, bir anal yüzgeç, bir sırt yüzgeci, bir kuyruk ve nihayet bir adipöz yüzgeci (sağlama yaptım 8 adetmiş sahiden :) ) Adipöz dışındaki yüzgeçlerde dallı ışın başka bir ifadeyle yumuşak ışın bulunur.

    Diğer konu da; Sarıkız meselesi...

    Bir iddiada bulunayım; balık hatta alabalık uzmanlarının yarısı Salmo platycephalus türünü en az Tarık bey kadar tanısa ülkemizde bayağı çok bilgili uzmanımız olurdu. Ben şahsen kendisinin farklı farklı platformlardaki paylaşımlarından öğrendim bu türü. Keşke atıf yaptığı hoca da en azından amatör balıkçılık mail gruplarını ve forumlarını gözden geçirseydi :):)

    Yalnız Tarık beyi bir konuda eleştirmek isterim. Bu kadar çırpınış gayret taktir edilmeyecek gibi değil ama !!!
    İlk mesajın ardından söylediği şu söz ile en son mesajında söylediği sözlerde aynı kişilerden bahsediyor. Ama son mesaja gelinceye kadar değişen ne oldu da kişiler ve eylem hakkında fikri değişti.
     
  9. Tarık ERSAL

    Tarık ERSAL Tarık ERSAL

    Yaş:
    64
    Mesajlar:
    624
    Şehir:
    ANKARA
    En İyi Avı:
    YANGELE BALIKÇI MODU :-))


    Erdem bey merhaba,

    Ben ilk mesajımda da son mesajımda da aynı şeyi yazdım.

    Allah'ını seven, bu ülkeyi seven Abant'ı rahat bıraksın.

    Sonra da 3 soru sordum.

    Hangi akla hizmet Trabzon Maçka'da balık üretip, Abant'a aşılıyorlar?

    Hangi akla hizmet Abant'ın kıyısındaki ve daha sonra Gölköy'deki balık üretim tesisleri kapatılıp, hiç edildi?

    Hangi akla hizmet aşağıdaki fotoğrafta da görüldüğü gibi Abant Alaları aşılanan göl suyuna alıştırılmadan, su boca edecesine, üstelik kravatla, kösele ayakkabı ile bu göle salınmakta
    ?

    Ben o son satırları doğal ala üretimi yapmak için her hafta Anrara'dan Maçka'ya gidip, gelen, anaç derleyebilmek için getirtilen şok çihazı arıza yaptığı için ne kadar üzüldüğünü gördüğüm, büyük bir şevk ve özveri ile çalışan, üretim başarısı ile çocuğu doğmuşcasına mutlu olan değerli insanları eleştirilerimden hariç tutmak için yazdım.

    Onlar bu işe gönülden inanmış memurlar. Ben onları değil, Abant kıyısında halen kalıntıları duran üretim havuzlarını, Bolu Gölköy'deki harika üretim tesisini daha geçen sene hiç bir sebep yokken, bunca ihtiyaç varken kapatanları, göle maya çalarcasına balık aşılayanları yazdım.

    Yani ben alıntı yaptığınız iki mesajımda aynı kişilerden bahsetmedim.

    Benim nazarımda yok oluşun mimarları yöneticiler farklı, yukarıda bahsettiğim değerli çalışanlar farklıdır.

    Umarım bu açıklamam ile yazdıklarım daha da anlaşılır olmuş, ne düşündüğümü daha net anlatabilmişimdir.

    Saygılarımla.
     
  10. balli

    balli m.nuri akkaya

    Yaş:
    59
    Mesajlar:
    9.049
    Şehir:
    erzurum
    Favori Kamış:
    D.A.M Telespin 3 mt. 10/30gr.
    Favori Makine:
    Shimano Hyperloop 4000 RB
    En İyi Avı:
    11,7 Kg. Aynalı sazan
    Nezih ve nefis bilgilendirmeniz için diyecek söz bulamıyorum.

    Hoş kokusu, enfes tadı ve o hayran bırakan rengini cemeden ifadelerinizden aldığım lezzeti tarife imkan yok, tıpkı Amasyanın Elması.


    Sevgi ve saygılar benden, lutfettiniz. Candan teşekkürlerimle, iyi ki varsınız Erdem kardeşim;)
     
  11. wildyaban

    wildyaban Erdem Karaca

    Mesajlar:
    170
    Şehir:
    Amasya
    Favori Kamış:
    Dam Sumo Royal 240 Tele 10-30
    Favori Makine:
    Shimano Seido 3000 SRA
    En İyi Avı:
    63.700 gr Yayın - Hasanuğurlu
    Merhabalar; öncelikle ilave mesajlar için teşekkür ederim.

    Abant'taki çevre düzenlemesi konusunda pek bilgim yok (Yani çevresel etki değerlendirilmesi yeterine yapılmış ve yapılmışsa bu plana uyulmuş mudur bilmiyorum).
    Fakat balık üretim tesisi konusunda kısıtlı bilgim ve bir fikrim var. Yeri gelmişken az genişleterek açmakta yarar var.

    Taşrada memur tutma sorunu, yetişen elemanların sürekli başka yerlere taini gibi nedenlerle Boludaki tesis sanırım zorlanıyordu. Balıklandırma ve türleri kurtarma çabalarının daha gelişmiş bir merkez olan ve sürekli türler ve yetiştiricilikleri hakkında kafi bilgili elemanı bulunan Trabzon Su Ürünleri Araştırma Enstitüsüne devredilmesi sanırım bundan.

    Tarık beyin ilk mesajındaki endişesini de son mesajdaki desteğini de haklı bulmuştum aslında da biraz yorgunu yokuşa sürmekti sanırım yöntemim.

    İlk endişe:
    Ya Abant alası genetik olarak kirlenirse... Nuri beyin Erzurumda avladığı koca kara benekli alabalık (mor benekli yar) ile abanticus'un aynı yerde tutulması milyonlarca yılın mirasını tehlikeye sokmaz mı?

    Sonuç mesajı: "Ama Trabzonda da bu işi bilen elemanlar var, merkezde ve çevrede oldukça iyi imkana sahip tesisleri var. Abanta yılda 500 bin balık salınıyorsa ve tesiste anaçlar ve bir nesil tutuluyorsa abanticus tehlikede değildir" babındaydı.

    İşin olması gerekenini ise gelişmiş ülkeler yapıyor. Bizde de öyle yapılmalı.
    Sarıkızı, mercanı, mor benekli yari, Kafkas çillisini, Kahramanmaraş mermer desenlisini, Karadeniz aslanın, Istranca kırmızı beneklisini, Fırtına güzelini yerinde korumak, HATTA korutmak lazım.

    Ey gökkuşağı yetiştiren ve yerli türün suyunu kullanan çiftlik sahibi... 10 kuluçka tavası da üzerine kurulduğun akarsuyun yerli türüne ayır, yavruyu 2 -3 gram yap, kontrolümde dereye sal.

    Tabi bu başka yerde uygulanan bizim için teorik bir fikir, ama genetik kirlilik başka türlü önlenemiyor ki.

    Saygılar...
     
  12. Tarık ERSAL

    Tarık ERSAL Tarık ERSAL

    Yaş:
    64
    Mesajlar:
    624
    Şehir:
    ANKARA
    En İyi Avı:
    YANGELE BALIKÇI MODU :-))
    Erdem bey,

    "Ey gökkuşağı yetiştiren ve yerli türün suyunu kullanan çiftlik sahibi... 10 kuluçka tavası da üzerine kurulduğun akarsuyun yerli türüne ayır, yavruyu 2 -3 gram yap, kontrolümde dereye sal." demişsiniz.

    Fikir güzel. Hatta harika.
    Keşke o bilinci taşısak. Keşke o kaynağa borcumuzu bu şekilde ödesek.
    Amaaaaa.
    Ya o çiftlik sahibi doğal türe gökala bulaştırırsa?
    Ya o çiftlik sahibi gökalayı da geçtim, o doğal türe ülkemizde hiç bulunmayan, mesela Salmo alpinus geni bulaştırırsa?
    :cool:

    Yapıldı da.
    Bazı üreticiler doğadan aldıkları anaçları ürettiler ve aynı kaynağa saldılar. Sonra baktılar ki üretimde başarılı da oldular. Yetiştiriciliğe de soyunup üretip, büyütüp, satmaya başladılar. idk

    Oooof ki of.

    Bilmem bilen, hatırlayan var mıdır? Bir zamanların Su Ürünleri Yetiştiriciliği Yönetmeliğinde her üreticinin kullanılan kaynağa bir miktar gökala yavrusunu bırakma zorunluluğu vardı. :eek:

    Yıllarca balıklandırma yapılıyor diyerek devlet eliyle derelerimize gökala aşılandı.
    Su Ürünleri Yetiştiriciliği Yönetmeliğinde şart koşulmasına rağmen halen filtrasyon tesisini çalıştırmayan, hatta filtrasyon tesisi olmayan bir çok üretim çiftliği var. :mad:

    Yönetmeliğin Çevresel Etki ve Koruma ile İlgili Alınacak Önlemler
    MADDE 21 d)
    bendine göre;
    Yetiştiricilik tesislerinde üretilen türün doğaya kaçmasını önlemek için gerekli tedbirler alınır. Deniyor.
    Gökala avlamak istiyorsanız çiftliklerin hemen altında avlanacaksınız.
    Boy boy gökalalar oradadır. :mad:
    Bir müddet deşarj suyunun yem kokusuna aldanıp, o civara takılırlar.

    Sonra ver elini canım dere.

    Oooof ki of.
     
    Son düzenleme: 12 Temmuz 2011
  13. Soundcraft

    Soundcraft Ömer Fatin

    Mesajlar:
    9
    Şehir:
    Bolu
    Değerli arkadaşlar merhabar.

    Köroğlu Derneği olarak bu konuyla ilgili geçenseneki hatalarında tekerrür etmemesi adına (balık salınması konusunda) Yönetim Kurulu Üyemiz Muzaffer YILDIRIM ile beraber Mart ayının son haftası Sayın Sezgin AKAY'ın ziyaretine gittik. Kendisinin önemli bir toplantısı olması sebebiyle ayak üstü bir görüşme sonrasında Şube müdürü Özkan YAVUZ ile yaklaşık 1,5 saatlik bir görüşme yaptık. Görüşme sırasında koruma kontrol sorumlularınıda Özkan bey çağırarak onlarda toplantıya katıldılar.

    Bu görüşmenin ağırlık kısmı ise Boluda kapatılan üretmeler ve Maçkadan getirilerek yanlış bir şekilde salınan Abant alaları oldu. Üstüne basa basa bu uygulamanın yanlış olduğunu yeni sezondada böyle bir uygulamanın muhtemelen yapılacağını ama bunun usulunce yapılmasını ve imkanların zorlanarak Boludaki üretmelerin tekrar faaliyete geçirilmesini talep ettik. Maçkada üretilerek buraya taşınan balıkların tür değişikliğine gittiğini genetik formunun bozulduğunu ve endemik olan türümüzün yokolmasına sebep olduğunu anlattık. Buradaki ekolojik dengeyi koruduğumuz sürece balık aşılamaya bile gerek olmadığını Abant'ın kendi popülasyonunu kendisinin koruyacağını ama bunun içinde kontrolsüz va yanlış avlanmanın ününe geçilmesi gerektiğini, özelikle o bölgedeki kontrol görevlilerinin kemik kurdu, limitler, olta sayısı, avlanma zamanı vb. konularda eğitimsiz olduğunu, bu ve benzeri konularda personelin eğitilmesini ve bir seminer oluşturulmasını, böyle bir seminere Köroğlu Derneği olarak destek vererek katılımın artırılacağını anlattık.

    Toplantı sonrasında personel ve ekipman yetersizliği gibi sudan bahaneler üretilmeye çalışsada bu hataların düzeltilmeye çalışılacağı beyan edildi. Ancak görülmektedir ki halen uygulamalarda bir değişiklik olmamıştır. Konuyla ilgili olarak yapılan yanlışların düzeltilmesi açısından Köroğlu Derneği Olarak resmi kanaldan yazışmalarda yapmaktayız.

    Ayrıca şunuda ilave etmek istiyorum ki www.abantyokoluyor.com websitesi üzerinden başlatmış olduğumuz imza kampanyamızın sonucunda 10.000 imza ile verdiğimiz suç duyurusu ve bu suç duyurusunun akabinde yaptığımız itiraz ve şikayetler sonucunda mahkeme tarafından il özel idaresinin sözleşmesi iptal edilmiş, çalışmalar durdurulmuştur. Ayrıca Gelişme planı dışında Bolu il Özel İdaresi tarafından yapılması düşünülen birçok projede (Göl içine yüzer lokanta, deniz bisikletleri, göl çevresi bariyer çalışması vs.) iptal edilmiştir.

    Bunları burada tekrar tekrar yazmaya gerekte yoktur. Malumunuz ulusal basında defalarca konu anlatıldığı gibi camiamızın içinde olduğunu bildiğim siz dostlarda gayet iyi bilmektesiniz. Bu vesileyle yapmış olduğumuz ve misyonunu tamamlamış imza kampanyası nazarımızda başarıya ulaşmıştır.

    Umarız birgün bu ve benzeri yanlışlar düzelecek, düzeltilmeye çalışılacaktır..

    Saygı ve muhabbetle.

    Ömer Fatin YERLİKAYA
    Köroğlu-Der Yönetim Krl.Başk.
     
  14. Tarık ERSAL

    Tarık ERSAL Tarık ERSAL

    Yaş:
    64
    Mesajlar:
    624
    Şehir:
    ANKARA
    En İyi Avı:
    YANGELE BALIKÇI MODU :-))
    Sevgili arkadaşlar,

    Abant'ta yapılan yanlışların infiali ile doğan ve kurucularından biri olma gururunu, şerefini taşıdığım KÖROĞLUDER'in Yönetim Kurulu Başkanı Sevgili Ömer YERLİKAYA yukarıdaki iletisinde birinci ağızdan aktarmasını kendisinden rica ettiğim, geçmişe dayalı bilgileri sizlere de aktardı.

    Konuya ilişkin söylenecek, yazılacak daha ne kaldı dersiniz?

    Yapılacakları ve yapılanları takibe devam. ;)

    Sağlıcakla kalın.

    RASTGELSİN.
     
  15. tellakman

    tellakman Engin

    Mesajlar:
    59
    Şehir:
    Ankara
    Var olanı korumak onu yeniden yapmaktan hem daha basit hem de daha ekonomiktir. Aynı zamanda bu ülkede maalesef çed raporlarına bağlı kalınmıyor. Gerçi karadeniz sahil yolu için çed raporu istenmeyecektir diye kanun çıkarıldı bu ülkede, şimdi görüyoruz zararlarını. Eğitim almış kişiyi işe almayıp ucuz işçiliğe kaçınca bir sürü istenmedik durum ortaya çıkıyor. Unutmayalım ki bir yerde para kokusu varsa orda siyaset de olur, cehalet de katliam da. Unutmayalım ki bundan 20 yıl önce limitlerden kimsenin haberi yoktu. Ama şimdi yavaş yavaş bilinç artıyor. Eğitimli insan sayısı gün geçtikçe fazlalaşıyor. Umarım yöneticiler de eğitim almış saygıdeğer insanlar olurlar da gen kaynaklarımız yok olmadan doğamız fazla tahrip olmadan önlem alırlar yoksa yandı gülüm keten helvam.